Yauz Sultan Selim

fely

Geçici Olarak Hesap Pasiftir !
tek ayak cezası
Kayıtlı Üye
10 Mayıs 2007
766
2
Filmlere konu olabilecek hayatı babasının bedduasına uygun olarak geçmiş ilginç osmanlı padişahıdır.

Ünü henüz şehzadeyken yeniçeri arasında yayılır. Babası ikinci Beyazıt'ın yumuşakbaşlı ve sakin yaradılışlı olması, fütuhata pek meraklı olmaması yeniçerileri kızdırır ve "yavuz padişah isterüz" diye ayaklanan yeniçerinin başına geçer yavuz sultan selim. Nihayetinde babasını devirip imparatorluğun başına geçer.

Bu noktada rivayet edilir ki babası yavuz'a üç bedduada bulunur:
"oğul, hayatın at üzerinde geçsin girdiğin her savaştan zaferle çıkasın ciğerlerini görerek ölesin"

Garip bir şekilde yavuz sultan selim'in 8 yıl ve birkaç ay süren saltanatı at üzerinde , seferde geçmiştir. Girdiği her savaştan zaferle çıkmış, osmanlı hazinesini kendisinden sonra gelip 46 yıl hüküm süren oğlu süleyman'dan daha fazla hazine doldurmuş ve kendi mührü devletin yıkılışına kadar (ve halen) topkapı sarayı'nın hazine dairesinin üzerinde kalmıştır. En nihayetinde herkesin bildiği gibi sırtında şirpençe adı verilen bir çıban çıkmıştır.

Hekimbaşı hasancan'a çıbanı patlatmasını söyler. Hekimbaşı itiraz etse de padişah ısrar eder ve çıban patlatılır. Rivayet odur ki padişah sırtına tutturduğu gümüş bir tepsiyle çıbana bakar, çıban çok derindir ve oradan ciğerlerini görür.

Bu noktada hekimbaşı ile arasında şu konuşma geçtiği yazılıdır kaynaklarda:

-hasan can bu ne haldir?
-hünkâr'ım, allah'a varmak zamanıdır?
-çocuk, sen bunca zamandır bizi kiminle bilirdin?

Çok güzel şiirler yazabilecek kadar ince ruhlu bir insan olan yavuz'un aynı zamanda tahtın bekası için akraba ve kardeş kıyımı yapmış olması da enteresandır. Osmanlı imparatorluğu'na, yaptığı mısır seferi sonucunda başlı başına ayrı bir kimlik vermiş, hilafeti getirmiş, osmanlı devlet yapısında köklü değişikliklere neden olmuştur ki bu değişikliklerin osmanlı'nın yıkılışını hazırlayan sebepler olduğunu iddia eden tarihçiler de az değildir.

Sol kulağındaki küpesi, mekke seferindeki bir cuma hutbesinin eseridir. O zamanki adetlere göre hutbeler, o yerin fatihi adına okutulurdu. Mekke fethedilince beytullah'da kılınan ilk namazda imamın kendisinden "hakim-i harameyn" (harem-i şerif'in -kabe'nin) hakimi ) diye bahsetmesi üzerine itiraz etmiş ve "biz buranın hakimi değil, kölesiyiz" diyerek o zamanlarda kölelik sembolü olan küpeyi sol kulağına takmıştır.

Mısır seferinden sonra kutsal emanetleri topkapı sarayına getirtmiş, başına 39 tane hafız koyup kendisi de aralarına karışarak (sarayda olduğu zamanlarda) kendisi de aralarına karışarak 40 kişi olmak suretiyle sürekli Kuran okutmuştur. Bu adet osmanlı devletinin ömrü boyunca devam etmiştir. Şu anda kutsal emanetler bölümüne giderseniz orada sürekli kuran okuyan bir imamın bulunduğunu görürsünüz ki bu gelenek tek kişiyle de olsa devam etmektedir.
(alıntı)
 
yavuz sultan selim han....
şiirlerinin hastasıyım :smiley-cool:
nur içinde yatsın
 
yavuz sultan selim ortaokul yıllarımdan beri diğer padişahlardan ayırdığım daha bir önemsediğim ve de yaptıkları aklımda kalan tek (ne yazıkkı ) padişahtır ondan sonra kimse osmanlı hazinesini onun kadar zenginleştiremiştir.. kulağında kupesiyle, şiire düşkünlüğüyle ama aynı zamanda tam bir savaş adamı olmasıyla çok farklıdır..
 
böyle bir adamın çıbandan ölmesi ne kadar acı bişey değil mi , o kadar savaştan başarıyla çık çıbandan öl :1no2:
 
evet babasını katleden bir cellat oluşu da duygusal kişiliğini daha bir güzel ortaya koymuştur
 
evet babasını katleden bir cellat oluşu da duygusal kişiliğini daha bir güzel ortaya koymuştur

o zamanın şartlarını şimdiki zamanla karıştırmamak lazım, ayrıca baba kardeş katliamını da tek yapan padişah o değildir
 
o zamanın şartlarını şimdiki zamanla karıştırmamak lazım, ayrıca baba kardeş katliamını da tek yapan padişah o değildir

dünyada 10milyar sinek var hepsi b.k yiyor çogunluğun yaptığı hareket dogrudur dşye birşey mümkün olamaz
 
dünyada 10milyar sinek var hepsi b.k yiyor çogunluğun yaptığı hareket dogrudur dşye birşey mümkün olamaz

o sinek olmanın getirdiği birşeydir, bunlarda o dönemde devletin başında bulunmanın getirdği şeyler, insan hakları vb. gibi insanlığın henuz haberdar olmadığı, hatta devlet varlığının insan varlığından daha önde tutulduğu bir dönemden bahsediyoruz .....
 
yazuz sultan selım sadece bır tabak yemek yermıss:1shok::uhm kadar buyuk zengın padısahh:1ninca:lampiri11
 


mısır seferi sırasında önünde peygamberimizin rehberlik yaptıgı bir padişah için bu yorumlar çok üzücü...:1no2:
 
mısır seferi sırasında önünde peygamberimizin rehberlik yaptıgı bir padişah için bu yorumlar çok üzücü...:1no2:

canım sen tüm mesajları tam okumamışsın sanırım, ben kendisini savunuyorum onun hakkında hoş olmayan şeyler söyleyen arkadaşa karşı, lütfen baştan sona bir kez daha oku mesajların hepsini....
 
canım sen tüm mesajları tam okumamışsın sanırım, ben kendisini savunuyorum onun hakkında hoş olmayan şeyler söyleyen arkadaşa karşı, lütfen baştan sona bir kez daha oku mesajların hepsini....

canım yazdıklarım senin için değil kusura bakma ...
 
yavuz sultan selim babasını değil, kardeşlerini katlettirmiştir, babası sadece tahttan erken ayrılmak durumunda bırakıldı...
en sevdiğim padişahlardan biri ve doğuya en çok sefer yapan padişahlardan biri.
 
evet babasını katleden bir cellat oluşu da duygusal kişiliğini daha bir güzel ortaya koymuştur


babasını katlettiğini nereden çıkardınız, engin tarih bilginizi yeniden gözden geçiriniz!!! okuyanlara da yanlış bilgi veriyorsunuz
 
mısır seferi sırasında önünde peygamberimizin rehberlik yaptıgı bir padişah için bu yorumlar çok üzücü...:1no2:

bunun ispatını kaynak göstererek yaparsanız memnun olurum .dinimizde kur'an-ı kerim ve hadis-i şerifler dışında neyi rehber seçiyorsunuz şimdi bunu merak ettım ;çünkü bu iddianız her ikisinde de yer almamaktadır.
ha babasını öldürmüş ha zorla tahttan indirip bedduasını almış ikisi arasında çok bir fark var mıdır ??? aman canım sen de babasını degıl kardeşi ve yigenlerini öldürmüş bu da bir şey mi !!! padişahım çok yaşa ayrıca açıklaması her ne olursa olsun cana kıymayı onaylıyor olmanız da da vahim bir durumdur ( birisi sevmek ya da nefret etmek herkesin kendi insifiyatindedir kimse kimsenin görünüşünü değiştiremez her gerçek her yerde söylenmez bu da insanların işine gelmez)
 

kaynak istiyorsanız, açın ilköğretim ya da ortaöğretim tarih kitaplarını bakın. ayrıca ne alaka kuran-ı kerim şimdi, siz kuran-ı kerimi örnek alarak mı babasını öldürdüğünü iddia ediyorsunuz. . eğer böyle ise gerçekten sizin tarih bilginiz de din bilginiz de "beyaz ötesi"... bilgilendireyim yavuz sultan selim den yüzyıllar önce kuan-ı kerim inmişti zaten.

babasını öldürmekle tahttan indirmek arasında tabiki fark var!!! anlayamıyorsanız aradaki farkı sizin sorununuz, anlayışınızı geliştirin, algılama teknikleri öğrenin ne diyeyim...

o zamanki devlet geleneklerine göre kardeş katli mübah, yavuz öldürmese kardeşleri onun peşine düşer, bu zamanın şartlarına göre değerlendirilemez tarih!!! bunu da engin tarih bilgilerinizin bi kenarına iliştirmek isterim!!!!

cana kıymayı onaylıyorum evet, ama hangi durumlarda olduğu önemli, mesela ben apo itini beslemez, öldürürdüm, dağdakileri canlı getirmez, oracıkta gebertir, leşlerini de kurda kuşa bırakırdım...durum bu

kimsenin görüşünü değiştirmeye çalışmıyorum, çarpıtılan gerçekleri açıklıyorum... son olarak ya doğru bilgi verin ya da hiç bilgi vermeye çalışmayın..
 
görüş paylaşımı,tartışma medeni seviyede olmalıdır ;görüşlerimi eleştirebilirsiniz ama şahsıma yönelık şunu ögrenin bunu yapın şeklinde yargılarda bulunamazsınız o zaman benım de size yanıtım siz kimsiniz olur öncelikle bu bir benim neyi alıntı yaparak soru sordugumu farkedemezdıyseniz yanıt yazmadan(daha dogrusu saldırmadan) tekrar hatta tekrar okuyunuz
ben yok efendim ' Mısır seferi sırasında önunde Hz.muhammed(s.a.v.) rehberlik yaptıgı bir padişah oluşunu ' hangi kaynaga dayanarak söylüyorsunuz dedim yani bu nerde geçiyor yaptığı vahşeti kastetmediğim metnimdeki anlatımda ortadadır konu bitirilip tekrar satır başı alınmıştır yazımdaki nüansa dikkat etmiş olsanız alakasız bölumler oldugunu pek tabi kavrardınız bu da iki
 

bir önceki mesajımın ilk paragrafı için özür diliyorum, yanlış anlayan kişi ben olmuşum hakkaten, sizin o sözü onayladığınızı zannederek yazılmış cümlelerdi onlar.

diğer yazdıklarım sizin yazınıza karşılıktı o konudaki fikirlerim sizin yazınız değişmediği sürece değişmeyecektir.
 
Yavuz Sultan Selim, ordusuyla beraber Mısır seferine çıkmıştı Mısır’ın merkezi Kahire’ye ulaşmak için Sina Çölü’nü geçmek gerekiyordu Kurak ve çorak bu çölü geçmek neredeyse imkânsız gözüküyordu Tüm bu olumsuzluklara rağmen Yavuz, Sina Çölü’nü ordusuyla geçmeye kararlıydı Ordu içinde bunun imkânsız olduğunu söyleyenler olduysa da onları susturmasını bildi Sina Çölü’nü geçerken yaşanan şu vaka ibretliktir:
Sina Çölü’nde yıllardan beri yağmur yağmamasının verdiği kuraklıkla, müthiş sıcaklık ve kum fırtınası vardır Çölde ilerlerken Sultan Selim Han, bir ara atından iner Sultanın ardından tüm devlet adamları da attan iner Başta Sultan Selim Han ve tüm ordu, kurak ve çorak Sina Çölü’nde yayan yürümektedir Ordu harap ve bîtab hâle gelmiştir Fakat Yavuz, büyük bir edeb ve huşu içinde yürümeye devam etmektedir Sebebi sorulunca; bütün heybet ve azametinden sıyrılıp, sükunet ve edeple şöyle der: “Önümüzde, Fahr-i Kâinat Resûlullah Efendimiz Hazreti Muhammed yürüyüp bize yol gösterirken, at üstünde gitmekten hayâ ederim!” Yavuz ve ordusu bir hafta gibi kısa bir sürede Sina Çölü’nü geçerek tarihte eşine az rastlanır bir başarıya imza atmışlardır
Prof.ahmet akgündüz( Osmalı Kanunnameleri ve Hukuki Tahlilleri / 12 cilt.)
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…