Gıdalardan tam fayda alabilmek için satın aldığımız besinlerin kalitesi kadar onları hazırlama ve pişirme şekli de son derece önemlidir. Sebze ve meyveleri olabildiğince iyi yıkayın fakat çok da ovalarsanız üzerindeki faydalı besin maddelerini yitirmesine neden olabilirsiniz. Günlük aldığınız besinleriniz arasına çiğ sebze ve meyveye daha fazla yer verin.
Sebze yemeği pişirirken çok az su kullanın, yemeğin kendi buharında pişmesini sağlayın. Haşlama sularını dökmeyin, bunlardan çorba yapın. Sebzeleri çok fazla pişirmeyin. Yemekleri pişirmeden önce içine koyacağınız soğanı önceden kavuruyorsanız çok az yağ kullanın. En iyisi, kavurmadan diğer sebzelerle beraber pişmesidir.
Kızartma yapmamaya ya da yememeye çalışın fakat canınız çok çekerse az yağ kullanın. Elbette her konuda olduğu gibi sağlıklı beslenmek konusunda da takıntılı olmayın. Bu kurallara her zaman uymanız günümüz yaşantısında zor olabilir. Yemek durumunda kaldığınız zamanlarda kendinizi kötü hissetmeyin. Sadece bu hazırlama ve pişirme yöntemlerini alışkanlık haline getirin, ilk başlarda tadı farklı gelse de zamanla zevk alacağınızı kendinize hatırlatın.
Sindirim sistemi, zihinsel durumlardan çok etkilenir. Bu da günlük hayatımızı doğrudan etkiler. Yediğimiz yemeğin kalitesi ve yeme şeklimiz de sindirim sisteminin doğru çalışması için önemlidir. Sağlıklı bir sindirim sistemi sayesinde, yogadan çok daha verimli sonuç alabiliriz.
Yoganın her bölümünde olduğu gibi beslenme konusunda da farkındalık ön plandadır. Yemeğinizi yerken yavaş olmanız bunun ilk şartı olarak verilebilir. Böylece, hem yediğiniz yemeğin zevkine varabilir hem de sindirime yardımcı olabilirsiniz. Bunun için, yiyeceğinizi her zaman küçük parçalar halinde ağzınıza atın ve olabildiğince çok çiğneyin. Çok çiğneme konusunda başlarda sıkıntı yaşayabilirsiniz ama unutmayın ki herşey alışkanlıktan ibarettir. Birkaç kez kendinizi çok çiğnemeye yönlendirirseniz sonrasında buna alışacaksınız.
Yemek hazırlarken ya da yerken sorunlarınızı düşünmemeye gayret edin. Düşüncelerinizi baskılamayın, yalnızca dikkatinizi başka yerlere yönlendirin. Eğer yemeği siz hazırlıyorsanız, sebzeleri koklayın ya da hoşunuza giden baharatlarla yemeğinizi çeşitlendirin. Yerken ise, tadından ve kokusundan yola çıkarak içindeki malzemeleri tahmin etmeye çalışın. Olumsuzlukları dışarda bırakmanın en kolay yolu, dikkati başka yöne çevirmektir.
Günlük koşturmaca içerisinde bunları uygulamak zor görünebilir ama aslında yapmanız gereken tek şey o an yaptığınız faaliyete odaklanmanızdır. Yoganın temel hedeflerinden biri olan odaklanmanın da böylece hayatınıza yayılmasını sağlamış olursunuz.
Sebze yemeği pişirirken çok az su kullanın, yemeğin kendi buharında pişmesini sağlayın. Haşlama sularını dökmeyin, bunlardan çorba yapın. Sebzeleri çok fazla pişirmeyin. Yemekleri pişirmeden önce içine koyacağınız soğanı önceden kavuruyorsanız çok az yağ kullanın. En iyisi, kavurmadan diğer sebzelerle beraber pişmesidir.
Kızartma yapmamaya ya da yememeye çalışın fakat canınız çok çekerse az yağ kullanın. Elbette her konuda olduğu gibi sağlıklı beslenmek konusunda da takıntılı olmayın. Bu kurallara her zaman uymanız günümüz yaşantısında zor olabilir. Yemek durumunda kaldığınız zamanlarda kendinizi kötü hissetmeyin. Sadece bu hazırlama ve pişirme yöntemlerini alışkanlık haline getirin, ilk başlarda tadı farklı gelse de zamanla zevk alacağınızı kendinize hatırlatın.
Sindirim sistemi, zihinsel durumlardan çok etkilenir. Bu da günlük hayatımızı doğrudan etkiler. Yediğimiz yemeğin kalitesi ve yeme şeklimiz de sindirim sisteminin doğru çalışması için önemlidir. Sağlıklı bir sindirim sistemi sayesinde, yogadan çok daha verimli sonuç alabiliriz.
Yoganın her bölümünde olduğu gibi beslenme konusunda da farkındalık ön plandadır. Yemeğinizi yerken yavaş olmanız bunun ilk şartı olarak verilebilir. Böylece, hem yediğiniz yemeğin zevkine varabilir hem de sindirime yardımcı olabilirsiniz. Bunun için, yiyeceğinizi her zaman küçük parçalar halinde ağzınıza atın ve olabildiğince çok çiğneyin. Çok çiğneme konusunda başlarda sıkıntı yaşayabilirsiniz ama unutmayın ki herşey alışkanlıktan ibarettir. Birkaç kez kendinizi çok çiğnemeye yönlendirirseniz sonrasında buna alışacaksınız.
Yemek hazırlarken ya da yerken sorunlarınızı düşünmemeye gayret edin. Düşüncelerinizi baskılamayın, yalnızca dikkatinizi başka yerlere yönlendirin. Eğer yemeği siz hazırlıyorsanız, sebzeleri koklayın ya da hoşunuza giden baharatlarla yemeğinizi çeşitlendirin. Yerken ise, tadından ve kokusundan yola çıkarak içindeki malzemeleri tahmin etmeye çalışın. Olumsuzlukları dışarda bırakmanın en kolay yolu, dikkati başka yöne çevirmektir.
Günlük koşturmaca içerisinde bunları uygulamak zor görünebilir ama aslında yapmanız gereken tek şey o an yaptığınız faaliyete odaklanmanızdır. Yoganın temel hedeflerinden biri olan odaklanmanın da böylece hayatınıza yayılmasını sağlamış olursunuz.