Yabanci sarkilarin Türkce'ye cevirisi

I swore it on my life
Hayatıma küfür ettim,

And helplessly i'm falling, crawling
ve çaresizce düşüyorum,emekliyorum,

Can't shake your gravity, your velvet talk just takes me
ciddiyetini sallayamazmısın?kadife sesin beni alıp götürüyor,

Holds me, pulls me away from being me, i'm lost into unknown
Beni tutuyor, varlığımdan beni çekiyor,bilinmeyende kayboldum,

Don't know what's right for me
benim için neyin doğru olduğunu bilmiyorum,

Your love is my black hole
Senin aşkın benim kara deliğim,

My feet won't touch the ground
ayaklarım yere basmayacak,

But i keep falling down, and down
ama hala düşüyorum ve düşüyorum,

You're pulling me in, breaking me out
beni çekiyorsun beni fırlatıyorsun,

Starting to be, all i'm about, gotta break through
Olmaya başlıyor,benim herşeyim,onları parçalarak,

Find my way out, from you
benim yolum uzakta,senden.

You're feeding off of me, my light is your existence, resistence
beni besliyorsun,benim ışığım senin hayatın,direnişin,

Forget it, your touch is blinding me
unut gitsin,dokunuşun beni kör ediyor,

I try to leave you in, i'm sliding back again
senden ayrılamya çalışıyorum,sessizce geri kayıyorum,

Your love is my black hole
Senin aşkın benim kara deliğim,

My feet won't touch the ground
ayaklarım yere basmayacak,

But i keep falling down, and down
ama hala düşüyorum ve düşüyorum,

You're pulling me in, breaking me out
beni çekiyorsun beni fırlatıyorsun,

Starting to be, all i'm about, gotta break through
Olmaya başlıyor,benim herşeyim,onları parçalarak,

Find my way out, from you
benim yolum uzakta,senden.

From you, from you...
senden senden..

Just find a way back to myself
sadece kendime geri dönmemin yolunu bul,

Your love is my black hole
Senin aşkın benim kara deliğim,

My feet won't touch the ground
ayaklarım yere basmayacak,

But i keep falling down, and down
ama hala düşüyorum ve düşüyorum,

You're pulling me in, breaking me out
beni çekiyorsun beni fırlatıyorsun,

Starting to be, all i'm about, gotta break through
Olmaya başlıyor,benim herşeyim,onları parçalayarak,

Find my way out, from you
benim yolum uzakta,senden.

From you, from you...
senden senden..

(black hole) I gotta find a way
(kara delik)bir yol bulmalıyım,

(black hole, black hole) I gotta find a way
(kara delik)bir yol bulmalıyım,

From you, you, you
senden,sen sen...
 
BREATHE NO MORE

I've been looking in the mirror for so long
O KADAR UZUN ZAMANDIR AYNAYA BAKIYORUM Kİ

That I've come to believe my souls on the other side
RUHUMUN DİĞER TARAFTA OLDUĞUNA İNANMAYA BAŞLADIM

Oh the little pieces falling, shatter
OH KÜÇÜK PARÇALAR DÜŞÜYOR, PARÇALANIYOR

Shards of me,
KIRIK PARÇALARIM

Too sharp to put back together.
TEKRAR BİRLEŞTİRMEK İÇİN FAZLA KESKİN

Too small to matter,
ÖNEMSEMEK İÇİN FAZLA KÜÇÜK

But big enough to cut me into so many little pieces.
FAKAT BENİ ÇOK KÜÇÜK PARÇALARA AYIRABİLECEK KADAR BÜYÜK

If I try to touch her,
EĞER ONA DOKUNMAYA ÇALIŞIRSAM,

And I bleed,
O ZAMAN KANIYORUM,

I bleed,
KANIYORUM

And I breathe,
VE NEFES ALIYORUM,

I breathe no more.
DAHA FAZLA NEFES ALMIYORUM.

Take a breath and I try to draw from my spirits well.
NEFES ALIP RUHUMUN KUYUSUNDAN ÇIKMAYA ÇALIŞIRIM.

Yet again you refuse to drink like a stubborn child.
AMA SEN YİNE İNATÇI BİR ÇOCUK GİBİ İÇMEYİ REDDEDERSİN.

Lie to me,
BANA YALAN SÖYLE,

Convince me that I've been sick forever.
BENİ HEP HASTA OLDUĞUMA İNANDIR.

And all of this,
VE BÜTÜN BUNLARIN

Will make sense when I get better.
DAHA İYİ OLDUĞUMDA ANLAMLI OLACAĞINA

I know the difference, between myself and my reflection.
KENDİM VE AKSİM ARASINDAKİ FARKI BİLİYORUM.

I just can't help but to wonder,
MERAK ETMEKTEN KENDİMİ ALAMIYORUM

Which of us do you love.
HANGİMİZİ SEVİYORSUN?

So I bleed,
BU YÜZDEN KANIYORUM,

I bleed,
KANIYORUM,

And I breathe,
VE NEFES ALIYORUM,

I breathe now...
ŞİMDİ NEFES ALIYORUM...

Bleed,
KANIYOR,

I bleed,
KANIYORUM,

And I breathe,
VE BEN NEFES ALIYORUM,

I breathe,
NEFES ALIYORUM,

I breathe-
NEFES-

I breathe no more.
DAHA FAZLA NEFES ALMIYORUM.
 
Long lost words, whisper slowly, to me
Uzun ve kayıp sözleri yavaşça fısılda bana

Still can't find what keeps me here.
Hala beni burda tutan şeyi bulamıyorum

When all this time I've been so hollow, inside,
Bütün bu zaman boyunca hep şeffaf olduğumda, içimde,

(I know you're still there)
(Hala orada olduğunu biliyorum)

Watching me
Beni izliyorsun

Wanting me
Beni istiyorsun

I can feel you pull me down
Beni zayıflattığını hissedebiliyorum

Fearing you
Senden korkuyorum

Loving you
Seni seviyorum

I won't let you pull me down
Beni zayıflatmana izin vermeyeceğim

Hunting you, I can smell you-alive
Seni arıyorum, kokunu alabiliyorum-canlı

Your heart pounding in my head !
Kalbin kafamda küt küt atıyor!

Watching me wanting me
Beni izliyorsun beni istiyorsun

I can feel you pull me down
Beni zayıflattığını hissedebiliyorum

Saving me raping me
Beni kurtarıyorsun bana tecavüz ediyorsun

Watching me
Beni izliyorsun
 
Now I will tell you what I've done for you
Şimdi sana senin için ne yaptığımı anlatacağım

50 thousand tears I've cried
50 bin gözyaşı döktüm

Screaming deceiving and bleeding for you
Senin için bağırarak aldatarak ve kanayarak

And you still won't hear me
Ve sen hala beni duymuyorsun

Going under
Dibe iniyorum

Don't want your hand this time I'll save myself
Bu kez ellerini istemiyorum, kendi kendimi kurtaracağım

Maybe I'll wake up for once
Belki bir kez uyanacağım

Not tormented daily defeated by you
Senin tarafından acı çektirilmemiş ve her gün yenilmemiş olarak

Just when I thought I'd reached the bottom
Tam dibe varmış olduğumu düşündüğüm sırada

I dive again
Yine dalıyorum

Nakarat :

[ I'm going under(going under)
Dibe iniyorum(dibe iniyorum)

Drowning in you(drowning in you)
Sende boğuluyorum(sende boğuluyorum)

I'm falling forever(falling forever)
Sonsuza dek düşüyorum(sonsuza dek düşüyorum)

I've got to break through
Harekete geçmeliyim

I'm going under
Dibe iniyorum

Blurring and stirring the truth and the lies
Bulandırıyor ve karıştırıyorum doğruyu ve yalanı

So I don't know what's real
Bu yüzden neyin gerçek olduğunu bilmiyorum

So I don't know what's real and what's not x2
Bu yüzden neyin gerçek neyin gerçek olmadığını bilmiyorum

Always confusing the thoughts in my head
Kafamdaki düşünceleri her zaman karıştırıyorum

So I can't trust myself anymore
Bu yüzden artık kendime güvenemiyorum

I dive again
Yine dalıyorum

Nakarat

So go on and scream
Devam et ve bağır

Scream at me so far away
Bağır bana çok uzaklardan

I won't be broken again
Tekrar kırılmayacağım

I've got to breathe I can't keep going under
Nefes almalıyım dibe inmeye devam edemem

I dive again
Yine dalıyorum
 
I wanted you to know I love the way you laugh
gülüşünü sewdiğimi bilmeni istedim

I wanna hold you high and steal your pain away
sana sarılmak ve acını çalıp götürmek istiyorum

I keep your photograph; I know it serves me well
fotoğrafını saklıyorum; biliyorum bana yeteceğini

I wanna hold you high and steal your pain
sana sarılmak ve acını çalmak istiyorum

‘Cause I’m broken when I’m lonesome
çünkü yalnız olduğumda kırılıyorum

And I don’t feel right when you’re gone away
ve gittiğinde iyi hissetmiyorum

You've gone away, you don't feel me anymore
gittin, artık beni hissetmiyorsun

The worst is over now and we can breathe again
kötü olan sona erdi ve yine nefes alabiliriz

I wanna hold you high, and steal my pain away
sana sarılmak istiyorum, ve acımı çalıp götürmek

There’s so much left to learn, and no one left to fight
öğrenilecek çok şey kaldı ve savaşacak kimse kalmadı

I wanna hold you high and steal your pain
sana sarılmak ve acını çalmak istiyorum

‘Cause I’m broken when I’m open
çünkü dürüst olduğumda kırılıyorum

And I don’t feel like I am strong enough
ve yeterince güçlüymüşüm gibi hissetmiyorum

‘Cause I’m broken when I’m lonesome
yalnız olduğumda kırılıyorum

And I don’t feel right when you’re gone away
ve gittiğinde iyi hissetmiyorum

‘Cause I’m broken when I’m open
çünkü dürüst olduğumda kırılıyorum

And I don’t feel like I am strong enough
ve yeterince güçlüymüşüm gibi hissetmiyorum

‘Cause I’m broken when I’m lonesome
çünkü yalnız olduğumda kırılıyorum

And I don’t feel right when you’re gone away
ve gittiğinde iyi hissetmiyorum

‘Cause I’m broken when I’m lonesome
çünkü yalnız olduğumda kırılıyorum

And I don’t feel right when you’re gone
ve gittiğinde iyi hissetmiyorum

You've gone away, you don't feel me anymore
gittin, artık beni hissetmiyorsun
 
I'm so tired of being here suppressed by all my childish fears
Burada, çocukça korkularım tarafından bastırılmış halde bulunmaktan çok yoruldum
And if you have to leave
Ve eğer gitmek zorundaysan
I wish that you would just leave
Hemen gitmeni dilerim
'Cause your presence still lingers here
Çünkü varlığın hala burada oyalanıyor(takılıp kalıyor)
And it won't leave me alone
Ve beni yalnız bırakmayacak

These wounds won't seem to heal
Bu yaralar iyileşecek gibi gözükmüyor.
This pain is just too real
Bu acı fazla gerçek
There's just too much that time cannot erase
Zamanın silemediği çok fazla şey var

When you cried I'd wipe away all of your tears
Ağladığında, tüm gözyaşlarını silerdim
When you'd scream I'd fight away all of your fears
Çığlık attığında, tüm korkularınla savaşırdım
I held your hand through all of these years
Tüm bu yıllar boyunca elini tuttum.
But you still have all of me
Fakat hala bana tamamen sahipsin

You used to captivate me by your resonating light
Sen beni tınlayan ışığınla büyülerdin.
Now I'm bound by the life you left behind
Şimdi geride bıraktığın hayat tarafından bağlandım
Your face it haunts my once pleasant dreams
Yüzün, benim bir zamanlar tatlı olan rüyalarımı ziyaret ediyor
Your voice it chased away all the sanity in me
Sesin, tüm akıl sağlığımı kovaladı

These wounds won't seem to heal
Bu yaralar iyileşecek gibi gözükmüyor.
This pain is just too real
Bu acı fazla gerçek
There's just too much that time cannot erase
Zamanın silemediği çok fazla şey var
Nakarat

I've tried so hard to tell myself that you're gone
Kendime gittiğini söylemek için çok uğraştım
But though you're still with me
Ama hala benimle olmana rağmen
I've been alone all along
Baştan beri yalnızım
 
Story of my life
Hayat hikayem
Searching for the right
Doğruyu arıyorum
But it keeps avoiding me
Ama o benden kaçmakta kararlı
Sorrow in my soul
Ruhum kederli
Cause it seems that wrong
Çünkü yanlış ortada
Really loves my company
Gerçek aşklar benim arkadaşım

He's more than a man
O bir erkekten fazla
And this is more than love
Ve bu, aşktan fazla
The reason that the sky is blue
Gökyüzünün mavi olmasının nedeni
The clouds are rolling in
Bulutlar gürüldüyor
Because I'm gone again
Çünkü ben gittim
And to him I just can't be true
Ve ona karşı henüz dürüst olamam

And I know that he knows I'm unfaithful
Beni sadakatsiz olarak bildiğini biliyorum
And it kills him inside
Bu onun yüreğini öldürür
To know that I am happy with some other guy
Benim bir başkasıyla mutlu olduğumu bilmesi

I can see him dying
Ölümünü görebiliyorum

I don't wanna do this anymore
Artık bunu yapmak istemiyorum
I don't wanna be the reason why
Nedeni olmak istemiyorum
Everytime I walk out at the door
Her zaman kapı dışında yürürüm
I see him die a little more inside
Yüreğinin biraz daha öldüğünü görürüm
I don't wanna hurt him anymore
Artık onu incitmek istemiyorum
I don't wanna take away his life
Hayatından götürmek istemiyorum
I don't wanna be...
Olmak istemiyorum
a murderer
Bir katil

I feel it in the air
Havada hissediyorum
as I'm doing my hair
Saçlarımı yaparken
Preparing for another day
Bir başka gün için hazırlanırken
A kiss up on my cheek
Yanağımda bir öpücük
He's here reluctantly
O istemeyerek burada
as if I'm gonna be out late
Geç kalacak olduğumda
I say I won't be long
Uzun sürmeyeceğini söylerim
Just hanging with the girls
Sadece kızlarla takılırım
A lie I didn't have to tell
Bir yalan söylememeliydim
Because we both know
Çünkü birbirimizi biliyoruz
Where I'm about to go
Yaklaştığım yer
And we know it very well
Ve biz onu çok iyi biliyoruz

Cause I know that he knows I'm unfaithful
Çünkü beni sadakatsiz olarak bildiğini biliyorum
And it kills him inside
Bu onun yüreğini öldürür
To know that I am happy with some other guy
Benim bir başkasıyla mutlu olduğumu bilmesi
I can see him dying
Ölümünü görebiliyorum

I don't wanna do this anymore
Artık bunu yapmak istemiyorum
I don't wanna be the reason why
Nedeni olmak istemiyorum
Everytime I walk out at the door
Her zaman kapı dışında yürürüm
I see him die a little more inside
Yüreğinin biraz daha fazla öldüğünü görebiliyorum
I don't wanna hurt him anymore
Artık onu incitmek istemiyorum
I don't wanna take away his life
Onun hayatından götürmek istemiyorum
I don't wanna be...
Olmak istemiyorum
a murderer
Bir katil..

our love
Aşkımızın
His trust
Güveninin
I might as well take a gun and put it to his head
İyi bir silah almalı ve başına dayamalıyım
Get it over with
Cezasını vermeliyim
I don't wanna do this
Bunu yapmak istemiyorum
Anymore (anymore)
Artık (artık)

I don't wanna do this anymore
Artık bunu yapmak istemiyorum
I don't wanna be the reason why
Nedeni olmak istemiyorum
And everytime I walk out at the door
Her zaman kapı dışında yürürüm
I see him die a little more inside
Yüreğinin biraz daha öldüğünü görürüm
I don't wanna hurt him anymore
Artık onu incitmek istemiyorum
I don't wanna take away his life
Hayatından biraz daha alıp götürmek istemiyorum
I don't wanna be...
Olmak istemiyorum…
a murderer (a murderer)
Bir katil ( Bir katil)
 
Simona
You're getting older
The journey's been
Etched on your skin

Simona
Yaşlanıyorsun
Tatilin cildinde iz bırakmış.

Simona
Wish I had known that
What seemed so strong has been and gone

Simona
Keşke bunu bilseymişim:
Çok güçlü görünen şeyler geldi ve gitti.

I would call you up every saturday night
And we'd both stay out till the morning light
And we sang, "here we go again"
And though time goes by I will always be
In a club with you in nineteen seventy three
Singing "here we go again"

Her Cumartesi seni aradım
Ve sabah ışıklarına kadar dışarıda kaldık
Ve 'here we go again' i söyledik.
Ve zaman geçip giderken
Ben hep bir kulüpte seninle olacağım 1973'te
'here we go again'i söylüyorken.

Simona
Wish i was sober
So i could see clearly now
The rain has gone

Simona
Ciddi olmanı umut ediyorum
Bu yüzden şu an açıkça görebiliyorum
Yağmur dindi.

Simona
I guess it's over
My memory plays out to same old songs.

Simona
Tahminimce bitti.
Hafızam aynı eski şarkı çalmayı bitirdi.

I would call you up every saturday night
And we'd both stay out till the morning light
And we sang, "here we go again"
And though time goes by I will always be
In a club with you in nineteen seventy three
Singing "here we go again"

Her Cumartesi seni aradım
Ve sabah ışıklarına kadar dışarıda kaldık
Ve 'here we go again' i söyledik.
Ve zaman geçip giderken
Ben hep bir kulüpte seninle olacağım 1973'te
'here we go again'i söylüyorken...
 
Thank You
Christina Aguilera - Thank You

It seems like a lifetime
Bir ömür geçmiş gibi

Since I felt like a prisoner of my dreams, yeah
Hayallerimin tutsağı olduğumdan beri

It took such a long time
Bu kadar uzun sürdü

For me to realize just how to be
Benim için nasıl olacağını anlamak

And to listen to me
Ve kendimi dinlemek

Don't go thinking I'm not thankful,
Minnetkar olmadığımı sanma

'Cause me, I've got my hands full of good things, oh
Çünkü ben , iyi olan herşeye varım

And I hope I can give back
Ve geri ödeyebileceğimi umarım

A little bit of what you've given me
Bana verdiklerinin küçük bir kısmını

So thank you for standing right by me
Bu yüzden yanımda durduğun için teşekkür ederim

So thank you for being behind me
Arkamda olduğun için de

And watching me grow and letting others know
Büyümemi izlediğin ve diğerlerinin anlamasını sağladığın için de

That you still believe in what I'll be
Ne olacağıma hala inandığın için de

So people have said things in times
İnsanlar zaman zaman bir şeyler söyledi

About me that weren't always true
Benim hakkımda ki her zaman doğru değildi bunlar

Ooh yeah
Evet

But you've always been there
Ama sen hep oradaydın

To give that extra love to pull me through
Beni zorluklardan kurtaracak fazla sevgini vermek için

To do what I gotta do
Yapmam gerekeni yapmak için

Cause there'll always be those ups and downs
Çünkü her zaman inişler veçıkışlar olacak

But you've always seemed to stick around and see
Ama sen hep buradaydın ve yetiyordun

See me through to believe, yeah
İnanmama yetiyordun evet

And I hope I can give back
Ve geri ödeyebileceğimi umarım

A little bit of what you've given me
Bana verdiklerinin küçük bir kısmını

You give me all that I need, yeah
İhtiyacım olan her şeyi verdin bana evet

So thank you for standing right by me
Bu yüzden yanımda durduğun için teşekkür ederim

So thank you for being behind me
Arkamda olduğun için de

And watching me grow and letting others know
Büyümemi izlediğin ve diğerlerinin anlamasını sağladığın için de

That you still believe in what I'll be
Ne olacağıma hala inandığın için de

It took awhile 'til I could do what I wanted
İstediğim şeyi yapmam biraz zaman aldı

And now I'm so happy that it started where we started
Ama şimdi başladığımız yerde başladığı için çok mutluyum

I'm thanking God that I could be in the position
Tanrı'ya şükrediyorum bu duruma gelebildiğim için

To do my own thing now and make my own decisions
Kendi istediğimi yapıp kendi kararlarımı verebildiğim için

And so I'm thanking you for being true
Ve sana teşekkür ediyorum gerçek olduğun için

And standing by me through and through
Ve başından sonuna kadar beni bırakmadığın için
 
joan osborne-one of us

If God had a Name,
Tanrının bir adı olsaydı

What would it be and
Acaba ne olurdu ve

Would You call it to His face
Bunu O'nun yüzüne söyleyebilir miydin

If You were faced
Eğer yüzleşseydin

With Him in all His Glory,
O'nunla ve tüm ihtişamıyla

What would you ask
Ki ne sorardın

If You had just One Question...
Olsaydı tek bir soru şansın

And Yeah, yeah
Ve evet, evet

God is Great
Tanrı Büyüktür

Yeah, yeah
Evet, evet

God is Good
Tanrı iyidir

Yeah, yeah
Evet, evet

Yeah yeah yeah
Evet evet evet

What if God was one of Us?
Ya Tanrı içimizden biri olsaydı,

Just a slob like one of Us?
İçimizden biri gibi pasaklı

Just a Stranger on a bus, trying to make His way Home...
Otobüsteki bir yabancı, eve gitmeye çalışan

If God had a Face,
Eğer Tanrının bir yüzü olsaydı

What would it look like and
Acaba neye benzerdi ve

Would You want to See
Görmek ister miydin

If seeing meant that
Şayet görmek demek,

You would have to Believe
İnanmak zorunda olman demek olsaydı

In things like
Mesela

Heaven and in Jesus and the Saints
Cennete ve İsa'ya ve azizlere

And allthe Prophets and...
Ve tüm peygamberlere ve...

And Yeah, yeah
Ve evet, evet

God is Great
Tanrı Büyüktür

Yeah, yeah
Evet, evet

God is Good
Tanrı iyidir

Yeah, yeah
Evet, evet

Yeah yeah yeah
Evet evet evet

What if God was one of Us?
Ya Tanrı içimizden biri olsaydı,

Just a slob like one of Us?
İçimizden biri gibi pasaklı

Just a Stranger on a bus,
Otobüsteki bir yabancı,

Trying to make His way Home...
Eve gitmeye çalışan

Tryin' to make his way Home
Gitmeye çalışan eve

Back up to Heaven all alone...
Yapayalnız Cennetine

Nobody callin' on the phone
Kimse aramıyor O'nu

'Cept for the Pope maybe in Rome...
Belki yalnız Papa, Roma'da

and Yeah, yeah
Ve evet, evet

God is Great
Tanrı Büyüktür

Yeah, yeah
Evet, evet

God is Good
Tanrı iyidir

Yeah, yeah
Evet, evet

Yeah yeah yeah
Evet evet evet

What if God was one of Us?
Şayet Tanrı içimizde biri olsaydı,

Just a slob like one of Us?
İçimizden biri gibi pasaklı

Just a Stranger on a bus,
Otobüsteki bir yabancı,

Trying to make His way Home...
Eve gitmeye çalışan

Just tryin to make his way home...
Sadece evine gitmeye çalışan

Just like a holy rolling stone...
Tıpkı kutsal bir kaya, yuvarlanan
 
justin timberlake-cry me a rıver

You were my sun
Güneşimdin sen

You were my earth
Dünyam sendin

But you didn't know all the ways I loved you, no
Bilmedin ama, seni sevdiğim yollari, hayir bilmedin

So you took a chance
Derken şansını denedin

And made other plans
Ve bambaşka hayaller kurdun

But I bet you didn't think that they would come crashing down, no
Ama eminim tüm bunların çökeceğini tahmin etmezdin, hayır etmezdin

You don't have to say, what you did,
Anlatmak zorunda değilsin ne yaptığını

I already know, I found out from him
O'nun yüzünde keşfettiğim şeylerden zaten biliyorum.

Now there's just no chance, for you and me, there'll never be
Sen ve benim için hiç şans yok şimdi, hiçbir zaman da olmayacak

And don't it make you sad about it
Üzüyor seni de, değil mi?

You told me you loved me
Beni sevdiğini söylemiştin

Why did you leave me, all alone
Neden bıraktın beni bir başıma

Now you tell me you need me
Sana ihtiyacım var, diyorsun şimdi de

When you call me, on the phone
Beni aradığında, telefonda

Girl I refuse, you must have me confused
With some other guy
Sana evet diyemem, kadınım
Korkarım allak bullak etmişsin kafamı başka bir adamla

Your bridges were burned, and now it's your turn
Köprülerin yakıldı, sıra sende artık

To cry, cry me a river
Ağlamak için, ağla benim için nehirler gibi

Cry me a river-er
Cry me a river
Cry me a river-er, yea yea
ağla benim için nehirler gibi
ağla benim için nehirler gibi
ağla benim için nehirler gibi,ye ye



I know that they say
That somethings are better left unsaid
Biliyorum derler ki, bazı şeyleri söylememek,
Daha iyi olur söylemektense onları

It wasn't like you only talked to him and you know it
Biliyorsun; hiç de sırf konuşuyor gibi durmuyordunuz onunla

(Don't act like you don't know it)
(sakın bilmemezlikten gelme)

All of these things people told me
Keep messing with my head
Kafamı karıştırıp duruyor
Anlatılan onca şey

(Messing with my head)
(kafamla birlikte karışıyor)

You should've picked honesty
Dürüstlüğü seçmeliydin

Then you may not have blown it
Belki o zaman bırakmayabilirdin onu

(Yea..)

Oh
(Oh)

The damage is done
So I guess I be leaving
Zarar verildi
Artık ayrılsam iyi olacak
 
my immortal
evanescence

I'm so tired of being here suppressed by all my childish fears
Burada, çocukça korkularım tarafından bastırılmış halde bulunmaktan çok yoruldum

And if you have to leave
Ve eğer gitmek zorundaysan

I wish that you would just leave
Hemen gitmeni dilerim

'Cause your presence still lingers here
Çünkü varlığının hala burada oyalanıyor(takılıp kalıyor)

And it won't leave me alone
Ve beni yalnız bırakmayacak

These wounds won't seem to heal
Bu yaralar iyileşecek gibi gözükmüyor.

This pain is just too real
Bu acı fazla gerçek

There's just too much that time cannot erase
Zamanın silemediği çok fazla şey var

Nakarat :

[ When you cried I'd wipe away all of your tears
Ağladığında, tüm gözyaşlarını silerdim

When you'd scream I'd fight away all of your fears
Çığlık attığında, tüm korkularınla savaşırdım

I held your hand through all of these years
Tüm bu yıllar boyunca elini tuttum.

But you still have all of me
Fakat hala bana tamamen sahipsin ]

You used to captivate me by your resonating light
Sen beni tınlayan ışığınla büyülerdin.

Now I'm bound by the life you left behind
Şimdi geride bıraktığın hayat tarafından bağlandım

Your face it haunts my once pleasant dreams
Yüzün, benim bir zamanlar tatlı olan rüyalarımı ziyaret ediyor

Your voice it chased away all the sanity in me
Sesin, tüm akıl sağlığımı kovaladı

These wounds won't seem to heal
Bu yaralar iyileşecek gibi gözükmüyor.

This pain is just too real
Bu acı fazla gerçek

There's just too much that time cannot erase
Zamanın silemediği çok fazla şey var

Nakarat

I've tried so hard to tell myself that you're gone
Kendime gittiğini söylemek için çok uğraştım

But though you're still with me
Ama hala benimle olmana rağmen

I've been alone all along
Baştan beri yalnızım

çeviri.alternatifim.com
 
My All
I am thinking of you
seni düşünüyorum

In my sleepless solitude tonight
ıssız uykusuz gecemde

If it's wrong to love you
eğer seni sevmek yanlış ise

Then my heart just won't let me be right
o zaman kalbim doğru olmama izin vermeyecek

'Cause I've drowned in you
çünkü sende boğuldum

And I won't pull through
ve içinden çıkamıyorum

Without you by my side
yanıbaşımda sen olmadan

Nakarat:

I'd give my all to have
sahip olduğum herşeyi verirdim

Just one more night with you
sadece seninle bir gece daha geçirmek için

I'd risk my life to feel,
hayatımı riske ederdim

Your body next to mine
vücudunu benimkinin yanında hissetmek için

'Cause I can't go on
çünkü devam edemiyorum

Living in the memory of our song
şarkılarımızın hatıralarında yaşamaya

I'd give my all for your love tonight
aşkın için bu gece herşeyimi verirdim ]

Baby can you feel me
bebeğim, beni hissedebiliyor musun?

Imagining I'm looking in your eyes
gözlerine baktığımı hayal ediyorum

I can see you clearly
seni kolaylıkla görebiliyorum

Vividly emblazoned in my mind
güçlü bi şekilde aklımı çevrelemişsin

And yet you're so far
ve hala çok uzaktasın

Like a distant star
uzak bir yıldız gibi

I'm wishing on tonight
bu gece dilek tutuyorum
.........mariah carey........my all.......
 
Niqhtwish-Ocean Soul

One more night
To bear this nightmare
What more do I have to say

Crying for me was never worth a tear
My lonely soul is only filled with fear

Long hours of loneliness
Between me and the sea

Losing emotion
Finding devotion
Should I dress in white and search the sea
As I always wished to be - one with the waves
Ocean Soul

Walking the tideline
I hear your name
Is angels wispering
Something so beautiful it hurts

I only wished to become something beautiful
Through my music, through my silent devotion
----------------------------------------------


Bir gece daha
Bu kabusa katlanmak için
Daha fazla ne söyleyebilirim

Benim için ağlamaya gözyaşı dökmeye değmez
Benim yalnız ruhum sadece korkularla dolu

Yalnızlığın uzun saatleri
Benimle deniz arasında

Heyecanımı kaybederek
Bağlılığı bularak
Beyazlar giyinip denizi araştırmalımıyım
Her zaman olmak istediğim gibi,dalgalarla birlikte
Okyanusun ruhu

İnc bir çizgide yürüyerek
Adını duyuyorum
Melekler mi fısıldıyor
Çok güzel ,ama yaralayan


Ben sadece güzl birşey olmayı diledim
Müziğimin arasında,sessiz bağlılığımın içinde
 
MariLyn mans0n-R0cK is dead
All simple monkeys with alien babies
Amphetamines for boys
Crucifixes for ladies
Sampled and soulless
Worldwide and real webbed
You sell all the living
For more safer dead

Anything to be loved

Rock is deader than dead
Shock is all in your head
Your sex and your dope is all that were fed
So F*** all your protests and put them to bed

God is on the T.V.

1,000 mothers are praying for it
We're so full of hope
And so full of shit
Build a new god to medicate and to ape
Sell us ersatz dressed up and real fake

Anything to be loved

Rock is deader than dead (chorus repeat)

God is on the T.V.






-----------------------------------------------------





Tüm basit maymunlar ve uzaylı bebekleri
Oğlanlar için amfetamin
Bayanlar için haç
Örneklenmiş ve ruhsuz
Dünya çapında ve gerçek ağa sarılmış
Tüm canlıları satıyorsunuz
Ölüler güvenli olsun diye
Ait olacak bir şey
Rock ölüden daha ölü
Şok kafanın içinde Seks ve uyuşturucuyla besliyorsun bizi
O zaman *** tüm protestanı
Onları al da yatağa yatır
Tanrı TV'de
Bin anne dua ediyor
Umut doluyuz hepimiz
Ve de pislik doluyuz
Yeni bir Tanrı yarat
Şifa versin ve taklit etsin diye
Bize ersatz sat
Giyinmiş kuşanmış ve tamamen sahte
Ait olacak bir şey
Rock ölüden daha ölü
Şok kafanın içinde
Seks ve uyuşturucuyla besliyorsun bizi
O zaman *** tüm protestanı
Onları al da yatağa yatır
Tanrı TV'de
 
Solitary Ground
Living at different places
Evading into various spaces
My compass has broken
I'm losing the way
An ongoing madness has led me astray

My past breathes down my neck
And it seems now that all i can do is
Go back to beginnings when all lay ahead
A fading illusion now plagues me instead

In me there's still a place that fulfils me
A sanctity here that i call home, i run to
When winter descends
If i try, can i find solid ground

I follow elusive paths
Oh, it seems they've been written in stone
And the door to a new life is closing so fast
Burning the bridges will not bring me back

I know that in me there's still a place that fulfils me
A sanctity here that i call home, i run to
When winter descends
If i try, can i find solid ground
Or am i just wasting time?




Güvenli Yer
Değişik yerlerde yaşıyorum
Çeşitli boşluklara sığınıyorum
Sınırlarım yıkılıyor
Yolumu kaybediyorum
Devam eden çılgınlık beni yoldan çıkarıyor

Son nefeslerim boğazımdan aşağıya iniyor
Şimdi tüm yapabildiğim bu gibi görünüyor
İleriye uzanarak başlangıçlara geri dönüyorum
Solan bir görüntü şimdi beni rahatsız ediyor

İçimde hala beni tamamlayan bir yer var
Burada eve çağırdığım ona doğru koştuğum bir kutsallık var
Kış gelmeye başladığında
Eğer denersem,güvenli bir yer bulabilecekmiyim

Zor yolları takip ediyorum
Öyle görünüyorki taşlara yazılmışlar
Ve yeni bir hayata açılan kapı çok çabuk kapanıyor
Köprüleri yıkmak beni geri getirmeyecek

Biliyorum ki içimde hala beni tamamlayan bir yer var
Burada eve çağırdığım ona doğru koştuğum bir kutsallık var
Kış gelmeye başladığında
Eğer denersem,güvenli bir yer bulabilecekmiyim?
Veya zamanı boşa mı harcıyorum?
 
You light the skies up above me
Sen benim üstümdeki gökyüzünü aydınlatıyorsun

A star,so bright,you blind me
Bir yıldız,parlaktı,gözümü kör ettin

Dont close your eyes
Gözlerini kapatma

Dont fade away,dont fade away
solma,solma

Yeah,you and me we can ride on a star
Evet,sen ve ben bir yıldızın üstüne binebiliriz

If you stay with me girl
Eğer benimle kalırsan tatlım

We can rule the world
Dünyaya hükmedebiliriz

Yeah,you and me we can ligh up the sky
Evet,sen ve ben gökyüzünü aydınlatabiliriz

If you stay by my side
Eğer benim yanımda kalırsan

We can rule the world
Dünyaya hükmedebiliriz

If walls break down,I will comfort you
Eğer duvarları yıkarsan,seni teselli ederim

If angels cry,I'll be there for you
Eğer melekler ağlarsa,senin için orada olacağım

You've saved my soul
Sen benim ruhumu kurtardın

Dont leave me now
Şimdi benden ayrılma

Yeah,you and me we can ride on a star
Sen ve ben bir yıldızın üstüne binebiliriz

If you stay with me girl
Eğer benimle kalırsan tatlım

We can rule the world
Dünyaya hükmedebiliriz

Yeah,you and me,we can light up the sky
Evet sen ve ben gökyüzünü aydınlatabiliriz

If you stay by my side
Eğer benim yanımda kalırsan

We can rule the world
Dünyaya hükmedebiliriz

All the stars are coming out tonight
Bütün yıldızlar bu gece dışarı geliyor

They're lighting up the sky tonight
Onlar bu gece gökyüzünü aydınlatıyor

For you
Senin için

All the stars are coming out tonight
Bütün yıldızlar bu gece dışarı geliyor

They're lighting up the sky tonight
Onlar bu gece gökyüzünü aydınlatıyor

For you,for you
Senin için,senin için

Yeah,you and me we can ride on a star
Evet,sen ve ben bir yıldızın üstüne binebiliriz

If you stay with me girl
Eğer benimle kalırsan tatlım

We can rule the world
Dünyaya hükmedebiliriz

Yeah,you and me we can light up the sky
Evet,sen ve ben gökyüzünü aydınlatabiliriz

If you stay by my side
Eğer benim yanımda kalırsan

We can rule the world
Dünyaya hükmedebiliriz

All the stars are coming out tonight
Bütün yıldızlar bu gece dışarı geliyor

They're lighting up the sky tonight
Onlar bu gece gökyüzünü aydınlatıyor

For you,for you
Senin için,senin için

All the stars are coming out tonight
Bütün yıldızlar bu gece dışarı geliyor

They're lighting up the sky tonight
Onlar bu gece gökyüzünü aydınlatıyor

For you
Senin için
 
Evanescence - Everybody's Fool

perfect by nature


Doğuştan kusursuz

icons of self indulgence
Kendine hoşgörünin simgeleri

just what we all need
Hepimizin tek ihtiyac duyduğu şey

more lies about a world that
bir dünya hakkında daha fazla yalan

never was and never will be
Hiç var olmamış ve olmayacak olan


have you no shame don't you see me
Hiç utanman yok mu beni görmüyor musun?

you know you've got everybody fooled
Biliyorsun herkesi ahmak yerine koydun

look here she comes now
Bak o geliyor işte

bow down and stare in wonder
Önünde eğil ve meraklı bir şekilde bak

oh how we love you
Oh seni ne çok seviyoruz

no flaws when you're pretending
Sen aldatırken hiçbir kusur yok

but now i know she
Fakat şimdi biliyorum o

never was and never will be
Hiçbir zaman var olmadı ve olmayacak

you don't know how you've betrayed me
Sen bana nasıl ihanet ettiğini bilmiyorsun

and somehow you've got everybody fooled
Ve bir şekilde herkesi kandırdın

without the mask where will you hide
Masken olmadan nereye saklanacaksın

can't find yourself lost in your lie
Kendi yalanında kendini bulamıyorsun

i know the truth now
Şimdi gerçeği biliyorum

i know who you are
Kim olduğunu biliyorum

and i don't love you anymore
Ve seni artık sevmiyorum

it never was and never will be
Hiçbir zaman var olmadı, olmayacak da

you're not real and you can't save me
Sen gerçek değilsin ve beni kurtaramazsın

somehow now you're everybody's fool
Bir şekilde sen şimdi herkesin aptallığısın
 
Remember the days we used to share
paylaşmak zorunda olduğumuz günleri hatırlıyorum
Remember the time when I was there
orda olduğum zamanı hatırlıyorum
I believed every single word you said
dediğin her bir kelimeye inandım
Just a child I lost my head tıpkı
bi çocuk gibi aklımı kaybettim
I didnt care if it was day or night
umrumda değildi eğer gün ya da geceyse
I just wanted to have you by my side
ve sadece sana sahip olmak istedim kendi sayemde
The moon went up, the sun went down
ay yükseldi , güneş battı
But you were still around
ama sen hala bu civardasın
Alta gracia, my love alta gracia ,
aşkım Alta gracia, my love alta gracia ,
aşkım Alta gracia, my love alta gracia ,
aşkım Alta gracia, my love alta gracia ,
aşkım Remember how we spent the night
geceyi nasıl geçirdiğimizi hatırlıyorum
How we kissedheld each other tight
nasıl öpüştüğümüzü ve birbirimizi sıkıca tuttuğumuzu
Everything was a beautiful dream
herşey güzel bir rüya gibiydi
You were the sweetest woman Ive ever seen
gördüğüm en tatlı kadındın
How could I know our love wouldnt stand a chance?
nasıl bilebilirdim aşkımızın değişik olmayacağını
I had to goend this wonderful romance
gitmeliydim ve bu muhteşem romantik son
Now Im so sadblue, here without you, what can I do?
şimdi çok üzgün ve maviyim,sen yokken , ne yapabilirim?
I used to love her from the bottom of my heart
sevmeliydim onu kalbimin derininden
Didnt realize that time was slippin by farkında değildim o zaman kayma olduğundan dolayı
Now were living oh so far apart
şimdi ayrı yaşıyoruz buraya kadar ayrı olarak
I give grace for the days that I held her by my side
önem verdim günler için bu kadar tuttum onu kendi sayemde
By my side
kendi sayemde
 
X