Gorustum Hasan Fındıkla. Muayne sonrası, benimkilerin durumunun takıntı yaptığım kadar vahim olmadığını söyledi öncelikle
ama rahatsız ediyorsa tabiki duzeltilebilir dedi. Calf implat uygulanacak bir açıklık olmadığını (zaten hiç düşünmediğim bir girişim), yağ enjeksiyonu yapılacağını söyledi. Ençok erime konusunu sordum tabiki.. Yağların veriliş tekniğinin ve verilen yağların kanlanmasının çok önemli olduğunu söyledi. VE enjecte edilen yağ ne kadar az ise yaşayan yağ hücreleri o kadar fazla oluyor dedi..ve daha iyi anlatmak için PORTAKAL örneğini verdi. Bacağa konulan yağı portakal gibi düşünün dedi, damarlanma kenarlardan başlayarak merkeze dogru gider, portakal ne kadar buyuk olursa damarlar merkeze ulaşmaka o kadar zorlanır, ve 2-3 gün içinde damarlanma sağlanamayan bolgelerdeki hucreler zaten yaşayamaz ve iç bölgelerde çökme olur dedi. Ama portakal ne kadar kucukse tum alanda kanlanmanın olması daha kolaydır ve boylece enjecte edilen butun hücrelerin yaşama şansı olur dedi. BU durumda cerrah bacağın durumuna göre optimum yağ miktarını iyi ayarlamalıdır, ne bacakta açıklık bırakacak kadar az, ne de damarlanmanın olamayacağı kadar fazla yağ verilmeli dedi. Erime oranı olarak ise %20 bir miktar erime beklediğini, daha fazla bir erime genellikle olmadığını söyledi. Zaten verirken o oranı da hesaba katarak miktarı belirlediğini söyledi.
Ayrıca kendisi teknik olarak, farklı bolgelerden yağ girişi yaptığı için yağların bacakta daha iyi tutunduğunu söyledi..
Arkadaşlar uzun yazdım ama, ben görüşme yapan ve ameliyat olan arkadaşların durumlarını hep böyle ayrılı duymak istediğimden kendim de detaylı bilgi vermek istedim.
SOnuç olarak Dr. Hasan bey, bana güven verdi, ne yaptığını bilen ve hasta ile aradaki güven bağını iyi kurmaya çalışan ve hastaya dürüst olmaya çalışan bir hekim izlenimi edindim.
Yine de Ahmet Karacalarla görüşüp onun da fikirlerini alacağım.
Sevgiler