- 8 Aralık 2011
- 45.523
- 165.003
- 798
Kalıplara sığmayan hayat
Hayat sayfama hüzünlü bir gün diye not düşme gereği duydum dün. Geçirdiğim en Hassas en çaresiz geceydi onun vermiş olduğu gerginlikle içimdeki bu harabeyi atmak bir yerlerde bırakırım düşüncesiyle dışarı çıktım.
Yürümek iyi gelirdi rahatlatırdı her adımda içimde kalanlar dökülüverir belkide. Çocukluğumun geçirdiğim sokağın içinden geçerken oynadığımızın caminin hemen yanındaki hamama gözüm takıldı yıkık dökük harabe hatta bir çoçuk içinde oldukça ürkütücü idi.hamamın üzerinde bir ara duvarın kenarındanki çatlakların arasından hayata her ne olursa olsun tutunan yabani bir ağaç ev sahipliği ediyordu tam kötü cadı masallardaki gibi geceleri canlanan gündüzleri ölü bir yerdi.uzun zamandan beri restore edildiğini duymuştum bugünde önünden geçerken tıpkı eskilerin dediği gibi üzerinden o ölü toprağını atmış yenilenmiş canlanmış hata eskiden çoçuk ruhuyla duyduğumuz o uğultulu seslerin yerine eskilerden kalan bir şarkı tınısı bile hissediliyordu çok mutlu oldum hatta keşke çocukken her ne kadar korksakta çoçuk merakıyla içinide görsek diye eğilip baktığımız giriş kapısına bir göz ucuyla baktım tabi henüz içi restorasyon aşamasındaydı şimdiki haliyle tutturduğu şarkıyla mutluydu eski hamam . Çoçukluk anılarımı toplayıp yola devam ettim.Ömrümüz geçirdiğimiz zaman dilimi tıpkı o hamam gibi yıkılırsın,dökülürsün ,saklanıp yok olmak bile istersin ruhunda sana ait olmayan yabani ağaçlar çıkarıp arkasına gizlenirsin.Yaratılışınızın sırrı buna uygun değil varlığınız her ne olursa olsun ömrünüzün sonuna kadar görevini tamamlamak gayesindedir.Saklanmak için kullandığınız ne varsa oraya ait olmadığını düşünüyorsa eğer içinizden Bir gün söküp alacaktır.bütünleştiğinizi düşündüğünüz hatta belkide şeklini bile aldığınız kalıplarınız karşılaştığınız her sorunda kendini çatlatıp sizi başka kalıplara sokar bazen bir bardak bazen bir kase bazen bir sürahi bile olursunuz bu kalıplar genişledikçe hayatınızdaki sorunlarda yer açmış olurunuz. Ya hayat ? Biz kalıplarımızı seçeceğiz diye bekleri mi? o kendini evrenin dönüşündeki meridyenlerin arasına sıkıştırarak zaman çarkına çomak sokup zamanı durdurup sizi beklemez o da tabiatın getirdiği ne varsa onun uyumuyla size seçenekler sunar.
Hayattın bütününe baktığım zaman buna en acı kayıplarımız dahi bile olsa orda bekletmeyi sevmez içinizdekilere uygun bir kalıp aramak veya onlara uygun bir kalıp bulmak gizlemek hayattın bu döngüsüne bence bir zorlama gibi kalıp aramak o sorunları tekrar tekrar karşılaşmaktır onun şekil almalarını beklemek ise onlara başka anlamalar yükleyip orda tutmaktır bu şekilde saklı olsun diye içinizdeki kalanları bir resim kazandırmak için bardaktan alır kaseye kaseden alır sürahi diye büyütüp kalıplara sokar durursunuz
Tabiata gözlemlemeyi seven biri olarak tabiat bekletmez amacı olmayan kendi dögüsünü tamamlayan ne varsa geri döşüme gönderir buna çürümüş bir yaprak hatta su bile olsa. Örnek verececek olursak kirli bir Su birikintisini buhar olur tekrar yağmur olur çağlayanlara damla olur onları bir kalıba sokmaz onları gizlemez varlıklarına başka anlamlar katar.bu hayatın yaradılış gayesini size anlatmaktır sizin acıları bekletip onlara şekil vermek için zaman harcamaz onları geri dönüşüme gönderir gün gelir acılarınız başka anlamlarla karşınıza çıkar hatta o acıyı yaşadığınıza bile sevinir olursunuz.Tıpkı bugünkü önünden geçtiğim hamam gibi yaşadığı onca şeyin kalıplarını yıkınca içindeki tarihi eseri keşfetti .o harabiyeti yaşadığına bile sevindi kendi cevherini zamanın ellerine şekillenip kendini dokunulmaz kıldı artık kendini bir kalıp koymak yerine kendine ait olmayan ne varsa söküp attı kırık dökük kalıplarını benliğine kök salmış açılarını bir suya teslim etti o da onu okyanusa teslim etti.
bir su birikintisi gün gelir bir okyanusa sahip olur.
Yazan:Efser
Hayat sayfama hüzünlü bir gün diye not düşme gereği duydum dün. Geçirdiğim en Hassas en çaresiz geceydi onun vermiş olduğu gerginlikle içimdeki bu harabeyi atmak bir yerlerde bırakırım düşüncesiyle dışarı çıktım.
Yürümek iyi gelirdi rahatlatırdı her adımda içimde kalanlar dökülüverir belkide. Çocukluğumun geçirdiğim sokağın içinden geçerken oynadığımızın caminin hemen yanındaki hamama gözüm takıldı yıkık dökük harabe hatta bir çoçuk içinde oldukça ürkütücü idi.hamamın üzerinde bir ara duvarın kenarındanki çatlakların arasından hayata her ne olursa olsun tutunan yabani bir ağaç ev sahipliği ediyordu tam kötü cadı masallardaki gibi geceleri canlanan gündüzleri ölü bir yerdi.uzun zamandan beri restore edildiğini duymuştum bugünde önünden geçerken tıpkı eskilerin dediği gibi üzerinden o ölü toprağını atmış yenilenmiş canlanmış hata eskiden çoçuk ruhuyla duyduğumuz o uğultulu seslerin yerine eskilerden kalan bir şarkı tınısı bile hissediliyordu çok mutlu oldum hatta keşke çocukken her ne kadar korksakta çoçuk merakıyla içinide görsek diye eğilip baktığımız giriş kapısına bir göz ucuyla baktım tabi henüz içi restorasyon aşamasındaydı şimdiki haliyle tutturduğu şarkıyla mutluydu eski hamam . Çoçukluk anılarımı toplayıp yola devam ettim.Ömrümüz geçirdiğimiz zaman dilimi tıpkı o hamam gibi yıkılırsın,dökülürsün ,saklanıp yok olmak bile istersin ruhunda sana ait olmayan yabani ağaçlar çıkarıp arkasına gizlenirsin.Yaratılışınızın sırrı buna uygun değil varlığınız her ne olursa olsun ömrünüzün sonuna kadar görevini tamamlamak gayesindedir.Saklanmak için kullandığınız ne varsa oraya ait olmadığını düşünüyorsa eğer içinizden Bir gün söküp alacaktır.bütünleştiğinizi düşündüğünüz hatta belkide şeklini bile aldığınız kalıplarınız karşılaştığınız her sorunda kendini çatlatıp sizi başka kalıplara sokar bazen bir bardak bazen bir kase bazen bir sürahi bile olursunuz bu kalıplar genişledikçe hayatınızdaki sorunlarda yer açmış olurunuz. Ya hayat ? Biz kalıplarımızı seçeceğiz diye bekleri mi? o kendini evrenin dönüşündeki meridyenlerin arasına sıkıştırarak zaman çarkına çomak sokup zamanı durdurup sizi beklemez o da tabiatın getirdiği ne varsa onun uyumuyla size seçenekler sunar.
Hayattın bütününe baktığım zaman buna en acı kayıplarımız dahi bile olsa orda bekletmeyi sevmez içinizdekilere uygun bir kalıp aramak veya onlara uygun bir kalıp bulmak gizlemek hayattın bu döngüsüne bence bir zorlama gibi kalıp aramak o sorunları tekrar tekrar karşılaşmaktır onun şekil almalarını beklemek ise onlara başka anlamalar yükleyip orda tutmaktır bu şekilde saklı olsun diye içinizdeki kalanları bir resim kazandırmak için bardaktan alır kaseye kaseden alır sürahi diye büyütüp kalıplara sokar durursunuz
Tabiata gözlemlemeyi seven biri olarak tabiat bekletmez amacı olmayan kendi dögüsünü tamamlayan ne varsa geri döşüme gönderir buna çürümüş bir yaprak hatta su bile olsa. Örnek verececek olursak kirli bir Su birikintisini buhar olur tekrar yağmur olur çağlayanlara damla olur onları bir kalıba sokmaz onları gizlemez varlıklarına başka anlamlar katar.bu hayatın yaradılış gayesini size anlatmaktır sizin acıları bekletip onlara şekil vermek için zaman harcamaz onları geri dönüşüme gönderir gün gelir acılarınız başka anlamlarla karşınıza çıkar hatta o acıyı yaşadığınıza bile sevinir olursunuz.Tıpkı bugünkü önünden geçtiğim hamam gibi yaşadığı onca şeyin kalıplarını yıkınca içindeki tarihi eseri keşfetti .o harabiyeti yaşadığına bile sevindi kendi cevherini zamanın ellerine şekillenip kendini dokunulmaz kıldı artık kendini bir kalıp koymak yerine kendine ait olmayan ne varsa söküp attı kırık dökük kalıplarını benliğine kök salmış açılarını bir suya teslim etti o da onu okyanusa teslim etti.
bir su birikintisi gün gelir bir okyanusa sahip olur.
Yazan:Efser