Önce senden hoşlandığını düşünmüştüm. Ama yazdıklarını okuyunca fikrim değişti. O zaman çok iyi yapmışsın. Nerdeyse üzülecektim neden öyle yaptın diye.. Sonuçta kimse kimsenin boş vaktinde aklına gelmemeli..konuşunca arkadaşlık olayına kendisi bağladı ama konuyu.
ben bana karşı bi hissi olduğunu değil de benimle boş zamanlarını doldurmak için konuştuğunu düşünüyorum. çünkü akşam evine gidince aşırı geç cevaplar yazıyor.
Bu kadar net olmaya gerek yok bence , belki o da farkında değildi olayın .aslında zıtlaşma nedenimizden bu konuya geldik. ben bi akşam ona ulaşamayınca meraklandım ama öyle ısrar falan etmedim, üst üste bişey yazmadım. ertesi sabah o cevap verince başladı konu. onu merak etmeye hakkım yokmuş gibi cevaplar verdi hani böyle anlarsınız ya o cümleleri, sanki "sen kimsin sana hesap mı vericem"vari konuşur insan, öyle düşünün. onun o tavrı üzerine ben de, sen bana böyle böyle davranıyorsun ama böyle diyorsun dedim. benim hiçbir arkadaşım ulaşamadı diye meraklanmadı dedi. benim de hiçbir arkadaşım her sabah günaydın yazmaz, hastayken 100 kere mesaj atmaz gibi gibi şeyler söyleyerek onun davranışlarını anlattım. arkadaşımsına bağladı, benim için de öylesin dedim. ama mesafeye dikkat etmesini rica ettim diye kötü olan ben oldum.
Ben ilişkilerimde netlik severim. Farkında olmama olayına da pek inanmam. Bir insana karşı ne hissedip ne hissetmediğimizi biliriz. Davranışların nasıl algılanacağını bilmemek, kestirememek, farkında olmamak için toplumdan uzak yaşamak lazım. Ben gayet basit biçimde ona ulaşamayınca merak ettiğimde birden netleşti mesela. Yani insanlar işine gelince farkında olup işine gelmeyince farkında olmuyorlar :)Bu kadar net olmaya gerek yok bence , belki o da farkında değildi olayın .
Bi de can sıkıcı olan şey, hiçbir arkadaşım bana ulaşamayınca beni merak etmiyor gibi bişey dedi. Bunu derken tamamen arkadaşlık dışı bişey ima ettiği gün gibi ortada. Az önce kız kardeşime de sordum, arkadaşlarına her sabah günaydın mesajı atıyor musun dedim. Hemcinslerime bile atmam, ne o öyle manita gibi dedi (z kuşağı)bence ilgi budalası biri ,kenarda tutmaya çalışıyor konuştuğu başkaları da var sevgili olmayı istemiyor ama ilgisini de eksik etmiyor
flört eder gibi arkadaşlık olmaz ,bence size ilgisi yok ,olsaydı arkadaşız ayağına yatıp siz sanki kafanızda kurmuş gibi lanse etmezdi ,uzak durulması gereken tiplerden işte ,flört bile etse sen yanlış anladın diyebilir o kapasite var bunda
Sonrasında okudum kusura bakma, sen merak edince r yapması itici haklısın . Bazen şey oluyor flört başlangıcı hani insan kendisi de fark edemiyor daha masumca düşündüm:)Ben ilişkilerimde netlik severim. Farkında olmama olayına da pek inanmam. Bir insana karşı ne hissedip ne hissetmediğimizi biliriz. Davranışların nasıl algılanacağını bilmemek, kestirememek, farkında olmamak için toplumdan uzak yaşamak lazım. Ben gayet basit biçimde ona ulaşamayınca merak ettiğimde birden netleşti mesela. Yani insanlar işine gelince farkında olup işine gelmeyince farkında olmuyorlar :)
Sanada hep boyleleri denk geliyor biri daha vardiBi de can sıkıcı olan şey, hiçbir arkadaşım bana ulaşamayınca beni merak etmiyor gibi bişey dedi. Bunu derken tamamen arkadaşlık dışı bişey ima ettiği gün gibi ortada. Az önce kız kardeşime de sordum, arkadaşlarına her sabah günaydın mesajı atıyor musun dedim. Hemcinslerime bile atmam, ne o öyle manita gibi dedi (z kuşağı)
işte zaten flört ediyor ama inkar ediyor sonrası olmasın diye ,zaten düpedüz flörtüz davranışları bence ,arkadaşlarıma mesela günaydın yazmam ben günlük ,komik bişey olursa atarım ,uzun süredir sesi çıkmazsa yazarım gibiBi de can sıkıcı olan şey, hiçbir arkadaşım bana ulaşamayınca beni merak etmiyor gibi bişey dedi. Bunu derken tamamen arkadaşlık dışı bişey ima ettiği gün gibi ortada. Az önce kız kardeşime de sordum, arkadaşlarına her sabah günaydın mesajı atıyor musun dedim. Hemcinslerime bile atmam, ne o öyle manita gibi dedi (z kuşağı)
Yoo gayet ii yapmışsınız, bunun bir tık üstü sevmiyorum ama çok iii biri sizce sevgili olmalımıyız olurdu.herkese şimdiden güzel, keyifli bir bayram diliyorum :) günaydın :)
hemen konuya giriyorum. bir süredir kafamı karıştıran biri var. gün içinde sürekli mesajlaşıyoruz, muhabbetimiz harika gidiyor. ancak yan yana gelme sıklığımız çok az ve diyalog sadece mesaj ile dönüyor. sohbet etmeyi seven biri. yan yana gelince de güzel zaman geçiriyorum. aramızda flörtöz bir durum yok, ikimiz de yalnızız ama yok öyle bir durum. son on gündür falan üzerime fazla fazla düşmeye başladı. bunlar da böyle flörtleşir şekilde değil. ben biraz rahatsızdım sağlık sorunum vardı. başladı her sabah kesintisiz günaydın mesajları atmaya. öyle ki bi yerden sonra kendimi borçlu hissedip o yazmadığı zaman ben günaydın yazarken buldum kendimi. bu rahatsızlık sürecimde sürekli mesajla beni yokladı ama ailem bu kadar ilgilenmedi öyle söyleyeyim. günde nerden baksanız 5 kere nasıl olduğumu, ne yiyip içtiğimi falan filan her şeyimi didik didik etti. ben de bu kadar anormal ilgi gösterince bana karşı farklı bir duyguda olma ihtimalini düşündüm doğal olarak. çünkü yeni tanıştık sayılır ve son 10 gündür resmen üzerime titriyor. ama sorun şu ki bunu sadece mesajla yapıyor zaten kafamı karıştıran şey de buydu. bi duygusu olsa sesimi duymak ister ya da görüşmek ister insan. bunda sadece mesaj var. neyse, dün bişey oldu birbirimizi yanlış anladık, küçük bi zıtlaşma yaşadık. ben de açık açık söyledim, sen normal arkadaşlarına da böyle her sabah günaydın yazıp günde 50 kez nasılsın mesajı atıyor musun fazla düşüyorsun üzerime falan dedim. o da diğer arkadaşlarına da öyle olduğunu söyledi, benim arkadaşlığımın değerli olduğunu söyledi. tamam bunlar iyi hoş hanımlar ama benim arkadaşlık ilişkilerim bu kadar üzerine düşmeli, titremeli, her sabah günaydın mesajı atmalı olmaz. zannetmiyorum çoğunuzun da böyle olduğunu. bunu insanın hayatında yapan bir kişi olur o da sevgilidir. en azından ben sadece sevgilime bu kadar ilgi gösterip her sabah günaydın falan yazarım. normal arkadaşlıklarım arkadaşlık mesafesinde ilerler. böyle söyleyince çok bozuldu, çok kırıldı. ben düşünmeden konuşuyormuşum, onu üzmüşüm falan. açıkça söyledim kendisine, kimsenin özel ilgisini istemiyorum, belli bir mesafede olmanı rica ediyorum dedim. inanılmaz bozuk attı. böyle yapınca da üzüldüm tabii. tekrar güzel bir dille kendimi ifade ettim, arkadaşlığını sevdiğimi ve devam etmesini istediğimi ama günaydın mesajlarını, o aşırı üzerime düşme halini sonlandırmasını rica ettim. sizce çok mu ayıp ettim ya? cıvık bir insan değil çok düzgün, ikimiz de çalışıyoruz. bomboş biri de değil benden daha fazla mesai saatleri onun. nankörlük mü bu yaptığım?
işte ben de onun davranışlarından cesaret alarak merak etmiş bulundum aslında. daha doğrusu şey gibi, hani saat başı mesaj atan insan birden nereye kayboldu, neden sabahtan beri bişey yememişim diye tatlı sert sitem eden birinin ilgisine karşılık ben de merak etmiş olayım hepten onu umursamadığımı düşünmesin istedim. çünkü yazan, konuşma başlatan genelde o oluyordu, bunu kendisi de söylemişti bir keresinde.Sonrasında okudum kusura bakma, sen merak edince r yapması itici haklısın . Bazen şey oluyor flört başlangıcı hani insan kendisi de fark edemiyor daha masumca düşündüm:)
ben de arkadaşlarımla her gün her gün iletişim içinde değilimdir zaten herkes işinde, gücünde, kendi hayatında. ama öyle arkadaşlıklarım var ki haftalarca konuşmadığımızda bile sitem etmeyiz, bir araya gelince nerede kalmışsak oradan devam ederiz asla darılma, uzaklaşma olmaz. ve ben şöyleyimdir, sanaldan sürmez benim arkadaşlıklarım. bir iki mesajlaşma sonrası şu gün görüşelim der görüşürüz o zaman uzun uzun konuşuruz. veya konuşmaya ihtiyacımız olduğunda ararız. bana göre mesajlaşmak biraz şeydir, zaman geçsin diye yapılan bişeydir. çünkü mesaja canın ne zaman isterse o zaman bakarsın. ve pek tat almam da açıkçası. bunu da söyledim kendisine. okey her gün konuşuyoruz ama sadece mesaj bunlar, benimle plan yapmıyorsun mesela halbuki ben anı biriktirmeyi severim daha çok dedim. o her gün konuşurmuş sevdiği arkadaşları ile. zaten yoğun çalışıyormuş, plan yapmaya zamanı yokmuş ben de çalışan biri olarak böyle söylemem tuhafmış hattaişte zaten flört ediyor ama inkar ediyor sonrası olmasın diye ,zaten düpedüz flörtüz davranışları bence ,arkadaşlarıma mesela günaydın yazmam ben günlük ,komik bişey olursa atarım ,uzun süredir sesi çıkmazsa yazarım gibi
bence yormayın hiç kendinizi, bırakın .. hatta oooo kankam beniiimmmm ayaklarına yatın görsün bakalım
burada genelde evde yazmıyorsa evlidir veya sevgilisi vardır onun yanındayken sana yazmaz kafası var biraz, bu bakış açısına ben %100 katılmıyorum. yapanlar elbette var, yok değil.su kisim dikkatimi cekti, dayanamadim sormak istiyorum. cunku forumda baska konularda da ayni dusunceye denk geliyorum merak ettim. -eve gidince gec yazmaya baslamak- bunun altinda neden hep bir sey araniyor genel olarak bunu anlayamiyorum. uzak mesafe oldugu icin cok fazla yazistigim sevgilime bile eve girince az ya da gec yazardim ama bu bos vakitlerimi onunla doldurmaya calistigimi, onemsemedigimi vs gostermezdi. aynisini arkadaslarima da yaparim, buradaki gibi olumsuz dusunen kimseye denk gelmedim
Oğlak burcu mu?herkese şimdiden güzel, keyifli bir bayram diliyorum :) günaydın :)
hemen konuya giriyorum. bir süredir kafamı karıştıran biri var. gün içinde sürekli mesajlaşıyoruz, muhabbetimiz harika gidiyor. ancak yan yana gelme sıklığımız çok az ve diyalog sadece mesaj ile dönüyor. sohbet etmeyi seven biri. yan yana gelince de güzel zaman geçiriyorum. aramızda flörtöz bir durum yok, ikimiz de yalnızız ama yok öyle bir durum. son on gündür falan üzerime fazla fazla düşmeye başladı. bunlar da böyle flörtleşir şekilde değil. ben biraz rahatsızdım sağlık sorunum vardı. başladı her sabah kesintisiz günaydın mesajları atmaya. öyle ki bi yerden sonra kendimi borçlu hissedip o yazmadığı zaman ben günaydın yazarken buldum kendimi. bu rahatsızlık sürecimde sürekli mesajla beni yokladı ama ailem bu kadar ilgilenmedi öyle söyleyeyim. günde nerden baksanız 5 kere nasıl olduğumu, ne yiyip içtiğimi falan filan her şeyimi didik didik etti. ben de bu kadar anormal ilgi gösterince bana karşı farklı bir duyguda olma ihtimalini düşündüm doğal olarak. çünkü yeni tanıştık sayılır ve son 10 gündür resmen üzerime titriyor. ama sorun şu ki bunu sadece mesajla yapıyor zaten kafamı karıştıran şey de buydu. bi duygusu olsa sesimi duymak ister ya da görüşmek ister insan. bunda sadece mesaj var. neyse, dün bişey oldu birbirimizi yanlış anladık, küçük bi zıtlaşma yaşadık. ben de açık açık söyledim, sen normal arkadaşlarına da böyle her sabah günaydın yazıp günde 50 kez nasılsın mesajı atıyor musun fazla düşüyorsun üzerime falan dedim. o da diğer arkadaşlarına da öyle olduğunu söyledi, benim arkadaşlığımın değerli olduğunu söyledi. tamam bunlar iyi hoş hanımlar ama benim arkadaşlık ilişkilerim bu kadar üzerine düşmeli, titremeli, her sabah günaydın mesajı atmalı olmaz. zannetmiyorum çoğunuzun da böyle olduğunu. bunu insanın hayatında yapan bir kişi olur o da sevgilidir. en azından ben sadece sevgilime bu kadar ilgi gösterip her sabah günaydın falan yazarım. normal arkadaşlıklarım arkadaşlık mesafesinde ilerler. böyle söyleyince çok bozuldu, çok kırıldı. ben düşünmeden konuşuyormuşum, onu üzmüşüm falan. açıkça söyledim kendisine, kimsenin özel ilgisini istemiyorum, belli bir mesafede olmanı rica ediyorum dedim. inanılmaz bozuk attı. böyle yapınca da üzüldüm tabii. tekrar güzel bir dille kendimi ifade ettim, arkadaşlığını sevdiğimi ve devam etmesini istediğimi ama günaydın mesajlarını, o aşırı üzerime düşme halini sonlandırmasını rica ettim. sizce çok mu ayıp ettim ya? cıvık bir insan değil çok düzgün, ikimiz de çalışıyoruz. bomboş biri de değil benden daha fazla mesai saatleri onun. nankörlük mü bu yaptığım?
burada genelde evde yazmıyorsa evlidir veya sevgilisi vardır onun yanındayken sana yazmaz kafası var biraz, bu bakış açısına ben %100 katılmıyorum. yapanlar elbette var, yok değil.
öte yandan gerçekten değer veren insan zaman yaratıyor ben buna çok eminim. eve geldim, yorgunum, yemek yedim, duş aldım şöyle böyle bunlar bahane olmaz. bi cevap yazmak 1 dk bile almıyor. kendimden örnek vereyim başkalarını bilemem ama benim için böyledir. karşımdaki önemli ise geç cevap vermemin gerekçesi eve gelmiş olmak olmaz. geç cevaptan kastım 2-3 saat sonra cevap vermek bu arada. 10-15 dk ya da yarım saatlik bişeyden bahsetmiyorum. telefona bağımlı olduğumuz bu çağda telefonu 3 saatte bir eline alma olayı bana pek inandırıcı gelmiyor özellikle akşam dinlenme modunda evimizdeyken. bir iki kere olsa işi vardır vs dersin de on gün boyunca gündüzleri aşırı ilgili olup akşamları 3 saat sonra mesaja cevap yazan insanın ilgisinden emin olamam ben. senin durumun farklı, seninki sevgilin. ben çok yeni tandığım birinden bahsediyorum. sen artık hayatındaki kişinin çoğu şeyini biliyorsun, huyunu suyunu, alışkanlıklarını, rutinlerini. ama ben bu kişinin bilmiyorum, anlatabildim mi.
Bunu başka bir erkek yapsa size eminim tepkisi sizin ki gibi olurdu. Tabi ki abartı bu kadar mesaj atması erkeklerden bahaediyoruzherkese şimdiden güzel, keyifli bir bayram diliyorum :) günaydın :)
hemen konuya giriyorum. bir süredir kafamı karıştıran biri var. gün içinde sürekli mesajlaşıyoruz, muhabbetimiz harika gidiyor. ancak yan yana gelme sıklığımız çok az ve diyalog sadece mesaj ile dönüyor. sohbet etmeyi seven biri. yan yana gelince de güzel zaman geçiriyorum. aramızda flörtöz bir durum yok, ikimiz de yalnızız ama yok öyle bir durum. son on gündür falan üzerime fazla fazla düşmeye başladı. bunlar da böyle flörtleşir şekilde değil. ben biraz rahatsızdım sağlık sorunum vardı. başladı her sabah kesintisiz günaydın mesajları atmaya. öyle ki bi yerden sonra kendimi borçlu hissedip o yazmadığı zaman ben günaydın yazarken buldum kendimi. bu rahatsızlık sürecimde sürekli mesajla beni yokladı ama ailem bu kadar ilgilenmedi öyle söyleyeyim. günde nerden baksanız 5 kere nasıl olduğumu, ne yiyip içtiğimi falan filan her şeyimi didik didik etti. ben de bu kadar anormal ilgi gösterince bana karşı farklı bir duyguda olma ihtimalini düşündüm doğal olarak. çünkü yeni tanıştık sayılır ve son 10 gündür resmen üzerime titriyor. ama sorun şu ki bunu sadece mesajla yapıyor zaten kafamı karıştıran şey de buydu. bi duygusu olsa sesimi duymak ister ya da görüşmek ister insan. bunda sadece mesaj var. neyse, dün bişey oldu birbirimizi yanlış anladık, küçük bi zıtlaşma yaşadık. ben de açık açık söyledim, sen normal arkadaşlarına da böyle her sabah günaydın yazıp günde 50 kez nasılsın mesajı atıyor musun fazla düşüyorsun üzerime falan dedim. o da diğer arkadaşlarına da öyle olduğunu söyledi, benim arkadaşlığımın değerli olduğunu söyledi. tamam bunlar iyi hoş hanımlar ama benim arkadaşlık ilişkilerim bu kadar üzerine düşmeli, titremeli, her sabah günaydın mesajı atmalı olmaz. zannetmiyorum çoğunuzun da böyle olduğunu. bunu insanın hayatında yapan bir kişi olur o da sevgilidir. en azından ben sadece sevgilime bu kadar ilgi gösterip her sabah günaydın falan yazarım. normal arkadaşlıklarım arkadaşlık mesafesinde ilerler. böyle söyleyince çok bozuldu, çok kırıldı. ben düşünmeden konuşuyormuşum, onu üzmüşüm falan. açıkça söyledim kendisine, kimsenin özel ilgisini istemiyorum, belli bir mesafede olmanı rica ediyorum dedim. inanılmaz bozuk attı. böyle yapınca da üzüldüm tabii. tekrar güzel bir dille kendimi ifade ettim, arkadaşlığını sevdiğimi ve devam etmesini istediğimi ama günaydın mesajlarını, o aşırı üzerime düşme halini sonlandırmasını rica ettim. sizce çok mu ayıp ettim ya? cıvık bir insan değil çok düzgün, ikimiz de çalışıyoruz. bomboş biri de değil benden daha fazla mesai saatleri onun. nankörlük mü bu yaptığım?
aslında ben de sormazdım yani neden 3 saattir ortada yoksun falan demedim mesela ben bu insana. ama akşamları 2-3 saat sonra dönüş geliyordu mesajlara. aslında ilk zamanlar da hep öyleymiş ama benim gözüme yeni çarpmaya başlamıştı. bir gün yine aşırı ilgilendiği bir günün akşamında en son 20.40 gibi cevap yazdı ve sabaha kadar da whatsappa girmedi. son görülmeler açık. o anki konuya dair benim mesajlar da anca sabah mavi tik olmuştu. ne yediğimi sormuştu ben de şunu bunu diye cevap vermiştim. ertesi sabah uyanınca günaydın, uyumuşum gibi bi açıklama yaptı aslında ben sormadan. ben de bunun üzerine uyumuş muydun ya, ben de o kadar uzun süre girmeyince merak ettim gibisinden bişey demiştim. tersledi mesela. evdeydim fırsat olmadı gibi bişeyler zırvaladı. ama tersledi yani. terslemese mevzu bile olmazdı bak o ayrı mesele. ben de telefon bağımlısı değilimdir normalde ona yapışık yaşamam.flort doneminde yani tanima asamasinda da yapmisligim var, boyle iliski yurutemeyiz denerek bitirilmisligim de, bir sekilde surdurdugum de... telefona bagimli olma olayina ben katilmiyorum, yorumu kendi acimdan yapacagim haliyle ama bagimli degilim. olmayan cok insan da mevcut bence. su an oldugu gibi arada (max 1-2 saat) buraya ve twittera bakip birakiyorum.
10-15 dakika dediginiz gibi gec degil zaten, ben de uzun surelerden bahsediyorum. bilmiyorum ben bunu hic sorun etmedim, o yuzden merakima yenik dusup sormak zorunda hissettim artik :)
Güzel kafanızı yormaya bile değmez yüz yüze bakmadığınız biriyse engelleyip geçin hadsiz ve dengesiz buna izin vermeyinaslında ben de sormazdım yani neden 3 saattir ortada yoksun falan demedim mesela ben bu insana. ama akşamları 2-3 saat sonra dönüş geliyordu mesajlara. aslında ilk zamanlar da hep öyleymiş ama benim gözüme yeni çarpmaya başlamıştı. bir gün yine aşırı ilgilendiği bir günün akşamında en son 20.40 gibi cevap yazdı ve sabaha kadar da whatsappa girmedi. son görülmeler açık. o anki konuya dair benim mesajlar da anca sabah mavi tik olmuştu. ne yediğimi sormuştu ben de şunu bunu diye cevap vermiştim. ertesi sabah uyanınca günaydın, uyumuşum gibi bi açıklama yaptı aslında ben sormadan. ben de bunun üzerine uyumuş muydun ya, ben de o kadar uzun süre girmeyince merak ettim gibisinden bişey demiştim. tersledi mesela. evdeydim fırsat olmadı gibi bişeyler zırvaladı. ama tersledi yani. terslemese mevzu bile olmazdı bak o ayrı mesele. ben de telefon bağımlısı değilimdir normalde ona yapışık yaşamam.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?