KOCA SEYYİD
Rumeli Mecidiye Tabyası,korkunç bir düşman saldırısı neticesinde neredeyse tamamen imha edilmişti.Cephaneliğin büyük kısmı havaya uçmuş,onaltı topçumuz şehit olmuştu.Koca Tabya'dan ayakta kalabilen bir yüz başı,iki nefer,bir de vinci kırılmış,ağzına mermi alamayan tek bir top idi.
Yüzbaşı,etraftaki birliklere durumu haber vermek için uzaklaşmıştı ki,erlerden Koca Seyyid,denizin üzerinde ateş ve ölüm püskürterek ilerleyen düşman gemilerine bakarak derin derin içini çekti.Gözleri doldu.Acziyyet içinde çırpınan yüreğinin mahzuniyetiyle ellerini yüce Mevla'ya kaldırdı ve :'' Ya Rab! Ey kudret sahibi Allah'ım! Bana şu an öyle bir kuvvet ver ki,hiçbir kulun benden daha güçlü olmasın!'' diyerek Rabbine sığındı.O'ndan yardım istedi.
Koca Seyyid,dünya aleminden sıyrılmıştı ve sadece Rabbinin huzurunda idi.Gözlerinden akan yaşlar yanaklarından aşağı süzülüyordu.Vird halinde bir müddet:''La havle ve la kuvvete illa billahil aziym'' dedi.sonra birden '' Ya Allah '' diye haykırdı ve arkadaşlarının hayret ve şaşkınlık dolu nazarları arasında 215 okkalık (yaklaşık 276 kiloluk) mermiyi kavrayıp kaldırdı.Demir basamakları üç kez inip çıktı.Göğüs ve omuz kemiklerinin çatırtıları duyuluyordu.Sel gibi ter döküyordu.Koca Seyyid,çatlamış dudaklarıyla : '' Allah'ım! Benden kuvvetini esirgeme! duasına devam ediyordu.
Nihayet topun ağzına sürdüğü meşhur üçüncü mermiyle savaşın kaderi değişti.İngilizler'in Oşin isimli zırhlı gemisi vurulmuş ve denizin üzeri cehennemi bir aleve bürünmüştü.
Hadiseyi öğrenip Cenab ı Hakk'a şükreden Cevat Paşa,Koca Seyyid'i tebrik ederken ondan aynı ağırlıkta bir başka mermiyi tekrar kaldırmasını istediğinde Koca Seyyid,şu cevabı verdi
aşam; ben bu mermiyi kaldırırken gönlüm Allah'ın feyziyle dopdolu ve te'yid'i ilahiye mazhar idi.Kendimde bir başkalık hissetmekteydim.Bu ağırlığı kaldıracak bir makama ulaşmışsam,Cenab'ı Hakk'a yaptığım duaların mukabilinde O'nun nusret ve inayetinin tecellisi idi ki bu,o ana mahsustur.şimdi kaldıramam kumandanım;mazur görün!..
Seyyid'in bu sözleri üzerine Cevat Paşa: Evladım! büyük bir iş başardın. Bir mükafat iste benden? dedi..
Allah'a kulluktan başka her şeyi gönlünden silmiş bulunan fedakar yiğit,ruhundaki ikinci kahramanlığı da: ''Kumandanım hiç bir talebim yoktur;lakin ben pehlivan yapılı olduğumdan dolayı günde bir somun yetmiyor.Düşman karşısında daha güçlü olmam için emretseniz de bana iki somun verseler!.. diyerek sergiledi.
Bu isteğe tebessüm eden Cevat Paşa,onu onbaşılıkla mükafatlandırdı.Koca Seyyid'in bu hali,kalbinin samimiyet ve saflığını ne güzel ifade etmektedir.
Daima maneviyat,maddeden üstün gelince,onu tesiri altına alır.Nitekim Çanakkale Harbi'ndeki ingiliz kumandanı tarihçi Hamilton da bu hakikati şöyle itiraf etmiştir:'' Bizi Türkler'in maddi gücü değil,manevi gücü mağlup etmiştir.Çünkü onların atacak barutu bile kalmamıştı.Fakat biz,gökten inen güçlerimüşahede ettik! ''
Yine Hamilton'un bir kabus diyerek anlattığı şu rüyası da ibretliktir:
'' Korkunç bir rüya gördüm. Bu rüya'dan ziyade bir kabus idi.Helles kıyılarında boğulmak üzere idim.Boğazımı demir kıskaç gibi sıkan bir el beni suyun dibine doğru çekiyordu.Uyandığım zaman ter içerisinde idim ve titriyordum.İçimde,çadırımda yabancı birisi varmış gibi bir his vardı..
Şimdiye kadar böyle korkunç bir rüya görmemiştim.Çanakkale'nin meş'um (uğursuz)olduğu fikri aklımda yer etmeye başladı.Bu histen saatlerce kurtulamadım.Sanki biz daha buralara gelmeden akibetimiz kararlaştırılmış ve şimdi de üzerimizde icra ediliyordu.''
O sırada İngiliz Harbiye Nazırı olan ve müttefiklerin,hususiyle mütteredddid ingiliz hükümetinin Çanakkale'ye saldırma kararı almasını:'' Merak etmeyin ben üzerimdeki şu bahriye kıyafetiyle Türkler'in payitahtına oturacağım! şeklindeki sözlerle teminat üstüne teminat vererek sağlamış bulunan Churchill,muharebe sonrası niçin mağlup olduğu sebebiyle muhakeme edilirken itab edici ağır sualler karşısında iyice darlandığı bir sırada mahkeme heyetine şöyle haykırmıştır: ''Anlamıyormusunuz,biz Çanakkale'de Türkler'le değil,Allah ile harbettik!..Tabii ki yenildik..''
Düşman kumandanlarına bu itirafları yaptıran Çanakkale Harbinde yaşanan ulvi hadiseler,Cenab'ı Hakk'ın nusret ve inayetini açıkça segilemektedir.