• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Anne ben nasıl dünyaya geldim?

MuneMune hesabı doğrulanmış üye.

Nirvana
Yönetici
Super Moderator
12 Temmuz 2006
56.293
216.588
1.223
52
Kızım Yağmur o zamanlar 2,5-3 yaşlarında bıcır bıcır konuşup sorularıyla bunalttığı bir dönem,birgün durduk yere -Anne ben nasıl dünyaya geldim diye sormasın mı?Ben şoktayım tabii,el kadar çocuğa ne diyeceğim?Uzmanlar çocuklara lahanadan çıktın pazardan aldık ya da leylekler getirdi demeyin diyordu,yaşına uygun makul bir açıklama yapın diyordu:dead: Şimdi hapı yuttun kızım dedim içimden,ne söyleyeceğim ben bacak kadar çocuğa?Çocuk ısrarla sorunun cevabını bekliyor,yüzüme bakıyor,benim yüz şekilden şekile giriyor:rolleyes2: Birden aklıma bir açıklama geldi ve kızıma:-Babanla ben senin doğmanı çok istedik,o yüzden sevgiyle birbirimize sıkıca sarıldık,babanın karnındaydın sen ve sarılınca benim karnıma geldin,dedim.... :dead: Demez olaydım kızım bizi her gördüğü yerde çekiştirip karınlarımızı birbirine yapıştırıp ben kardeş istiyorum diyordu:laugh: hatta karınlarımız yapıştıktan sonra 3-5gün bekliyor sonra anne hani kardeşim olmuyor neden olmuyor diyordu bende battıkça batıyor eh kızım napalım babanın karnındaki kardeşler bitmiş diyordum:rolleyes2: :laugh: :laugh: Kızım hüngür hüngür ağlıyordu,hatta birgün ağlayarak yengeme babamın karnındaki kardeşler bitmiş deyince eşimle ben hem pancar gibi olduk hemde sonrasında gülmekten koptuk:laugh: çok şükür bir müddet sonra kızım kardeşten ümidini kesti ve bizi yapıştırmaktan vazgeçti,ilerki yaşlarında da bir daha hiç sormadı,eh artık sormasına da gerek kalmadı şimdi 11 yaşını bitiriyor ve ortaokul öğrencisi oldu fen bilgisi dersinde ilk konuları ''Canlılarda Üreme'' çocuk konuyu işleyip öğrendikçe dumura uğrayacak:dead: Annesinin tüm yalanları tek tek ortaya çıkacak,itiraf ediyorum kızım karnımızı yapıştırmayla kardeş olmuyor :laugh:
 
safety .!.:
Valla pes. hayal gücün de pek genişmiş Mune:laugh: :laugh:

Safety:laugh: :laugh: :laugh: bir çırpıda aklıma gelen tek masum yalan buydu :laugh: yok bişey değil şimdi çocuk öğreniyor konuyu okulda:dead: psikolojisi bozulcak evladımın:laugh: bir yanda yalancı bir anne öte yanda hayatın gerçekleri:laugh:
 
heralde her anne babanın butür yanıtları verme durumu zordur.fakat; bu soruları biz olgun ve olağan bi şekilde cevaplamalıyızki çocuğumuz küçük yaşlardan itibaren cinsel konuları bizimle rahat konuşabilsin.tabiki bizimde bu konularda bilinçlli olmamız ve ne söyliceğimizi iyi bilmemiz gerekir çünki her yaşın farklı cevapları vardır!mesela;
ben nerden geldim sorusuna
2-4 yaş için
sen annenin karnındaydın ve zamanı gelene kadar orada kaldın
4-6 yaş için
seni leylekler getirmedi.annenin yumurtası ve babanın spermi seni dünyaya getirmek için bir araya geldi.sen annenin ve babanın güzel bi karışımısın.(görsel olarak internetten resimlerle ,kitaplarla somutlaştırırsanız yumurta va spermi daha iyi algılarlar.endişelenmeyin nasıl birleştiler diye sormazlar.çünki o anda merakları tatmin olmuştur.)
6-8 yaş için
babanın spermi denen tohumlar penisin tam arkasında ki testisler tarafından üretilir orda üretilen milyonlarca sperm meni adı verilen beyaz bir sıvıyla karışır annenin yumurtaları ise yumurtalık adı verilen bir organ tarafından yapılır.annenin içinde her ay bir yumurta oluşur.babanın penisinin taşıdığı milyonlarca spermden biri annenin yumurtasıyla birleşir ve bebeği oluşturur.hem biz,hem sen,hemde tüm insanlar bu yolla doğdu.

arkadaşlar bu bilgileri verirken bizimde tedirgin olmamamız gerekki, tekrar bize soru sorabilsin.bunları bizden öğrenmesinin faydası çoktur.yanlış kaynaklardan edindiği saçma bilgileri gelip sizinle paylaşır ve sizin doğru söyliceğinizi bilir.bence en önemliside cinsel istismarı önler çünki çocuk cinsel organının,vücudunun özel olduğunu doktor ve annesi tarafından dokunulacağını ve merak ettiği konuları ailesi ile paylaşabileceğini öğrenir! merak ettiğiniz konular varsa cevaplıyabilirim...
sevgilerimle
 
benim oglum beni banyoda gordugunde sok olmustu babasinda ve kendind eolan bisi annesinde yoktu:)))uzun uzun dikkatli bakti ve benimkinin ne oldugunu sordu o durumda kizlarda olmaz oglanlarda olur kizlar buyur anne oglanlar buyur baba olur diy ecikti agzimdan ve ogluma bayagi mantikli geldi yinede rahatsiz oldum ertesi gun yuvadaki danismana danistim en dogrusunu demisin dedi ayrica bebeklerin anne karninda anne istedigi zaman oldugunu biliyo ben hic boyle sorular soran bi cocuk diildim ya kendimi zavalli hissediroyurm bazen:((
 
evet kizlar valla benim cadi seyda 4yasina yaklasti bu sorulari artik sabah aksam bekliyorum
cünkü her seyi merak ediyor her seyi soruyor ben duruyum gevezeligiyle her kezi biktirmis durumda bu ney bu nasil oldu yalan yanlis cevapta vermek istemiyorum valla bu konunun acilmasi iyi olmus hic deyilse dogru bilgi verecem
4yasindaki cocuklar bu kadar merakli ve gevezemi oluyor yaaaaa
valla bu ara cok soru soruyor her seyi ucan kustan tutda yerde gezen karincayi nasil olmus ne yemis ne icmis onu soruyorrrr
 
doğal ve doğru olan çocukların soru sorması ve sorulara onların anlıyacağı şekilde ve dolandırmadan net cevaplar verilmesidir.eğer çocuk 6-7 yaşına geldiğinde bile cinsel konularda soru sormadıysa aile içinden bu konuda konuşulmaması gerektiği mesajını almıştır.biz bu durumu değiştirebiliriz bir hamile gördüğümüzde yada bizim hamileliğimiz olabilir yada tv deki ilgili bir şeyden konuyu açıp onun soru sormasına olanak sağlıyabiliriz.
 
benim oğlumda uyduyu açık unuttuğumuz bir günde olanları öğrendi(normalde hep şifrelidir)ve babaannesine sormuş..tabii babaanneside kendince birşeyler anlatmış..ve birgünde dayanamayıp bana sorduu ben önce şaşırdımki o anda ne diyecegimi bilemedim..sonraa birbirini seven insanlar beraber olur dedim..biraz anlattım..şimdi babasıyla beni yanyana gördüğü zaman siz birbirinizi seviyorsunuz o yüzden aşk yaşıyorsunuz der:)))bu ufaklıklar çok bilmiş yaa.............
 
bir gün yakışıklı ve sağlıklı erkek,güzel ve alımlı bayanla parkta buluşurlar.birsürü yakışıklı erkeğin içinden sadece bir tanesi o bayanla buluşmayı hak kazanır ve bayan onu evine davet eder.böyle birşeydi tam hatırlayamadım ama biz bunu anaoklunda çocuklara anlatırdık.

birde cd si vardı hatta parkta bir bankta buluşan sperm ve yumurtanın hikayesi..
 
keşke böyle bir şeyi görmeseydi!çocukların cinsel dürtüleri yoktur o yüzden cinsel ilişkiyi görmeleri özellikle ebeveyni görmesi travma etkisi bile yapabilir çocuk algılamaya anlamaya çalışır anlayamaz. kesinlikle büyüklerin cinsel organını görmemelidir.kendisininkiyle kıyas yapıp kompleksler geliştirebilir.zor durumlar çocuğunuz eğer 7 yaşından küçükse bi psikoloğa gidip bu durumu daha sağlıklı bir şekilde atlatabilirsiniz.
 
bu konuda pek çok kez yazdım buraya tekrar kopyalıyorum;
Çocuğumun Cinsel Eğitimi
Küçük çocuklar, kendi bedenleriyle çok ilgilidirler. Okul öncesi çocuk, çevredeki dünya kadar, kendi hakkında da bilgi sahibi olmaya güçlü bir istek duyar. 2 ya da 3 yaşındaki çocuklar, bakma ve dokunmayla birçok şey öğrenirler ve ancak 5 yaş dolaylarına kadar yalnızca en yalın sözlü açıklamaları anlayabilirler.Bebekler (ben merkezci) yaratıklardır. Kendi duygu ve gereksinimlerine karşı son derece duyarlı oldukları halde, başkalarınınkine değildirler.Yaşamın en başında beri bedenler onlar için en büyük öneme sahiptir.Bebeğini kucağında tutan annenin sıcaklığı ,rahatlığı ve gücü çocuğa güven ve haz duyguları verir. Annenin yüzünün ifadesi, sesinin tonu , teninin dokusu,bebeği tutuşu, tüm bunlar açlık,üşüme ve yalnızlık gibi hoş olmayan, acı verici duyguların anında ortadan kalkmasıyla bağlantılıdır.Yıkanma ve altının değiştirilmesi, bebeğin hoşlandığı şeylerdir;kucakta sallanmanın ya da arabada götürülmenin yarattığı ritmik duyumsamalar (sensation) da bebeğin hoşuna gider. Bebeklerde emme yoğun bir gereksinmedir ve yalnızca biberonlu şişe ya da annenin göğsü bu ihtiyacı uygun bir biçimdi karşılayabilir.
Bebeğe,ana ve babasının ilettiği en önemli etkenler sıcaklık, rahatlık ve yakınlıktır.Doğumdan sonraki birinci yılda bebeğin ilk cinsel duyguları, yıkanma ve altının değiştirilmesi sırasında ortaya çıkar.Bebek bezinin genital bölgedeki baskı ve hareketi,bebeğin hoşlandığı haz verici duyumsamalardır.Bebek el ve kol hareketlerini daha iyi kontrol edebilecek kadar, biraz daha büyüyünce, kazara cinsel organlarına dokunabilir ve haz verici bir duygunun yeniden yaşanmasını istemek çok doğal ve insana özgü olduğundan, bebek yeniden cinsel organlarına dokunmaya çalışır.
Erkek bebekler penislerini çekiştirirler; fakat kız bebekler cinsel organlarının gizli olması nedeniyle dokunmakta daha güçlük çekerler, bu nedenle kız bebeklerde cinsel organlarına dokunma daha az görülür. Bazı ana babalar bu erken cinsel ilgiden rahatsız olur ve bunun anormal olduğundan endişelenirler.
Oysa bebeklerin bu davranışı tümüyle doğal, normal ve sağlıklıdır.Cinsel eğitim bu noktada başlar. Ana babaların akıldan çıkarmamaları gereken nokta şudur: Sizin tarafınızdan çocuğu şaşırtıcı ve korkutucu olabilecek öfkeli bir tepkinin gelmesi, duygusal gelişim açısından zararlıdır ve henüz ortaya çıkmamış mastürbasyon için de engelleyici değildir.
TUVALET EĞİTİMİ VE CİNSEL DUYGULAR
18. aydan 2,5 yaşına kadar uygulanan tuvalet eğitimi, hem çocuğun, hem de annenin ilgisini yeniden cinsel organlara yöneliktir. Bebek, altının ıslak olmaması gerektiğini öğrenirken,mesanesinin dolu olduğunu ve onun yakınındaki organlarda bir tür cinsel duygular uyanmasına neden olan baskıyı fark etmeye başlar. Tuvalet eğitimi sırasında bebek, bezi çıkartılıp oturağa ya da tuvalet yerine oturtulan çocuk, bebek bezi tarafından yalıtılmadığından, baskı ve dokunmayı daha iyi hissedecektir. Şimdi bebek, çişinin idrar yolundan geçişine daha çok dikkat edecek ve bundan haşlanacaktır.
Erkek çocukların akışı kontrol etmek için çiş ederlerken penislerini tutmak hoşlarına gidecektir. Tuvalet kağıdıyla silinmek, özellikle idrar yolu çıkışının çok duyarlı olan klitoris ve vajinanın hemen yanında bulunması nedeniyle, kız çocukları için hoşa giden yeni bir duyumsama olacaktır. Küçük erkek çocuklar tuvalet eğitimi sırasında, soğuk oturağa oturduklarında husyelerini örten derinin (skrotum) büzülmesi ve husyelerinin refleks olarak yukarı çekilmesinin verdiği garip duyumsama nedeniyle, bu organlarını daha çok farkına varacaklardır. Eğer küçük oğlunuz oturağa oturmak istemiyorsa, bu durumu göz önüne alarak kendisine her şeyin yolunda olduğunu, endişe edilecek bir şey bulunmadığını anlatmalısınız. Daha ayrıntılı açıklamaya gerek yoktur, çünkü o yaştaki çocuk daha bedenini içiyle dışını tam ayrıt edememektedir. Tüm iyi niyetinize karşın, onun aklını karıştırmaktan başka bir şeye yaramayacaktır bu açılama . Aynı şekilde çocukların cinsel konulardaki sorunlarına yaşlarına göre anlama yetenekleri göz önünde bulundurularak yanıt verilmelidir.
CİNSEL EĞİTİMDE AÇIKLIK YADA GİZLİLİK VE SONUÇLARI
Hemen her ana babanın aklına takılan soru şudur: (Çocuklarımızı cinsel hayat konusunda aydınlatmamız gerekli mi? ) Günümüzde bu soruya kesin olumlu cevap verilir. Eğer çocuk, doğum, cinsiyet farkı, ana ve babanın rolü gibi konuları ana babasından öğrenmese, başka kaynaklardan cevaplar aramaya başlayacaktır. O zaman sonuç hiç de istendiği gibi olmayabilir.
Çocuğun meraklarını yetkili bir kişi karşılamazsa, ortaya çıkacak sonuçları bütünüyle bilebileceğimizi söyleyemeyiz. Bugün yalnız orta yaşa yaklaşma kişiler değil, genç ana babaların pek çoğu da cinsel bilgilerin (sır ) olarak saklandığı bir ortamda yetişmiştir. Ana babaları onlara ne doğum olayı ne de anne ve babanın çocukların oluşmasıyla ilgili rolü konusunda bir şey söylemişlerdir.
Çocukların cinsellikle ilgili sordukları sorulara eksik ya da kaçamak cevaplar vermek neredeyse bir gelenektir. Bazen de bu cevaplar iyi niyetli , ama beceriksizcedir. (Nasıl doğduğunu ) soran bir küçük kıza, annesinin, bir çocuğu olduğu zaman sevinç yerine, çektiği ( korkunç sancıları )anlatması gibi.
Leyleğin getirdiği, kapının önünde bulunduğu,lahanadan çıktığı masalları da hala yaygındır. Doktordan ya da (çingenelerden alındığı) masalı da.. Çocuğa (nereden gediği)konusunda bilgi verme yasağı kimi zaman da susarak gösterilir. Bu yasak o kadar ağırdır ki, çocuk soru sormaması gerektiğini bilinçsizce hisseder.Sorusuna yanıt aldığı kimi zaman, ana babanın konuşma biçimleri, esrarlı ses tonları bu konuyu açıklamada serbest olmadıklarını ortaya koyar. Bu tavır çocuklarca (bununla ilgilenmek yasaktır) diye anlaşılır. Bu da çocukların meraklarını iki kat arttırır, araştırmalarını derinleştirir.Ama ne yazık ki,yapılanlar hep bir hata duygusuyla karışır.
Cinsel bilgi konusunda yardımsız olan çocuk, sonuçta doyumsuz bir merak edinir ve suçluluk duygusuyla yüklenir.En kötü, cinsel olayların pek güzel bir şey olmadığı, bu yüzden ilgilenilmemesi gerektiği sonucuna varır. Sonuçta ilgilenilen konunun yasak, pis ya da günah olduğu inancı yerleşir. Bilinçaltına itilen bu inanç, bir çok yetişkin insanın hayatını etkiler. Çünkü böyle bir yasaklar ortamında, hata ve utanç kavramlarıyla gelişen cinsel istek, gereksinim ve davranışlar, kişiyi ileride kuracağı evlilikte güzel, sağlıklı, mutlu bir fizik sevgi kavramına götürebilir mi ? Örneklersek, bir ergene evliliğin güzel bir şey olduğu; duyguların, sevginin fizik yanını güzelleştirdiği iyi anlatılmazsa her zaman bu fizik yan üzerinde bir kaygı ya da iğrenme kalabilir. Çocukluklarında fizik sevgiye yanlış hazırlanan kişilerin bunu bütünüyle dışladıkları ve cinsel işlevlerini zevkli bir görev gibi yerine getirdikleri birçok uzmanca saptanmıştır.
Cinsel olaylardan hiç söz etmemek çocuğu bu duyguları daha çok bastırması gerektiği izlenimini verir Cinsellik (tabu) durumuna gelir, giderek düşünme bile yasaklanır. Çocuk böylece susar, soru sormaktan cayar ve görünüşte bu konulara ilgi göstermez. Ancak içinden, bebeklerin nereden geldikleri,erkekler ve kızlar arasındaki farkı, için yalnız (evli ) insanların çocuğu olduğunu sorar durur. Bu durumda en büyük tehlike, bu sorunları daha (bilgili) bir arkadaşın yanıtlamasıdır. Bu cevaplar önce çocuğun ana babasına olan güvenini kaybettirir.
Ayrıca çocukta saplantılara yol açabilir. Çocukta cinsiyet farkıyla ilgili sorular
2 .yaşta doğumla ilgili olanlarsa 3-4 yaşta başlar. Çocuk, kendince bazı varsayımlar da üretir;annenin şu ya da bu meyveyi yiyip hamile kalması vb. gibi. Çocuk kendi kendine sorduğu soruları yalnız hayal dünyasında aramaz. Kardeşiyle ya da oyun arkadaşlarıyla ilişkisinde, tahmin ettikleriyle bildiklerini doğrulama fırsatı arar.
Genelde çocuğun bu tür bilgi edinmesi yanlıştır.Arkadaşların yanında bazen daha büyükler ve bakıcılar da bulunu. Bunların verdikleri bilgi de doğru ( en azında doğal) değildir. Bazen cinsel ilgiler 7-8 yaş ve erinlik arasında diner. Ve cinsel olgunlaşmayla bedensel değişikliklerin belirmesi ve genital bezlerin üretime başlamasıyla yeniden canlanır...Çocukluğunda ana babasının bilgi vermediği ergenin bu zorlu dönemde pek az şansı vardır.
Çocukken soruları yanıtlanmadığı ya da yanlış cevaplandığı, ihtiyaçları olduğunda yardım edilmediği için zorda kaldıklarında da ana babalarına başvurmazlar . Artık ana babaya karşı bir güvensizliğin yerleşmesi söz konusudur. Ve ergen zorlu sorunlarında rehbersiz kalmıştır. Annesinden yanlış bilgi alan bir genç kız, bir uzman sorununun şöyle dile getirmiştir:Benimle böyle konuşanlara bir daha hiçbir şey sormam.
Çocukluğunda bilgi verilmeyen genç,ne yeni bir merakla ortaya çıkan sorunun aydınlatmak için, ne de öğüt istemek için ana babasına başvurur. Yalız başına okuduklarıyla yetinir. Oysa basit birkaç açıklamayla her şey daha kolay olabilir. Çocuğun cinsel konulardaki merakı, öteki meraklar gibi yerinde ve sağlıklıdır. Bu dünyayı tanıma ihtiyacından doğmaktadır. Aslında sağlıksız merak yoktur.
Ancak merakın sağlıksız doyumu vardır. Bu, ana babanın pek de doğal ve açık yürekli olmayan davranışıyla benimsettiği gereksiz gizleyişlerin doğurduğu doyumdur. Kınanan merak,saplantı durumuna gelir. Kimi ana babalar,(bu benim çocuğumu ilgilendirmiyor) (çocuğum bunlarla hiç ilgilenmemiştir), (eminim ki, bunları hiç düşünmüyor) derler. Bu durumda da çoğunlukla yanılırlar.
Çocukların ilgilenmeyişleri yalnızca görünüştedir. Gerçekten meraklarını ya içe atar, ya da bilinçli olarak saklar ve bastırırlar. Oysa çocukların kimi şeyleri anlaması için çeşitli olanaklar da vardır.Yeni bir kardeşin doğumu, çocukların nereden geldiklerini açıklamayı sağlar. Hayvanlar da çocukları ilgilendiren canlı bir örnektir. Kız ve erkek kardeşlerin bir arada yıkanması, küçük bebeğin günlük temizliği cinsiyet ayrımını anlatmakta yardımcı olabilir. En kolay ve basit yöntem, çocukların sorularına cevap verme gereğine inanmaktır.
__________________
 
Back