Konuya farklı bir soluk getirmesini istediğim hemde fikirlerinizi merak ettiğim için soruyorum, özellikle ne olursa olsun düşünce özgürlüğünü sonuna kadar savunanların fikrini.Ki altını çizerek ifade etmeliyim, düşünce özgürlüğü tamam ama hakaret, karalama olamaz.
Konu bizim Peygamberimiz (SAV) ve Ulu Önder Atatürk olunca hakareti edeni hakaret edilenin sevenleri yargılamamalı savunuluyor, peki Dünyaca ünlü şarkıcı Madonna'yı hepiniz tanıyorsunuz, 90'lı yıllarda çıkardığı parçası like a prayer'ı biliyor musunuz?
Ve o parçaya çektiği videoyu, çektiği video yüzünden kiliseden aforoz edildiğini.
Aforoz sebeplerinden biri Hz.İsa peygamberi zenci olarak tasfir etmesiydi, bu da bir düşünce özgürlüğüdür, dinin dili, rengi, ırkı var mıdır?
Madonna'yı aforoz edenler Hz.İsa peygamberin sevenleriydi, sizce düşünce özgürlüğünü parçasıyla ortaya koyan Madonna, Hz.İsa peygamberi (ki bizim dinimiz gereğince Hz.İsa Peygambere saygı duymamız gerekiyor) sevenler tarafından aforoz edilmeyi hak ediyor muydu?
Türkiye'de ifade özgürlüğü kısıtlıysa, Avrupa'da Madonna'ya yapılan nedir?
Hindistan'da inek örneğini veriyorsunuz ama Hindistan'da bir ineğe eziyet edin bakalım ne oluyor, ya da bir ülkede maymunlar kutsal, maymunlara zarar verin orada.
Bakınız, her ülkenin taptığı ya da saygı duyduğu şeyler farklıdır ve her ülke kendi kutsalına sahip çıkar ve onu korur, siz gidip onun kutsalına asla hakaret edemezsiniz. Hindistan'ın göbeğinde bir ineği bu da benim inancım deyip kurban edin bakalım ineği, neler oluyor, yapamazsınız.
...
Madonna örneğini bu sebeple verdim, hani biz Atatürk'e ve Peygamberimize laf söyletmediğimiz için eleştiriliyoruz ya, Avrupa'da kendi kutsalına laf söyletmiyor, İsa Peygamber'le ilgili en ufak bir söz söylesinler bakalım neler oluyor, söyletmezler, söyletmiyorlar ama oradan çıkıp bir karikatürist benim Peygamberime hertürlü hakareti edebiliyor, söz konusu benim kutsalım olunca Avrupa'lı bunu düşünce özgürlüğü diye adlandırıyor, ben peygamberime yapılanı kınayınca düşünce özgürlüğüne saygı duymayan sığ düşünceli olarak nitelendiriliyorum.
...
Taş yerinde ağırdır, her milletin kutsalı, önderi vardır, her ülke kendi kutsalına sahip çıkıyor ve hakaret edilmesini istemiyor, iş bizim millete gelince niye esnek olmamız isteniyor? Saygı duyulmasını ve hakaret edilmemesini istemeleride bir ifade özgürlüğüdür.
Bunlar nasıl ifadelerdir böyle.. Okudum ve keşke okumasaydım dedim
Sevgili Peygamberimize hangi öfkeyle hangi kinle söylenebilmiş nasıl cürret edilebilmiş.. Allah ıslah etsin ne diyeyim.
Bu nasıl düşünce özgürlüğü. O zaman küfür etmekte ifade özgürlüğü olur bu mantıkla.. Zira Peygamberimize (SAV) ve Atatürke dair yazılanlar küfürden farksızdır. Keşke sizde açık açık ne söylendiğini yazmasaydınız. Okuması bile ağır geliyor insana. Bence o ifadeleri silmeniz daha doğru olur.
bence silmeye gerek yok.
Madonna ve aforoz etme örneğinde aforoz dinle ilgili bir kavram, aforoz edilen kişi dinsel bir makam sahibi olamıyor ve kilise halkı o kişiyi takip etmemesi gerektiği konusunda bilgilendiriyor. Kişiyi takip edip etmemek yine halkın seçimi. Bence bu konu direk devlet ve ifade özgürlüğüyle ilintili değil. Çünkü devletin hristiyanlık karşıtı yayınlara ya da hristiyanlığın çarpıtılmasına direk bir yaptırımı yok. Mesela George Collin güzel bir örnektir bir örnektir buna, ateist bir komedyendir ve şovları da genelde dinin mantıksızlığı üzerinedir, hatta hafiften küfürlüdür ama kanunlar direk bir yaptırım uygulamaz şahsına, aynı şekilde çoğu dizi ya da filmde Meryem Ana'nın sahtekar olduğu üzerine şakalar vardır, ama bireysel olarak ya da örgütlenmiş kişilerden tepki görseler de kanunlar tarafından cezalandırılmazlar.
Sevan Nişanyan konusunda ise Madonna'nınkinden farklı olarak devlet tarafından verilmiş 1.5 yıllık bir hapis cezası var. Atatürk örneğinden farklı olarak ise yazdığı yazı bir haber yazısı değil bir fikir yazısı, muhtemelen şu Hz. Muhammedle dalga geçe filmle ilgili yazılmış, nefret suçunun, söz konusu kitlenin azınlıkta olduğu yerlerde nefret suçu sayılacağından, Türkiye islami çoğunlukta bir ülke olduğundan burada nefret suçuna girmeyeceğinden bahsediyor. Aynı şekilde Fransa'da Fransızlara hakaret etmenin nefret suçu kapsamına girmeyeceğiyle ama zenci göçmenlerle ilgili hakaret içeren konuşmalar yapıp halkı onlara karşı kışkırtmanın azınlıktaki insanlara karşı tehtid oluşturduğu bu yüzden nefret suçu sayılacağıyla ilgili bir örneği daha var, yazıdaki fikir doğru yanlış tartışılır, ama gerçekliği kanıtlanmamış haberlerle İslami karalamak ya da öbür örnekte olduğu gibi müslümanlara hakaret etmek gibi bir amacı yok yazının.
Ki zaten inanmayan birisinin alternatif inancının, dinlerin ve tanrının belli çevrelerce çıkar sağlamak için uydurulmuş kavramlar olması çok doğal. Bunun doğruluğunu veya yanlışlığını bu Dünyada belirleyemeyeceğimize göre, çoğunluktan farklı bir inancı dile getirdi diye cezalandırılmamalı.
Vebali sizdedir.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?