ayrılmak, yazarken bile içim acıyor...

nefertiti13

Yeni Üye
Kayıtlı Üye
27 Aralık 2011
47
0
0
Ankara
ben şuan çok kötüyüm. ne yazacağım onu bile bilmiyorum. işe geldim ağlayarak tek başıma oturuyorum. birileri ile konuşmam gerek ama çevremde kimse yok. 6 yıllık evliyim. eşimle çok uzun süredir problemlerimiz var. kısaca anlaşamıyoruz. bir sürü olay var hangi birini yazayım. dayaktır aldatmadır yok. ama karşılıklı saygı sevgi kalmadı. evliliğin başında ailesi ile çok problem yaşadık yani kötü bir başlangıç yaptık. sonra da işleri bir türlü rayına oturtamadık. beni sevdiğini daha doğrusu değer verdiğini biliyorum. ben ona değer veriyorum. ama artık birbirimize tahammülümüz kalmadı. son 3-4 gündür aramızda yine bir gerginlik vardı. bu sabah patladık. kırıcı laflar oldu. boğuluyorum bayanlar. konuşacak kimsem yok çıldırmak üzereyim. ne yapacağım inanın bilmiyorum. bazen bitsin bu işkence ayrıl diyorum. ama sonra ayrılığıda kabul edemiyorum. birde ayrılsam bile işin maddi yönleri var. elimizde mal olarak sadece bir araba var. o da düğünde takılan altınlar, borç ve babamın yolladığı para ile alındı. bana ver desem vermez. kimseyle de üç kuruşun kavgasını yapmak istemiyorum. araç onun üstüne. bunları düşündükçede kendime kızıyorum "evliliğini kurtarmaya odaklan para hesabı yapma" diyorum kendime. uf kafam çok kötü. bir şeyler yazın ne olur çıldıracam düşünmekten. sadece geçimsizlik ve birikmiş sorunlar başka elle tutulur birşey yok aramızda. cinsel sorunlarda var tabii. onun hiç bir konuda çaba göstermemesi. işini ailesini arkadaşlarını hep önüme koyması. of yazarken bile sanki çelişkili yazıyorum. ne anlatacağımı da bilmiyorum ki.
çok kötüyüm. çok kötü
 


Birbirinize zaman ayırmayı denediniz mi_Bir kaç günlük kısa bir tatil,telefonları bile kapatıp sadece birlikte zaman geçirmek,başbaşa olmak size iyi gelebilir???
 

evliliğin ilk yıllarında herkez yasıyor diyebilirim ... kimsenn hayatı dört dörtlük olmuyor ne yazık ki.... ailesi benm önüme geciyor demişsin.... evet ne yazık ki belirli bi olgunluğa erişmemiş erkeklerin en büyük sorunu bu .... aradaki sınırı ii çizememek..... senn yaşadıklarını bende yaşadım ... ve hala zaman zaman yasıyorum.... defalarca ayrılmak istedik.... ama ayrılık çözüm deildi... ayrılınca ne olacakdı.... dediğin gibi dayak yoktu aldatma yoktu ... sadece ailesine olan asırı bağlılığı ve anladığım kadarıyla sende ailesini sevmediğin için o senden soğuyordu.....sende sırf ailesi yüzünden bu duruma düşmenizden dolayı eşinin tepkilerinden dolayı ondan soğuyordun değil mi ?
sadece eşine zaman ver ailesi ile ilgili fazla soru sorma hatta hiç konuşma ....üç beş yıl sonra herşey rayına oturur ....
 
Birbirinize zaman ayırmayı denediniz mi_Bir kaç günlük kısa bir tatil,telefonları bile kapatıp sadece birlikte zaman geçirmek,başbaşa olmak size iyi gelebilir???

beraber geçirdiğimiz izin günleri bile korkunç geçiyor. devamlı laf sokmalar karşılıklı bir kin öfke. çıkmazdayız ne oluyor bize anlamadım ki. hep sorunlar vardı ama artık dayanılmaz oldu. akşamları önceden eşim işe yada arkadaşlarına gidince üzülür kızardım. ama şimdi inanın eve gelmeyince daha bir huzurlu oluyorum. tahammülümüz kalmadı birbirimize. birbirimizi o kadar severek evlendik şimdi neden bu haldeyiz anlamıyorum. o bana sen değiştin diyor ben ona sen değiştin. önceden bana karşı çok kibardı. şimdi ise kaba bir taratığa dönüştü. geçen gün misafirin yanında yapmadığını bırakmadı. çocuk gibi davranıyor. birşey söyleyincede sende şöylesin diye başlıyor saldırmaya (
 

canım yeni evli değiliz ki 6 yıl oldu. artık bunları aşmak gerekmez mi. anne babası laflarından bıktım artık. ailesi ile şuan benim bir sorunum yok. çok zevk almasamda senede 2-3 kez gider 3-5 gün kalırız. arada arar annesinin hatırını falan da sorarım. itiraf etmek gerekirse sevgi yok içimde onlara karşı. çünkü çok üzdüler beni. ama saygısızlık yaptığımı da söyleyemezler. annesi şunu giyme diyor tamam diyorya. kocaman adam giyeceği kıyafeti annesimi seçecek anlamadım ki. babası şunu yapın diyor hemen bana söyler sanki kendi fikri gibi. geçen sene tututurdu ailesi onlar tatile gidecekmiş bir hafta biz ikimiz izin alacak mışız gidip onların evi bekleyecek mişiz, hırsız falan girer diye. ya kuru ev hırsız girse ne olacak tv ile buzdolabını mı götürecek. boş ev mi beklenir anlamadım ki ben bunları. bana ters o kadar garip huyları varki. aynen hayatımı özetlemişsin...
 
zor bir durumdasınız anlıyorum sizi ... bir önerim var eşinizle düzelmek istiyorsanız eğer
olan bitenleri şöyle sakin kafayla bir gözden geçirin ailesini sevebiliyorsanız sevmeye çalışın bunlar evliliği belki düzeltebilir ailesine saygı ve sevgi duymaya başladığınızı görürse.....

ama bu kadar saygıyı yitirmek daha ilerisi ya çok mutsuz bir evlilik birbirinden nefret eden 2 insanın aynı çatı altında yaşaması...
ya da boşanmayla sonuçlanır.. o yüzden ne istiyorsanız karar erin ve bu yolda verebileceğiniz tavizler varsa asla kişili,ğinizden ödün vermeden ama verin derim ben ....
 

Canım kusura bakma ama onlar tatile gidince isten izin alıp evlerini bekleme konusuna bildigin sok oldum. Bu nasıl bir mantıktir, bu nasıl bir iştir?
Eşin sanırım anne cocuğu yasından kurtulamamış. Olaylar bu tarz gelişiyorsa eğer seni sabrından dolayı tebrik ediyorum.
 
yazdıklarınızı okuyunca sanki benim evliliğimi anlatmışsınız inanın sizi o kadar iyi anlıyorum ki sanıyorum bunların dilinden en iyi boşanma mahkemeleri anlayacak. ondan sonra kime tafra kime eziyet edeceklerse etsinler...
 
Son düzenleme:
öncelikle çocuk yok. sabahki kavga o kadar saçma kiyazacam güleceksiniz. önce öncesini anlatayım kısaca. bir kaç gün önce şehir dışından misafirim geldi. çok samimi bir arkadaşım. zamanında onlarda çok kaldım. ailesi falan sağolsun beni çok el üstünde tuttu defalarca kaldım onlarda. yedirdiler gezdirdiler kısacası haklarını ödeyemem. zaten benim şehir dışı misafirim olmaz öyle. işte ilk kez bu kızcağız geldi. 3 gün kaldı. onun yanında birkaçkez çocukca hareketlerde bulunup üzdü beni eşim. hem de arkadaşıma rezil etti. ben bundan dolayı kızgınım zaten kendisine ama birşey söylemedim niye derseniz eşimin işyerinde problem var biraz kafası yoğun birde ben üzmeyeyim dedim. bu sabah evden çıktık. hava soğuk ellerim cebimde başım önde kaymamak için dikkatli dikkatli gidiyorum. bana döndü kelimeler aynen şu "elin cebinde kayıp düşeceksin, kafan gözün yarılacak" dedi. bende bozuldum tabii " ne güzel temennilerde bulunuyorsun sabah sabah" dedim. neyse arabaya bindik."mavi su nerede" dedi (silecek suyunu kastediyor) dün doldurdum arabaya dedim duymadı tekrar su nerede diye bağırdı arabaya mı koydun dedi. bende tabii yanıt olarak " evet " diye bağırdım. olan ondan sonra oldu tabii. arabaya bindi demediğilaf kalmadı. " ben onu hayattan bezdirmişim, hep tersmişim, o beni düşündüğünden kafan yarılır demiş. bende tabirlerin çok kaba daha kibar olabilirdin falan diyorum ama ben bağırmıyorum o durmadan bağırıyor bana. işyerine gelene kadar saymadığı kalmadı. arabadan inmeden elini tuttum. "bak dedim ben sana değer veriyorum. hatalarım olabilir kabul bende huysuz bir insanım ama sende bir dön kendine ve yaptıklarına bak. hep beni suçluyorsun. sen melek misin" emin olun yazdıklarımda hiç abartı kendini kayırma yok. son zamanlarda ona karşı hep sabırlı olmaya çalıştım çünkü sona geldiğimizin farkındayım ve bu evliliği bitiren olmak istemiyorum...
 




arkadaşım yazını ilk okuyunca üzüldüm ama belki yazdıklarım hoşuna gitmeyecek ama yukarıdaki örnegi okuduktan sonra ben sendede cok asabiyet görüyorum, adam seni uyarmışi ona bile gayet yanlış anlamıssın, sana su varmı demiş, içinden evet diyemırıldanmışşsın adam duymamış tekrar sinirlenerek sormuş, tamam oda sonra bağırıp cagırmış oda suçlu ama dengeler zaten cok hassas.. bence sizde biraz kendinize cekidüzen verin, umarım bişeyleri yoluna koyarsınız, mesela eşinizle birbirinize önce söz verin, birbirinizi kırmadan birbirinize gayet kibar olacagınıza dair, ne bileyim biriniz kaba davranınca digeri uyarsın bak söz vermiştik diye falan, yani radikal kararlar alın, önce bi aranız düzelsin sonrada ailesiyle onun arasındaki begenmediginiz noktalara girip konuşursunuz eşinizle.
 

öncelikle çok özel olmazsa bi soru soracagım 6 yıllık evlilik ve çocuk neden yok ... hiç mi istemediniz....
gelelim meseleye evt gercekten biraz konuyu büyütmüşsünüz öle boşanmayı gerektirecek bi mesele yok ortada bence sadece bi çıkış noktası yani bahane.... birbirlerinize tahammülünüz kalmamış anlasılan .... konuyu çocuk mevzusuna getirecegim tekrar.... çocuk evliliğin temellerini atan bi parca .... eğer çocuğunuz olsaydı ne eşin ailesine bu denli bağlı nede siz bu kadarcık bi meselede ayrılmayı düşünecek kadar cesartli olaBİLİRDİNİZ.....söyle söyleyim eğer cocuklarım olmasaydı evliliğim ilk yılında ayrılmış olacaktım ...... siz yani zaten çok çoook ii dayanmışsınız....bi erkekte mutlaka baba olmalı yoksa mümkün yok olgunlaşmıyor.. ailesini bırak arkadaşlarına tercih ediyor eşini..... eşinide heralde sadece bi yatak arkadası falan olara görüyor.....
il evlendiğimiz dönemde eşime derdim ki x arkadasını benden daha çok seviyorsun ne bu bağlılık ... onun verdiği cvp ta ee o benm 30 yıllık arkadasım sen 2 yıllık eşimsin.... vs.. vs... bi ara bu mantığını düşüne düşüne kafayı yiyecektim bi adam eşi ile arkadasını nasıl bu sekilde kıyaslayabilirdi ki ... aynı şekilde de ailesi tabiii ..... o benm 30 yıllık annem sen hayatıma daha dün girdin ....yani yalnış üzerine yalnış ... doğurdum iki tane bebek aldı babalık duygusunu .. ufak bi kıyaslamasında beni aşağılamasında ... yürü git kapı açık dedim sen ne çocuklarını ne beni hakediyorsun .... baktı ciddiyim ... hayatından ödün vermek zorunda kaldı oturdu köşesine bazı duygularını hastalık derecesinde ki bağımlılığını bastırmak zorunda kaldı.....
yani demek istediğim çocuk bi nebzede olsa ilişkinin devamı nı sağlıyor ...
 
Son düzenleme:
canım ailesini sevmediğim doğru yalan söylemeyeyim. zira çok çektirdiler. ama saygıda en ufak kusur etmem. sadece bir kez açıkca kavga ettim ailesi ile o zamanda çok dolu idim. kendimi tutamadım. ama sonrasında suçlu olmamama rağmen büyüğümdür diyerek özür diledim aramı hep hoştuttum. şuan bile içimden gelmesede arada bir arar hatırlarını sorar, kaynanamın gereksiz laflarına hı hı derim. kendisi yediğimizden giydiğimize kadar herşeye karışmayı kendine huy edinmiştirde.
ay çok garip insanlar sorma. evleri iki katlı bahçeli. dışı zaten tel örgü kimse çitten atlayıp giremez. bahçede dev gibi alman kurdu var. ayrıca her yer kamera 24 saat kayıt. üstüne alarm var ve her dk kurulur. gece onlarda kalırken bir gün hava alayım diye camı açtım ne bileyim alarmın çalıştığını. dat dat başladı ötmeye yerin dibine girdim. sanki suçlu gibi. ev kapısı aşağı kapısı ve ayrıca taa dıştaki bahçe kapısı devamlı kilitlidir. misafir falan gelse giremez. zile basacak ta evden biri gidip dış kapıyı açacak. benim ailemin evide bahçeli ama dış kapı hiç kilitlenmez ayıp karşılanır gelene misafire karşı. ne bileyim biz mesela oturma odasında oturuyoruz demi. iki adım ötedeki mutfak kapısı kilitlenir. biz lafa dalınca hırsız girermiş :)

ay bende o boşanmaların kanlı yönünü çok bildiğimden. o işler o kadar terski. deli gibi sevenler bile iş ayrılığa gelince feci çirkefleşiyor. o seviyeye gelip üç kuruşun kavgasını yapmak istemiyorum. boşanmadan korkumdan çekiyorum bu adamı.
 
canım ben kendimin farkındayım. evet asabi kırılgan ve aşırı alınganım. bende melek değilim. ama bu olayı örnek olarak yazdım okadar çok kavgamız varki. eşimle birbirimize o sözleri çok verdik. hep bir tarafın altdan alması ile olmuyor ki. onunda çabası lazım. o istiyorki hiçbirşey konuşulmasın olaylar kendiliğinden çözülsün.
çocuk açıkcası hiç istemedik. birde eşim bekarken bir ameliyat geçirmiş büyük ihtimalle çocuk istesekte olmaz. yani bu konuyu o sebeple pek kurcalamıyoruz. birde eşimin ailesi biraz farklı insanlar açıkcası onlarla nasıl çocuk büyütülür emin değilim. ben mesela evlat edinme taraftarıyım. ama eşim ben babalığa hazır değilim deyip geçiştiriyor devamlı. doktora gitmesi ölçüm yaptırması lazım ama erkekleri bilirisniz işte. ben bu konuyu açmamaya çalışıyorum. alınır belki kırılır kendini eksik görür diye.
ya aslında eşimin en büyük sorunu. empati yeteneği sıfır . hiç karşısındakini anlamaya çalışmaz onun açısından olaylara bakmaz. dümdüz erkek yani...bende çok hassasım daha duyarlı olmasını bekliyorum...
 
Eski zamanda olanlar eski zamanda kalmak zorunda. ikinizde bazı yaşananları unutamıyorsunuz anlaşılan. unutmaya ilk önce sen başlasan. sen iyi davrandıkça sözlerine ters cevap vermedikçe, bence eşinde kendine çeki düzen vermeye başlar. bazen herşey çok kötü gibi gelir. her gün her dakika kavga etmiyorsunuz dimi?
 

coçuk konusunda düşüncelerinize karışma hakkına sahip değilim ....o yüzden yorum yapmayacagım...
anladığım kadarıyla eşinizi çok düşünüyorsunuz üzülmesin kırılmasın istediği olsun istiyorsunuz ...
onun karsılığıda size tabiri caizse odunluk ... düşüncesizlik ve kaba davranış olarak geri dönünce bu seferde siz baştan çıkıyorsunuz ....
hani her zaman olmasada arada bi sürprizler güzel söz ne biliyim değerli olmayı hissetmek istiyorsunuz doğal olarak ....
yüzdelik dilime dökersek acaba %10 a ulasır mı türkiyede o şekilde olan erkeklrin sayısı tartışılır...
yani şimdi siz boşansanız bile o % 10 luk dilimden bi erkek daha bulup mutlu olabilirmisiniz acaba ...
yada söyle düşünün aldatan .... şiddet uygulayan birisi ilede karsılaşabilirsiniz mesela
ayrılık kararı almadan önce iice bi düşünmek sart ... zira ki gelen gideni aratmasın ....
 

inanki kendimi aşıp insan üstü sabır gösteriyorum. sabah bile o kadar kızgın olmama rağmen hep susutum bağırmadan konuştum. ama eşim sinirli olunca o kadar kırıcı ki anlatamam. üzüldüğüm nokta önceden bana karşı böyle değildi. sinirli bile olsa kaba konuşmaz aşşağılamazdı. hakaret ediyor artık. sen şöylesin sen böylesin... benimde kalbim var. kendimi zorluyorum güler yüzlü olmaya sabırlı davranmaya ama artık tahammül edemiyorum hareketlerine. ya hiçbir sebep yokken arkadaşımın yanında bile bana bağıran bir insandan bahsediyoruz. ne yaptı mesela kahvaltıda. arkadaşım o ben kahvaltı masasındayız. çayı bitti bende içiyorum arkadaşımın kide birsin hepsini birden dolduracağım. aldı bardağı önüme pat diye koydu " bana çay getir" ben güldüm şaka yapıyorsun herhalde dedim bak bende yemek yiyorum ya bekle ya kendin al dedi. "sen evin kadını değil misin getireceksin "dedi. kalkmadım tabii kalktı kendi almaya gitti. arkadaşım şokta. "sana gerçekten böylemi davranıyor "dedi. "yok dedim sen varsın diye şaka yapıyor aklınca" ya yapılacak hareket mi bu. misafirin yanında...
 

evet bende bunları düşünüyorum. ayrılsam daha iyisi çıkacak mı karşıma diyorum. birde yaşanmışlık bir geçmiş var 6 yıl dile kolay. hepsini nasıl unuturum. büyük konuşmak istemem ama ola ki boşandım. töbe bir daha evlilik düşünemem. buradaki köşeleri okuyorum. aldatılan dövülen defalarca aldatılan küfür hakaret aşağılama neler neler yaşayan kadınlar var. bendeki yine kötünün iyisi. bunu baımdan atsam bir daha o riski alıp tekrar evlilik falan düşünemem.
 
eşin odunmuş ya resmen. marangoza verip biraz yonttursan. şaka bir yanada, bu değişim nezaamn başladı. bir olaydan sonra mı öyle oldu. önceden çok iyi davranıyordu diyorsun...
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…