Türkiye'de kadınlar 'ölümüne boşanıyor'
RADİKAL - Gün geçtikçe artan kadın cinayetleri, cinayetleri takiben açılan davalarda artık duymaya alışık olduğumuz iyi hal, tahrik indirimleri ve katillerin son verdikleri hayatın kıymetiyle mukayese dahi edilemeyecek cezalarla ellerindeki kandan birkaç sene içinde kurtulmaları Türkiye’nin utançtan kızarmak bilmeyen yüzü. Cinayete kurban giden kadınların isimlerinin ve haberlerinin eklendiği Anıt Sayaç’a eklenen isimlerin azalmasını dilemenin, başta mevcut yasal düzenlemeler olmak üzere, birçok sebepten ötürü ‘naif bir umut’ olarak adlandırıldığı bu zamanlarda, Türkiye’de yaşayan hemen her kadın adının bir gün o sayaca eklenebileceğini bilerek yaşamak zorunda bırakılıyor.
Fotoğraf: Özge Sebzeci - 4 Mart 2015'te erkek arkadaşı tarafından öldürülen 21 yaşındaki Deniz Aktaş'ın günlüğünden bir sayfa
O naif umudu bir kazanıma dönüştürmek için canla başla çalışan
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun verilerine göre Türkiye’de 2013 senesinde 237 öldürüldü. 2014 senesinde bu sayı 294’tü. 2015 senesinde ise, platformun yayınladığı Eylül-Ekim ayları da göz önünde bulundurulduğunda öldürülen kadın sayısı 234. Son raporda yer alan bilgilere göre bu iki ayda öldürülen kadınların öldürülme sebeplerine bakıldığında ilk sırada kadının kendi hayatına dair aldığı finansal, bedensel ve sosyal kararlar var. İkinci sırada ise kadının evliliği sonlandırmak istemesi ya da bunun için bir girişimde bulunmuş olması…
‘SENİ ÖLDÜRMEYECEĞİM, SÜRÜNDÜRECEĞİM’
‘Dying to Divorce’ – Ölümüne Boşanmak bu topraklardaki erkek boyunduruğunun kadınlara nelere mal olduğunu, öldürülmekten son anda kurtulan, öldürülmüş kadınların katillerinin ceza indirimi almaması için uğraşan ve kadınların yaşam hakkı için canla başla çalışanlarla birlikte gözler önüne seren belki de en kapsamlı belgesel olacak. Belgesel aynı zamanda bu şiddetin sebebini, doğasını anlayabilmek için de uğraşacak.
Geçtiğimiz hafta yayınlanan fragmanda aralık ayında eşinden boşanmak istediği için altı yerinden vurularak yaralanan Arzu Boztaş, kocasının onu vurmadan önce, ‘Seni öldürmeyeceğim, süründüreceğim’ dediğini anımsadığını anlatıyor. Birkaç dakika süren bu bölümde bile izleyicilerin kanıksanmış farkındalığında bir iz bırakacağından emin oluyorsunuz belgeselin. Fragmanın devamında ise Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Ankara temsilcisi Ayşen Kavas’ı, avukat İpek Bozkurt’u ve CHP Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka’yı izliyoruz. Türkiye’nin yakından tanıdığı birkaç ismin daha projeye dahil olması bekleniyor.