Popüler Konu Z kuşağı kabusu ! Film ismi gibi oldu !

Bende de 2000 li en orjinal halinden,hep sen öyle yapıyorsun hımm ben böyle yapıyorum diye sivri dille bir rekabet, ben mi onu doğurmuşum o mu beni belli değil. Bayan çok bilmiş, aslında öğrenecek çok şeyleri,gidilecek çok yolları var fakat ben her şeyi bilirim pozları yok mu ahhh ahhh sabır. Sezen Aksu bilmiş de yazmış küçüğüm daha çok küçüğüm...
 
Milana22 Milana22
Mila en çok senin mesajlarına guluyorum söylemeden edemedim 😅
Kızın tam bir tatlı cadı.
Su anda saat 3.50 ve biz ayaktayiz
Hanimefendi uyumayacakmis , balkonda oturacakmis
Bende gulsem mi aglasam mi bilmiyorum valla turuncum
Ama en cok neye guluyorum biliyor musun , beni kimse yikamaz derdim , 2.5 yasindaki velet yikti valla 😂😂
 
Her istediğini yapıyor olabilir misin?
Etüd dese etüd, tatil dese tatil, telefon dese telefon?
Rusvet işini sevmem ama bir şeylere ulaşabilmesi bir seyler yapmasi gerekiyor.
Kaç tane mesajında onu aldım bunu aldım yazıyor. Niye ki?


Hâli vakti yerinde bir ailede büyüdüm. şöyle soyleyeyim, babamin araba koleksiyonu falan var. Ortaokulda bilindik bir kolejdeydim.
Değil 1, bin ayakkabı alacak gücü de vardı babamın. O zaman çok ağlamıştım şu nike in kramponları vardı ondan almak için.
Ama ihtiyacımdan fazlasını sırf arkadaşlarımın 10ar ciftten fazla ayakkkabisi var diye almadılar.
Ama futbola başlarsam alabileceğimi söyledi,😅
Bir kaç sene beklediğimi hatirliyorum bu Doğum günü olmadı diğer karne hediyesi diye.
Ciks..
Ay nasıl içine oturmuş. 20 yıl oldu 🤣

Herşey iyi güzel de...
 
Benim kızımda gayet avokado yiyordu, haşlanmış brokoli yiyordu. Sanki bir şeyleri idrak ettikçe inatlaşmak uğruna yemiyor gibi hissediyorum. Rüştünü ispat etme çabası, bir nevi erken ergenlik gibi.🙈😂
Ay lutfen mila da oyle olmasin
O su anda herseyi yiyor , hatta yeter yemr artik diyorum
O da abisine benzerse ileride yandim
 
Savulun, “Z Kuşağı” geliyor !
Armut artık dibine düşmüyor! Bunu anlamalıyız.
Nedeni, “Z kuşağı!”




Peki, kim bu üstümüze doğru gelen, bizi gerçekten şaşırtan ve endişelendiren Z Kuşağı.

Tanımamız gerek onları. Çünkü onlar, çocuklarımız, öğrencilerimiz, yeğenlerimiz, komşunun çocuğu vs.

“Ahh, nerede bizim çocukluğumuz, öğrenciliğimiz” dediklerimiz yüzlerine!

Aslında, endişelenmeye de gerek yok.

Burada yazacaklarım çok özgün değil. Çoğu literatüre dayalı. Epey zamandır konuşuluyor. Dertleşelim dedim biraz!

Elbette, her 15-20 yıl yeni bir kuşak yaratır sosyolojik olarak. Ancak bu kez sanki farklı gibi. “Mutant” yani “başkalaşmış” ya da “yeni bir canlıya dönüşmüş” diyenler bile var onlar için. Başka dünyanın insanları gibi bakıyoruz bazen onlara. Haberde de yazıldığı üzere, “milyonlarca ışık yılı uzaktan gelmişler” gibi. Eleştiriyoruz, kızıyoruz, azarlıyoruz, küçümsüyoruz, küsüyoruz, cezalandırıyoruz; “armut artık dibine düşmüyor” diye üzülüyoruz çokça. “Beni nasıl dinlemez” diyoruz.

Oysa, sorun şu: Onları yeterince anlayamıyoruz. Onların yeni, yepyeni bir kuşak olduklarının farkında değiliz.

Bizler hangi kuşağız, merak ediyor musunuz? Doğum yılımıza göre seçip, temel özelliğimizi de şöylece anlayabiliriz:

Sessiz Kuşak: 1927-1945 arası doğanlar. Cumhuriyet kuşağı. Uyumlular

Doğum Patlaması Çocukları (Baby boomer): 1946-1964 arası dünyaya gelenler. Kuralcı ve sabırlılar

X Kuşağı: 1965-1980 yılları arasında doğanlar. Gezi çocuklarının anne ve babaları. Rekabetçiler

Y Kuşağı: 1980-2000 doğumlular. Gezi’deki çapulcu kuşağı. Yaratıcılar

Z Kuşağı: 2000 ve sonrası doğanlar. Gezi çocuklarının kardeşleri.
Mutantlar


Ne kadar farklıyız, değil mi?

Biraz daha yakından tanıyalım Z Kuşağını.

Bilgisayardan ve internetten gerisi yalan; teknoloji çağı çocukları; bağımsız, sabırsız, inatçı, kendine aşırı güvenli, aceleci, pragmatik, hızlı ve üç ekranlılar (aynı anda bilgisayar, televizyon ve cep telefonuna bakarlar); farklı bir ahlak anlayışları var; kısaltmalarla ve sessiz harflerle anlaşabiliyorlar; youtube’sız, facebook’suz yapamıyorlar; aynı zamanda dünyayı değiştirmek istiyorlar; gönüllü çalışma eğilimleri güçlü; duygusallar, yoğunlaşma (konsantrasyon) sorunları var; dünyanın geleceğinden endişeliler; iş bulma sorunu nedeniyle geleceği vahşi bir ormana benzetiyorlar ve bu yüzden stresliler. Bunlar, yüzyüze konuşmaktan çok, çevrimiçi (online) iletişimi tercih ediyorlar. Sosyal ağlardan çıkmıyorlar; yaşamları orada geçiyor sanki. Tabi, çok zekiler. İnatçılar, aynı zamanda.

Bize bazen öyle geliyor ama saygısız değiller. İyi çocuklar onlar; sadece saygı anlayışları yeni ve bizden farklı.

Erteleyemiyorlar; proje temelli öğrenmek istiyorlar; otorite kabul etmiyorlar ve sorgulamadan edemiyorlar; tatminsizler. 0-6 yaş arasında facebook sayfasına sahipler. Çok yaratıcılar ve yenilikçiler. Komplekssizler ve doğruyu çekinmeden söylüyorlar. Azimli ve hırslılar; ancak biraz sadakatsizler. Zaman ve emek gerektiren işlere pek tahammül edemiyorlar. Dijital yerliler. İsyankarlar. Coğrafik ve kültürel sınırları yok. Çok esprililer. “Teknoloji, teknoloji, teknoloji” diyorlar!

Cep telefonu vücutlarının en önemli parçası gibi; bir an bile onsuz yapamıyorlar.

2015 yılında Türkiye’de 18 milyon nüfusları var Z kuşağının! Az değil yani!


60’ların zafer işareti, 70’lerin yumruğu, 80’lerin metal işareti varsa, onların da özçekimleri (selfieleri) var!

Şimdi biraz düşünelim: Sabırlı, kuralcı, dijital göçmen bir kuşakla, yani şimdiki anne babalar ile onların çocukları olan dijital yerli,teknolojinin içinde doğmuş, sabırsız, sorgulayıcı, isyankar bir kuşak bir arada nasıl yaşayacak, nasıl anlaşacak?

Bir kere emretmeyi bir kenara bırakmalıyız. Açıklayabilmeliyiz istediklerimizi mantıklıca. İnatlaşmamalıyız. Küçümsememeliyiz onları; kimseyle karşılaştırmamalıyız. Hayatlarını milimetrik olarak düzenlemeye kalkışmamalıyız. Kendimize benzetmeye çalışmamalıyız. “Bizim zamanımızda…” diye başlamamalıyız söze; boşuna söylemiş oluruz. Kişiliklerini bastırmamalıyız. Biz onlara doğru gitmeliyiz. Biz, kendimizi değiştirmeli ve sorgulamalıyız. Biz aynı kalarak onlarla anlaşamayız. Onların, bizim çocuğumuz, öğrencilerimiz de olsalar farklı olduklarını anlamalı ve kabul etmeliyiz. Sevgiyi ve tahammül sınırlarımızı zorlasalar da hoşgörüyü elden bırakmamalıyız. Teknoloji ile ilişkilerini anlamalıyız. Onlar sokakta sek sek ya da birdir bir oynamayacaklar, bilgisayarda oyun oynayacak ve sosyalleşecekler; bunu kabul etmeliyiz.

Onlar, farklılar; bizim gibi değiller! Bunu anlamazsak işimiz çok zor. Üzer ve üzülürüz.

Ancak sonunda onlar bizim çocuklarımız ve öğrencilerimiz. Bizi sevmelerinde kusur olmayacak dikkatli olursak. Başlarını muhtemelen 25 yaşından sonra yine göğsümüze ve omzumuza koyacaklar, meraklanmayalım.

Ancak işin başı sabır; ya sabır!

Üstelik, bir yazarın pek güzel dediği gibi, “bunların bir de kardeşlerini görün siz!”

Bir de yeniliğe açık olmalıyız mutlaka. Öğrenciye hala “ezberle gel” dersek olmaz; ezberlemezler. Çünkü bunu sevmiyorlar. Projeler vermeliyiz, takım çalışması yaptırmalıyız. Bilgiyi kendileri bulmalı. Yeni kuşağa, “yeni anne babalar” ve “yeni öğretmenler” olmalıyız. Otuz sene önceki anne babalık değerleriyle ve öğretmenlik anlayışıyla davranamayız onlara; bunu anlamak zorundayız.

Onların farklı bir kuşak olduklarının farkına varmalıyız. Yoksa, Gezi’deki gibi “çapulcu” ya da “faiz lobisinin işi” deyip, trajikomik duruma düşer, soğuk savaş döneminin modası çoktan geçmiş yorumlarına muhtaç hale gelebiliriz. Anlayamazsak onları, “yetiştirmeyi hedeflediğimiz” nesil türü dünyayla uyuşamaz ve ötekileştirilmeye aday oluverir gelecekte. Üstelik geride kalırlar; yazık olur onlara.

Yasaklayarak da bir yere varamayız yeni iletişim teknolojilerini. Rahatlıkla aşarlar bu türden yasakları ve bizimle dalga geçerler arkamızdan nanik yaparak!

10 yaş altı çocukların %44’ünün Facebook, Twitter ve Instagram hesabı var. Bunu doğru okumak gerek. Bizim sitenin oyun parkında, boş duran salıncağın yanında elindeki dizüstü bilgisayarında oyun oynayan 1,5 yaşındaki çocuğu iyi okumam gerek benim de.

Bunlar kitabı bilgisayardan okuyacak; belli. Önlemimi ona göre almalıyım.

Bunlar farklı!

Endişelenmeye gerek yok.

Anlayalım yeter.

Ve biz kendimizi değiştirelim biraz. Kalıplaşmış değer yargılarımızı sorgulayalım ufaktan.

Ve geleceğe hazırlanalım. Yoksa geçmişin insanı oluveririz kolayca. Kimse bakmaz yüzümüze o zaman.

Onlar iyi bir kuşak.

“Z Kuşağını” anlamalıyız. Onların bizi anlamasını bekleyemeyiz; daha küçükler ve bizden farklı bir dünyanın varlıkları.

Başka yolu yok!

Kütüphaneci meslektaşların da bu kuşağı yeni kullanıcılar olarak iyi anlamaları, kendilerini ve kurumlarını onlara göre geliştirmeleri, hizmetleri kişiselleştirmeleri ve geleceğe göre şimdiden pozisyon almaları gerek. Daha hoşgörülü, sabırlı olmaları da şart.

Ha, bir de ülkeyi yönetenlere söylemek gerek: Anlayın bu kuşağı, yani geleceği! Bırakın eskimiş düşünceleri bir yana!

Dediği gibi yazarın:

Savulun Z Kuşağı geliyor!

Eki Görüntüle 2283489

Çağırmıssın geldim kazen abi . Benim de dört z kuşağı çocuğum var . Mesajlarının hepsini okudum.
İlk olarak beslenme.
Doğdukları ilk günden evde kazan yemekleri pişer . Benim cocuklar kültürümüze ait tüm yemekleri yiyorlar .
Şöyle ki ; yer sofrası kuruyoruz . Tabak , çanak salata vs . Tencere de kepçe ile yanımızda . Hangi yemekse doldur doldur ye .
Soğanı , ev yapımı turşuyu çıtır çıtır yerler yanında . Kuru fasulyeye ekmek de banarlar .

Sokakta oynamayı severler . Bir numara tekti. Ben yanında çıkar beklerdim o doyuncaya kadar oynardı .2, 3-4 olunca, biraz da büyüyünce camdan bakıyorum. Erkekler maç yaparken her hafta bir ayakkabı yırtar oldu. Pantolon bir düşmeye bakıyor . Dizler parçalanıyor .
Okullarında açılan ; kayak, buz pateni, yüzme (belediye ücretsiz açtı ) hocaları arayıp çok yetenekli oldukları , devam etmemiz gerektiği , milli sporcu olabilecek ışık gördüklerini ifade ettiler .
Folklor yöre oyunları kursunda daha ilk provada hocamız , kızımı yanına alarak arkadaşınızın ayakarını takip edin demişti . İl folklor takımına seçildi .
Jimnastik öğretmeni de aynı şekilde . Ben de yetişememekten devamını getirmedim . Açıkçası profesyonel sporcu olmaları gibi bir heves de oluşmadı .
Zeka oyunları turnuvalarında okullarından öteye gidemediler ama .

Okul başarısı degerlendirirsem suan iki ogrencim var . İkisi de bilim sanat merkezi öğrencisi . Bir numara ilimizdeki özel okul sınavlarında derece yaptı . Burslu okumaya hak kazandı . Ayrıca Tales matematik olimpiyatlarında finale kaldı . Aydın bize çok uzak olduğu için gidemedik .

Evde televizyon , telefon, tablet ,akıllı saat, diz üstü bilgisayar da var . Onunla da oynuylar . Folik asit de içmedim .
özetle
Yaşasın çok kardeş , yaşasın çok çocuk 😂
 
ikitane oğlum var.biri 2015 doğumlu diğeri 2017. kendi kültürümüzde yetiştirebilmek için elimden geleni yapıyorum.şuan biri kola teklif etse oğluma al tadında bak dese direk zehir diyebilecek yapıda.diğer daha küçük çok kestiremeiyorum.davranışları çoğu zaman ağzımı açık bıraktırıyor.bu yaşta bu olgunluk diyorum bazen....
 
Çağırmıssın geldim kazen abi . Benim de dört z kuşağı çocuğum var . Mesajlarının hepsini okudum.
İlk olarak beslenme.
Doğdukları ilk günden evde kazan yemekleri pişer . Benim cocuklar kültürümüze ait tüm yemekleri yiyorlar .
Şöyle ki ; yer sofrası kuruyoruz . Tabak , çanak salata vs . Tencere de kepçe ile yanımızda . Hangi yemekse doldur doldur ye .
Soğanı , ev yapımı turşuyu çıtır çıtır yerler yanında . Kuru fasulyeye ekmek de banarlar .

Sokakta oynamayı severler . Bir numara tekti. Ben yanında çıkar beklerdim o doyuncaya kadar oynardı .2, 3-4 olunca, biraz da büyüyünce camdan bakıyorum. Erkekler maç yaparken her hafta bir ayakkabı yırtar oldu. Pantolon bir düşmeye bakıyor . Dizler parçalanıyor .
Okullarında açılan ; kayak, buz pateni, yüzme (belediye ücretsiz açtı ) hocaları arayıp çok yetenekli oldukları , devam etmemiz gerektiği , milli sporcu olabilecek ışık gördüklerini ifade ettiler .
Folklor yöre oyunları kursunda daha ilk provada hocamız , kızımı yanına alarak arkadaşınızın ayakarını takip edin demişti . İl folklor takımına seçildi .
Jimnastik öğretmeni de aynı şekilde . Ben de yetişememekten devamını getirmedim . Açıkçası profesyonel sporcu olmaları gibi bir heves de oluşmadı .
Zeka oyunları turnuvalarında okullarından öteye gidemediler ama .

Okul başarısı degerlendirirsem suan iki ogrencim var . İkisi de bilim sanat merkezi öğrencisi . Bir numara ilimizdeki özel okul sınavlarında derece yaptı . Burslu okumaya hak kazandı . Ayrıca Tales matematik olimpiyatlarında finale kaldı . Aydın bize çok uzak olduğu için gidemedik .

Evde televizyon , telefon, tablet ,akıllı saat, diz üstü bilgisayar da var . Onunla da oynuylar . Folik asit de içmedim .
özetle
Yaşasın çok kardeş , yaşasın çok çocuk 😂
her anlamda yetebiliyorsanız ne mutlu size
 
Doğum Patlaması Çocukları (Baby boomer): 1946-1964 arası dünyaya gelenler. Kuralcı ve sabırlılar

Bu benim sabırda br yere kadar artık.


Y Kuşağı: 1980-2000 doğumlular. Gezi’deki çapulcu kuşağı. Yaratıcılar

Buda kızım inatçı bide.


Z Kuşağı: 2000 ve sonrası doğanlar. Gezi çocuklarının kardeşleri. Mutantlar

Buda benim minik mutangım torunum,inat ki inat yürümeye başladı evde o bizi gezdiriyor dediğim dedik.
 
gezi kuşağı olarak adlandırılmak beni çok irite etti, manasız :KK12:
 
2015 de bende var.
sayıları öğrenıyorduk saymayı bılıyor .
sayıları tanıma aşamasındaydık.
neyse zor gelir dedim.başlamayalım.
bir gün etkınlık yapıyoruz .öylesıne kızım bu kaç dedim 2,neyse bunu zaten bılır 9 sordum bıldı. 6 yı sordum bildi.karıştırır belkı dedim. şaşırdım tabi.
kızım sen nereden nasıl öğrendın bunu dedim. okulda öğretmen mi öğretti dedim.
anneeee sen öğrettin yaaaa Allahım ya dedi.
eylül 27 de 4 dolacak.uğur böcekli doğum gunu ıstıyor.bizim doğum gunlerı büsküütlü pastadan ibaretti halbuki :110:
 
Biri Z kuşağı(2010) biri Alfa(2015) iki kızım var.

Allah bize yardım etsin.

İnşallah onlara yetebilirim.
 
2004.2009 model😅bendede var çağ atliyoruz tabi bende bizim zamanımız demiyor deyilim ah 80 ler😅 2000 Milenyum yilini bekliyorduk bizim zamanda üstünden geçmiş 19.yıl 2009 yılı Alfa kuşağı ne zor sunuz oyke 2004 mutantlar cinsiyet onemlimi bilmiyorum ama mutant bir oğlum var 😅 Alfa kızım ikisinin çatışması kafayı yediriyon insana😆😆
 
Hakikaten bu devir dediğimiz anlar gün içinde adi bir hala geldi. Ne yapsakta ne söyle sekte sizin devir öğle bizim devir böğledir kullanılıyor.

Yapacak bir şey yok, bizi bizim devri bırakmak zorundayız gelecek nesillerle ayak uydurmak istiyorsak...
 
2013lü bir fıstık da bizde var. Barbiesine bale öğretmenliği yaptığı bir oyun kurmuş. Bebeğe direktif veriyor 'tamam Barbie, şimdi şuradan zıplayacaksın. Havada hareketini yapacaksın sonra dönerek yere ineceksin' Barbie'ye hareketleri yaptırırken, havada bebeği istediği figüre sokmanın biraz uzun sürdüğünü fark etti biran kaşlarını çattı, sonra bebeğe 'Merak etme Barbie, burada yer çekimi daha az olduğu için daha uzun süre havada kalabilirsin' diyor. 😄 Aynı hanımefendinin en favori oyunlarından bir diğeri Kleopatracılık. Böyle yarı uzanıyor. Ağzına yalandan üzüm verilmesini ve yelpazeyle serinletilmeyi talep ediyor.
 
x e denk geliyormuşum, sıfır rekabetçi bir insanım ama rekabetçi olmayı çok isterdim
oğlumda z kuşağına denk geliyor, yazıda bahsedilen bazı şeylere uyuyor bazılarına uymuyor, hiç sosyal medya kullanmıyor, online sosyalleşme aracı discort mu ne, yanlış yazmışta olabilirim:KK53:
sanırım z kuşağı evrensel, dünya insanı bireyler, bu da gelecekte gelenek göreneklerin turistik bir fantazi olacağının işareti..
merak ettiğim bu kadar özgüven patlaması yaşayan çocukların nasıl para kazanıp rekabet edeceği...
 
Yaptırım uygulamadıkları icin mi?
Sonunda evet diyeceklerini ve bir sey kaybetmeyecegini biliyorsun.
Oyuncagin bedeli biraz fırça yerken hali deseni izlemekse, neden olmasın?

Aynen, babamın hayırı, yoku tutarsızdı ve evete dönerdi mutlaka, bilirdim, çocuk aklımla çözmüş, otoriteyi onun üzerinden delmiş ve suistimale geçmiştim. Benimle iletişimi fazla "Arkadaş" tı ve baba gibi değil arkadaş gibi tepki verirdi. Ee arkadaşlar arasında 3-5 oyuncağın lafı mı olur? 😂

Çocuklarını kontrolde (ki bu yanlış anlaşılmasın kukla gibi edilmez zaten çocuk, dediğim gibi karakterine alanına saygı duyarsın) fazla arkadaş olanların sorun yaşaması kaçınılmaz geliyor bana. O anne baba rolünden çıkıp, arkadaş bölgesine kayınca ağırlığı gidiyor ve bu çağda da çocuğuna arkadaş olmaya hevesli çok anne baba var, hayırlısı diyorum :))
 
X