Bir kere insanlık tarihinde ortaya çıkan ilk dinsel ritüel kurban kesmekmiş zaten.
Bunu sadece dinin emrettiği birşey miş gibi yazmanız
bu konuda bilgisizliğinizi gösteriyor.
Dağa, bayıra, ilahi zannedilen herşeye zaten kurban kesiliyormuş.
Üstelik insan kanı.
Tapınaklar önünde kız erkek farketmeden insan kanı akıtılan zamanlar hakkında bilginiz yok sanırım.
Üstelik bunu emreden bir yaratıcıda söz konusu değilken.
İslam dini hz. ibrahim zamanında bunun önüne geçti.
İnsanları kesmeyin,
Allah size hayvanları yarattı denildi.
Kurban kesmek canilik olsaydı, belli başlı hayvanlarla sınırlandırılmazdı.
Her insanın nasıl yaratılma sebebi varsa,
Bu kesilebilen hayvanların da yaratılma sebepleri var.
Olaya sadece ama onunda canı var, annesi var yavrusu var
gibi Oda bir can odaklı bakılamaz.
Komedi. Baştan sona komik.
Ben "dininiz yüzünden" demedim. Çünkü dindar ve dinsiz fark etmeksizin herkesin hayvan eti yediğini biliyorum. Fakat insanlar "dinimiz emrediyor!" lafını sanki zor durumda kalmışlarda kaçacak yerleri yokmuş, ya da öyle emredilmesi bu caniliği meşrulaştırırmış gibi yazınca, doğal olarak din üzerinden "hayattan daha mı önemli!" şeklinde cevap veriyorum. Yoksa ilk andan itibaren dediğim gibi, dinler felan işim yok.
Evet, insanlar hala tarih öncesinden kalma adetlerinden kurtulamıyorlar.
Sırf söylediğini anlayamadığı, duygularını dikkate almadığı için hayvana "eşya, şey" muamelesi yapıyor.
Belli başlı hayvanlarla sınırlandırması canilik olduğu gerçeğini nasıl değiştirir? Bu sadece siyahlar, kadınlar ya da mayala öldürülsün demek değilde nedir? Bu akan kanı durdurur mu? Koyunu kediden değersiz yapan nedir?
Sen, kendi aklına göre başka canlılara "yaratılma sebebi" biçemezsin.
Kendi aklına, kendi inanacına göre "onun için iyi olan" diyemezsin.
Eğer o gelip bıçağın üzerinde boynunu ileri geri oynatarak kökten kafasını koparırsa, git ve ye.
Fakat o ana değin kendi uydurduğun sebepleri, amaçları başka canlıya, senden bağımsız hayatlara damgalama.
Biri çıkıp, bana göre senin gibilerin "yaratılma sebebi" köle olmaktı, ölmektir dese, ne dersin?
Ne hakla kendi hayatını onunkinden üstün görürsün?