• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Yaşam Koçu

ddrreeaamm

Aktif Üye
Kayıtlı Üye
10 Ağustos 2008
253
3
96
Manisa
Yaşam koçluğu, en basit anlatımla hayallerinizi planlara, planlarınızı da gerçeğe dönüştürmektir.


Koçla yapacağınız çalışma, kararsız kaldığınız ya da sıkıştığınızı sandığınız noktadan sizi çıkarmayı amaçlar. Bunu yaparken, size yeni bakış açıları kazandırmak gibi farklı teknikler kullanırız. Böylece hiç farkında olmadığınız ya da bugüne kadar kullanmadığınız güçlerinizi açığa çıkararak hayatınıza yeni bir yön verebilirsiniz.

Görüşmelerde, sizin önceliklerinizi dikkate alarak birlikte ortak bir strateji geliştirilir.

Neden ve niye sorularını sormayız. Geçmişe bakmayız. Şu an bulunduğunuz noktadan varmak istediğiniz noktaya nasıl varacağınıza yoğunlaşılır.

Yaşam Koçluğu, akıl ve ruh sağlığı yerinde olup, hayatında geldiği noktada kendisini mutsuz hisseden, aradığı yönü bulamayan ya da o yöne doğru nasıl ilerleyeceğini bilemeyen kişiler içindir.

Yaşam Koçluğu'nda koçun doğruları değil sizin doğrularınız hayata geçirilir.

Yapılan çalışmanın esası, sorularla duruma yeni açılardan bakmanızı, daha önce farkına varmadığınız çözümleri görmenizi sağlamaktır.

Yaşam koçu bir rehberdir. Hedefe varış ancak koçla birlikte yürümeniz, kararlaştırılan haftalık uygulamaları yerine getirmenizle mümkün olur.
 
kimler hedeflerine ulaşmak ve daha kaliteli bir yaşam sürmek için bir yaşam koçuna sahip olmak isterdi?

Bu konuyla ilgilenen arkadaşlar veya yaşam koçuyla çalışanlar veya çalışmış olanlar var mı aramızda bakalım:)
 
Son düzenleme:
kimler hedeflerine ulaşmak ve daha kaliteli bir yaşam sürmek için bir yaşam koçuna sahip olmak isterdi?

Bu konuyla ilgilenen arkadaşlar veya yaşam koçuyla çalışanlar veya çalışmış olanlar var mı aramızda bakalım:)

çalışmadım ama çalışmak isterdim şu aralar çok ihtiyacım var desteğe...
 
Merhaba,

Ben de uzun zamandır araştırıyorum, fikir edinmek adına sormak istiyorum.
Kendimce hayattan beklentilerim var ama bir türlü istediklerimin olmadığını düşündüğüm içinde
Yaşam koçu Nilda Ferhan Efeçınar'dan randevu aldım, çok dolu olduğundan ocak ayına randevu alabildim.

Randevu aldım ama halen merak içindeyim! Nilda hanım veya başka yaşam koçuna gidipte çözüme ulaşan var mı?
 
Son düzenleme:
Merhaba,

Ben de uzun zamandır araştırıyorum, fikir edinmek adına sormak istiyorum.
Kendimce hayattan beklentilerim var ama bir türlü istediklerimin olmadığını düşündüğüm içinde
Yaşam koçu Nilda Ferhan Efeçınar'dan randevu aldım, çok dolu olduğundan ocak ayına randevu alabildim.

Randevu aldım ama halen merak içindeyim! Nilda hanım veya başka yaşam koçuna gidipte çözüme ulaşan var mı?

Aslında sonuç almamak ve almak seninle ilgili olan bişey yaşam koçu sana ışığı gösterecek ama kararlı olması gereken ve birlikte başladığınız çalışmada ne kadar özverili olursan o kadar sonuç alırsın diye düşünüyorum..

bugün yaşam koçundan yardım alan bi sürü insan var ve sonuç alanlar da var..yanlız bu bir psikolog gibi düşünülmemeli ama yaşam koçununda müdahale edebileceği durumlar olabilir..

ve sen yaşamında neleri değiştirmeye hazırsan ve bu değişimlerin sorumluluğunu ne kadarını almaya hazırsan yaşam koçu da sana o kadar yardımcı olabilir...ama kesinlikle olur..
denemekten zarar gelmez ama fayda gelir..
Biz bir çok düşünceyle savrulurup dururuz zihnimizin içinde o seni ordan çekip alacaktır ;)

sevgiler...
:16:
 
Aslında sonuç almamak ve almak seninle ilgili olan bişey yaşam koçu sana ışığı gösterecek ama kararlı olması gereken ve birlikte başladığınız çalışmada ne kadar özverili olursan o kadar sonuç alırsın diye düşünüyorum..

bugün yaşam koçundan yardım alan bi sürü insan var ve sonuç alanlar da var..yanlız bu bir psikolog gibi düşünülmemeli ama yaşam koçununda müdahale edebileceği durumlar olabilir..

ve sen yaşamında neleri değiştirmeye hazırsan ve bu değişimlerin sorumluluğunu ne kadarını almaya hazırsan yaşam koçu da sana o kadar yardımcı olabilir...ama kesinlikle olur..
denemekten zarar gelmez ama fayda gelir..
Biz bir çok düşünceyle savrulurup dururuz zihnimizin içinde o seni ordan çekip alacaktır ;)

sevgiler...
:16:

Teşekkürler ...:116:
 
‎''Mutsuzluğun esas sebebi asla karşılaştığınız durum değildir,durum hakkındaki düşüncelerinizdir.''

Eckhart Tolle
 
KURAL 1: “Karşına çıkan kişiler her kimse, doğru kişilerdir. Bunun anlamı şudur, hayatımızda kimse tesadüfen karşımıza çıkmaz. Karşımıza çıkan, etrafımızda olan herkesin bir nedeni vardır, ya bizi bir yere götürürler ya da bize bir şey öğretirler.”

KURAL 2: “Yaşanmış olan her ne ise, sadece yaşanabilecek olandır. Hiç bir şey, hem de hiç bir şey yaşadığımız şeyi değiştiremezdi. Yaşadığımızın içindeki en önemsiz saydığımız ayrıntıyı bile değiştiremeyiz. ‘Şöyle yapsaydım, böyle olacaktı’ gibi bir cümle yoktur. Hayır, ne yaşandıysa, yaşanması gereken, yaşanabilecek olandır, dersimizi alalım ve ilerleyelim diye. Her ne kadar zihnimiz ve egomuz bunu kabul etmek istemese de, hayatımızda karşılaştığımız her olay, mükemmeldir.”

KURAL 3: “İçinde başlangıç yapılan her an, doğru andır. Her şey doğru anda başlar, ne erken ne geç. Hayatımızda yeni bir şeyler olmasına hazırsak, o da başlamaya hazırdır.”

KURAL 4: “Bitmiş olan bir şey bitmiştir. Bu kadar basittir. Hayatımızda bir şey sona ererse, bu bizim gelişimimize hizmet eder. Bu yüzden serbest bırakmak, gitmesine izin vermek ve elde etmiş olduğun bu tecrübeyle ileriye doğru bakmak daha iyidir.”
 
Son düzenleme:
Tanıdığımız en güzel insanlar yenilgiyi, acıyı, mücadeleyi ve kaybı yaşamış olan ve diplerden çıkış yolunu kendileri bulmuş olan insanlardır... Bu kişiler yaşama karşı geliştirdikleri kendine has takdir, duyarlılık ve anlayışla; şefkat, nezaket, derin sevgiden kaynaklanan bir ilgi ve sorumlulukla doludurlar...
GÜZEL İNSANLAR ÖYLECE ORTAYA ÇIKMAZLAR. ONLAR OLUŞURLAR...!
 
Nereye bakmayı seçerseniz onu görürsünüz. Olumlu düşünceleriniz sizi istediklerinizle, olumsuz düşünceleriniz ise sizi korkularınızla karşılaştırır. İnandıklarınızla yaptığınız seçimler yaşamınızın yönünü, arkadaş seçiminizi hatta düşmanlarınızı en nihayetinde kaderinizi etkiler. Eğer etrafınızdaki insanları iyi insanlar olarak algılıyorsanız, kendinizi rahat hissedersiniz ve enerji alanınızı genişletirsiniz. Bu sayede iyi insanları yaşam alanınıza çekersiniz.

Pozitif etkiyi yaratabilmek için mücadeleniz; sizi engelleyen negatif düşünce kalıplarından kurtulmak olmalıdır. Yapmayı istediğiniz herhangi bir eylemle ilgili olarak önce negatif beklentilerinizi açığa çıkartın. Şüphelerinizi yüksek sesle dile getirirseniz zihninizden çıkartırsınız.

Aksi takdirde içinizde sürekli size kendilerini hatırlatırlar. Mutlaka yazarak ya da yüksek sesle seslendirerek yapın. Bunu yaptığınız takdirde zihninizde yaratılan boşluğa pozitif beklentinizi tekrarlayarak kendinize duyurursunuz. Gerçekleşmiş halini zihninizde canlandırmak bir süre sonra kendinize inanmanızı destekleyecektir. İnancınız <istediğinizi > gerçekleştirecektir.

Günlük yaşamınızda zihninizde, pozitif imgeler + olumlu koşullanmalar + başarılı sonuçlar yaratırsanız, zihniniz gerçek olarak algılayarak hayatınıza benzer deneyimleri çeker.

Neye inanırsak onu yaşıyoruz…

• İyiyi hak ettiğinize inanın.
• Emeklerinizin karşılığını almaya hakkınız olduğuna inanın.
• Kendinizi sevmenin gücüne inanın.
• Bencillikle kendi değerinizi korumanın farklı kavramlar olduğunun ayrımında olun ve özsaygınızı koruyun.
• Yaşamak istediğinizi seçin.
• Kararlarınızı ertelemeyin.
• Sorumluluk alın.

Unutmayın, enerji düşünceyi takip eder. İnandıklarımız ve beklentilerimiz deneyimlerimizi yaratır…
 
* Çoğu insan düşüncelerinin kendisine söylediği gibi insan olduğuna inanır.
Dünkü düşüncelerimiz ile bu günümüzü inşa ettik.
* Bir düşünceyi tekrar tekrar düşünürseniz zihninizde iz bırakır ve o düşünceye bağlanırsınız. Çok oku
yan bir insan olduğuma inanmak beni daha fazla okumaya teşvik eder.
* Bu düşünceleri bilinçli olarak... değiştirmek elimizde Düşüncelerinizin sorumluluğu üstlenin Düşüncelerini değiştir hayatın değişsin. Düşüncelerini değiştirmek bakış açını değiştirir. Sahip olduğumuz bakış açısı yaşam realitemizi yaratır. Dünkü düşüncelerimiz ile bugünü inşa ettik, bugünkü düşüncelerimiz ile yarını inşa ediyoruz.
* Şu anda mutlu değilseniz yarın nasıl mutlu olabilirsiniz. Mutluluğun bir şans işimi olduğunu sanıyorsunuz.
*Olumlu düşünmek kendini sevmektir kendini sevmekle hayatında mucizeler yaratabilirsin.
ETKİ TEPKİ YASASI
*Çekim yasası üç yasasın birleşimidir.
o Etki-tepki yasası
o Şükran yasası
o Sevgi yasası
*Düşünceleriniz enerjilerinin gücüne göre, hayatınızda ya hemen ya da gecikerek realite olur.
* Neden sonuç yasasının kolayca görülememesinin nedeni, bazen araya uzun zaman girmesidir.
* Büyük bir şirkette çalışıyorsunuz ve değerinizin bilinmediğini düşünüyorsunuz ve az maaş alıyorsunuz. Bu duruma bir tepki gösteriyorsunuz. Buradan ayrılırsanız da iş bulamıyacağınızıı düşünüyor ve korkuyorsunuz buda daha çok tepki duymanıza neden oluyor. Bilinçaltınız işinizle bağları koparır. Ertesi gün müdürünüzden şu sözleri duyarsınız ''İşten çıkarıldın''. Etki zihninizin düşünce kalıpları, Tepki ise içsel düşüncelerinize karşılık vermesi.
ŞÜKRAN YASASI:
*hızlandırdığını biliyor musunuz?
* Aç kalmadan tokluğun anlamını bilemem, mutsuzluğu bilmeden mutluluğun ne olduğunu bilemem.
* Keşkeler sahip olduğum şeylerin zamanında kıymetini bilmemenin pişmanlığıdır.
* Hoşlandığımız şeyler kadar hoşlanmadığımız şeyler için de şükran duymayı bildiğimizde bilme döngüsünü tamamlarız.
*Derin şükran duygusuna vecd hali de diyebiliriz.
* Şükran duygusu sahip olduğumuz şeylere onlara sahipken değerini bilmektir.
* Her deneyimin içinde bir armağan vardır. Durum ne kadar kötü görünürse görünsün.
*Şükran yasası bilmeyi tamamlar, Bilmenin olmadığı yerde inanç vardır. İnanç deneyimlenmemiş düşüncedir. İnançlarla değil deneyimlerin armağanları ile gelişiriz.
 
Eleştiren Değil, örnek olun..
Başkalarının zayıf noktalarına suçlayıcı biçimde değil, şefkatle yaklaşın. Önemli olan onların ne yaptığı veya ne yapması gerektiği değil, sizin bu duruma verdiğiniz tepkidir ve yapmanız gerekenin ne olduğudur.
 
Değerli dostlar...Kimi zaman kendimizce olumlu duygular eşliğinde ortaya koyduğumuz davranışlarımız diğer insanlar tarafından farklı algılanabilir.Farklı algılanmak çift taraflı bir sorundur.Karşımızdaki kişi veya kişileri rahatsız edeceği gibi,amacımızın dışında algılanmak bizi de rahatsız eder.

Dilediğimizin dışında ya da yanlış anlaşılmak,tamamıyla karşımızdaki insanla ilgilidir.Onun deneyimleri,beklentileri,hayata bakış açısı,birikimleri ve duygusal süreci kendi algılama ölçütünü de beraberinde getirecektir.

Diğer insanları değiştirmemiz mümkün olmadığına göre,bu tarz anlam karışıklıklarını önlemek için kendi söylem tarzımızı değiştirmemizin doğru olacağı kanısındayım.Özellikle diyalog halinde olduğumuz kişinin yeterince samimi olmadığı veya bir takım endişeler taşıdığını algıladığınızda,ona karşı dolaylı anlatımlardan ziyade direkt mesajlarla ulaşmaya çalışmanız bu anlamda faydalı olacaktır.Kendi iç dünyasının karmaşalarıyla,zaten sizi farklı algılamaya meyilli ve müsait olan muhatabınıza dolaylı cümleler kurmanız,onun var olan yanılsamalarını güçlendirmekten öteye geçemez.

Açık ve net olun.Kelime oyunlarının yerine yüreğinizden gelen tümceleri ve onların sizdeki yansımalarını koyun.”Ben”,demekten çekinmeyin.Öylesine bir his ve enerji verin ki,karşınızdaki insan sizin kendinize verdiğiniz değeri ve çekincesizliğinizi algılasın.Ne anlatmaya çalıştığınız değil,ne anlattığınız önemlidir.Anlatmaya çalışmak sizin için yorucu bir eylemken olduğu gibi aktarmak sizi de rahatlatacaktır.Belki de en önemlisi olmak üzere,diğer insan sizi farklı algılıyorsa bunun suçluluğunu hissetmeyin.Unutmayın,algılar sadece o algıların sahibi ile alakalıdır.

Değerli dostlar,pek çoğumuz yanlış anlaşılmamak ve karşımızdakini kırmamak uğruna farklı söylemler gayreti içine gireriz.Bu gayret bizleri kendi kimliğimizden uzaklaştıracağı gibi amacımızdan sapmamıza neden olur.Rahatlık ve endişesizlik ise ifade etmeye çalıştığımızı olağan bir şekilde yansıtmamızı sağlar.Unutmayın ki ne kadar rahat hissederseniz o Dakar net ifade edebilirsiniz.Kendinden emin olmamanın ve endişenin sonucu kekeleme,mantıksızlaşma ve tutukluktur.Bu durum ise diğer insanlar için önemli bir güvensizlik kaynağıdır.

Yanlış anlaşılmış olmanın sorumlusu siz değilsiniz.Ancak bu bile,doğru anlaşılmanın sizin elinizde olduğu gerçeğini değiştirmez.Hepinize net ve kesin anlatımlarla bezeli,sağlıklı günler diliyorum...

Alıntı
 
Değerli dostlar,aşkın hayatımızda oluşturduğu yeniliklerden bahsetmiştik.Hayal kırıklığıyla sonuçlanan duygusal süreçler ise bunun tam aksi ve hatta düşünülemeyen etkilerle hayatın yeni bir yüzü olabilir.

İnsan umut eder,hayal kurar,planlar yapar ve tüm bunları yaparken önemli bir parça olarak yaşadığı duyguyu ön plana çıkarır.Hayata bakış ve yaşam şekli o denli hızlı değişir ve kişi bunu öylesine benimser ki,aslında pek çoğu ikinci bir insana göre tasarlanmış bu süreç ,bir bakıma benlikten uzaklaşma sürecidir.Hayal alemi,gerçeklikleri örter.İşte bu sürecin olumsuz sonuçlanması,hızla gelinen yeni ve farklı süreçte,kişinin şok geçirmesine yeterlidir.Sonuçta tüm bu yaşam bir başkasının beklentilerine veya onun varlığı altında tasarlanmıştır.Bu durumda,kendisini yabancı bir düşünce-yaşantı biçiminin içinde bulan birey acı çektiğini hisseder.Gelinen noktadan aynı hızla dönülmesi kolay değildir ve genellikle kişinin tercihleri arasında da yer almaz.

Bu aşamada cinsiyetin önemi,genel olarak büyüktür.Erkek ketumdur,anlatmamayı ve gizlemeyi tercih eder.Yaşadığı sıkıntının yansımalarını tek başına kaldığında ve yalnız kendisine göstermeyi tercih eder.Eğer alkol alıyorsa,doz artar ve unutma yanılgısı altında sarılacak bir teselli halini alır.Eğlenceli yerlere gitmek istemez,onun için eğlenmenin ilk kuralı aşkla bağlandığı kadının yanında olmasıdır.Hayata dair beklentileri azalır,yaşam şekli bir anda bilinmezliklerle dolar ve bu konuyu gurur haline getirmekten kendini alı koyamaz.Kadın ise daha analitik ve akılcı bir yöntem geliştirir.Bol bol anlatıp rahatladığı gibi eğlenceli ortamlardan uzak kalmaz ve sadece bu davranış biçimi bile kadınların süreci daha rahat atlatması için yeterlidir.Üstelik kadın sahiplenici değil,beklentileri yüksek olan taraftır ve bunu bir mantık çerçevesi içinde gerçekleştirir.

Her iki tarafın yaşadığı ortak duygu ise,değersizlik hissidir.Hayat bitme noktasında sezinlenir,yeni bir başlangıç ise mucize olarak adlandırılmaya başlanır.

Aşk acısı,bireyin hayallerinin ani kırılma noktası olarak nitelendirilebilir.
 
Merhaba,

Ben de uzun zamandır araştırıyorum, fikir edinmek adına sormak istiyorum.
Kendimce hayattan beklentilerim var ama bir türlü istediklerimin olmadığını düşündüğüm içinde
Yaşam koçu Nilda Ferhan Efeçınar'dan randevu aldım, çok dolu olduğundan ocak ayına randevu alabildim.

Randevu aldım ama halen merak içindeyim! Nilda hanım veya başka yaşam koçuna gidipte çözüme ulaşan var mı?

Merhabalar,
Tesadüfen paylaşımınızı gördüm.
Merak ettim Nilda hanıma gittiniz mi? Ve sonuçtan memnun oldunuz mu?
Ben 2010 Mart ayında 3 seans çalışmıştım.

Teşekkürler
 
Eğer bir dış etmen sizi üzerse, duyduğunuz acı o şeyin kendisinden değil, sizin ona verdiğiniz değerden geliyordur. Onu da her an ortadan kaldırma gücünüz vardır.

Marcus Aurelius
 
Back
X