Oruç Diyeti’ ya da ‘5:2 Diyeti’ olarak adlandırılan yeni sistem, haftanın beÅŸ günü boyunca her istediÄŸinizi tıka basa yemenize izin veriyor. Ama geri kalan iki günde 600 kaloriden fazla almamak ÅŸartıyla. Diyeti uygulayanlar genellikle oruç günlerinde her biri 250-300 kalorilik iki küçük öğün yemeyi tercih ediyorlar.
Oruç günlerinde bitkisel ve proteinli yiyecekleri tercih etmek ve bu günleri üst üste getirmemek gerekiyor. Diyetin taraftarları birkaç saat hiçbir şey yemediktensonra vücudun yakıtını değiştirdiğini, yağ depolamayı bıraktığını iddiaediyorlar. Diyeti uygulayanlar iştahlarının gerçekten azaldığını söylüyor.
Diyetin yaratıcısı Dr. Michael Mosley bu diyet sayesinde dokuz haftada 10 kiloverdiğini, yağ oranının yüzde 8 azaldığını, kolesterol ve şeker seviyesinin düştüğünü ileri sürüyor. Ancak beslenme uzmanları bu etkilerin ancak oruç tutulmayan günlerde sağlıklı beslenerek elde edilebileceği konusunda uyarıyorlar. Diğer beş gün çok fazla kalori aldığınızda ortalama kalori ve tartıdaki gösterge de düşemiyor.
Araştırmalar ne diyor?
Erken dönem araÅŸtırmalar aralıklı orucun gerçekte de kilo vermeye, belirli kanserlerin riskini düşürmeye, yaÅŸam süresini uzatmaya, enerji seviyesini yükseltmeye,beyin fonksiyonlarına ve diyabet riskini azaltmaya yardımcı olabileceÄŸini gösteriyor. Ancak bu sonuçlar henüz yalnızca hayvanlar üzerinde yapılan deneylerle kanıtlandı. Diyetin çok popüler olduÄŸu Ä°ngiltere’de uzmanlar diyetin insanlar üzerindeki etkileriyle ilgili ellerinde yeterli kanıt olmadığı konusunda uyarıyorlar. Bugüne kadar insanlar üzerinde yapılan tek araÅŸtırma,diyetin kötü kolesterolü ve tansiyonu düşürebileceÄŸini gösterdi. Ancak Illinois Ãœniversitesi’nin yaptığı bu kısa süreli araÅŸtırmaya katılan denekler geri kalan 5 günde de aşırıya kaçmadı, her zamankinden yalnızca yüzde 10 fazla tükettiler.
Tehlikeler
Uzmanlar,oruç diyetlerinin eksikliklere yol açabileceği ve özellikle aşırı diyet yapanlarda tehlikeli yeme bozukluklarına yol açabileceğini düşünüyorlar. Bu tür diyetlerin insanların yiyecekle sağlıklı bir ilişki kurmasını engellediği de söyleniyor.