Arkadaşlar konu başlığına yapacağım yorum ile belki sizleri üzeceğim ama söylemek zorundayım. İğneli epilasyon yöntemi dışında hiçbir yöntemin tüylere kökten çözüm sağlaması mümkün değildir. İğneli epilasyon yönteminde bile kökten çözümün şartı vardır ki O da işinin eğli bir uzman. Sağlıcakla kalın.
Kesin konuşulmaması gerektiği konusunda ki düşüncenize katılıyorum elbette. Sadece epilasyon konusunda değil birçok konuda yıllarca doğru bilinenlerin aslında doğru olmadığının ispatlandığı bir dünyada yaşıyoruz. Ancak yazdığım hususu eleştirirken benim söze yorum yapacağımı belirterek başladığım sanırım dikkatinizden kaçmış. Yorumumu ise en azından bugün için bilinen gerçeklere ve kendi 25 yıla yakın mesleki tecrübeme dayanarak yaptığımı da belirtmeliyim. Gerçeklerin ne olduğuna gelince; İğneli epilasyon yönteminin uygulanmaya başlaması ile Lazer epilasyon yönteminin uygulanmaya başlaması arasında iğneli epilasyon yöntemi lehine yaklaşık 100 yıl gibi bir fark varki bu da denenmişlik anlamında İğneli epilasyonu üstün kılmakta. Mesleki tecrübem anlamında ise iğneli epilasyon yöntemini uygulatmak üzere bana müraacat eden hanımlarımızın büyük çoğunluğunun daha önce Lazer epilasyon yöntemi de dahil diğer yöntemleri deneyip başarı sağlayamayanlardan oluştuğunu belirtebilirim. Lazer epilasyon yöntemini uygulayanların da ifade ettiği bilinen bir başka gerçek ise Lazer epilasyon yönteminin ince tüylerde, koyu renk cildlerde başarı sağlayamadığı gerçeğidir. Lazer epilasyon yöntemini uygulayan merkezlerin çoğunda iğneli epilasyon yönteminin de uygulanıyor olması zaten bu gerçeğin sonucudur. Yani sizin ifade ettiğiniz '' Lazer epilasyon yapan bir uzmana sorsak oda lazer epilasyon dışında hiç bir yöntem kıllara kökten çözüm olamaz diyecek '' şartlı savı aslında kesin çözüm anlamında menfi cevabı bilindiği halde böyle bir soru karşısında Lazer epilasyon yönteminin diğer avantajlarını (uygulama süresi, daha az acı gibi) gündeme getirecektir. '' Bana sorsan bende ne lazer ne iğneli her kıl tipine çalışmaz diyeceğim '' sözünüzdeki iğneli epilasyon yöntemi ile ilgili olan kısmını keşke biraz açabilseydiniz zira bunca yıldır bu mesleği yapan bir uzman olarak ben iğneli epilasyon yönteminin uygulanamayacağı bölge biliyorum ama kıl tipi bilmiyorum. Olumsuz değerlendirmelerinize rağmen kendi tercihinizin de iğneli epilasyon yönteminden yana olacağını belirtmiş olmanız ne kadar memnuniyet verici ise iğneliyide diğer benzerlerinide silip süpürecek cinsten ama bazı riskleri olduğunu düşünüyorum diyerek TR de bile olmayan bir cihazı önermeniz de o denli düşündürücü. Sağlık gibi bir konuda ciddi riskler alabilmek için insanların başka hiçbir çarelerinin kalmamış olmaları gerektiğini düşünenlerdenim. Oysa şükretmeliyiz ki bu konuda insanlar çaresiz değiller. İhtiyaç duyulanlar ise reklam, gösterişli ortamlar gibi aldatıcı faktörlerin etkisinde kalmadan yapılacak iyi bir araştırma ile biraz maddi külfet ve biraz da sabır. Bu kısa dialoğumuzdan da yararlanarak herkesin kendisi için en doğruyu tercih etmesi umudu ile sağlıklı günler diliyorum.lazer epilasyon yapan bir uzmana sorsak oda lazer epilasyon dışında hiç bir yöntem kıllara kökten çözüm olamaz diyecek ,bana sorsan bende ne lazer ne iğneli her kıl tipine çalışmaz ,yada uygulama sonrası (yıllar sonra ) tekrarlayabilir diyeceğim,bu kadar kesinkes genelleme yapmak doğru değil,ben tüm dünya ülkelerinin epilasyon kültürlerini ve kullanılan tüm yöntem ve ürünleri araştırmış biri olarak bu kadar kesin konuşulmaması taraftarıyım.
ama lazermi iğnelimi diye kıyaslama yaptığımda açıkça konuşayım iğneli diye kıyaslayabilirim.iğneli ilede yarışacak başka bi cihazıda önerebilirim ama TR de yok ,Microlysis diye bi lazer tekniği var ,epilasyon gen tedavisi diye adlandırıyorlar,bu yöntem iğneliyide diğer benzerlerinide silip süpürecek cinsten ama bazı riskleri olduğunu düşünüyorum oda iğneli ve lazerden farklı bi mekanizmayla çalışıyor,sentetik bi takım ilaçlar lazer aracılığı ile kıl köküne iletiliyor,bu sentetik ilaçların (cimeditine) yan etkileri ciddi olabilir,ama bu yan etkilere rağmen oldukça etkili olduğu bilgileri mevcut.
Kesin konuşulmaması gerektiği konusunda ki düşüncenize katılıyorum elbette. Sadece epilasyon konusunda değil birçok konuda yıllarca doğru bilinenlerin aslında doğru olmadığının ispatlandığı bir dünyada yaşıyoruz. Ancak yazdığım hususu eleştirirken benim söze yorum yapacağımı belirterek başladığım sanırım dikkatinizden kaçmış. Yorumumu ise en azından bugün için bilinen gerçeklere ve kendi 25 yıla yakın mesleki tecrübeme dayanarak yaptığımı da belirtmeliyim. Gerçeklerin ne olduğuna gelince; İğneli epilasyon yönteminin uygulanmaya başlaması ile Lazer epilasyon yönteminin uygulanmaya başlaması arasında iğneli epilasyon yöntemi lehine yaklaşık 100 yıl gibi bir fark varki bu da denenmişlik anlamında İğneli epilasyonu üstün kılmakta. Mesleki tecrübem anlamında ise iğneli epilasyon yöntemini uygulatmak üzere bana müraacat eden hanımlarımızın büyük çoğunluğunun daha önce Lazer epilasyon yöntemi de dahil diğer yöntemleri deneyip başarı sağlayamayanlardan oluştuğunu belirtebilirim. Lazer epilasyon yöntemini uygulayanların da ifade ettiği bilinen bir başka gerçek ise Lazer epilasyon yönteminin ince tüylerde, koyu renk cildlerde başarı sağlayamadığı gerçeğidir. Lazer epilasyon yöntemini uygulayan merkezlerin çoğunda iğneli epilasyon yönteminin de uygulanıyor olması zaten bu gerçeğin sonucudur. Yani sizin ifade ettiğiniz '' Lazer epilasyon yapan bir uzmana sorsak oda lazer epilasyon dışında hiç bir yöntem kıllara kökten çözüm olamaz diyecek '' şartlı savı aslında kesin çözüm anlamında menfi cevabı bilindiği halde böyle bir soru karşısında Lazer epilasyon yönteminin diğer avantajlarını (uygulama süresi, daha az acı gibi) gündeme getirecektir. '' Bana sorsan bende ne lazer ne iğneli her kıl tipine çalışmaz diyeceğim '' sözünüzdeki iğneli epilasyon yöntemi ile ilgili olan kısmını keşke biraz açabilseydiniz zira bunca yıldır bu mesleği yapan bir uzman olarak ben iğneli epilasyon yönteminin uygulanamayacağı bölge biliyorum ama kıl tipi bilmiyorum. Olumsuz değerlendirmelerinize rağmen kendi tercihinizin de iğneli epilasyon yönteminden yana olacağını belirtmiş olmanız ne kadar memnuniyet verici ise iğneliyide diğer benzerlerinide silip süpürecek cinsten ama bazı riskleri olduğunu düşünüyorum diyerek TR de bile olmayan bir cihazı önermeniz de o denli düşündürücü. Sağlık gibi bir konuda ciddi riskler alabilmek için insanların başka hiçbir çarelerinin kalmamış olmaları gerektiğini düşünenlerdenim. Oysa şükretmeliyiz ki bu konuda insanlar çaresiz değiller. İhtiyaç duyulanlar ise reklam, gösterişli ortamlar gibi aldatıcı faktörlerin etkisinde kalmadan yapılacak iyi bir araştırma ile biraz maddi külfet ve biraz da sabır. Bu kısa dialoğumuzdan da yararlanarak herkesin kendisi için en doğruyu tercih etmesi umudu ile sağlıklı günler diliyorum.
kızlar merhaba, bende limonun işe yarayacağını düşünüyorum. size yengemden duyduğum bişeyi anlatıyım. bana adanadaki komşularının hiç tüyü kılı olmadığını söyledi. bunuda turunçla yapıyolarmış. turuncu robottan geçirip tuzla karıştırıp bacaklarına streç filmle sarıp bi kaç saat bekletiyolarmış. 4-5 kereden sonrada tüy çıkmıyomuş. turunç bulmak zor ama limonda aynı familyadan olduğu için bu şekilde daha çok işe yarabileceğini düşünüyorum. limonu robottan geçirip tuzla karıştırıp sarmayı :)) bidahaki ağdaya kadar beklicem ama.o yüzden sonuçları hemen yazamam.
kızlar merhaba, bende limonun işe yarayacağını düşünüyorum. size yengemden duyduğum bişeyi anlatıyım. bana adanadaki komşularının hiç tüyü kılı olmadığını söyledi. bunuda turunçla yapıyolarmış. turuncu robottan geçirip tuzla karıştırıp bacaklarına streç filmle sarıp bi kaç saat bekletiyolarmış. 4-5 kereden sonrada tüy çıkmıyomuş. turunç bulmak zor ama limonda aynı familyadan olduğu için bu şekilde daha çok işe yarabileceğini düşünüyorum. limonu robottan geçirip tuzla karıştırıp sarmayı :)) bidahaki ağdaya kadar beklicem ama.o yüzden sonuçları hemen yazamam.
Yaa olay zaten östrojeni artırmakla alakalı olduğu için tamamdır anladım ben (
nette şöyle yazıyor ;
Nane çayının erkeklerde cinsel isteksizliğe, kadınlarda ise tüy dökülmesine neden olduğu bildirildi.
Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) Dahiliye Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Numan Tamer başkanlığında hastane Başhekimi Prof. Dr. Namık Delibaş, Yrd. Doç. Dr. Mehmet Akdoğan, Uzman Dr. Banu Kale Köroğlu ile araştırma görevlileri Erkan Cüre ve Medine Cumhur Cüre’nin nane çayıyla ilgili yaptıkları araştırma ilginç sonuçlar ortaya koydu.
İngiltere’de yayınlanan Phytotherapy Resarch adlı dergide de yer alan araştırmaya göre, nane çayının düzenli tüketimi erkeklerde cinsel isteksizliğe kadınlarda ise tüylerin dökülmesine neden oluyor.
Prof. Dr. Tamer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2002 yılında Yenişarbademli ilçesinden hastaneye gelen yaşlı bir hastanın şikayeti üzerine, bu kişinin çok fazla nane çayı içtiğini ve erkeklik hormonlarının ölmeye başladığını tespit ettiklerini söyledi. Bunun üzerine fareler üzerinde nane çayıyla ilgili bazı deneyler gerçekleştirdiklerini dile getiren Prof. Dr. Tamer, daha sonra 21 yetişkin kadın ve 5 yetişkin erkek üzerinde araştırma yaptıklarını vurguladı.
Prof. Dr. Tamer, düzenli olarak nane çayı içen yetişkin erkeklerde cinsel isteksizlik oluşturduğu, kadınlarda ise tüylerin azaldığını kaydetti.
Prof. Dr. Tamer, androjen adı verilen seks hormonuna bağlı kıllanma artışı bildirdi. Hirşutizmin kadınların özellikle yüz, göğüs ve karın bölgelerinde koyu renkli tüylerin oluşmasına neden olduğunu ifade eden Prof. Dr. Tamer, düzenli olarak beş gün üst üste nane çayı içen kadınların seks hormonlarından testeron düzeyinde anlamlı azalma olduğunu dile getirdi. Seks hormonunun, hirşutizmi tetiklediğine dikkati çeken Prof. Dr. Tamer, testeron düzeyindeki azalma nedeniyle kadınlardaki istenmeyen tüylerinde azaldığını söyledi.
Bugüne kadar hirsutizm tedavisinde doğum kontrol hapları veya başka haplar kullanıldığını belirten Prof. Dr. Tamer, orta şiddette hasta olan kadınlar için nanenin doğal bir alternatif tedavi olabileceğini sözlerine ekledi.
yani madem azda olsa testesteron var bizde. o da azalıyor işte. cinsel isteksizliğin bize etki edeceğini sanmıyorum alkisalkisalkis ... içeliimm nanemizi :içelim:
vücut kıllarını azaltan herşey saçlarıda döker diye düşünmek doğru olmaz,saçların dökülmesine(özellikle erkek tipi dökülme genetik kökenlidir,DHT (erkeklik hormonunun kötü versiyonudur) döktüğü düşünülüyor.nane tüyleri döküyorsa ozaman saçıda döker başka tüylerden kurtulmak için saçımızdan olmayalım bide
hayır değil normal nane çayı bir avuç naneyi alın demliğe koyun üzerinede su ekleyin kaynasın 10 dakika dinlendirin tamamdır yatmadan önce bir fincan içeceksiniz yada artık normal çay yerine hep nane çayı tüketeceksiniz benden hem denemesi hemde söylemesi çünkü limonun içindeki sitrikasit kıl köklerini yakıyo tuz ise peeling yapıp kıl köklerini açıyo
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?