İsimvermeyelim yanyana 20 metrekareye 5 cıgkoftecinin düştüğü şu günlerde en basit en ucuz tat haline geldi.çiğköfte dürüm+ ayran 2,5 tl.Yemeyen yoktur.Tok olsanda yersin.Neden ?İçeriğindeki lezzet arttırıcıbağımlılık yapan madde.Çiğköftelerin hepsinin içeriğinde MSG denen madde var.Bizdeki ismi Çin Tuzu.
Neymiş bu çin tuzu ??
Çin tuzu nedir?
Geleneksel Asya ve Çin yemeklerinin neredeyse temel bileşeni olan Çin tuzu, bilimsel adıyla mono sodyum glutamat (MSG), dünyada en çok bilinen ve kullanılan bir lezzet artırıcıdır.
Zararları ise hayli dikkat çekici!
Çin tuzu; retinal dejenerasyon (Göz retina tabakası hasarı), yağ birikimi, doyma mekanizmasında bozukluk, obezite, büyüme hormonu baskılanması, pankreas hasarı, insülinde artış ve buna bağlı diyabet, böbrek ve karaciğerde ciddi hasarlar meydana getirebiliyor. Ayrıca, Çin tuzu, hamilelerde plasenta bariyerini geçebiliyor ve dolayısıyla anne karnındaki bebek de aynı tahribatlara maruz kalıyor.
Çin tuzu nelerde vardır ?
Cipsten kuruyemişe, hamburgerden soslara her türlü yiyecekte bulunuyor. Hatta sokakta satılan döner ve çiğköftede bile var! Bahsettiğimiz madde Çin tuzu. Bunu içeren yiyeceklerin yemeye teşvik ettiği, bağımlılık yaptığı iddia ediliyor. Sonuç ise çağın hastalığı obezite!
DOYMA HİSSİ KAYBOLUYOR
Bugün yiyeceklerin lezzetini artırmak için kullanılan bu maddeye hemen her yiyecekte rastlamak mümkün. Kuruyemişten sakıza, hamburgerden salata sosuna, cipsten çiğköfteye hatta kuruyemişe... Ambalajların üzerinde MSG, monosodium glutamate ya da E-621 yazıyorsa bilin ki onun içinde bu madde kullanılmış. ABDli bazı uzmanlar MSGnin yiyecek ambalajlarında 25 farklı isimle belirtildiğini söylüyor, doğal lezzet veya hidrolize bitkisel protein diye yazıldığını savunuyor. Son 15 yıla damgasını vuran ve sık sık tartışılan MSG, yiyeceklerin lezzetini artırıyor, insana yedikçe yediriyor. Yapılan araştırmalara göre yol açtığı en bilinen sorun obezite. Çünkü uzmanlar bu maddenin bulunduğu yiyecekleri yiyenlerde doyma hissi kaybolduğu için aşırı şişmanlığın kaçınılmaz bir son olduğu konusunda uyarıyor. Fareler üzerinde yapılan deneylere göre epilepsi, Alzheimer, parkinson, öğrenme güçlüğü gibi nöro-toksisiste etkisi var. Astım ve alerji, kalp ritm bozukluğunun yanı sıra retinada harabiyete neden olduğu da belirtiliyor.
Kereste tozunu bile lezzetli hale getirir!
SAĞLIK ve Gıda Güvenliği Hareketi Başkanı Kemal Özerin MSG ile ilgili söyledikleri ürkütücü: Bu maddenin tadı ne acı, ne tatlı, ne ekşi, ne tuzlu. Beşinci tat olarak nitelendiriliyor. Mesela kereste tozunun içine koyun, onu yenebilecek kıvama getirin ve dünyanın en iyi ballarının yanına koyup 100 kişiye tattırın. 100ü de MSGli kereste tozunun daha iyi olduğunu söyleyecektir!
MSGnin kaynağı Özere göre farklı. Örneğin 2001de domuzdan üretildiği ortaya çıkınca yer yerinden oynamış. Mısır ve buğdaydan da elde ediliyor diyor Özer. En büyük üreticisi Japon firması, Özer hatta dünyada kakaodan sonra en yaygın ticari hacme sahip madde olduğunu söylüyor: 30 milyar dolar ticari hacmine sahip. Dünyada yaklaşık 50 ülkede kullanımı sınırlandırıldı. ABD de bu ülkeler arasında. Sınırlamanın bir anlamı yok, kamuoyunu teskin etmek için alınan bir karar. Tamamen yasaklanması gerekiyor çünkü yapılan araştırmalara göre obezitenin nedenlerinden biri. Sindirim ve mide problemlerine de neden olduğu saptanmış. Ayrıca bağımlılık yapıyor. İçinde olmayan yiyecek neredeyse yok gibi... Lokantalardaki yemeklere bile konuluyor. Katkı maddesi satan pazarlamacılar bunu pazarlıyor. Neden her köşe başında çiğköfteci var? Çünkü içine MSG koyarak lezzetini artırıyorlar, yiyen bir daha yiyor. Bu maddeyi içeren yiyeceği yiyenler katıksız yiyeceklerin tadını beğenmiyor.
KÖTÜLEMEK YANLIŞ HERŞEYİN FAZLASI ZARAR
YEDİTEPE Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakognozi ve Fitoterapi Ana Bilim Dalı Başkan Prof. Dr. Erdem Yeşilada, Çin tuzunun doğal kaynaklarda ve insanın protein yapısında bulunan bir madde olduğunu, geçen yüzyılda ise bunun biyoteknolojik yöntemlerle üretildiğini söylüyor. MSGnin glutenden elde edildiğini anlatan Yeşilada, glutenin buğdayda bulunduğunu söylüyor. Yeşilada, MSGnin yıllardır tartışıldığını, kanser sebebi olarak gösterildiğini ancak herhangi bir bağlantı kurulmadığını anlatıyor: Tuz ve şekerin nasıl fazlası zarar ise her şeyi fazlası zarar. Bu madde çok yedirdiği için obeziteye neden olabilir. Örneğin cipslerde kullanılan bir madde bu. Cips paketini açınca dibini görüyorsunuz, o kadar yemek tansiyonu yükseltebilir. Bazı kişilerin alerjik bünyeye sahip olduğunu, bir şeyi kullandıklarında o kişilerde alerji gelişebileceğini de belirten Yeşilada papatya örneğini veriyor: Biz papatyayı bebeklere bile verirken, bazı kişiler papatyadan ölebiliyor. Burada papatyaya kötü diyebilir miyiz? Nedeni bazı kişilerin alerjik olmaları. Bir şeyi çok kullanırsa alerji gelişebilir. Bir madde bazılarını öldürdü diye onu kötülemek yanlış. Her şeyin fazlası da zararlı.