Ah o eski günler:(

Cocuklugunu ozlemeyen kisi yok denecek kadar azdir sanirim. O masum dunyayi kim ozlemez....

Cocukken sabah erkenden uyanir, kahvaltimizi eder ardindan kendimizi sokaga atardik. Aksama kadar oyunlar oynar, eve sadece aciktigimiz bir de susadigimiz zaman ugrardik. Oynamaya doyamazdik. Ise gider gibi sabah cikip aksam donerdik evimize:)
Yaz kis mevsim ne olursa olsun bizim hayatimizi olumsuz yonde etkilemezdi, o an ki havanin tadini cikarirdik.
Kisin kar yagdiginda ilk isimiz evimizin bahcesinin onune el birligiyle kocaman bir kardan adam yapmak olurdu. Kartopu oynamaya doyamazdik... Sobalarimizin yandigi sicacik evlerimize arkadaslarimiz gelirdi, birlikte evcilik oynardik.
Canim dedemle babaannem bize gelirlerdi. Onun beni operken yuzume batan sakallarini, tutun kokan nefesini, babaannemin dizinin dibine oturtup anlattigi masallari cok ozluyorum simdi...
Yazin tozun topragin icinde oynamaya bayilirdim. Annem banyo yaptirdiginda bembeyaz cikardim :)

Mahalledeki komsuluk iliskileri de iyiydi. Herkes isini bitirip eline ignesini oyasini alip, bir de cay demleyip birinin kapisinin onunde toplanirlardi. Koyu sohbete dalarlardi. Kahkaha sesleriyle cinlardi sokaklar. Birinin bir derdi olsa hepsi birden yardima kosardi. Simdi ayni apartmanda yasayan insanlar birbirini tanimiyor, gorunce selam bile vermiyorlar:(

Eskiden insanlar iyi niyetliydi, yardim severdi, guvenilirdi. Sokakta hic tanimadigimiz insanlar bile amacalarimizdi, teyzelerimizdi.. Ben eski gunlerdeki herseyi cok ozluyorum.

Ben buyudukce dunyanin cirkinlestigini gordum. Hersey cocukken guzelmis... :(((
 
81 doğumluyum
tek kanallı tv de galatasarayın maçlarının olduğu pazar günlerini ,devre arası çıkan redkit i özledim
ardından pazar konseri çıkardı nefret ederdik ablamla sokağa lastik atlamaya çıkardık
sokaktan gelince annem içeri sokmadan banyoya sokar ayaklarımızı yıkardı ama ne kir akardı o ayaklardan :))
eduardo capitello vardı yıldıza ulaşmak dizisinde ,aşıktık ona ablamla paylaşamazdık :)
esas kızda lorenaydı :) hep büyüyüp lorena olmak istedim
evimiz holywoodda yı özledim ,brenda, brendan kardeşler :))
mickey mouse donald duck çizgi filmeleri çıkardı ..
koca video kasetinden ilyas salman ,kemal sunal filmemlerini izlemeyi özledim soğuk kış günlerinde
okul bahçesinde satılan sütsal,leblebi tozu,pembe muhallebiyi özledim
bitlenirdik annem gaz yağı sürerdi kafa derimiz kavrulurdu :) sesimiz çıkmazdı
istanbul ortaköyde geçti çocukluğumun en güzel yılları ,yıldız parkını ,emirganı ,dolmabahçeyi özledim eski halleriyle ,bütün mahalle kadınları toplanıp havuza giderdik ..
ben çocukluğumu özledim hemde çooookkkkkk..
:50::50::50:

süpermiş ya Ortaköy he
o dediğin dizileri hatırladım evet,nefes almadan izlerdim valla adeta:)
bizim de video vhs idi.küçük Emraha aşıktım o zamanlar
onun filmlerini izler izler ağlardım
bize ZEKİ ALASYA METİN AKPINAR ın yasaklar oyunlarını defalarca izlemişimdir:)
ha bide Beşiktaşlı sarı fırtına metine aşık olup Beşiktaşlı olanlardandım 12 yaşında falan:)
 
Bizimde küçükken evimiz sobaliydi sabahları okula uyandırırdi annem elimi yüzümü yıkamak için kalkamazdim bile soğukta annem havluyu ıslatıp yüzümüzü silerdi kardeşimle benim sonra babaannem kocaman tas vermişti anneme annem sütü isitir bal peynir süt ekmek koyar bi benim ağzıma bi kardeşimin ağzına verirdi çok yemek yiyen çocuklar değildik hala da öyleyim de ben annem peşime gezerdi tabakla :-) halamin kızlarıyla oyun oynarken farklı bir dil konuşuyormuş gibi garip garip kelimeler söylerdik güya yabancı dil biliyormuşuz ağaç yapraklarınin içine kum koyar sarma sarar tutsun diye bantlardik salınçağa annem kardeşimle beni birlikte binerdik şimdi sığar miyim acaba :-) kurban bayramında dedem bir parça et getirirdi babaannem pişirir önümüze koyardi kendi ikindiye kadar dedemlerin eti getirmesini beklerdi önceden halam kitaplarımızi kaplardi renkli renkli kaplıklar alırdı ağaca çıkıparkadaşlarla herkes bir dala oturur meybuz yerdik annemden gizli boyalı diye kızardı bahçıvan pantolonlarımız vardı bizim ikiz gibi giydirdi annem bizi hala evde vardır kıyafetler hepsinden iki tane x:-) çok başarılı bir öğrenciydim hep taktir getirirdim hiçbisi almazlardi çünkü o bizim görevimizdi ders çalışıp taktir getirmek hersene bisiklet aşkıyla yandım hala da bisiklet görsem gözlerim dolar ama alınmadı dedem kız çocuğu bisiklete mi biner dedi komşumuz çok yalvardı büyüklere ama almadılar babam şimdi der araba aliyim ehliyetimi aldım yok istemiyorum bisiklet içimde kalan tek yara çocuklugumdan nişanlım bile diyor alalım diye ama nerde biniyim ona şimdi hep araba yolu hep bina çocuklar parka gidiyorlar kadınlar bağırıyor sessiz olun orası çocuk parki elbet oynucak bağırcak ağlicak ahhahh daha neler

şu yabancı dil olayına çok güldüm.hatta moda tabirle SESLİ GÜLDÜM
bence al bisiklet
bikereliğine bile olsa gıt sahile yada uygun biyere sür
1 kere geliyoruz dünyaya,ukte kalmasın içinde:)
 
Kışın sobanın üzerinde annemin yıkadığı çamaşırlardan eve yayılan kokuyu özledim..

babamın sobanın altında patates közlemesini özledim

mahallede arkadaşlarla toplanıp kızmabirader oynamayı

mahalldede komşularla toplaşıp kamyonetin arkasında denize gitmeyi özledim

lisedeyken okuldan kaçıp gülhaneye gitmeyi gondola binmeyi

okul çıkışında rkadaşlarla pastaneye gitmeyi

okuldan gelice şeker kız candy'i şirinleri ,vikingleri,he-meni izlemeyi

modern talking dinlemeyi

hakan peker şarkılarını

dışarda kar yağarken sıcacık evin içinde sobadan gelen çıtır çıtır sesi

komşularla akşam oturmalarını mahallecek pikniğe gitmeyi

ailecek bizimkileri izlemeyi ha bide zenginlerde ağlar vardı annemin favori dizisi ahhh marianna
yalan rüzgarı komedi dans üçlüsü keşke o günlere dönebilsem şimdi binaların içinde hapis hayatı yaşıyoruz evde ölsek kimsenin ruhu duymaz:(

ne kadar haklsıın:(
ama şu zenginler de ağlar dizisini hatırlayamadım ben nasıl bişeydi???
 
O zaman şu cümleyi hemen herkes hatırlar;

Anne,bir türlü sokaktan eve gelmek bilmeyen çocuğa seslenir;
''ezan okundu,hadi artık eve gel''
(Ne alaka acaba diye sormak da hiç aklımıza gelmezdi sanırım..)
:61:

şimdi aklıma geldi:
artk hangi seneyse ramazan yine yaz mevsimine denk gelmişti
mahalledeki arkadaşlarımı toplayıp balkonda iftar yapmıştık göya ama
hiçbirimiz oruçlu değildik
çocuktuk
sabah oruçluyuz diye kalkar,öğlene doğru gizli gizli yemek yerdik:))
 
Sormak hiç aklıma gelmemişti benim..
Sokaktan eve girme saatiydi işte..:28:
Kural bu herhalde diye düşünmüş olacağım saf saf..
Ama bu çağrının son çağrı olduğunu biliyordum her nasılsa :9:
Demek tecrübe etmişim son çağrıya uymamayı ve sonunda gelen cezayı :86:..

avatarından yola çıkarak TATLI CADI yı da özledim
hepimiz onun gibi olmak isterdik
burnumuzu oynatsak ta ödevlerimizi biitirsek derdik:)
 
okuldan geldiğimde annemin yaptığı muhteşem çikolatalı muhallebi eşiliğinde,susam sokağını televizyona burnumu soka soka izlemeyi özledim.pazar sabahı saat 10 da kahvaltıda trt 1 deki kovboy filmlerini izlemeyi,dallas için gün saymayı,akşamları ailece kocaman bir tepside patlamış mısır kestane yemeyi çok özledim......:14:
 
''Bir maniniz yoksa,annemler size gelecek''
Ne çok söylemişliğim vardır bu lafı komşularımıza :61:

Of off burnuma o çocukluk yıllarımın kokusu geliyor ciddi ciddi:ssz:Özledim be :59:
 
aynen
koşa koşa giderdik bilmem kaç sokak ötedeki komşuya
Bİ MANİNİZ YOKSA AKŞAM SİZE OTURMAYA GELİCEZ der
cevabı alır koşa koşa eve dönerdik
üşenmezdik
off lamazdık....
 
:9:Aklıma geldi şu an;
Hani sık sık elektrik kesintisi olurdu ya,her evde gaz lambası olurdu doğal olarak..
Benim annem gaz lambasına tığla örtü yapmıştı,şık görünsün diye ya :60: Aynen gaz lambası kalıbında :52:
Evlerde vazgeçilmezdi danteller de bu kadarı fazla değil miymiş :2:
Zaten tv örtüsü olurdu muhakkak..
 
aklıma geldikçe yazmak istedim
hava kararmaya başladığında evli evine ,köylü köyüne ,evi olmayan sıçan deliğine der koşarak evlere kaçardık:4:
birde siyah önlük beyaz dantel yaka takardık ,veliler okul kapısında dantel yakamdan örnek çıkarmaya çalışırken annem gururla kasılırdı ben yaptım dercesine :27:
 
o lambalardan bizde de vardı 4-5 tane,babam hep kontrol ederdi gazları varmı diye
bizimde danteller vardı üstünde:)keşke saklasaymışız ya ne güzel olurdu şimdi dekoratif..
ben de dantel örerdim okulda el işi dersinde
hiç sevmezdim ama sehpaların üzerini doldurmuştum valla
bide buz pateni vardı hatırlar mısın??
Katerina Witt ne güzel kızdı
o en son günkü show bölümlerini bayıla bayıla izlerdik annemle:)
 
aklıma geldikçe yazmak istedim
hava kararmaya başladığında evli evine ,köylü köyüne ,evi olmayan sıçan deliğine der koşarak evlere kaçardık:4:
birde siyah önlük beyaz dantel yaka takardık ,veliler okul kapısında dantel yakamdan örnek çıkarmaya çalışırken annem gururla kasılırdı ben yaptım dercesine :27:

hiç sevmezdim pazar günlerini,hemen akşam olurdu
akşam da banyo yap,önlük ütüle,yaka ütüle,mendil ütüle
hala da sevmem pazar günlerini!!!
 
o lambalardan bizde de vardı 4-5 tane,babam hep kontrol ederdi gazları varmı diye
bizimde danteller vardı üstünde:)keşke saklasaymışız ya ne güzel olurdu şimdi dekoratif..
ben de dantel örerdim okulda el işi dersinde
hiç sevmezdim ama sehpaların üzerini doldurmuştum valla
bide buz pateni vardı hatırlar mısın??
Katerina Witt ne güzel kızdı
o en son günkü show bölümlerini bayıla bayıla izlerdik annemle:)

Buz pateni yarışmaları,şubat tatillerinin vazgeçilmeziydi evet..:31:
bir-iki isim hatırladım şimdi :28:
Natalia Bestemianova,Andrei Bukin
Jayne Torvial- Christopher Dean
çiftlerde yarışırdı ve hep kazanırlardı
 
Ben 86 dogumluyum 26 yaşına girdim bizim ilkokul önlüklerimiz mavi idi yakasını annem işlerdi hep ortokul döneminde ise formaya geçmiştik etek-gömlek bizden üst sınıfta olanlar jile diye söyledigimiz forma vardı onları giyerlerdi küçükken en çok sevdigim susam sokagını izlemek olurda birde yarım yamalak hatırlıyorum bir dizi vardı adı manuelamıydı ne annem onu çok izlerdi bende onunla beraber oturup onu izlemeyi çok severdim.
 
pazar 89 pazar 90-91-92 diye seri halinde tarihlere göre ilerleyen bir eğlence programı vardı ,gayet beyefendi bir sunucu vardı ,birde cenk koray ın kutu yarışması ,o zaman kutunuzu açayım derdi ,açtırma açtırma ütü verdi süpürge verdi tencere verdi daha ne istiyosun derdik :))
erkan yolaçla evet hayır vardı ,evvvvveett dediniz kaybettiniz diye bi zıplardı ben yerimden sıçrardım korkardım o adamdan :))
 
pazar 89 pazar 90-91-92 diye seri halinde tarihlere göre ilerleyen bir eğlence programı vardı ,gayet beyefendi bir sunucu vardı ,birde cenk koray ın kutu yarışması ,o zaman kutunuzu açayım derdi ,açtırma açtırma ütü verdi süpürge verdi tencere verdi daha ne istiyosun derdik :))
erkan yolaçla evet hayır vardı ,evvvvveett dediniz kaybettiniz diye bi zıplardı ben yerimden sıçrardım korkardım o adamdan :))

pazar akşamları cenk korayın tele kutusunu hatırlıyorum bende,

bay meraklı vardı, çok severdim...
 
cocuklugumun her anini özledim
komsularimizi arkadaslarimi sobada pisen patatesi
biz kalabalik bir aileydik amcamlar büyük babamlar hep bir aradaydik
amcamizin cocuklari arkadasimiz dostumuzdu abimiz ablamizdi

komsulardan karisan cocuklar kendini sansli hisederdiiiii
yaz türkiyeye gittimde büyükler ölmüs kücükler kimi okumus gitmis kimi evlenmis gitmis
sanki mahalleye ölü topragi serpimmis gibi ihdiyarlar kalmis ayyyyyyyyy cokkkkkkkk agladim
o kalabaliktan sadece 3 ihdiyar kadin kalmis düsüne biliyormusunuzzzz onlar benim annem 2yengem bizim altin kizlarimiz öfffff kötü oldummm:2::2::2:
 
Back