arkadaşınızla dargınmısınız?

TATOSH

yuvasina asik 🤲❤
Kayıtlı Üye
12 Haziran 2007
4.523
784
Belki ilk kırıcı sözü arkadaşınız söyledi.. Belki siz söylediniz.. Her ne olursa olsun, siz ve en iyi arkadaşınız artık konuşmuyorsunuz. Son zamanlarda onu çok özlediniz ancak hala tam olarak affetmiş sayılmazsınız. Neyin doğru olduğundan emin olamıyorsunuz. Neyse ki, bu huzursuz edici durumdan nasıl kurtulacağınız konusunda size yardımcı olacak şeyleri biliyoruz. Bunları öğrenin ve uygulayın! Birinci adım: İlk harekete karar verin. Eğer, "Benim bir gururum var" ve o arayıncaya kadar bekleyeceğim diyorsanız yanlış yoldasınız

. Yanlış birşey yapmadıysanız veya tartışmaya siz sebep olmadıysanız birşey itiraf etmek durumunda değilsiniz. Bu nedenle ne yapmış olursanız olun değerli bir arkadaşlığı kaybetmemek için ilk adımı atın.
İkinci adım: Aramadan önce ne konuşacağınızı belirleyin...

Özür dilemek için can atıyor musunuz ya da tartışmaya neden olan konuları mı konuşmak istiyorsunuz? Eğer ne konuşacağınıza önceden hazırlanmazsanız, "merhaba, hayatında yeni olan ne var" gibi şeyler mırıldanmak zorunda kalabilirsiniz. Bu veya tartışma konusunun üzerine sünger çekmek problemi asla çözmez. Gelecekte tekrar ortaya çıkarak ikiniz arasında probleme neden olabilir.

Üçüncü adım: Seçtiğiniz yol sizi sonuca götürsün...

Ona ve arkadaşlığına değer verdiğinizi anlamasına izin verin. Ona şöyle diyebilirsiniz; "3 haftadır konuşmadık ve seni özledim" ya da "Anlaşmazlık yüzünden kadar üzüldüğümü bilmeni isterim. Arkadaşlığımız bana çok şey ifade ediyor."

Dördüncü adım: Baştan savılmaya hazırlıklı olun...

Ne yazık ki, sizin bu olumlu adımınıza "Üzgünüm. Konuşmak için uygun bir zaman değil. Hoşçakal" diyerek buz gibi yanıt verebilir. Bu size tokat yemiş gibi hissettirse de küsmeyin. Telefonunuzun onu şaşırtmış olabileceğini hatırlayın. Ona zaman verin. Nazik bir şekilde vedalaşın. Bir iki gün veya hafta içinde yumuşayacak ve sizi arayacaktır. Eğer bir iki hafta içinde aramazsa hassasiyetinizi ifade eden bir not gönderin. Sonrasında ondan adım bekleyin.

Beşinci adım: Ne için üzgünseniz onun için özür dileyin...

Eğer gerçekten haklı olduğunuzu düşünüyorsanız, pişmanlığınızı açıkça ifade edin; "Uzun süre konuşmadığımız için üzügünüm. Hayatta seninle tartışmak kadar kötü birşey yok" diyebilirsiniz. Eğer hala üzgünseniz ve politik davranmak istemiyorsanız "Dinle, geçenlerde konuştuğumuz X konu hakkında çok üzüldüm. Bu tür konularda hassasım. Bunu seninle daha önce daha kibarca paylaşamadığım için üzgünüm" diyebilirsiniz. Yaptığınız veya söylediğiniz şeyin gerçekten onu üzüldüğünü biliyorsanız, tartışmadan duyduğunuz pişmanlığınızı içtenlikle anlamasını sağlayın. Örneğin, "Sana X konusunda söylediklerimde hatalıydım biliyorsun. Onları düşünmeden, seni yorgun gördüğüm, o konuda üzgün gördüğüm için söyledim. Üzgünüm."

Altıncı adım: Arkadaşlık duygularınızı güçlendirin...

"X konu hakkında söylediklerim için üzügünüm. Gerçek şu ki, virlikte zaman geçirmeyi dört gözle bekledim. Seninle barışmak bu hafta yaptığım en anlamlı şey oldu" diyebilirsiniz.

Yedinci adım: İyimserlikle dargınlığa son verin...

Gülümseyerek, "Bu gerginlikten çıktığımız için çok memnunum" ya da "Seninle yeniden konuşmak harika" diyebilirsiniz. Son aramadan sonra en kısa zamanda onu tekrar arayın sadece boş şeyleri konuşmak için.. Bu tür sakarca görünüm sizin samimi ve özlem dolu olduğunuzu yansıtır.

Sizden duyduğunda memnun olacağı 3 şey

"Anlıyorum"

Bu kendi kızgınlığınızı ve incinmişliğinizi bir kenara bırakarak onun hislerine değer verdiğinizi, saygı duyduğunuzu anlatır. "Canının nasıl sıkıldığını anlıyorum"

"Teşekkürler"

Sizin ona teşekkür ettiğinizi duymak onu şaşırtabilir ancak değerini bilecektir.. Bu barışma sonrasında bunun değerini bildiğinizi de ifade eder. "Bana anlattığın için teşekkür ederim. İstemediğin halde işine karıştım ve tavsiye vermeye
kalkıştım. Şimdi bunun sana pek yardımcı olmadığını anlaıyorum" diyebilirsiniz.

"Düşünmeden söyledim"

"Ben bayan mükemmel değilim. Olanları geride bırakalım ve arkadaşlığımıza devam edelim. X konuda ya da insanların yanında yeni saçlarına takılırken bunun seni üzdüğünü düşünemedim. Lütfen beni affet!"
 
Hayatımda bir kez darıldım canım arkadaşıma,daha doğrusu o darıldı.Ve haklıydı da!..O gün çok ağladım.Çok üzüldüm.Kendime çok kızdım.Arkadaşımı kaybetmeyi göze alamadım.Ve ertesi gün okulda(henüz 16 yaşındaydım) ondan afdiledim. ve beraber sarılıp bolca ağlaştık.
 
Bende kırgınım. Canımdan çok sevdiğim, yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmeyen, herşeyi paylaştığım, kardeşten öte gördüğüm kuzenim beni nişanına çağırmamıştı. Aile arasında demişti fakat lise arkadaşını çağırmıştı. Bense onu beni istemeye geldiklerinde bile başımın üstüne taç yapmıştım.Bilmem o an ne düşündü.Aradan 6 sene geçti. Bazen görüyorum.Ama eskisi gibi hissetmiyorum.Kalp bağım koptu anlıyacağınız.:çok üzgünüm:
 
Kolay kolay yakın arkadaşlarımla küsmem, sinirli biri olmama rağmen onlarda bu huyumu bildiklerinden sinirlendiğimde hemen tepki vermezler, amaaaaaa sinir sınırlarımı aştığım ve gözümün döndüğü kendimi kaybettiğim anlarım vardır ki, bu anlar çok enderdir, bir keresinde 20 yıllık arkadaşımla hemde işyerinde böyle bir durumda kalmıştık tabi ben hemen muhabbeti keserim veeee kimse gelip ne arabuluculuk yapabilir nede arkadaşım gelip gönlümü alabilir bu durumda bitirmişsem bitirmişimdir yani.
 
bende dargınım en yakın sandığım arkadaşıma...ben bunu genelde çok yaşıyodum malesef...ama şimdi çok az sayıya indirdim dostlarımı...sadece bana huzur veren insanlarla görüşüyorum ve Allah'a şükür sorun yaşamıyorum.Önceki arkadaşlıklarım beni çok yordu ve bir kalemde bitirdim teker teker bana çok yakın dost görünüp beni sürekli huzursuz eden insanları...arkadaşlıkta saygı çok önemli bunu anladım ve mesafeli bir samimiyet kurmak lazımmış ne kadar zor olsa da...
 
bende dargınım en yakın sandığım arkadaşıma...ben bunu genelde çok yaşıyodum malesef...ama şimdi çok az sayıya indirdim dostlarımı...sadece bana huzur veren insanlarla görüşüyorum ve Allah'a şükür sorun yaşamıyorum.Önceki arkadaşlıklarım beni çok yordu ve bir kalemde bitirdim teker teker bana çok yakın dost görünüp beni sürekli huzursuz eden insanları...arkadaşlıkta saygı çok önemli bunu anladım ve mesafeli bir samimiyet kurmak lazımmış ne kadar zor olsa da...

işte buna katılıyorum dostum sanıyorsun ama gün geliyoki senin ona verdiğin değeri o sana vermediğini anlıyorsun çok üzücü bir durum bu kırgınlıklarımız oldu her seferin de konuşmaya ben gittim ve hatalıysa o ben hatalıysam ben özür diledik ama hep ilk adım benden eeeee ama bir yere kadar sıra sende dedim ve bu sefer gerçekten haklı olduğum bir durumdu bekledim bekledim ne gelen var ne giden 5 ay oldu hala bekliyorum o beni kaybetti bunu mutlaka anlayacak belki anlamıştır bile ama iş işten çoktaaaan geçti artık bende ona karşı bir gönül bağı kalmadı araya mesafeyi koydum gördümmü selam selam o kadar her şey karşılıklıdır karşındakini tükettinmi artık ondanda sana hayır gelmez o beni tüketti:çok üzgünüm:
 
Şükürler olsun ki rabbime, dostlarım en azından 15yıllıktır. Çocukluğumuzda çok atışmamız,kavgamız olmuştur. Ama şu son 5 yıldır hiç biriyle ciddi bir tartışma yaşadığımızı hatırlamıyorum.

Hala çok sık görüşürüz. En yakınlarımda aynı semtte yaşıyorum zaten. Evlerimiz yürüyerek en fazla 10 dakikadır.Birbirimizle bir sigara,bir kahve kaçamağı için bile olsa haftada en azından 3,4defa görüşürüz.

Dostlarımı çok seviyorum gerçekten! Bugüne kadar da onlardan yana hiç üzülmediğim ve o kadar muhteşem insanların da dostu ben olduğum için kendimi şanslı hissediyorum.:1hug:
 
X