- 30 Eylül 2016
- 502
- 1.052
- 28
Aslında benimki bir dertten ziyade bir iç sızısı. Çok laf kalabalığı yapmak ve insanların içini baymakta istemiyorum.
Başlıktan anlaşılacağı üzere, tam 9 ay evvel annemi kaybettim.
Annem, bir çok kızın olduğunu gibi benimde en yakın arkadaşımdı. Belki de bizi bağlayan, yaşadıklarımızdı. Ya da yaşamak isteyip, yaşayamadıklarımız...
Bugün dönüp baktığımda o koskoca zamana neler sığdırmışız, neler neler yaşamışız. Ve ne çok sevmiş beni annem. Biz iki çocuk gibi, 3 saat ayrı kalsak 300 kere araşan iki insandık. Mıncık mıncıkladığım elleriyle mesaj yazmasını dün gibi hatırlıyorum. Onlarca fotoğraf, binlerce video... Bazen saatlerce izliyorum, sırf sesini duyabilmek için. Eşim evde yokken, ''tamam anne geliyorum'' gibi cümleler kurup, özlemimi biraz daha bastırmaya çalışıyorum. Kendimce... :) Benim en büyük şansım, kayınvalidemin bana kayınvalide değil annelik yapması. Onunla konuşmak, onun her cümlede ''yavrum'' , ''annen kurban olsun sana'' tarzı cümleleri sanki yaralarımı kapatıyor gibi... Bazen yüreğime özlem tekme atıyor, arıyorum hemen. Anlatıp içimdekileri, üzmüyorum kimseyi ama konuşmak bile iyi geliyor. Ve bazen iyi ki diyorum. İyi ki böyle güzel seviyoruz birbirimizi...
Bir hastanede, bir parkta ya da televizyonda nerede olduğu önemli değil anne/kız gördüğüm zaman hala istemsizce moralsizleşiyorum ancak, bunlar da zamanla geçecek. Bugün üstüne hırka giy, ayağına çorap giy dediğinde giymediğim her kıyafet için pişmanım. Onu kaybedeceğimi, onsuz kalacağımı bilseydim bir yolunu bulur o gün işe gitmezdim. Bu da son ama çaresiz olmayan pişmanlığımdır. Herkesten öyle çok ve birbiriyle aynı kapıya çıkan cümleyi duydum ki bazen yeri geldi sıkıldım duymaktan;
Bak üzülme, mutlu bir yuvan var,
Annen seninle gurur duyuyor bence,
Ağlama, dua et. gibi...
Eh, dualarımdan eksik etmediğim insan zaten. Mutlu bir evliliğim var çok şükür, ama annemsiz kalmış olduğum gerçeğini değiştirmiyor. Gurur duyuyor mu, ölüler gurur duyar mı kısmına girmeyeceğim.
Ama bildiğim tek şey, annesiz ve babasız kalan tek insan ben değilim. Benden daha zor, daha dayanması güç hayatlar da var bu dünyada.
Ama benden, cümlelerimi okuyan tüm herkese nacizane tavsiyemdir, daha çok aramak, daha çok sarılmak ve şükretmek gerekiyor. Ölüm bu, ne zaman geleceğini kimse anlamıyor. Kızarken, tepki verirken iki kere düşünmek lazım.
Ve sevmek, çok daha fazla...
Varsa fazla bir duanız, alırım anneciğim için... :)
Canınızı sıktıysam affola, amacım nasihat vermek/almak değil, dert yanmak tövbe asla değil. Amacım yok aslında, belki rahatlamak, belki annenin nicesine özel olduğunu çok net görmüş biri olarak hatırlamak.
*Sevgiler :)
Başlıktan anlaşılacağı üzere, tam 9 ay evvel annemi kaybettim.
Annem, bir çok kızın olduğunu gibi benimde en yakın arkadaşımdı. Belki de bizi bağlayan, yaşadıklarımızdı. Ya da yaşamak isteyip, yaşayamadıklarımız...
Bugün dönüp baktığımda o koskoca zamana neler sığdırmışız, neler neler yaşamışız. Ve ne çok sevmiş beni annem. Biz iki çocuk gibi, 3 saat ayrı kalsak 300 kere araşan iki insandık. Mıncık mıncıkladığım elleriyle mesaj yazmasını dün gibi hatırlıyorum. Onlarca fotoğraf, binlerce video... Bazen saatlerce izliyorum, sırf sesini duyabilmek için. Eşim evde yokken, ''tamam anne geliyorum'' gibi cümleler kurup, özlemimi biraz daha bastırmaya çalışıyorum. Kendimce... :) Benim en büyük şansım, kayınvalidemin bana kayınvalide değil annelik yapması. Onunla konuşmak, onun her cümlede ''yavrum'' , ''annen kurban olsun sana'' tarzı cümleleri sanki yaralarımı kapatıyor gibi... Bazen yüreğime özlem tekme atıyor, arıyorum hemen. Anlatıp içimdekileri, üzmüyorum kimseyi ama konuşmak bile iyi geliyor. Ve bazen iyi ki diyorum. İyi ki böyle güzel seviyoruz birbirimizi...
Bir hastanede, bir parkta ya da televizyonda nerede olduğu önemli değil anne/kız gördüğüm zaman hala istemsizce moralsizleşiyorum ancak, bunlar da zamanla geçecek. Bugün üstüne hırka giy, ayağına çorap giy dediğinde giymediğim her kıyafet için pişmanım. Onu kaybedeceğimi, onsuz kalacağımı bilseydim bir yolunu bulur o gün işe gitmezdim. Bu da son ama çaresiz olmayan pişmanlığımdır. Herkesten öyle çok ve birbiriyle aynı kapıya çıkan cümleyi duydum ki bazen yeri geldi sıkıldım duymaktan;
Bak üzülme, mutlu bir yuvan var,
Annen seninle gurur duyuyor bence,
Ağlama, dua et. gibi...
Eh, dualarımdan eksik etmediğim insan zaten. Mutlu bir evliliğim var çok şükür, ama annemsiz kalmış olduğum gerçeğini değiştirmiyor. Gurur duyuyor mu, ölüler gurur duyar mı kısmına girmeyeceğim.
Ama bildiğim tek şey, annesiz ve babasız kalan tek insan ben değilim. Benden daha zor, daha dayanması güç hayatlar da var bu dünyada.
Ama benden, cümlelerimi okuyan tüm herkese nacizane tavsiyemdir, daha çok aramak, daha çok sarılmak ve şükretmek gerekiyor. Ölüm bu, ne zaman geleceğini kimse anlamıyor. Kızarken, tepki verirken iki kere düşünmek lazım.
Ve sevmek, çok daha fazla...
Varsa fazla bir duanız, alırım anneciğim için... :)
Canınızı sıktıysam affola, amacım nasihat vermek/almak değil, dert yanmak tövbe asla değil. Amacım yok aslında, belki rahatlamak, belki annenin nicesine özel olduğunu çok net görmüş biri olarak hatırlamak.
*Sevgiler :)