Yo Yo Sendromu

deniz_gunes

Hayat devam ediyor...
Kayıtlı Üye
9 Temmuz 2007
17.040
11.252
Yo Yo Sendromu

Dünyada birçok ünlü sadece kilo verme amaçlı kişiye özel olmayan, beslenme alışkanlıklarını değiştirmeyen ama hızlı kilo verdiren yöntemler uygulamaktadır. Bu verilen kiloların korunmadan daha fazlası ile geri alınması ve bu şekilde diyet yapan ünlü ünsüz herkesin bir daha zayıf bir daha kilolu görünmesine “ yo yo sendromu ” denilmektedir. Ülkemizde de bu yöntemleri bazı ünlüler bilinçsizce uygulamaktadır. Bu sadece türk kadınının değil dünyada bilinçsizce verilen tüm kadınların sorunudur.


Kimler Risk Altında?
Kilo sorunu olan kadın erkek herkeste hızlı kilo verme, bu kiloları belirli bir sürede koruyamama ya da hiç korumama daha sonra ise diyetten sıkılıp yeme atakları ile birlikte ilk diyete başladığı kilodan daha fazla kilo alarak bu değişimi geçirme riski vardır. Ancak erkeklerde kadınlara oranla görülme sıklığı daha az olmaktadır. Çünkü erkekler fiziksel aktiviteyi ön plana çıkaran beslenme programlarını daha uzun soluklu yapabilme yeteneğine sahiptirler. Aslında en önemli fark erkeklerin diyete bakış açılarında yaşam tarzı değişikliklerini daha kolay benimseyebilmeleri yatmaktadır.

Bundan 5 yıl önceye kadar daha çok ünlülerde gördüğümüz bu durum; güzellik ve estetik kaygıların artması, görsel ve yazılı basında kilo verme ile ilgili birçok beslenme bilgisinin bulunması, incelik ve zerafet kavramlarının bireyin kişisel yaşamının önüne geçmesi nedeniyle sadece ünlülerde değil toplumun her kesiminde artık görülmektedir.

Nedenleri bilimsel olarak sıralandığında;

Aşırı yemek yeme ataklarının periyodik olarak tekrarlanması
Sürekli kilo vermek amaçlı diyet uygulama
Kendi sosyal yaşamına uymayan diyetleri kilo verme pahasına devam ettirme
Zayıflama ilacı kullanımı
Diüretik kullanma
Diyet kampları
Psikolojik durum değişiklikleri
Akapunktur ile sıkı diyetler
Toplu şişmanlık tedavileri olarak sıralanabilmektedir.


Kış Mevsimi ıle Kilo Artışı Doğru Mu?
Aslında kış mevsiminde bireylerin kilo almaları normal bir durum değildir. Çünkü yaz kış tüm hanımlar ve beylerde metabolik değişiklikler çok farklı değildir. ıklimin bazal metabolizma hızı üzerine etkileri çok düşüktür. Yani kışın metabolizma azalabilir fakat öyle tahmin edildiği kadar belirgin değildir. Özetle metabolizma olarak kilo alınmaz. Kış mevsiminde yeme alışkanlıklarımızdaki değişiklikler ve fiziksel aktivitenin azalması nedeni ile kilo alımı artmaktadır. Bireylerin evlerine kapanmaları, cips, tatlı, kuruyemiş ve pastaların çok fazla kilo alımlarını tetikleyebilir.

Peki kilo alıp vermenin psikoloji üzerinde etkileri nelerdir;

Uzun süreli psikoloji çalışmaları gösteriyor ki; bireyin diyetten bağımsız olarak vücut imajındaki olumlu değişiklerin bireyin psikolojisini de olumlu hale getirdiği yönündedir. Ancak bazı kavram kargaşalarını ortadan kaldırmak gereklidir. Bazen bireylerde kilolu olmak mutsuzluk, anksiyete, iç dünyada bunalımlar, günlük yaşamdaki kalitede düşüşe bağlı olarak içe kapanıklık belirgin seyrederken yüzünde gülümsemenin olmuş olması mutlu görünür sendromunun olduğunu açığa çıkarmaktadır. Ancak kilo verdiklerinde hem yüzlerinde gülümseme içlerinde ise huzur, kendine güven ve mutluluk hissedilir. Tekrar kilo aldıklarında ise depresyon ve obsesyon kaçınılmaz, geri dönüşümü zor olan klinik tabloyla açığa çıkar.


Genel öneriler;

3 ana öğün mutlaka tüketmeye özen göstermeli
Sevilen fiziksel aktiviteler yapılmalı
Sağlıklı yağlarla kalp sağlığını koruyucu beslenilmeli
Taze ucuz ve mevsime uygun sebze ve meyve tercih edilmeli
Kansızlığı önlemek için demir destekli, kemik sağlığı için kalsiyum destekli beslenilmeli
Daha az şeker ve tuz tüketilmeli
Rafine tahıl ürünleri yerine liften zengin kepekli yulaflı besinler tüketilmeli
Sağlıklı yemek hazırlama ve pişirme yöntemleri kullanılmalıdır.

 
Son düzenleyen: Moderatör:
Yo-yo Diyetleri Hasta Ediyor

Birkaç kilo fazlanız var ve bunlardan kurtulmak istiyorsanız işiniz kolaydır.

Kilo yönetiminde zorluk, alınan kilolar fazlalaştıkça ortaya çıkmaktadır. Özellikle olmanız gereken ağırlığın yüzde 10’unu geçmişseniz işiniz daha da zorlaşacaktır. Eğer 3-5 kilo gibi bir fazlalıktan kozmetik nedenlerle kurtulmak istiyorsanız göstereceğiniz sıradan çabaların, arkadaşlardan alınan bildik tüyoların, komşu ve akraba akıllarının işe yarayacağını söyleyebilirim. Ancak böyle bir durumda bile en doğru olanı bir diyet uzmanıyla işbirliği yapmanızdır.

3-5 kilodan fazla vermeniz gerekiyorsa

Eğer vermeniz gereken kilolar çoksa bakış açınızı mutlaka değiştirmelisiniz. Özellikle vücut ağırlığınızın yüzde 3-5’ten daha fazlasından kurtulmayı düşünüyorsanız soruna farklı yaklaşmalısınız. Çözümü sadece yiyecek-içecek kısıtlaması gibi görmemeniz, aktivite artışını, kas kazanımını ve yeme davranışı değişikliklerini de uygulamaya koymanız zorunlu hale gelmiş demektir.

Böyle bir durumda önünüze konan diyetin işe yarayıp yaramadığını iyi sorgulamalısınız. Daha da önemlisi bu beslenme planının size zarar verip vermeyeceğini iyi anlamalısınız. Yapacağınız diyetin sizi zayıf ama hastalıklı ve daha yaşlı biri haline getirebileceğini unutmamalısınız. Birkaç kilo kaybedeceğim diye beden ve ruh sağlığınızı riske sokmamalısınız. Size sunulan beslenme planı eğer çok kolaysa, "her şeyi istediğiniz kadar yiyebilirsiniz" gibi saçma sapan önerilerde bulunuyorsa ve çok kısa bir sürede hızla zayıflatacağı iddiasındaysa, o programlara veya uzmanlara şüpheyle bakmalısınız.

Nedir bu yo-yo diyetleri?

Beslenme planını sorgularken bu planın besin unsurlarını dengeli bir şekilde içerip içermediğine dikkat edin. Planda yeteri kadar meyve, sebze, posa, vitamin, mineral, esansiyel yağ asidi bulunup bulunmadığını, kalori kısıtlayarak teşvik edip etmediğini, çok düşük kalorili bir beslenme planı olup olmadığını, uzun süreli bir kilo verme mantığına uyup uymadığını dikkatle inceleyin. Popüler diyetlerin çoğu kez tek yönlü beslenmeye yönelttiğini, proteini aşırı tüketmeye veya yağ ve karbonhidrat kullanımını kısıtlamaya teşvik ettiğini unutmayın. Bütün bu yaklaşımların orta ve uzun vadede verdiğiniz kiloları geri almaktan başka bir anlamı olmadığını hatırlayın.

Eğer yukarıda saymaya çalıştığımız yaklaşımları dikkate almazsanız siz de bir "yo-yo tarzı diyet" kurbanı haline gelebilirsiniz. Bu tür diyetler sürekli kilo aldırıp verdiren, yanlış ve şarlatan beslenme planlarıdır. Sizi birkaç gün veya haftada fazla miktarda kilo kaybı vaatleriyle yola çıkarır. Doğrudur, gerçekten de hızla kilo kaybedersiniz ama kaybettiklerinizin çoğu yağlarınız değil, su birikiminiz ve kaslarınızdır.

Uzun süreli uygulanması olanaksız olan bu acayip beslenme planlarını en fazla bir ay sonra bırakır, kötü beslenme alışkanlıklarınıza yeniden geri dönersiniz. Bu diyetler sinir bozucu, kişisel güveni azaltıcı ve stresi artırıcı olmalarının yanında, hatalı kilo verdirmeleri nedeniyle de zararlıdır. Sürekli kilo alıp vermenin yaşam kalitesini azalttığını, ruh sağlığını bozarak bir süre sonra diyet takıntılarına ya da düşmanlıklarına yol açtığını, daha da önemlisi yaşam süresini kısalttığını gösteren çalışmalar var. Bu çalışmaların yenileri ile de desteklenmesi gerekiyor ama siz yine de yo-yo diyetlerinden uzak durun. Sağlığınızı bu şarlatan diyetlerin yanlışlarından koruyun.


-alıntı-
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…