Okurken bile şaşırdım. Şimdide çalışan ve 2 çocuk annesi olan bendenizin bir gününü yazayım.
Sabah 6,30 da kalkıyorum, çocuklar okula gideceği için önce mutfağa girip kahvaltı hazırlıyorum, sonra çocukları kaldırıyorum, kahvaltı faslından sonra kızımın poposunu geçen saçlarını yaklaşık yarım saatte tarayıp topluyorum, onları hazırlıyorum, beslenmelerini çantalarına koyuyorum, kendim giyinip (dikkat edin sadece giyinip) saat 8 de okula doğru gidiyoruz. Onları 8,10 da okullarına bırakıp (mesaim 8,30 da başlıyor) kiloma rağmen ayaklarım popoma değerek 20 dakikada yaklaşık 3 km ötedeki (otobüs falan gitmiyor bizim oradan) işyerime koşturuyorum. Sabah 8,30 akşam 17,30 mesaimi yapıyorum, bu arada kızım servisle yanıma oğlum ise eve gidiyor. 17,30 da çıkıp koşturarak eve gidiyorum.
En erken 18,15 de eve varıyorum. Sabahtan dağılan ve oğlumun gün içerisinde içine ettiği evi biraz toparlamaya çalışıyorum. Sonra yemeğe girişiyorum. Bu arada üstümü değiştirmediğimi farkedip hemen üstümü değiştiriyorum.
Evde birbirlerini yiyen ve boğazlamaya çalışan iki canavarı susturmaya çalışırken akşama bir şeyler yetiştirmeye çalışıyorum.
En erken 20,00 da sofraya oturuyoruz. Sofrayı kaldırıp, bulaşıkları makineye koyuyorum, sonra gelsin dersler.
Oğlum sen ne yaptın ne dersin var ve kızım sen ne yaptın ne dersin var faslı bittiğinde saat çoktan 22,00 oluyor.
Ne hikmetse kendimde bir gariplik seziyorum, anlıyorumki biraz daha dursam altıma kaçırıcam. Kendimi wc ye zor atıyorum.
Abdestimi alıp, gün içinde kılamadığım namazların kazalarıyla birlikte yaklaşık 45 dakika namazımı kılıyorum.
Oldu mu saat 23,00. Sonra bir bakıyorumki topladığım mutfak gene karışmış, mutfağı şöyle bir üstünden alıp, dökülen oyuncak, defter, kitapları topluyorum. Banyoya giriyorum hızlı hızlı bir duş alıyorum saat gecenin 24,00 ü.
Ertesi gün 6,30 da kalkmam lazım. Hemen yatıyorum, hatta yatmıyorum sürünerek yatağa gidiyorum.
Krem, parfüm mü dediniz. kafamçokkarıştı