- 5 Aralık 2017
- 9
- 8
Merhaba, yeni üye oldum, çokta etraftan birine anlatamayacağım bir durumumdan bahsetmek istiyorum, belki bir öneri, küçük bir çıkış yolu bulmak ümidiyle.
Annem bir süredir kişilik değiştirmiş gibi. Kendisi evine bağlı, titiz, hamarat, temizliğe, yemeğe, misafir ağırlamaya önem veren, hatta inanılmaz önem veren, çoluk çocuğuyla haşır neşir olarak yıllarını geçirmiş, eş olmanın gerekliliklerinden önce, anneliği kendine benimsemiş biridir.
Babamla olan problemleri köklü ve çözümsüz. Annem karı-kocalık müessesinin gerektirdiklerinden çok, günün ihtiyaçları, çocukların ihtiyaçları doğrultusunda hayatını sürdüren biri olmuş hep.
Babamın zor ve egosu yuksek bir insan olması, annemin tersine çok sessiz ve idare eden, egosunu hiçe sayan biri olmasıyla, ben ve kardeşlerimin büyüme evresinde, türlü huzursuzluk evimizde hep oldu.
Şimdi yeni evliyim, kendi işimin sahibiyim, evlilik sürecimde herşeyimi kendim düşündüm kostum ettim, tabiiki ailemin madden desteğiyle evlendim. Aile içinde buraya kadar herşey herzaman olduğu kadar problemliydi. Daha fazlası yoktu.
Fakat ne olduysa 2 yıl içinde oldu. Annem suan istenmeyen eleman gibi, ne babamın yanında, ne diger kardeşlerimin yanında mutlu. Biz ayni sehirlerde yasamiyoruz. Bana aşırı bir düşkünlüğü olmamasına rağmen, sanıyorum bu sebeplerden, bana karşı anlayamadığım bir düşkünlüğü başladı.
İşlerimden dolayı bir kaç günlük yalnız olarak ona gittiğimde de, bir hafta daha kal, 15 gün kal, daha uzun kalsan nolur, gibisinden ısrar görüyorum. Nolcak esin birazda ayrı kalsın senden, gibi söylemleri oluyor.
Israr ve duygusal baskıyla kalışımın 15inci gününde, Döneceğim günden iki gün önce, bende şenle gelicem diye emirvaki yaptı. Bunu etrafa da benim düzenimi kurması gerektiğini söyleyerek yaptı. Bizim evimiz düzenli mi değilmi şeklinde kontrole gelen bir müdür edasıyla söylüyor. Ama orası benim, eşimle benim evim? Ben onu ağırlamak isterim. O ise sanki orası benim öğrenci evimmiş o da arada düzenlemeye geliyormuş gibi davranıyor.
Şimdi bana gelmesinde tabiiki sorun yok, ama ben 15 gündür evimde yokum, bir erkek evde, yemek düzen tahmin edersinizki yoktur, 15 gündür görüşmemişiz, süpriiiz annemide getirdim demek ne kadar mantıklı?
Eşimin işlerinden dolayı yoğun ve zor bir dönemden geçiyor, ben hamileliğimin son aylarındayım. Eşimle çok iyi de arkadaş olduğumuz için yanında olmam gereken bir zaman ve buna ikimizinde ihtiyacı var.
Arada bir kaç gün bıraksa, biz birbirimizle kalsak eşimin gönlü olsa ayrı geçirdiğimiz zamanı telafi etsek, evimi düzene hale yola koysam, sonra gelse, çok mu saçma? Bunu söylediğimde bana kustu, tavır, yaptı gelmem kızım ben, tamam, siz iyi olun, ben sana yardımcı olmak için geleyim dedim. - Hayır. bu doğru değil. kal ihtiyacım var desem 2 ay kalır. - kendisi de eşinden uzak kalır, benim de eşimle olan durumumu akıl etmez. Benim eşim yumuşaktır, uyumludur ama, (boş yere durduk yerde onu yalnız bırakmamı, anlamaz, bende buna anlam veremem bu konuda hem fikirim) Biz birbirimize yetip yaşamaya alıştık,öyle bir düzenimiz var. Yaşadığımız yerde başka akrabamız arkadaşımızda olmadığından, birbirimizle geçirdiğimiz zaman çok fazla.
Ailemden uzakta yaşıyorum, aynı şehirlerde değiliz, birbirimize gidip gelme mesafemiz zor.
Sürekli kaçarcasına gelmek, uzun uzun kalmak istiyor. Bunu isterken ama benle ilgili bir plan yapmaktan ziyade, benim ona ihtiyacım olduğunun üzerine basıp, evimin yeterince temiz olmadığını onun gelmesinin gerektiğini belirterek baskı yaparak devam ediyor.
Geldiği zamanlarda eşyaların yerini değiştirip kendi eviymiş, eski günlerindeymiş gibi davranıyor, sağır oluyor başka şeylere karşı. Eşimin yanında benim yeterince düzenli temiz olmadığımı sürekli ima ediyor, en büyük işimiz buymuş gibi, evde aç bekleyen 5 çocuk varmış gibi yemek yapıp akşama kadar ev işleriyle uğraşıyor, benide arkasından koşturuyor.
(Topu topu iki kişiyiz ve evde yenen yemeklerin tarzı belli. Kimse 5 litre tarhana çorbası içip 3 tabak fasulye yemiyor) Onu ağırlamama asla izin vermiyor, ver ben yaparım, ver şimdi ben çabucak yapayım, sen bırak, şeklinde çekişmeyle geçiyor gün. Çıkalım gezelim, veya şu aktiviteyi yapalım - YOK.
''Tamam, yarın işlerimizi erken bitirelim, silelim süpürelim, çıkar bi kahve içeriz'' diyor - İşlermiz ne? Niye hergün siliyoruz? Kendini otomatiğe bağlamış gibi, kendi geçmişini yaşatıyor yanımda.
Birkaç seferdir tüm istediğini yaptım, ona uymaya çalıştım, ama bu son seferde, hamileliğinde verdiği yorgunluk ve hassaslıkla, sanırım bunu tekrar yapamayacağım gibi geliyor.
Kendi kendime yeten, yıllardır yalnız yaşamış, farklı şehirlerde okul bitirmiş, iş yaşamı olmuş biri olarak, duygusal olarak anneye, kardeşe,dosta ihtiyaç duyan, ama fiziksel olarak kimseden herhangi bir yardımı asla beklemeyen, buna alışmış bir insanım. Şimdi önümde benim hamileliğimi resmen bahane ederek kendine kaçış izni arayan bir annem var, ( babamdan izin alarak yaşadığı için ), beni bahane edip, benimde buna uymamı istiyor.
Ben sadece kendine yeten, beni özlediği için bana gelip giden, ona sırtımı yaslayabileceğim, derdimi anlattığımda vahlanıp kafasına takmak yerine, soğukkanlılıkla dinleyip, çözüm üretebilen, her işin üstesinden aklıyla gelebilecek o eski annemi istiyorum. BU durumda derdimi bile paylaşamıyorum. Ya yanlış anlıyor, beni de yanlış yönlendiriyor, yada sadece panik olup benide bir karanlığa sürükluyor.
Yaşı birine bağlı kalmak için henüz çok genç, bu beni çok üzüyor, ve benim düzenimi de istemeden baltalıyor, ben kendi kendime ilişki dengelerini çözüp sağlamaya çalışan bir kız çocuğu oldum hep.
önümde örnek anne baba ilişkisi yokmuş; bunu olgunlaşınca anladım, şimdi doğrusunu kendim öğrenmeye kendi ilişkimde uygulamaya çalışıyorum, ailemi kurmaya gayret ediyorum.
Bencil mi davranıyorum, Garip mi davranıyorum? Çok çaresizim. Eşime bunları yansıtmak da doğru değil, farklı gözle bakmasını istemem, büyüzden çok yalnızım.
Çok uzun yazdım. Ama inanın ki bu durumun sadece ufacık bir detayı. Okuyan, anlayan herkese şimdiden teşekkürler..
Annem bir süredir kişilik değiştirmiş gibi. Kendisi evine bağlı, titiz, hamarat, temizliğe, yemeğe, misafir ağırlamaya önem veren, hatta inanılmaz önem veren, çoluk çocuğuyla haşır neşir olarak yıllarını geçirmiş, eş olmanın gerekliliklerinden önce, anneliği kendine benimsemiş biridir.
Babamla olan problemleri köklü ve çözümsüz. Annem karı-kocalık müessesinin gerektirdiklerinden çok, günün ihtiyaçları, çocukların ihtiyaçları doğrultusunda hayatını sürdüren biri olmuş hep.
Babamın zor ve egosu yuksek bir insan olması, annemin tersine çok sessiz ve idare eden, egosunu hiçe sayan biri olmasıyla, ben ve kardeşlerimin büyüme evresinde, türlü huzursuzluk evimizde hep oldu.
Şimdi yeni evliyim, kendi işimin sahibiyim, evlilik sürecimde herşeyimi kendim düşündüm kostum ettim, tabiiki ailemin madden desteğiyle evlendim. Aile içinde buraya kadar herşey herzaman olduğu kadar problemliydi. Daha fazlası yoktu.
Fakat ne olduysa 2 yıl içinde oldu. Annem suan istenmeyen eleman gibi, ne babamın yanında, ne diger kardeşlerimin yanında mutlu. Biz ayni sehirlerde yasamiyoruz. Bana aşırı bir düşkünlüğü olmamasına rağmen, sanıyorum bu sebeplerden, bana karşı anlayamadığım bir düşkünlüğü başladı.
İşlerimden dolayı bir kaç günlük yalnız olarak ona gittiğimde de, bir hafta daha kal, 15 gün kal, daha uzun kalsan nolur, gibisinden ısrar görüyorum. Nolcak esin birazda ayrı kalsın senden, gibi söylemleri oluyor.
Israr ve duygusal baskıyla kalışımın 15inci gününde, Döneceğim günden iki gün önce, bende şenle gelicem diye emirvaki yaptı. Bunu etrafa da benim düzenimi kurması gerektiğini söyleyerek yaptı. Bizim evimiz düzenli mi değilmi şeklinde kontrole gelen bir müdür edasıyla söylüyor. Ama orası benim, eşimle benim evim? Ben onu ağırlamak isterim. O ise sanki orası benim öğrenci evimmiş o da arada düzenlemeye geliyormuş gibi davranıyor.
Şimdi bana gelmesinde tabiiki sorun yok, ama ben 15 gündür evimde yokum, bir erkek evde, yemek düzen tahmin edersinizki yoktur, 15 gündür görüşmemişiz, süpriiiz annemide getirdim demek ne kadar mantıklı?
Eşimin işlerinden dolayı yoğun ve zor bir dönemden geçiyor, ben hamileliğimin son aylarındayım. Eşimle çok iyi de arkadaş olduğumuz için yanında olmam gereken bir zaman ve buna ikimizinde ihtiyacı var.
Arada bir kaç gün bıraksa, biz birbirimizle kalsak eşimin gönlü olsa ayrı geçirdiğimiz zamanı telafi etsek, evimi düzene hale yola koysam, sonra gelse, çok mu saçma? Bunu söylediğimde bana kustu, tavır, yaptı gelmem kızım ben, tamam, siz iyi olun, ben sana yardımcı olmak için geleyim dedim. - Hayır. bu doğru değil. kal ihtiyacım var desem 2 ay kalır. - kendisi de eşinden uzak kalır, benim de eşimle olan durumumu akıl etmez. Benim eşim yumuşaktır, uyumludur ama, (boş yere durduk yerde onu yalnız bırakmamı, anlamaz, bende buna anlam veremem bu konuda hem fikirim) Biz birbirimize yetip yaşamaya alıştık,öyle bir düzenimiz var. Yaşadığımız yerde başka akrabamız arkadaşımızda olmadığından, birbirimizle geçirdiğimiz zaman çok fazla.
Ailemden uzakta yaşıyorum, aynı şehirlerde değiliz, birbirimize gidip gelme mesafemiz zor.
Sürekli kaçarcasına gelmek, uzun uzun kalmak istiyor. Bunu isterken ama benle ilgili bir plan yapmaktan ziyade, benim ona ihtiyacım olduğunun üzerine basıp, evimin yeterince temiz olmadığını onun gelmesinin gerektiğini belirterek baskı yaparak devam ediyor.
Geldiği zamanlarda eşyaların yerini değiştirip kendi eviymiş, eski günlerindeymiş gibi davranıyor, sağır oluyor başka şeylere karşı. Eşimin yanında benim yeterince düzenli temiz olmadığımı sürekli ima ediyor, en büyük işimiz buymuş gibi, evde aç bekleyen 5 çocuk varmış gibi yemek yapıp akşama kadar ev işleriyle uğraşıyor, benide arkasından koşturuyor.
(Topu topu iki kişiyiz ve evde yenen yemeklerin tarzı belli. Kimse 5 litre tarhana çorbası içip 3 tabak fasulye yemiyor) Onu ağırlamama asla izin vermiyor, ver ben yaparım, ver şimdi ben çabucak yapayım, sen bırak, şeklinde çekişmeyle geçiyor gün. Çıkalım gezelim, veya şu aktiviteyi yapalım - YOK.
''Tamam, yarın işlerimizi erken bitirelim, silelim süpürelim, çıkar bi kahve içeriz'' diyor - İşlermiz ne? Niye hergün siliyoruz? Kendini otomatiğe bağlamış gibi, kendi geçmişini yaşatıyor yanımda.
Birkaç seferdir tüm istediğini yaptım, ona uymaya çalıştım, ama bu son seferde, hamileliğinde verdiği yorgunluk ve hassaslıkla, sanırım bunu tekrar yapamayacağım gibi geliyor.
Kendi kendime yeten, yıllardır yalnız yaşamış, farklı şehirlerde okul bitirmiş, iş yaşamı olmuş biri olarak, duygusal olarak anneye, kardeşe,dosta ihtiyaç duyan, ama fiziksel olarak kimseden herhangi bir yardımı asla beklemeyen, buna alışmış bir insanım. Şimdi önümde benim hamileliğimi resmen bahane ederek kendine kaçış izni arayan bir annem var, ( babamdan izin alarak yaşadığı için ), beni bahane edip, benimde buna uymamı istiyor.
Ben sadece kendine yeten, beni özlediği için bana gelip giden, ona sırtımı yaslayabileceğim, derdimi anlattığımda vahlanıp kafasına takmak yerine, soğukkanlılıkla dinleyip, çözüm üretebilen, her işin üstesinden aklıyla gelebilecek o eski annemi istiyorum. BU durumda derdimi bile paylaşamıyorum. Ya yanlış anlıyor, beni de yanlış yönlendiriyor, yada sadece panik olup benide bir karanlığa sürükluyor.
Yaşı birine bağlı kalmak için henüz çok genç, bu beni çok üzüyor, ve benim düzenimi de istemeden baltalıyor, ben kendi kendime ilişki dengelerini çözüp sağlamaya çalışan bir kız çocuğu oldum hep.
önümde örnek anne baba ilişkisi yokmuş; bunu olgunlaşınca anladım, şimdi doğrusunu kendim öğrenmeye kendi ilişkimde uygulamaya çalışıyorum, ailemi kurmaya gayret ediyorum.
Bencil mi davranıyorum, Garip mi davranıyorum? Çok çaresizim. Eşime bunları yansıtmak da doğru değil, farklı gözle bakmasını istemem, büyüzden çok yalnızım.
Çok uzun yazdım. Ama inanın ki bu durumun sadece ufacık bir detayı. Okuyan, anlayan herkese şimdiden teşekkürler..