E
EU2
Ziyaretçi
- Konu Sahibi EU2
- #1
Hayatımıza arkadaş adı altında giren bazı insanlar var ki, başlangıçta gönlümüzün yemyeşil bahçesinde açan güzel bir tomurcukken zehirli sarmaşığa dönüşüveriyorlar. Belki kendimizden verdiğimiz ödünler, belkide o kişinin karekteri güzel bir arkadaşlığı can sıkıntısına çevirmeye yetiyor.
Sonrasında saplantılı bir hal alan bu rahatsızlık bazılarımızın başına gelmiştir. Sabahın olmadık bir saatinde, işe giderken, çalışırken, kahvaltı ederken, öğlen yemeğinde, akşam yemeğinde, evde uzanmış kafa dinlerken, eşinizle sevgilinizle başbaşa kalmışken, dışarda arkadaşlarınızlayken, aile ziyaretindeyken... kısacası hiç uygun olmadığınız bir vakitte telefon acı acı çalmaya başlar. Bir bakmışsınız ki o arıyor sizin sadık arkadaşınız. Telefonu açar açmaz kendi sorunlarını makineli tüfek gibi arka arkaya sıralıyor. Müsaitmisin yada canın konuşmak istiyormu gibi bir izin istemeden dakikalar boyu sizi meşgul ediyor...Konuşmak istemediğinizi belli ediyor, sorularına kısa cvplar veriyosunuz ama o anlamıyor. Kendisi tatmin olana kadar konuşuyorda konuşuyor... Yarım saatbazen bi saat sonunda tel kapanıyor ama bitmiyor çünkü gün içinde daha 10 kere aranıyosunuz...Bazen teli açmıyorsunuz bilerek ama o ısrarcı bu sefer ev telinden yada iş telinden arıyor...Kurtuluş yok!
Herzamanki gibi aramalar sürüyor, tele cevap verilmediğinde hesaplar soruluyor sitemler ediliyor....
Yine zamansız bir tel geliyor ve arkadaşınız hafta sonu için yaptığı kendi planını pat diye koyuyor ortaya ve ben geliyorum, diyor. Benim ruh halimin , misafir kabul edip etmememin, ailemle yada eşimle yaptığım planın hiç önemi yok tabi. Buyruk geldi bikere....
Ama kendisi müsait olmadığında yada dert dinlemek istemediğinde sizin telefonunuzu kurnaz manevralarla saf dışı bırakıyor. Yanında eşi yada sevgilisi olduğunda kesinlikle telefonda konuşamayacağını açık açık söylemekten hiç sakınca görmüyor.
Dahası bu arkadaş tacizi aralıksız devam ederkenbirde ortak arkadaşlarınızdan size söylediği yalanları öğreniyosunuz.Sizin minik sırlarınızı yada özel hayatınızla ilgili şeyleri etrafta sohbet konusu yaptığını duyuyosunuz. Benim kadar sabırlı bir insansanız bile sonunda yeteeeeeeeeeeeeeeeer beee! diyosunuz
Ve bu arkadaşlığa noktayı koyuyosunuz!!!!
Benim başıma gelen bu , umarım sizinde başınıza gelmez. Baştan tedbirli olup insanlara bu serbestiyi sağlamamak en güzeli. iyi niyet nedense her zaman sömürüye açık. Olması gereken tek şey biraz duyarlılık aslında. Bu bencillik nereye kadar soruyorum size???
Sonrasında saplantılı bir hal alan bu rahatsızlık bazılarımızın başına gelmiştir. Sabahın olmadık bir saatinde, işe giderken, çalışırken, kahvaltı ederken, öğlen yemeğinde, akşam yemeğinde, evde uzanmış kafa dinlerken, eşinizle sevgilinizle başbaşa kalmışken, dışarda arkadaşlarınızlayken, aile ziyaretindeyken... kısacası hiç uygun olmadığınız bir vakitte telefon acı acı çalmaya başlar. Bir bakmışsınız ki o arıyor sizin sadık arkadaşınız. Telefonu açar açmaz kendi sorunlarını makineli tüfek gibi arka arkaya sıralıyor. Müsaitmisin yada canın konuşmak istiyormu gibi bir izin istemeden dakikalar boyu sizi meşgul ediyor...Konuşmak istemediğinizi belli ediyor, sorularına kısa cvplar veriyosunuz ama o anlamıyor. Kendisi tatmin olana kadar konuşuyorda konuşuyor... Yarım saatbazen bi saat sonunda tel kapanıyor ama bitmiyor çünkü gün içinde daha 10 kere aranıyosunuz...Bazen teli açmıyorsunuz bilerek ama o ısrarcı bu sefer ev telinden yada iş telinden arıyor...Kurtuluş yok!
Herzamanki gibi aramalar sürüyor, tele cevap verilmediğinde hesaplar soruluyor sitemler ediliyor....
Yine zamansız bir tel geliyor ve arkadaşınız hafta sonu için yaptığı kendi planını pat diye koyuyor ortaya ve ben geliyorum, diyor. Benim ruh halimin , misafir kabul edip etmememin, ailemle yada eşimle yaptığım planın hiç önemi yok tabi. Buyruk geldi bikere....
Ama kendisi müsait olmadığında yada dert dinlemek istemediğinde sizin telefonunuzu kurnaz manevralarla saf dışı bırakıyor. Yanında eşi yada sevgilisi olduğunda kesinlikle telefonda konuşamayacağını açık açık söylemekten hiç sakınca görmüyor.
Dahası bu arkadaş tacizi aralıksız devam ederkenbirde ortak arkadaşlarınızdan size söylediği yalanları öğreniyosunuz.Sizin minik sırlarınızı yada özel hayatınızla ilgili şeyleri etrafta sohbet konusu yaptığını duyuyosunuz. Benim kadar sabırlı bir insansanız bile sonunda yeteeeeeeeeeeeeeeeer beee! diyosunuz
Ve bu arkadaşlığa noktayı koyuyosunuz!!!!
Benim başıma gelen bu , umarım sizinde başınıza gelmez. Baştan tedbirli olup insanlara bu serbestiyi sağlamamak en güzeli. iyi niyet nedense her zaman sömürüye açık. Olması gereken tek şey biraz duyarlılık aslında. Bu bencillik nereye kadar soruyorum size???