ANKARA'DA YAŞAYANLAR ? BİR GÖÇ MESELESİ..

Büyük bir şehrin, şehirden yoksun ilçesi yerine küçük ve hayatın daha kolay yaşandığı şehirleri tercih etmesi makul olan.
Bu sene hepimiz tatilzedeyiz, misal bir yere yerleşecek olsam ilk kriterim hayatımı tatil tadında yaşayabilecek en azından masrafsız 1 saat yolla günübirlik ulaşım sağlayacağım şehirlerdeki iş olanaklarını değerlendiririm.
Atıyorum illa muğla çanakkale değil ama onların uzak ilçeleri kırklareli var, edirnesi afyonu ya da karadeniz veyahut en kötü taktım mı iç anadoluya sivası var, var oğlu var.
Ankara hava kirliliği olarak artık nefes aldırmıyor bozkır yahu, isterse 2 saat uzak olsun bozkır, toprak, havada kum uçuşuyor ciğerler dolu.
Bu konuda size katılıyorum filmdelisi, insan doğup büyüdüğü veya yaşamının büyük kısmını geçirdiği şehirden çıkmayınca anlamıyor, 40 yıl İstanbul’da yaşadık, gerçekten aşırı kalabalık, trafiği dert, insanları dert, pahalılığı dert olmaya başlamıştı ama doğup büyüdüğümüz şehirdi, radikal kararlar alıp başka bir şehire çekip gitmek ürkütüyordu zira çoğumuz alışık olduğu düzeni, yıllar içinde edindiğimiz çevreyi vb bırakma fikrine temkinli yaklaşırız.

Ankarayı sizlerden öğreniyorum trafiği vs, İstanbul zaten bildiğim şehir, cidden trafiği aşırı derecede çekilmez oldu, bunu oradan uzaklaşınca daha iyi anladım, İstanbul Ankara gibi şehirlerde 1 saatte bir ilçeden diğerine geçersiniz, küçük yerlerde 1 saatte şehir değiştirirsiniz.

Çoğunuzun çocukları küçük, geçinme, eğitim vb sebeplerle büyükşehirler dışında konum değiştirme fikrine sıcak bakmıyor olabilirsiniz lakin eğer devlet okulu değerlendirmesi yaparsak bence küçük ücra yerlerdeki devlet okullarının Büyükşehir okullarından farkı yok eğitim kalitesi olarak, hatta şöyle söyleyeyim eğer yerleşmek istediğiniz yer farklı ülkelerden turist alan bir yerse çocuğunuzun uygulamalı yabancı dil eğitimi alma şansı da buluyor.

Örneğin Muğlanın köyleri bile yabancı turist akımına uğruyor, haliyle oralarda bakkal işleten dahi önce vat dedin gülüm diyor sonra İngilizceyi karşısındakinin ne dediğini anlayacak derecede ilerletiyor, köyü beğenip yerleşen yabancıların çocukları o okullarda okuyor onlar bizim bebelere İngilizce bizimkiler Türkçe öğretiyor, vallahi bir ben öğrenemedim küçük bebeler yakında rusça bile öğrenecek, ben kuş dilinde kaldım 😂
 
Son düzenleme:
Bağlıca hem yakın hem de güzel. Sadece daha sakin bir muhit. Bana tam oturmamış gibi geliyor orası nedense.
Aynen öyle. İlkokulum ortaokulum lisem hatta üniversitem bu muhitte olduğu için buraya çok alıştım. Annemler ve nişanlımın ailesi de burada oturuyor işte, biz bebek olana kadar nişanlımın ailesinin bağlıcadaki evine geçeceğiz. Sonra çocuk olunca mecbur baksınlar diye buraya geri geleceğim. O zamana kadar para biriktirmek için bağlıcaya geçeceğiz. Yoksa şimdi biliyorsun bizim oturduğumuz evler çok eski ama merkezi bir yerde olduğu için kirası çok fazla. Buradan başka yerde de çocuk büyütülmez Ankara’da.
 
Çok teşekkür ederim. Yobaz derken ? Mesela kötü insanlar ortamı vs pis mi o açıdan mı demek istediniz?
Bende ybz yazacaktım kapalı bir yer demeyi tercih ettim. Ama kesinlikle katılıyorum arkadaşa. Bakış açıları çok dar. Biraz açık iseniz hemen sizi o. Olmakla yaftalamalari muhtemel. Herseyi yaparlar ama purupak geçinirler.
 
Bu konuda size katılıyorum filmdelisi, insan doğup büyüdüğü veya yaşamının büyük kısmını geçirdiği şehirden çıkmayınca anlamıyor, 40 yıl İstanbul’da yaşadık, gerçekten aşırı kalabalık, trafiği dert, insanları dert, pahalılığı dert olmaya başlamıştı ama doğup büyüdüğümüz şehirdi, radikal kararlar alıp başka bir şehire çekip gitmek ürkütüyordu zira çoğumuz alışık olduğu düzeni, yıllar içinde edindiğimiz çevreyi vb bırakma fikrine temkinli yaklaşırız.

Ankarayı sizlerden öğreniyorum trafiği vs, İstanbul zaten bildiğim şehir, cidden trafiği aşırı derecede çekilmez oldu, bunu oradan uzaklaşınca daha iyi anladım, İstanbul Ankara gibi şehirlerde 1 saatte bir ilçeden diğerine geçersiniz, küçük yerlerde 1 saatte şehir değiştirirsiniz.

Çoğunuzun çocukları küçük, geçinme, eğitim vb sebeplerle büyükşehirler dışında konum değiştirme fikrine sıcak bakmıyor olabilirsiniz lakin eğer devlet okulu değerlendirmesi yaparsak bence küçük ücra yerlerdeki devlet okullarının Büyükşehir okullarından farkı yok eğitim kalitesi olarak, hatta şöyle söyleyeyim eğer yerleşmek istediğiniz yer farklı ülkelerden turist alan bir yerse çocuğunuzun uygulamalı yabancı dil eğitimi alma şansı da buluyor.

Örneğin Muğlanın köyleri bile yabancı turist akımına uğruyor, haliyle oralarda bakkal işleten dahi önce vat dedin gülüm diyor sonra İngilizceyi karşısındakinin ne dediğini anlayacak derecede ilerletiyor, köyü beğenip yerleşen yabancıların çocukları o okullarda okuyor onlar bizim bebelere İngilizce bizimkiler Türkçe öğretiyor, vallahi bir ben öğrenemedim küçük bebeler yakında rusça bile öğrenecek, ben kuş dilinde kaldım 😂
Ben gerçekten anlayamıyorum belki de baba mesleği olarak birçok farklı ilde yaşayıp gördüğüm içindir ama insanlar neden büyükşehirde?
Elbette bağlayıcı işleri olanları tenzih ediyorum lakin memur bile olsam küçücük bir ile gitmek için dualar ederdim herhalde.
Ne eşime ne çevreme de anlatamıyorum yaşadığımızın hayat olmadığını çünkü dediğiniz gibi çıkmamışlar, görmemişler tatil dışında.
En basiti bafra ya bağlı bir köylü annem benim, oradaki aldığım nefesi, yediğim patates kızartmasının bile tadını özlüyorum.
Ormana gidişlerimizi değil, her baktığım yerin yeşil oluşunu, köylülerin ürünü toplayıp tarla önünde satışını, sütü bile çöplerimizi verdiğimiz nineden bedava alışımızı özlüyorum.
Çöp yahu çöp karşılığı 1 şişe süt alırdık, onun hayvanına yem karşılığı😂
Tavuk yumurtladığı an altından girer kendimiz alırdık yumurtamızı, hiçbiri kendimizin değildi annemin ailesi çiftçi değil tüccardı dolayısıyla ürünü hayvanı yoktu ama herkesin vardı, gerek yoktu ki bizde olmasına.
 
Mune Hanım, dizel az yakıyor. Bir de motor küçükse tadından yenmez. Ama yavaş gider araba. Mesela 1.1 motor şehir için ortalama 4 lt yakar. Kardeşlerimle miras problemimiz var. O neticelensin, elektrikli araba düşünüyorum şimdi. Bizim sitede birinde var. Sorucam kullanışlı mı diye. Kendim Rize’den Adana’ya Türkiye’nin bütün sahil şeridini gezmişimdir. Karadeniz ayrı güzel, Ege ayrı güzel. Araba otoparkta yattıktan sonra araba sahibi olmanın anlamı ne 🙁
1.1 motor bisikletten hallicedir, ne bayır çıkar, ne ani refleks gerektiren hallerde araba reflekse cevap verir, 1.1‘de biraz zorlayınca motor şişer zaten, 1.1’le hep bayır aşağı gitmeniz lazım :)) bir araç 1.8 motor ve üzeriyse yavaş gitmez bunun mazotlu veya benzinli olmasıyla ilgisi yoktur, misal dizel BMW 1 serisi araç 116 beygirdir, Renault Clio benzinli 1.2 120 beygirdir ama BMW cliodan daha düşük beygire sahip olmasına rağmen performans olarak çok daha mükemmel ve seridir.
 
Ben gerçekten anlayamıyorum belki de baba mesleği olarak birçok farklı ilde yaşayıp gördüğüm içindir ama insanlar neden büyükşehirde?
Elbette bağlayıcı işleri olanları tenzih ediyorum lakin memur bile olsam küçücük bir ile gitmek için dualar ederdim herhalde.
Ne eşime ne çevreme de anlatamıyorum yaşadığımızın hayat olmadığını çünkü dediğiniz gibi çıkmamışlar, görmemişler tatil dışında.
En basiti annem bafra ya bağlı bir köylü annem benim, oradaki aldığım nefesi, yediğim patates kızartmasının bile tadını özlüyorum.
Ormana gidişlerimizi değil, her baktığım yerin yeşil oluşunu, köylülerin ürünü toplayıp tarla önünde satışını, sütü bile çöplerimizi verdiğimiz nineden bedava alışımızı özlüyorum.
Çöp yahu çöp karşılığı 1 şişe süt alırdık, onun hayvanına yem karşılığı😂
Tavuk yumurtladığı an altından girer kendimiz alırdık yumurtamızı, hiçbiri kendimizin değildi annemin ailesi çiftçi değil tüccardı dolayısıyla ürünü hayvanı yoktu ama herkesin vardı, gerek yoktu ki bizde olmasına.
Büyükşehirde ne olursa olsun tüm imkanlar ayağınızın altında, insanız rahata kolay alışıyoruz ve konforumuzdan vazgeçmek istemiyoruz, galiba o yüzden insanlar büyükşehirlerden vazgeçemiyor.

Ben başka bir yerde yaşama fikrine hiç sıcak bakmıyordum çünkü doğdum aynı ilçe, büyüdüm aynı ilçe, evlendim aynı ilçe, nasıl diyeyim toplam 4-5 metrekare çaplı bir alanda döndü durdu hayatım, ailemin eviyle benim evim arası 15-20 dakikalık yürüme mesafesinde oldu hep, ama her şey yaşadığın çemberin dışına çıkana kadarmış meğer😂

Biz bir de hiç araştırmadık biliyor musunuz? Yani evet kafamızda birkaç yer belirledik ama enine boyuna düşünüp taşınmadık, nerede nasıl yaşanır hesap etmedik tam bodoslama oldu🤣
Küçük yerlerin sıkıntıları var mı var, bir kere her şey elinizin altında olmuyor yani büyükşehir gibi adım başı avm, cafe, sinema, tiyatro değil ama sakin bir yaşam, ben İstanbul’da yıldızları unutmuştum burada bol bol yıldız görüyorum, size yazarken kuş sesleri eşliğinde yazıyorum mesela, İstanbulda benim yaşadığım yer daha bir iyiydi ama misal kardeşimin oturduğu yerde gökyüzünde kuş bile göremedim, ki sesini duymak şöyle dursun.

İstanbul’da pazara çıkarsınız pahalılığını geçtim, 1 kilo sebze alacağınızda pazarcı 3 gram fazla gelen sebzeyi torbadan çıkarır, burada pazara gidersiniz 1 kilo sebzeyi tartarken pazarcı al abla elimde zaten son 3-4 kilo kaldı hepsine 5 lira versen yeter der, o 3 kilo diye 5 kilo sebze verir size, annem bir sene geldi pazara götürdüm hala söyler durur, annem pazarcıyla buralar ne kadar güzelmiş sohbeti ettikten sonra adamcağız misafirdir hediyesiz olmaz deyip anneme 3 kilo dolmalık biber hediye etmişti, İstanbul’da ne mümkün :)))

Tabii şöyle de bir şey var herkes her yerde yapamaz, kızkardeşim İstanbul’un kaosuna alışmış, trafikte sinir krizi de geçirse daha sosyal bir şehir diye terk etmek istemiyor, herkesin yaşamak istediği yer kriteri farklı, ben artık çocuk da büyütmüyorum, okul derdi vs yok, valla tekne karavan artık hangisi kısmet olmuşsa bir hafta bir yerde öbür hafta bir yerde göçebe gibi de yaşarım, ki var böyle de bir niyetimiz de işte fiyatlar durduğu yerde durmuyor 🤷‍♀️
 
Aynen öyle. İlkokulum ortaokulum lisem hatta üniversitem bu muhitte olduğu için buraya çok alıştım. Annemler ve nişanlımın ailesi de burada oturuyor işte, biz bebek olana kadar nişanlımın ailesinin bağlıcadaki evine geçeceğiz. Sonra çocuk olunca mecbur baksınlar diye buraya geri geleceğim. O zamana kadar para biriktirmek için bağlıcaya geçeceğiz. Yoksa şimdi biliyorsun bizim oturduğumuz evler çok eski ama merkezi bir yerde olduğu için kirası çok fazla. Buradan başka yerde de çocuk büyütülmez Ankara’da.
Ben de Batıkent’te doğdum büyüdüm. Eskiden orta sınıfın olduğu ama sosyokültürel olarak düzgün bir ortam vardı. Şimdi metronun açılması, avm nin ve kafelerin çoğalmasıyla maalesef hem tehlikeli hem de karmaşık bir hal aldı. Sincan’dan vs çok insan geldi eğlenmek için, taşkınlık yapmak İçin. Ben yine de çok seviyorum tabi.
Maalesef ki sizin bulunduğunuz bölgede emlak fiyatları uçmuş. Ama oradaki devlet okulunun kalitesi, insan profili, güvenlik vs başka semtlere göre çok iyi.

Umarım konu sahibi de sırf İstanbul’dan kurtulmak İçin Ankara’da saçma sapan bir muhite gelmez. Çünkü yanılıp Altındağ tarafında Önder, Karapürçek vs mahallelere gelirse büyük pişmanlık yaşayabilir. Başka şehirden Ankara’ya da ya ailen burdadır, ya memursundur ya da savunma sanayisinde çalışmak için gelirsin. Onda da nerede yaşanır bilirsind
Eski iş arkadaşım şehir dışından gelmişti. Demetevlerde kaldı akşamları dışarı çıkmaya tedirgin oluyordu, mahalle baskısı da cabası.
 
Bu konuda size katılıyorum filmdelisi, insan doğup büyüdüğü veya yaşamının büyük kısmını geçirdiği şehirden çıkmayınca anlamıyor, 40 yıl İstanbul’da yaşadık, gerçekten aşırı kalabalık, trafiği dert, insanları dert, pahalılığı dert olmaya başlamıştı ama doğup büyüdüğümüz şehirdi, radikal kararlar alıp başka bir şehire çekip gitmek ürkütüyordu zira çoğumuz alışık olduğu düzeni, yıllar içinde edindiğimiz çevreyi vb bırakma fikrine temkinli yaklaşırız.

Ankarayı sizlerden öğreniyorum trafiği vs, İstanbul zaten bildiğim şehir, cidden trafiği aşırı derecede çekilmez oldu, bunu oradan uzaklaşınca daha iyi anladım, İstanbul Ankara gibi şehirlerde 1 saatte bir ilçeden diğerine geçersiniz, küçük yerlerde 1 saatte şehir değiştirirsiniz.

Çoğunuzun çocukları küçük, geçinme, eğitim vb sebeplerle büyükşehirler dışında konum değiştirme fikrine sıcak bakmıyor olabilirsiniz lakin eğer devlet okulu değerlendirmesi yaparsak bence küçük ücra yerlerdeki devlet okullarının Büyükşehir okullarından farkı yok eğitim kalitesi olarak, hatta şöyle söyleyeyim eğer yerleşmek istediğiniz yer farklı ülkelerden turist alan bir yerse çocuğunuzun uygulamalı yabancı dil eğitimi alma şansı da buluyor.

Örneğin Muğlanın köyleri bile yabancı turist akımına uğruyor, haliyle oralarda bakkal işleten dahi önce vat dedin gülüm diyor sonra İngilizceyi karşısındakinin ne dediğini anlayacak derecede ilerletiyor, köyü beğenip yerleşen yabancıların çocukları o okullarda okuyor onlar bizim bebelere İngilizce bizimkiler Türkçe öğretiyor, vallahi bir ben öğrenemedim küçük bebeler yakında rusça bile öğrenecek, ben kuş dilinde kaldım 😂
Otellerde 60 yaşında gözlemeci teyzeler bile Rusça konuşuyor

Ben de köyde küçük bir okuldan Anadolu lisesi kazanmıştım

Kardeşim de burslu kazanıp okumuştu liseyi

Yani eğitim kötü değildi

Şimdi bilmiyorum nasıl ama büyük şehirlerde devlet okulları çok kalabalık
Mecbur özele gönderiliyor
Küçük şehirlerde özellerde çok uygun fiyat

Kısaca istanbul Ankara gibi şehirler de artık mecburiyetten duruyor bazı insanlar
 
Otellerde 60 yaşında gözlemeci teyzeler bile Rusça konuşuyor

Ben de köyde küçük bir okuldan Anadolu lisesi kazanmıştım

Kardeşim de burslu kazanıp okumuştu liseyi

Yani eğitim kötü değildi

Şimdi bilmiyorum nasıl ama büyük şehirlerde devlet okulları çok kalabalık
Mecbur özele gönderiliyor
Küçük şehirlerde özellerde çok uygun fiyat

Kısaca istanbul Ankara gibi şehirler de artık mecburiyetten duruyor bazı insanlar
Bende okuyacak çocuğun her yerden çıkıcağını düşünüyorum. Benim ilk eşim Adana’da devlet okulunda 120 kişilik sınıftan Türkiye 17. Olmuş. Görümcem Çukurova Üniversitesi Elektrik-Elektronik kazanmıştı. Kaynım yine inşaat mühendisliği okudu. Bizim ailede ise 3 kardeşiz. Kolejlerde okuduk. Özel üniversiteye anca girdik.
 
Komşu çıktık :) Ama evlendiğimde taşınacağım Eryamana.
Eğer evin kendine ait değilse Batıkent, Eryaman yaşanabilecek düzeyde değil maalesef. 4-5 ay önce yapısız 30 yıllık binalarda kiralar 2600 den başlıyordu
Selam komşu😉
Eryaman'ı da beğenirim, düzenli, güzel yerler.
Ben kendi evimdeyim, kiralar uçtu gitti gerçekten, Batıkent'in merkezi eski zaten ama eski evler bile uçtu dediğiniz gibi.
Allah kolaylık versin herkese, herkesi zorlayan bir kriz halindeyiz.
 
Çek çıbığa diye taksici esprisi geldi aklıma tam olarak doğru yazmışsınız
ÖYobaz kelimesinden ne anlaşılıyorsa o. Ülkenin çomar denilen kesimi. Ankara'nın en kötü yerlerinden diyorlar. Oturduğum yerde bir sürü pavyon var, meşhurdur ya Ankara'nın pavyonları. O tür yerlerin müdavimi olan tipler doluymuş.

Ankara'nın iyi bir yerinde oturuyorum. Burada insanlar genelde üniversite mezunu ve memur. Pavyona gidecek tipler değil. Ama pavyonlar var. Pavyonların yanlarında oteller de oluyor genellikle çünkü Çubuk gibi kenar ilçelerden ya da başka yerlerden insanlar gelip kalıyorlar.
Ankara da da Suriyelilerin Afgan somalili görmediğim bir ilçe yok ama tabiki İstanbul gibi olamaz katılıyorum İstanbul'daki 12 bine ankaranin 8 bini denk gelebilir birde kardeşin Altındağ daysa bari merkez orayı düşünebilirsin ora cubuktan pahalı değildir yani
 
Sassy trafik yoğunluğu azaltılsın diye otobüs kaldırıldı şöyle en az 5 senesi falan var bunun.
Angoradan baban hacettepe üzeri iniyor ve benim daha oraya ulaşmam yolun yarısı demek mesela hatta trafik geçti dediğimiz alan.
Çünkü insanlar metroya kadar arabalarıyla gidiyor, park ediyor vs.
Benim ulaşım güzergahım üzerinde 3 metro durağı var, onların transfer araçlarının indi bindi yerleri var. onları aşana kadar trafikte geçirdim süre sadece 40 dk.
Bir hacettepenin oraya kendimizi attığımız zaman bu bölge insanı olarak ‘ohh yol bitti’ diyoruz.
Sabahları yaşamkentte başlayan bir tıkanma, ümitköy köprüsü ve hacettepe durağına kadar hınca hınc geçiyor.
Diyorum ya iddia edemem, bizim yaşadığımız bu aşırı aşırı bağlantı noktasındayızdır, servis güzergahları etkeni vardır ama bağlantı noktalarından kaçamıyorsak gün geçmiyor bize.

Kadın bulamıyorum yahu, bana gelmek için 3 vesaitle geldiklerinden sabah ilk dolmuşla yola çıkmaları gerekiyor 6.40 da ki 8 buçuk 9 da bende olsunlar.
 
Çek çıbığa diye taksici esprisi geldi aklıma tam olarak doğru yazmışsınız

Ankara da da Suriyelilerin Afgan somalili görmediğim bir ilçe yok ama tabiki İstanbul gibi olamaz katılıyorum İstanbul'daki 12 bine ankaranin 8 bini denk gelebilir birde kardeşin Altındağ daysa bari merkez orayı düşünebilirsin ora cubuktan pahalı değildir yani
Ankara'nın her ilçesinde Suriyeli ve Afganlı yok ki benim oturduğum ilçede hiç birinden görmedim çok yabancı var ama asyalı daha çok onların oturduğu ilçeler genelde daha uygun kira olan yerler
 
Ankara maaşta çok cimri 7 alırsa öpüp tepesine koysun.. Ben bulamıyorum çünkü deneyim ve eğitimime göre maaş..
 
Ben eryamanda 1 sene oturdum pek sevdim oraları. Kimse kimseye karışmaz, her taraf site dolu, avm si var stadı var 2 tane metro durağı var, yaz gecelerinde dışarı çıkar istediğin gibi turlarsın çünkü her taraf genç insan kaynar kimisi kameriyede sohbet eden kimisi futbol oynayan kimisi köpeğini yürüyüş yaptıran… Tek dezavantajı merkeze biraz uzak. Koru da öyle güzeldir. Ama bence eryaman daha oturmuş mahalle düzeninde.
 
X