evet atlamaz ama bunlar seçim değil. arkadaşınız da öldürsün öyleyse bebeğini? bu henüz elle tutulmuyor diye, konuşamıyor diye onun ölümü veya kalimi hakkında karar vermek bu kadar kolay ve anneye bağlı mı? hani neo liberal düzen? ötenazi bile tartışmalı bir konuyken bir bebeğin yaşamı hakkında karar vermek nasıl böyle alelade oluyor anlamıyorum. bugün sendromlu bebekler aldirilsin, yarın bir gün başka hastalığı olan bebekler aldirilsin, gelişen tıpla rengi tespit edilmeye başlayınca albinolar aldirilsin, burnu büyük olduğu için hiç doğmamayi dileyen arkadaşım vardı, keşke annesi onu da aldirsa mıydı? insanlar konuşur efendi, insanlar kendine benzemeyen bir şey görünce konuşur, hastalık kötü durum olmasına gerek yok, güzeli görünce de kıskançlıktan konuşuyorlar. evet klişe ama çünkü anlamak isteyene yeterince açıklayıcı. bu çocuk down sendromu olmadan dogsaydi ama ileride kaza geçirse ve müthiş acılar cekseydi siz kolayca buradan yemeğine ilaç kat acısız ölsün diyebilir miydiniz? sma hastası bebeklerin anneleri koyverebiliyor mu hem bebek için hem bakım veren için yaşanan onca zorluğa rağmen? evet zor evet gerçekten acı verici, nefis zorlayıcı hatta, ama burada karar merci anne baba olamaz
ben konularınızi sessizce takip ediyorum. konuşmak istemezdim ama hem duygularınıza hem de ailenize kayıtsız kalamadim. öncelikle eşinizin, her ne kadar babalik tecrübeyle kazanilan bir kavram olsa da, merhametsiz olduğunu düşünüyorum. down ihtimalinde böyle yapan birisi, ileride de çok poncik bir baba olmaz bence, burada aslinda çocuk dışında değerlendirmeniz gereken bir şey var. aileniz de keza, demek ki siz hasta olsaniz sakat kalsaniz onlar da sizin hastane çöplüğünde atık olmanızı dileyecekler. anne olan, şu an onun varlığını en iyi hisseden sizsiniz, o yaşasa onu herkes çok sevecek ve en çok siz seveceksiniz, ama ölürse belki de bu acıyı sonsuza kadar yüreğinde bir siz taşıyacaksiniz, bu tek başına çocuk büyütmekten daha mı zor bunu düşünün. görüyorum ki öyle kalpsiz, vurdumduymaz değilsiniz, kesin downlu bile olsa ve aldirsaniz, eminim kimi zaman bundan pişman olacaksınız.
yaşınız büyük, ileride belki çocuğunuz olmayacak, belki yine aynı tanı konacak, peki ya o zaman? bakın bebeğiniz düşmemiş, hayata tutunmuş, sizin için tehlike arz etmiyor, kendisi de tehlikede değil. iyi bakım ve gelişen yaşam şartları ile artık daha uzun yaşıyorlar ve daha çok gelişim gösteriyorlar. bildiğim kadarıyla acılı bir hayat yaşamiyorlar. siz onu çok severseniz ve her şeyiyle kabul ederseniz, o kimin ne dedigini umursamayacaktir. annem elbette bizi çok sevdi ama ne bunu belli etmekte cömert davrandı, ne akillisiniz güzelsiniz dedi. şu an yoldan geçerken insanlar bana baksa acaba cirkinim diye mi baktilar, kalabalıkta iki çift laf etsem acaba aptal olduğumu mu düşündüler diye düşünmeden edemiyorum. oysa tanıştığım bir çok insan, adımı sormadan ne güzelsin der, üstelik IQ skorlarim da oldukça iyi. maksadım övünmek değil, bundan çok cekinirim, maksadım çocuğunuzun normalini hayata bakışını sizin belirleyeceginizi ifade edebilmek. yoksa herkes her zaman konuşur.
evet burada ne yapayım diye sormamıssiniz, ama hala ikilemde olduğunuzu düşünüyorum. sizin için, normal bir durumda downlu bir çocuk doğurma kararı vermekten daha zor, çünkü evet derseniz yalnız kalmakla tehdit edilmissiniz. ama doğunca öyle olmayacak, inanın çok sevilecek doğunca. belki o, matenatikte sınıfın en iyisi olmayacak, belki akranları kadar hızlı kosamayack ama en sevimli, en temiz kalpli, en merhametli olacak ve özellikle yaşadıgimiz şu devirde hepsinden kıymetli. bu aileniz ve doğmamış arasinda yapacağınız bie seçim değil, ölüm ve yaşam arasında bir seçim, üstelik kendi yaşamınız bile değil ( ya da belki ikinizin)