Yıkama yağlama yaltaklanma

vesikaliyarim .!.:

Başlık için kusura bakmayın ama başka türlü net anlatamam.

Başta iş hayatı ve diğer topluluklarda sizce işler hep karar vericiler ve onlara yarananlar için mi iyi gidiyor? Yani bir işi iyi yapmanızın hiçbir önemi yok ve sadece ve ancak baştaki birilerine yağlama yıkama yaparsanız ancak biyerlerde tutunabiliyorsunuz...Ben hayatım boyunca bunu yaşadım, birilerini pohpohlamadım sadece gerektiği yerde takdir ettim ama yaptığım işte hep iyiydiö..Ama baktığımda bunun değeri kimse tarafından takdir edilmedi çünkü kimse arkamda değildi..

Ya en ufak bi hobi amaçlı topluluğa bile girdiğimde bile bunu görüyorum, hoca ve onun adamları, eski tanıdıkları ön planda diğerleri figuran rolünde...

Bu benim bi şanssızlıgım mı yoksa benim de birlerine mutlaka yaltaklanmam mı gerekiyor hata bende mi? Peki ya sizlerin içinde de kendini benim kadar dışlanmış hisseden var mı? Yani bugun kendimi çok kötü hissediyorum, yine benzer bir olay yaşamamla tüm hayatım gözümün önüne geldi ve hayatım boyunca yaltaklanamadığım için dışlandığımı farkettim..Belki de yalnız olmadığımı bilmek ya da sorun bendeyse anlamak istedim konu açarak

Genişletmek için tıkla...

Kesinlikle yalaklar kazaniyor göt yalanyanlar le üstünde tutuluyor

Tardis_2718 .!.:

Evet düzen bu şekilde işliyor.Ben de uzun süre mobinge maruz kaldım.Psikolojik tedavi bile gördüm.Kimseyle yakın arkadaşlık bile kurmuyorum

Genişletmek için tıkla...

Bemde yaptığım işin üstüne yatmaya çalışıyorlar. Piskolojim bozuldu. İnsan iş hayatından etkilenir mi bu kadar diyordum. Demek ki tek ben değilim.

Yalakalığın işe yaradığı durumlar da var evet. Ama sizin başarınızın özellikle de özgüveninizin önüne kimse geçemez. Sadece kimyanız tutmaz, enerjisiniz bir değildir, kafa yapınız uymaz vs. Herkesle anlaşmak pek mümkün değildir zaten. Lise son sınıfta bankada staja başlamıştım ilk günden bitişe kadar benden önce ki kızdan bahsedip onu övüp durdular neymiş kız onlara masaj yapıyormuş, onlar demeden hemen ne istiyorlarsa anlıyor alıp geliyormuş. Kölelik pek hoşlarına gitmiş bana '' sen biraz bize soğuksun sanki '' dediler ben de '' masaj yapmam eğer kastettiğiniz buysa işim bu değil ama almamı, getirmemi istediğiniz bir şey varsa yaparım '' demiştim tabi işle ilgili. Ama o kendini beğenmişler dışında gayette sevilen, saygı duyulan, tanınan biri oldum sadece stajyer olarak diğer bankada çalışanlar bile bana '' hoşgeldiniz naz hanım nasılsınız? '' derdi çok güzel sohbet ederlerdi. Kişiyle alakalı.

domdom12 .!.:

Bemde yaptığım işin üstüne yatmaya çalışıyorlar. Piskolojim bozuldu. İnsan iş hayatından etkilenir mi bu kadar diyordum. Demek ki tek ben değilim.

Genişletmek için tıkla...

Evet günün çoğu ordayız ve o insanlarla mecburi ilişki içindeyiz.Ben yer değiştirdim.Simdiki iş yerimden ve arkadaşlarımdan memnunum.Ama hala üzerimde etkileri var.Baska başka şeylerde.Emzirmw dönemim başlayınca ilaca döneceğim tekrar

vesikaliyarim .!.:

Gerçekten mi üzüldüm. İşini çok iyi yapanlardan mıydınız peki sebep neydi

Genişletmek için tıkla...

Teşekkür ederim.Bence işimin iyi olmasiyla alakası yok.Zaten öğretmenim.Belli bir grup vardı ve herşey onların isteğine göre olurdu.Ama herşey.Yurt nobetlerini onlar istediklerini alırdı, ders programları onlara göre olurdu , sınıflar onlara göre...hayal edebileceğiniz herşey.Ben hayırı çok kolay kullanan biriyim ve eskiden böyle şeylere itiraz ederdim.Simdi dünya yansa umrumda değil .Düşünün ki ben bir ayda 2 kez pazar yurt nöbeti tuttum.ogretmenler bilir pazar nöbeti yurtta en istenmeyen nöbet.Neyse böyle böyle işler kötüye gitti.

Bence dislananlar olarak toplanip yagcilari ve yaglananlari dislayalim.

vesikaliyarim .!.:

Başlık için kusura bakmayın ama başka türlü net anlatamam.

Başta iş hayatı ve diğer topluluklarda sizce işler hep karar vericiler ve onlara yarananlar için mi iyi gidiyor? Yani bir işi iyi yapmanızın hiçbir önemi yok ve sadece ve ancak baştaki birilerine yağlama yıkama yaparsanız ancak biyerlerde tutunabiliyorsunuz...Ben hayatım boyunca bunu yaşadım, birilerini pohpohlamadım sadece gerektiği yerde takdir ettim ama yaptığım işte hep iyiydiö..Ama baktığımda bunun değeri kimse tarafından takdir edilmedi çünkü kimse arkamda değildi..

Ya en ufak bi hobi amaçlı topluluğa bile girdiğimde bile bunu görüyorum, hoca ve onun adamları, eski tanıdıkları ön planda diğerleri figuran rolünde...

Bu benim bi şanssızlıgım mı yoksa benim de birlerine mutlaka yaltaklanmam mı gerekiyor hata bende mi? Peki ya sizlerin içinde de kendini benim kadar dışlanmış hisseden var mı? Yani bugun kendimi çok kötü hissediyorum, yine benzer bir olay yaşamamla tüm hayatım gözümün önüne geldi ve hayatım boyunca yaltaklanamadığım için dışlandığımı farkettim..Belki de yalnız olmadığımı bilmek ya da sorun bendeyse anlamak istedim konu açarak

Genişletmek için tıkla...

Bir süredir uzaktan çalışıyorum daha iyi gibiyim sanki. Çalışmak, para kazanmak, üretmek, kimseye eyvallahının olmaması iyi hoş güzel de Türkiye'de iş hayatının ne kadar toksik ve tiksindirici olduğunu ülkeyi terk ettiğimizde fark ettim.
İnsanlardan kaçıyorum artık zerre tahammülüm kalmadı. Çalışmak erdemdir diyenin ağzına da terlikle vurasım geldi insanın tembellik hakkı da olmalıymış. Diğer yandan eğitimli,kafası tıkır tıkır çalışan,genç,asgari ücrete dahi mantık çerçevesinde işleyen her işi yapmaya hazır milyonlar karamsarlıkla evlerinde oturuyor bu insanları gördükçe şükredesim geliyordu.

Çalışmak güzel şey olay para kazanma motivasyonu değil bir uğraşı olmalı insanın yoksa hayat anlamsızlaşıyor diye düşünmekteydim ..emeğinizin karşılığını alamıyorsunuz üstelik kazancınızı yiyecek vaktiniz olmuyor, gezecek zamanınız olmuyor, ailenize yeteri kadar zaman ayıramıyorsunuz, Türkiye'de iken çevremde gözlemlediğim üzere çocuklar büyürken bile yanlarında olamıyorsunuz anneleri olarak ve herşeyi her planı emeklilik sonrasına öteleyip duruyorsunuz, sanki o yaşları görebileceğimizin garantisi varmış gibi? görsek bile aynı enerjide olabilecekmişiz gibi?

Eli değil çenesi işleyenler ön planda hepsi mikrop yüzsüz, omurgasız, cinsiyetsiz bunların. Ofisteki çaycı hanım ablalar çay getirebiliyorken bu kişiler kalkıp üst kata çıkıp mutfaktan çay alıp alt kata inip müdürüne götürürlerdi. Her daim güleryüzlü, keyfim yerinde, iş yerimde mutluyum imajı vermek için sürekli kahkahalar ile sahte neşe gösterileri de yaparlardı. Hiç sekmez Aralık ayının başından itibaren işverenlere müdürüne iyice yavşamaya başlarlar ve aralığın sonuna doğru çok cici zam isterler ocak ayı maaşını da zamlı alabilmek için ultra yalakalıklara devam ederlerdi. Altı üstü herkes gibi ekmeğinin peşindesin yahu ne gereği var eğilip bükülmeye..zamanı gelince atıl pozisyona düşerler de o zaman görürüm o herşeyin en doğrusunu en iyisini en güzelini müdürüm bilircileri.

yenGEnC .!.:

evet böyle seyler var. eski patronumun salak salak esprilerine kahkahalarla gülen, adamin yasli aile dostu gelince kalkip onun elini öpen yeni mezun kiz 4. ayinda birim yoneticisi olmustu mesela:)

Genişletmek için tıkla...

Kim onu yönetici olarak pipisine takar?
Bundan yillar önce benzerini yaşadık ve ekip olarak küçük sibop yönetici kirintisini devirdik.

İşinizi en iyi şekilde yapın. Hatta en iyisi olun. Ne dışlaması insanlar etrafınızda döner.

Tabi insan ilişkileri de önemli..

ulasimiz .!.:

İşinizi en iyi şekilde yapın. Hatta en iyisi olun. Ne dışlaması insanlar etrafınızda döner.

Tabi insan ilişkileri de önemli..

Genişletmek için tıkla...

Hiç çalıştınız mı

vesikaliyarim .!.:

Hiç çalıştınız mı

Genişletmek için tıkla...

Tabi ki.. Kendimi bildim bileli...