Ulusal Hazinemiz: Ankara Kedisi
Türkiye’nin ulusal hazinelerinden biri olarak görülen Ankara kedisi upuzun, ipeksi, bembeyaz tüyleri ile aslında tam bir tüy yumağıdır. Eski adıyla Angora’da ortaya çıkan Ankara kedisi, Avrupa’da görülen ilk uzun tüylü kedi olarak bilinir. 10. yüzyılın başlarında Viking’ler tarafından Avrupa’ya getirildikleri ve bu yüzden günümüz uzun tüylü kedilerinin ataları oldukları bilinmektedir. 16. yüzyılın sonlarında bilimadamı Claude Fabri de Peirese ile birlikte Fransa’ya giden Ankara Kedisi, vücudunun güzel ve oryantel yapısı kısa zamanda popüler oldu. Bu türün beyaz rengi, türünün gerçek temsilcisi olarak görüldüğünden, beyaz kediler için Ankara Hayvanat bahçesi tarafından bir üreme programı başlatılmıştır. Bugünkü Ankara kedisi, varlığını 60’lı yıllarda kendisinden Amerika’ya, sonra da Avrupa’ya ithal edilen Ankara Hayvanat Bahçesi gibi kuruluşlara borçludur.
Ankara kedileri hala Türkiye’nin köylerinde ve kırsal yerlerinde, yüzyıllardır neredeyse hiç değişikliğe uğramadan yaşamaktadırlar. Bu kadar zaman boyunca hayatta kalmalarını sağlayan özellikleri, içgüdülerine bağlı ve son derece zeki olmalarıdır. Günümüzde, özgür yaşamak yerine insanlarla yaşamaya alışmış olsalar da, kendilerine özgü güçlü kişilik özelliklerini korurlar. Bunu en iyi bir ankara kedisi beslemiş olan bilir.
Saf ve doğal bir tür olan Ankara kedisi aynı zamanda zarif, zeki, güçlü, sahiplerine bağlı ama dikkafalıdır. Evde çıkılmamış hiçbir dolap, açılmamış hiçbir kapı bırakmayan, kendilerine ait atletik bir zarafetleri vardır. Sosyal ve oyuncudurlar. Yaşadıkları coğrafi konum dolayısıyla sudan pek hoşlanmazlar; ki bu durum Van kedilerinde tam tersidir.
Ankara kedisinin vücudu uzundur. Uzun bacaklara, uzun bir kuyruğa ve yine uzun ve kaslı, narince yapılanmış bir gövdeye sahiptir. Çok düzgün bir kemik yapısına sahiptir ve zarif bir görüntüsü vardır. Erkek kediler dişilerden büyük olabilir. Uzun bacaklarının arkala tarafları, önlerinden daha uzun olur. Parmaklarının arasında küçük tüyler bulunan, küçük ve yuvarlak patileri vardır. Mevsime göre uzunluğu değişen tüyleri vardır. Günümüzde pek çok değişik renk tüylü Ankara kedisi vardır. En iyi tüylere sahip Ankara kedileri, genellikle üç yaşını geçmiş kedilerdir. Bakılıp tarandıklarında daha da etkileyici tüylere kavuşurlar. Geniş ve badem şekilli gözlere sahiptirler ve renkleri bakır, mavi, altın, yeşil ve ela olabilir. Geniş ve sivri uçlu, dik kulakları vardır. Orta boyda bir buruna sahiptirler. Kuyruklarını yürürken vücut hizasında tuttukları görülür.
Ankara kedisi, sahibiyle hayatınının ve evinin her yerinde birlikte olmak ister. Birlikte yaşadığı kişiye derin bir sevgi duyar ve karşılığında da aynı sevgiyi almaktan hoşlanır. Sahibi nerede olursa olsun ve ne yaparsa yapsın, yaptıklarından haberdar olmak için yanında olur. Sahibini oldukça abartılı sevgi gösterileriyle ödüllendirir, fakat bir kez birşeyi yapmaya niyetlendiği zaman, en akıllı insan bile onu yolundan geri çeviremez. Yaptığı herşeyi ustalık ve çeviklik ile yapar.
Hem erkeği, hem de dişisi sorunsuz üreyen kedilerdir. Sağlıklı, yapılı kedi yavrularına çok az zorlukla sahip olurlar ve onları yetiştirirken sevgi ve kur yaparlar. Zeki ve çevik olmasının yanı sıra bazen de çabuk sinirlenen bir kedidir. Sahiplerine istediklerini yaptırmak için onları beceriyle kullanabilecek kadar akıllıdır. Bir Ankara kedisi sahibine oyun oynamayı, susadığı zaman musluğu açmasını ya da tüm dolaplarınızı kilitlemeyi öğretebilir (o küçük patileri inanılmaz derecede yetenekli olabilir).
05 Temmuz 2006
-alıntıdır..