İyi Akşamlar Cümleten KK hanımları,
Başlıktan da az çok belli olduğu üzere, kendimi hiçbir zaman içinde yaşadığımız yüzyıla ait hissedemedim. Yaradılış mı, yoksa sonradan yerleşen bir karakter mi bilmiyorum, yaşıtlarımın sergilediği çoğu hâl,hareket,davranış bana sıradan gelmekle beraber, onlara ayak uydurmazsam olgun ve sıkıcı damgası yemekten korkarak zoraki ortak oluyorum ve tam anlamıyla sıkılıyorum. Kafa dengi olanlar var elbet, ama genelinde bir başıboşluk ve gırgır var,bu da beni itiyor kendi kabuğuma çekilmek istiyorum. Bu demek değil ki onlar sıradan, ben üstünmüşüm gibi hissediyorum,asla. Sadece benim frekanslarım bu yüzyılın çok ötesini çekiyormuş gibi :)
Yaniii,,mesela, 90'ların sıcacık atmosferini, eski film ve dizileri izlerken bile alabiliyorum.Oraya aitmişim gibi hissediyorum.Şarkıların,aşkların güzelliği ve duruluğu ilmek ilmek işliyor ruhuma. Birde şimdiki aşklara bakıyorum. Ve bu aşklara yazılan şarkılara. Tüm hücrelerim koşarak uzaklaşmak istiyor:) Belki 90'lar da kesmez 80'lere kadar uzanır bu özlem. Eski koltuklar antikalar bayramlar ve misafirliklerin, muhabbetlerin tadı sanki benim de hâlâ damağımda yaşamadığım hâlde. Yaşamadan özlüyorum.
Çok çok eskiye gitsem kırlarda bayırlarda dörtnala at bindiğim yıllar aksa gitse yaşlanıp antika ve sade duru ahşap evimin içinde sallanan koltuğumda torunlarımı ağırlasam. Sobanın üzerinde sıcacık kestane kızartıp ikram etsem. Modern banyolar neymiş dedirten leğende torun torba çoluk çocuk bıcı bıcı yaptırma faslını yaşasam. :) internet olmasa evime ansiklopedi yığsam ve o nahoş kokusunu aldıkça ve tozlandıkça hapşursam. Küçükken yaptığım gibi uyumadan evvel telefondaki herhangi bir bildirime değil, heyecanlı bir kitabın son sayfasına odaklansam nasıl bitecek diye heyecanlansam ve mutlu uyusam.
Ben cidden bambaşka bir devirde yaşıyorum ruhen
içimi döktüm birazcık, uzun olduysa affola
bu arada bu yazının alt fonunda : Aslan Tlebzu-Kafa Chikh çalsın. Efsanedir.