- 9 Temmuz 2010
- 23
- 66
Herkese merhaba.
Uzun zamandır sessizce takıldığım, yorumları okuduğum, derdini sıkıntısını gördüklerime sessiz sedasız içimden dua ettiğim forumda en sonunda ben de yazıyorum.
Rabbim kimseyi evladıyla sınamasın. Tüm hastalara da şifa versin inşallah.
Oğlum 5yaş 4 aylık şuan. Doğumundan sonra rutin kontrollerden ve kışları üşütme vs durumlardan hariç hiç doktora gitmemiştik. Son zamanlarda göğsünü gösterip ağrıdığını söylüyordu. İçim ferahlasın diye aldım bir pediatrik kardiyoloğa götürdüm. Bulunduğumuz memlekette maalesef 1 tane çocuk kardiyoloğu var. Muayene etti, ekg çekildi, ekoya başlandı, tarih 8martı gösteriyordu ama ben kadınlığımı kutlamak yerine doktorun endişeli yüz ifadesini yorumlamaya çalışıyordum. Doktor baktı baktı ve "bu çocuğun şah damarında kesin olarak bir darlık var, ama derecesini tam göremiyorum. bir profesöre götür, daha tecrübeli biri daha gelişmiş cihazlarla baksın" dedi. Memleketimde bir prof. varmış ama muayeneye çıkmıyormuş hastanede, sadece ders veriyormuş. Özel muyenehanesine gittik, baktı, inceledi, ekoya aldı, ilaçlı tomografi istedi vs; en sonunda o da aynı şeyi söyledi. "şah damarı dar ve akciğerden temiz kan getiren damarlardan biri kalbin pis kan toplanan bölümüne bağlanıyor, anju yapacağız."
Kalbim pır pır etmeye başladı tabi. Biraz araştırdım, hastalığımızın adı aort koarktasyonu ve diğer bahsedilen de pulmoner venöz dönüş anomalisi. Öğrendim ki anju sırasında damarın yırtılma ihtimaline karşın hazırda bir ameliyathane olması gerekiyormuş. Bizim burda pediatrik kardiyovasküler cerrah ne gezer! Hemen araştırmaya devam ettim, İstanbul, Ankara, bir çok doktor önerisi aldım. Doktorlarla görüştüğümde karşıma anju için 3-4binler, ameliyat gerekirse 15-60binler gibi rakamlar çıktı. Asgari ücretle çalışan karı-kocanın çocuğu olarak doğmak oğlumun, canımın içi Yusuf Eren'imin kötü kaderi olamazdı. Biraz daha araştırdım, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi fakülte hastanesinin çok iyi bir ekibe sahip olduğunu öğrendim. Cerrahları da Siyami Ersek'ten gelmiş, alanında çok başarılı imiş.
Uzun lafın kısası; 19nisanda ESOGÜye gittik, muayene olduk, 21 nisanda oğlumuza anju yapıldı. Anjuda balon uygulandı ama koarktasyonumuz açılmamış, yapılan görüntülemede de venöz damarların 2sinin ters bağlandığı görülmüş. Doktorumuz "venöz damarlar mutlak suretle ameliyat edilecek, koarktasyon olan bölge için de ciddi bir sıkıntı yaratmadığı takdirde çocuğun 20kga ulaşmasını bekleyip stent takacağız" dedi. Sonra bizi cerraha yönlendirdi.
Cerrahın bize söylediği açık kalp ameliyatı olacağımızdı. Yani hem göğüs kafesini açacak, hem de kalbi durdurup kalbin yerine cihaz bağlayacak ve kalbin içini açıp içeriden damarların yerini değiştireceği. Çok endişeliyim, ameliyatın 8-9 saat sürebileceği söyleniyor. Bu kadar süre durdurulan kalp sonrasında ya çalışmazsa diye endişeleniyorum. Hele oğlumun hastalığını henüz bilmediğimiz zamanlarda bile "büyümek istemiyorum, hep küçük kalmak istiyorum" dediğini hatırladıkça kahroluyorum. Allah mı söyletiyor diye aklıma geliyor hep.
Pazartesi 10yaşına girecek bir de kızım var. Doğdu doğalı çok sağlık problemi çekti. Ömrümüz hastane köşelerinde geçmişti. Tam onun durumunu toparladık derken oğlumun bu durumu beni mahfetti.
Aranızda bu veya benzer bir problemi olan çocuğu olan varmı bilmiyorum. Ama şunu hatırlatmak isterim; herhangi bir şikayeti olsun olmasın, tedbiren de olsa, çocuğunuzu mutlaka bir kardiyoloğa gösterin. Çünkü biz bunca zaman hiç farketmemişiz, meğer hastalık kendini göstermiş. Sık nefes alma, terleme, iştahsızlık, kilo alamama, sık öksürme... Çoğu kereler acaba şeker hastalığımı var diye doktora bile götürdüm bu şikayetler yüzünden, tahliller vs sonrası hep "bişeyi yok" deyip gönderdiler. Biri de kardiyoloğa da göster demedi. Siz siz olun, erken bebeklik çağında ve özellikle 1-2 yaşına geldikten sonra mutlaka bir kardiyoloğa gösterin. 1-2yaşından sonra diyorum çünkü her bebeğin kalbinde anne karnındayken delikler oluyor. Doğumdan hemen sonra bu delikler hala varlığını sürdürüyor ama çoğu 1-2 yaşına kadar kapanıyor. Eğer o zamana kadar kapanmamış olan delik varsa tedavi gerekiyor.
Bizim şuan günlük yaşantımızı çok fazla olumsuz etkileyen bir sıkıntımız yok, ancak sık sık öksürüğümüz var ve çabuk yoruluyoruz. Ama gizliden gizliye akciğerlerimizde kan gölleniyor ve geçen her gün biraz daha ciğerlerimiz yıpranıyor.
Çok uzun oldu yazım biliyorum ama kusura bakmayın. İçimde fırtınalar kopuyor. Sizden ricam lütfen dualarınızda benim kuzuma da yer verin. Okullar kapandıktan sonra ameliyat olacağız. Net tarihi birkaç haftaya kadar bize bildirecekler yoğun bakım ünitesinin durumuna bakıp. Çok tedirginim.
Ameliyat öncesindeki endişelerimi oğluma hissettirmemem için önerebileceğiniz (uyku vermeyen ve bilinci açık tutan) sakinleştiriciler varsa sevinirim. Zira ben korkarsam o da korkacak, ameliyat sırasında tansiyonu yükselecek.
Rabbim hepimizin evlatlarını bağışlasın. Kandilimiz mübarek olsun..
Uzun zamandır sessizce takıldığım, yorumları okuduğum, derdini sıkıntısını gördüklerime sessiz sedasız içimden dua ettiğim forumda en sonunda ben de yazıyorum.
Rabbim kimseyi evladıyla sınamasın. Tüm hastalara da şifa versin inşallah.
Oğlum 5yaş 4 aylık şuan. Doğumundan sonra rutin kontrollerden ve kışları üşütme vs durumlardan hariç hiç doktora gitmemiştik. Son zamanlarda göğsünü gösterip ağrıdığını söylüyordu. İçim ferahlasın diye aldım bir pediatrik kardiyoloğa götürdüm. Bulunduğumuz memlekette maalesef 1 tane çocuk kardiyoloğu var. Muayene etti, ekg çekildi, ekoya başlandı, tarih 8martı gösteriyordu ama ben kadınlığımı kutlamak yerine doktorun endişeli yüz ifadesini yorumlamaya çalışıyordum. Doktor baktı baktı ve "bu çocuğun şah damarında kesin olarak bir darlık var, ama derecesini tam göremiyorum. bir profesöre götür, daha tecrübeli biri daha gelişmiş cihazlarla baksın" dedi. Memleketimde bir prof. varmış ama muayeneye çıkmıyormuş hastanede, sadece ders veriyormuş. Özel muyenehanesine gittik, baktı, inceledi, ekoya aldı, ilaçlı tomografi istedi vs; en sonunda o da aynı şeyi söyledi. "şah damarı dar ve akciğerden temiz kan getiren damarlardan biri kalbin pis kan toplanan bölümüne bağlanıyor, anju yapacağız."
Kalbim pır pır etmeye başladı tabi. Biraz araştırdım, hastalığımızın adı aort koarktasyonu ve diğer bahsedilen de pulmoner venöz dönüş anomalisi. Öğrendim ki anju sırasında damarın yırtılma ihtimaline karşın hazırda bir ameliyathane olması gerekiyormuş. Bizim burda pediatrik kardiyovasküler cerrah ne gezer! Hemen araştırmaya devam ettim, İstanbul, Ankara, bir çok doktor önerisi aldım. Doktorlarla görüştüğümde karşıma anju için 3-4binler, ameliyat gerekirse 15-60binler gibi rakamlar çıktı. Asgari ücretle çalışan karı-kocanın çocuğu olarak doğmak oğlumun, canımın içi Yusuf Eren'imin kötü kaderi olamazdı. Biraz daha araştırdım, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi fakülte hastanesinin çok iyi bir ekibe sahip olduğunu öğrendim. Cerrahları da Siyami Ersek'ten gelmiş, alanında çok başarılı imiş.
Uzun lafın kısası; 19nisanda ESOGÜye gittik, muayene olduk, 21 nisanda oğlumuza anju yapıldı. Anjuda balon uygulandı ama koarktasyonumuz açılmamış, yapılan görüntülemede de venöz damarların 2sinin ters bağlandığı görülmüş. Doktorumuz "venöz damarlar mutlak suretle ameliyat edilecek, koarktasyon olan bölge için de ciddi bir sıkıntı yaratmadığı takdirde çocuğun 20kga ulaşmasını bekleyip stent takacağız" dedi. Sonra bizi cerraha yönlendirdi.
Cerrahın bize söylediği açık kalp ameliyatı olacağımızdı. Yani hem göğüs kafesini açacak, hem de kalbi durdurup kalbin yerine cihaz bağlayacak ve kalbin içini açıp içeriden damarların yerini değiştireceği. Çok endişeliyim, ameliyatın 8-9 saat sürebileceği söyleniyor. Bu kadar süre durdurulan kalp sonrasında ya çalışmazsa diye endişeleniyorum. Hele oğlumun hastalığını henüz bilmediğimiz zamanlarda bile "büyümek istemiyorum, hep küçük kalmak istiyorum" dediğini hatırladıkça kahroluyorum. Allah mı söyletiyor diye aklıma geliyor hep.
Pazartesi 10yaşına girecek bir de kızım var. Doğdu doğalı çok sağlık problemi çekti. Ömrümüz hastane köşelerinde geçmişti. Tam onun durumunu toparladık derken oğlumun bu durumu beni mahfetti.
Aranızda bu veya benzer bir problemi olan çocuğu olan varmı bilmiyorum. Ama şunu hatırlatmak isterim; herhangi bir şikayeti olsun olmasın, tedbiren de olsa, çocuğunuzu mutlaka bir kardiyoloğa gösterin. Çünkü biz bunca zaman hiç farketmemişiz, meğer hastalık kendini göstermiş. Sık nefes alma, terleme, iştahsızlık, kilo alamama, sık öksürme... Çoğu kereler acaba şeker hastalığımı var diye doktora bile götürdüm bu şikayetler yüzünden, tahliller vs sonrası hep "bişeyi yok" deyip gönderdiler. Biri de kardiyoloğa da göster demedi. Siz siz olun, erken bebeklik çağında ve özellikle 1-2 yaşına geldikten sonra mutlaka bir kardiyoloğa gösterin. 1-2yaşından sonra diyorum çünkü her bebeğin kalbinde anne karnındayken delikler oluyor. Doğumdan hemen sonra bu delikler hala varlığını sürdürüyor ama çoğu 1-2 yaşına kadar kapanıyor. Eğer o zamana kadar kapanmamış olan delik varsa tedavi gerekiyor.
Bizim şuan günlük yaşantımızı çok fazla olumsuz etkileyen bir sıkıntımız yok, ancak sık sık öksürüğümüz var ve çabuk yoruluyoruz. Ama gizliden gizliye akciğerlerimizde kan gölleniyor ve geçen her gün biraz daha ciğerlerimiz yıpranıyor.
Çok uzun oldu yazım biliyorum ama kusura bakmayın. İçimde fırtınalar kopuyor. Sizden ricam lütfen dualarınızda benim kuzuma da yer verin. Okullar kapandıktan sonra ameliyat olacağız. Net tarihi birkaç haftaya kadar bize bildirecekler yoğun bakım ünitesinin durumuna bakıp. Çok tedirginim.
Ameliyat öncesindeki endişelerimi oğluma hissettirmemem için önerebileceğiniz (uyku vermeyen ve bilinci açık tutan) sakinleştiriciler varsa sevinirim. Zira ben korkarsam o da korkacak, ameliyat sırasında tansiyonu yükselecek.
Rabbim hepimizin evlatlarını bağışlasın. Kandilimiz mübarek olsun..