- 16 Ağustos 2010
- 293.024
- 602.886
- 43
Güneşin tüm canlıların sağlıklı yaşaması için gerekli olduğu yüzyıllardır biliniyor ancak, aşırı güneşe maruz kalma cilt yaşlanmasını arttırırken, pek çok hastalığın ortaya çıkmasına veya alevlenmesine de neden oluyor.
Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi, Adana Uygulama ve Araştırma Merkezi, Seyhan Hastanesi, Dermatoloji bölümünden Doç. Dr. Murat Durdu, hava sıcaklıklarının mevsim normallerinin üzerinde seyrettiği şu günlerde güneşten korunmanın önemini hatırlattı.
Doç. Dr. Durdu, "Uzun süreli güneş teması ise deride bazı yaşlanma bulgularına neden olur. Deri kurur, incelir, lekelenmeler artar, kılcal damarlar ve kırışıklıklar belirginleşir. Güneş altında çalışan kişilerde cilt yaşlanma bulguları daha erken yaşlarda başlar. Ayrıca uzun süreli maruziyet bazı cilt kanserlerini de arttırır. Güneşe duyarlılık yaratan bazı genetik hastalıklarda ise erken yaşlarda çeşitli deri kanserleri gelişir" dedi.
Antibiyotikler, tansiyon, mantar ve mide ilaçları ile doğum kontrol hapları gibi tedavi amaçlı bazı ilaçların da güneşe duyarlılığı artırdığını ifade eden Doç. Dr. Murat Durdu, "Deriye temas eden bitkiler, parfümler, losyonlar, kremler ve bazı kimyasal ürünlerde güneşe duyarlılığı arttırarak, deride yanıklara ve leke oluşumuna yol açabilir" diye konuştu.
HASTALIK NEDENİ
Güneşin, nedeni tam olarak bilinmeyen bazı hastalıklara da neden olabildiğine dikkati çeken Doç. Dr. Durdu, şunları kaydetti;
"Güneş bazı deri hastalıklarının da alevlenmesine neden olur. Bunların başında rozasea (gülleme), lupus eritematozus, dermatomiyozit gibi hastalıklar gelmektedir. Rozasea hastalarında sıcak ve terleme yanında güneş de hastalığı arttırmaktadır. Bu hastaların yüzlerinde ilk başta geçici kızarıklıklar oluşurken daha sonra kalıcı kızarıklık, damar genişlemesi ve minik iltihaplı sivilceler gelişir. Lupus eritematozus ve dermatomiyozit daha az görülmekle birlikte eklemleri ve bazı iç organları da etkilemesi nedeniyle güneşten kaçınma oldukça önemlidir."
Ülkemizin yılın büyük bir bölümünde güçlü güneş ışınlarına maruz kalması nedeniyle herkesin güneş ışınlarından korunmayı bilmesi gerektiğini ifade eden Doç. Dr. Durdu, "Yapılan araştırmalarda insanların büyük bir kısmının güneşten korunmaları gerektiğini bilmelerine karşın yeterli derecede korunmadıkları saptanmıştır. Bunun için güneşin etkili saatlerinde saat 10:00 ile 16:00 arası güneşe çıkmaktan kaçınmalı, uygun giysilerle kullanılmalı ve düzenli olarak güneşten koruyucu kremler sürülmelidir" diye konuştu.
PAMUKLU GİYİNİN
Doç. Dr. Durdu, güneşli havalarda açık renkli ve sıkı dokunmuş pamuklu giysilerin tercih edilmesi gerektiğini belirterek, "Poliester, yün, ipek ve naylon güneş ışınlarını fazla absorbe ettiği için tercih edilmemelidir. Hem gözleri hem de çevresindeki deriyi korumak için güneş gözlükleri kullanılmalıdır. Kullanılacak olan gözlüklerin yüzde 99 oranında ultraviyole-A (UVA) ve ultraviyole-B (UVB) filtresi bulunmalıdır" dedi.
Güneşten korunmak için kullanılacak şapkaların geniş kenarlı olması gerektiğine işaret eden Doç. Dr. Durdu, şöyle devam etti:
"Kulakları ve enseyi kapatacak şekilde kumaş içeren şapkalar kullanılmalıdır. Kum, beton, deniz ve kar güneş ışınlarını yansıttığı için şemsiye veya şapka kullanımı güneş korunma için tek başına yeterli değildir. Bu nedenle uzun süre açık havada kalması gereken çocuklar ve erişkinler yüksek koruma faktörlü güneşten koruyucu kremler kullanmalıdır. Bulutlar yaz aylarında güneş ışınlarının %15'ini geçirdiği için yaz aylarında uzun süre güneşte kalınacak ise bulutlu havada dahi güneşten korunmak için önlemler alınmalıdır."
ETKİLİ KORUNMA ÖNERİLERİ
Güneşten koruyucuların etkili olabilmesi için bazı hususlara dikkat etmek gerektiğini belirten Doç. Dr. Durdu, "Güneşten koruyucular deriye yeterli miktarda ve kalınlıkta olacak şekilde her bölgeye eşit miktarda yedirerek sürülmelidir. Kremler göze kaçırmadan özellikle yüz, omuz, ense, boyun ve kollara kullanılmalıdır. Dudak ve kulak gibi hassas bölgelere ekstra koruma uygulanmak gerekir. İdeal bir koruma için uygulanacak güneşten koruyucunun koruma faktörü (SPF) en az 30 olmalıdır" dedi.
Bu kremlerin güneşe çıkmadan 15-30 dakika önce sürülmesi ve 2-3 saatte bir tekrarlanması gerektiğini ifade eden Doç. Dr. Durdu, "Ayrıca, havuza veya denize girmek, havlu ile kurulanmak ve terlemek gibi durumlarda tekrar koruyucu uygulanmalıdır. Güneşten koruyucu ürünler güneşin zararlı etkilerini yüzde 100 engellememektedir. Bu nedenle, güneşten koruyucu kullanıp daha uzun süre güneşte kalmanın sakıncalı olduğu da akılda bulundurulmalıdır" uyarısında bulundu.
ALINTIDIR..