- 12 Temmuz 2006
- 2.066
- 66
Üstün Kadın Erkek İçin Her Zaman Problemdir!
Birçok erkek, eşini uzun yıllar sonra bile çok etkileyici buluyor. Ancak bazı erkekler var ki, eşleriyle belli bir süre geçtikten sonra beraber olamıyor. Bunun için de bir sürü bahane uyduruyorlar. Erkeklerin yaşadığı bu tip uzaklaşmaların temelinde, çoğunlukla eşlerinin onlardan üstün olduğu duygusu yatıyor. Bu durum, özellikle çalışmayan kadınların anne olma, çalışan kadınların ise işlerinde yükselmeleri sonucunda yoğunlaşıyor. Tabii bu her erkek için sözkonusu değil. Ancak bazı erkekler, çocuklarının annesine karşı düşkünlüğünden veya eşinin işinde saygı görmesinden rahatsız olabiliyor. Bütün bunlar erkekte, ikinci plana atılmışlık ve yetersizlik hissi yaratabiliyor. Günlük yaşamın getirdiği bu tip baskılar da, doğal olarak cinsel hayata yansıyor. Çünkü; erkeğin doğal yapısında var olan kadına hakim ve ondan üstün olma, onu koruma içgüdüsü ellerinden alınmış gibi oluyor. Peki bu sorun nasıl çözülebilir? Bunun birinci adımı, elbette erkeğin eşinin sahip olduğu meziyetleri kabullenmesiyle başlıyor. Erkek, eşinin ilerlemesinden sıkıntı değil, memnuniyet duymayı öğrenmeli. Kendini geri çekmek, eşinden uzaklaşmak yerine, onunla daha fazla vakit geçirebilir. Erkek, böyle bir durumda yapacaklarını bir fedakarlık olarak değil, bir kazanç olarak görmeli. Böylelikle, yeniden çok sevdiği eşiyle mutlu bir cinsel yaşama ulaşabilir.
Birçok erkek, eşini uzun yıllar sonra bile çok etkileyici buluyor. Ancak bazı erkekler var ki, eşleriyle belli bir süre geçtikten sonra beraber olamıyor. Bunun için de bir sürü bahane uyduruyorlar. Erkeklerin yaşadığı bu tip uzaklaşmaların temelinde, çoğunlukla eşlerinin onlardan üstün olduğu duygusu yatıyor. Bu durum, özellikle çalışmayan kadınların anne olma, çalışan kadınların ise işlerinde yükselmeleri sonucunda yoğunlaşıyor. Tabii bu her erkek için sözkonusu değil. Ancak bazı erkekler, çocuklarının annesine karşı düşkünlüğünden veya eşinin işinde saygı görmesinden rahatsız olabiliyor. Bütün bunlar erkekte, ikinci plana atılmışlık ve yetersizlik hissi yaratabiliyor. Günlük yaşamın getirdiği bu tip baskılar da, doğal olarak cinsel hayata yansıyor. Çünkü; erkeğin doğal yapısında var olan kadına hakim ve ondan üstün olma, onu koruma içgüdüsü ellerinden alınmış gibi oluyor. Peki bu sorun nasıl çözülebilir? Bunun birinci adımı, elbette erkeğin eşinin sahip olduğu meziyetleri kabullenmesiyle başlıyor. Erkek, eşinin ilerlemesinden sıkıntı değil, memnuniyet duymayı öğrenmeli. Kendini geri çekmek, eşinden uzaklaşmak yerine, onunla daha fazla vakit geçirebilir. Erkek, böyle bir durumda yapacaklarını bir fedakarlık olarak değil, bir kazanç olarak görmeli. Böylelikle, yeniden çok sevdiği eşiyle mutlu bir cinsel yaşama ulaşabilir.