Yanlış diyet hafızayı zayıflatıyor

acemiperi

Şükür Rabbime
Kayıtlı Üye
8 Mayıs 2008
8.605
524
Yeditepe Üniversitesi Hastanesi Nöroloji Anabilim Dalı Başkanı ve Başhekim Prof. Dr. Canan Aykut Bingöl, cep telefonu, internet, televizyon gibi uyaranlar yüzünden insanların hiçbir şeye tam olarak konsantre olamadıklarını ifade ederek, ’’Sağlıklı beslenmek, spor yapmak, kitap okumak, müzikle uğraşmak, bulmaca çözmek hafızayı güçlendirir’’ dedi.

Prof. Dr. Bingöl yaptığı yazılı açıklamada, para hesabını karıştırmanın unutkanlık hastalığının belirtisi olabileceğine dikkat çekerek, kendileri için çok önemli olan telefon numaralarının unutulmaya başlanmasının da önemli bir gösterge olduğunu vurguladı.

Bu tür belirtilerin farkına varılması halinde kişinin öncelikle bir nörologa gitmesinin daha doğru olduğunu kaydeden Bingöl, açıklamasında şu görüşlere yer verdi:

’’Önemli olan, unutkanlığın tedavi edilebilir bir hastalık sonucu olup olmadığının tanısını yapmaktır. Bunun için bazı testler, sorgulamalar, kan incelemeleri yapıyoruz. Son zamanlarda çok sık gördüğümüz B12 eksiklikleri, tiroit hastalıkları da unutkanlığa yol açabiliyor. Bunama hastalıkları ya da demansı olan hastalarda ilaç tedavileri ile hastaların yaşam kalitesini daha iyi hale getiriyoruz. Hastalığın sürecini çok değiştiremesek de hasta ve yakınları açısından daha iyi bir yaşam standardının oluşmasını sağlamaya çalışıyoruz. Bunama hastalığının kesin bir tedavisi yok.’’

AĞIR DİYETLER HAFIZAYI ZAYIFLATIYOR

Prof. Dr. Canan Aykut Bingöl, unutkanlık hastalıklarının 60 yaş üzerinde daha çok görüldüğünü, nadiren de 40-50’li yaşlardaki kişilerde oluşabildiğini, daha erken yaşlarda ortaya çıkanların ise genellikle tedavi edilebilir nedenlerden dolayı olduğunu bildirdi.

Hafızayı güçlendirmek için sağlıklı beslenmenin, bol su içmenin çok önemli olduğunu vurgulayan Bingöl, ’’Ağır diyetler ve uzun süren açlıkları kesinlikle önermiyoruz. Çünkü ağır diyetler hafızayı zayıflatıyor’’ dedi.Düzenli spor yapmak ve her gün yürümenin bu tür hastalıkların ortaya çıkmasını çok büyük oranda geciktirebildiğine işaret eden Bingöl, açıklamasında şu tavsiyelerde bulundu:

’’Unutuyoruz, çünkü cep telefonu, internet, televizyon gibi uyaranlar yüzünden aslında hiçbir şeye tam olarak konsantre olamıyoruz. Sağlıklı beslenmek, spor yapmak, kitap okumak, müzikle uğraşmak, bulmaca çözmek hafızayı güçlendirir.’’

Bingöl, özellikle kaygı düzeyi yüksek ve çok titiz kişilerde unutkanlık ve hastalıklarının daha erken ortaya çıktığını belirtti.

’’GENÇ YAŞTA UNUTKANLIK PSİKİYATRİK HASTALIK BELİRTİSİ OLABİLİR’
’

Psikiyatri Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Hakan Atalay da unutkanlığın, çoğu kez depresyon, kaygı bozukluğu gibi psikiyatrik bazı hastalıklara eşlik ettiğini bildirdi.

Travma geçiren birinde görülen unutkanlığı psikolojik olarak yorumlamanın doğru olmadığını belirten Atalay, unutkanlık hikayesi olan kişilerin depresyon gibi birçok açıdan araştırılması gerektiğini vurguladı.

RUHSAL NEDENLERDEN KAYNAKLANAN UNUTKANLIK
Psikolojik nedenlerden kaynaklanan unutkanlığın giderilmesi için psikolojik tedaviler uygulanması gerektiğini belirten Atalay, açıklamasında şunları kaydetti:

’’Ancak kullanılan ilaçlar da unutkanlıklara yol açabilir. Örneğin kişinin unutkanlığı yok ama depresyonu varsa kullandığı antidepresan küçük unutkanlıklar yapabilir, onu bir hastalık olarak görmemek gerekir. Bir süre sonra yoluna girer ve kalıcı bir soruna yol açmaz. Unutmak aynı zamanda bir psikolojik korunma yöntemidir. Çok ciddi travmalarda, sürekli o travmayı yaşamak, zihinsel olarak başa çıkamayacağımız bir şeydir. O yüzden onu unuturuz. Ama unutarak kalmamız da iyi bir şey değildir, onu mutlaka uygun bir şekilde hatırlamamız, yüzleşmemiz ve çözümlememiz gerekir.’’

Prof. Dr. Canan Aykut Bingöl
 
X