Sizce bizler mi kadere yön veriyoruz....?yoksa?

Ben kaderi bir ağaca benzetiyorum dalları olan hangi dalı seçeceğimize biz karar veriyoruz ama...
 
Allah kaderi yazmış ama iradeyi bizim elimize vermiş.. biz nasıl yönlendirirsek oyöne doğru gidior işte..
 



islam alimleri en başta sayın Nihat Hatipoğlu hoca kesinlikle senin söylediklerini söylüyor....

"kader anlasilmasi en zor konulardan biridir ve tam bir net sonucu yoktur
zaten allah bize bu konuda tam bilgiyi vermemistir"


Allah hiç kimseye kötü kader yazmaz....buna kesinlikle asla inanmam...herkesin kaderi iyi yazılmıştır...

hiç kimsenin kaderi kötü değildir, kaderimizi etkileyen şartlar olaylar ve kendi hatalı tercihlerimizdir kötü olan.

bizden öncekiler ve bizimle aynı zamanlar da yaşayanlar dahi kaderimize etki ederler...

yani insan sadece kendi kaderiyle değil başkalarının kaderi ile de oynarak büyük sorumluluklar alır...
 


kesinlikle her kelimesine katılıyorum...
 

bence kendi elinde insanın herşey elbet bir alın yazısı var ama herşey kendinde bitiyor
 

Canım zamanında din kültürü öğretmenim benim bu soruma (yani senin sorduğun soruya)şu cevabı vermişti. "Düşünsene sen öğretmensin. 5 yıl boyunca öğrencilerini okutuyorsun. hepsini çok iyi tanıyorsun. Onların yazılı yapsan sınvlardan kaç alacağını bilirsin. Ama karneyi sınav yapmadan doldursan herkes sana sorar bunu neye dayanarak yaptın diye?" Yani ımtihan olmanın manası bu bana kalırsa.. Benim bunca yıldır anladığım Allahu teala bizim önceden neler yapacağımızı biliyor, bunu yazıyor ve biz buna uyuyoruz. Aslında bunu belirleyen biziz... ışte onun bunu bilmesi kaza, ve bu yazdığının gerçekleşmesi kader oluyor. Umarım bunca yıl öğrendiklerim bu konuda işe yaramıştır...
 
Bazı yaşadıklarımız kaderimizdir değiştiremeyiz ama bazı şeyleri de mantığımızı kullanarak yönlendirebiliriz.
 
her insan kendi kaderini kendi çizer. tabi bazı şeyler bizim elimizde değildir; hangi ailede doğacağımız, başımıza gelebilecek bir kaza vs. bunlar biraz şans meselesi.. ama her insan gideceği yolu kendisi seçer.
 
diyelim ki Allah bize kötü kader verdi...

hırsız etti, hayat kadını etti, katil etti, işte kötü olan aklınıza daha neler neler geliyorsa bize kötü roller biçti.....

peki ahirette bizi ne ile suçlayacak?

biz o zaman Allahü Tealaya demezmiyiz; sen bize verdin bu kaderi diye...

dinimiz mantık dinidir.
 

Canım onu sormak amacıyla yazmadım açıklanması babında yazdım.Bende ılahiyat son sınıf öğrencisiyim ve 4 senedir eğitim veriyorum.Eğer böyle düşünülürse mantıksız olur demekti amacım.Çünkü zaten biliniyor diye yaratılmamış direk hesaba çekilmiş olsaydık o zaman derdik ki ne bilelim,biz görmedik yaşamadık.Aynı senin verdiğin örnek gibi.Yaşıyoruz ki,irade verildi ki hesaba çekilmenin bi mantığı olsun.Katılıyorum sana.Yanlış anlaşılmaya müsait konular.Allah'ın hikmetini anlatmakta zorluk çekiyor insan a.s.
 
annem der ki dogum evlılık ölum bellıdır yazılmıstır

Herşey bellidir ve yazılıdır.Allah'ın ilmi-kudreti sınırsızdır.Ancak ne var ki yazdığı için değil yapılacağı için yazılıdır.Yani bellidir.Orda yazdığı için yaşamıyoruz yani zaten bi-li-ni-yor a.s.
 
elimizde gibi geliyor. eğer yazılan neyse bi onu yaşarız diye düşünürsem içnden çıkamıyorum. çünkü o zaman katilerin, sapıkların, dinsizlerin ne günahı vardır diye düşünüyorum. böyle olmalarını allah istedi sonuçta diye kapatıyorum olayı.

ama bence kader denen şey bizim vereceğimiz kararların allah tarafından önceden bilinmesidir. allah bize tam irade vermiştir ki doğrumuzu yanlışımızı kendimiz belirleyelim. yoksa sınav denen şey olur muydu?
 

Ben burdan Nietzsche'nin Tanrı'ya inancı olduğunu anlıyorum.Ancak ne var ki Nietzsche “Tanrı öldü O‘nu biz öldürdük” demiş ve bu ifadesiyle de Tanrısız bir yaşam istediğini açığa vurmuştur.
Konu dağılıyor sanırım sustum :uhm:
 

alkisalkisalkis alkisalkisalkis a.s.
 
ama bence kader denen şey bizim vereceğimiz kararların allah tarafından önceden bilinmesidir. allah bize tam irade vermiştir ki doğrumuzu yanlışımızı kendimiz belirleyelim. yoksa sınav denen şey olur muydu?


canım üst bölüm kırmızı olan bölümü eğer doğru anlıyorsam ilk paragrafla tamamen taban tabana zıt ve çelişkili değil mi?

ruhumuz yaratıldığı zaman cenabı Hak bizler anne karnında iken ruhumuzu bedenimize üfletmeden kaderimizi yazar...bize böyle bildirildi...

Allah bizim neler yapacağımızı biliyorsa sınava ne gerek var? ruhumuzu hemen cennet cehenneme gönderir...

Allah ın canı sıkılıp bütün bunları bir oyun olarak mı kurguladı....


okulda çocuklara bilmedikleri bilgiler verilir ve bunları öğrenmeye yönlendirmek ne kadar öğrendiklerini anlamak amacı ile sınav yapılır....çocuk başarısızca aynı dersi ve ya aynı sınıfı tekrar okuması gerekir...

dünya hayatı ise, ahirette cenneti kazanmak cehennemden kurtulmak için verdiğimiz mücaadeledir....

eğer dediğin gibi bizim önceden ne yapacağımız biliniyorsa sınava ne gerek var...

çocuklar önce okula gidiyorlar saatlerce ders görüyorlar, yazıyorlar çiziyorlar, testler yapıyorlar, ödevler yapıyorlar, ders çalışıyorlar ancak ondan sonra sınava tabi tutuluyorlar...

yani çocuklar okula gitmeden hiç bir bilgi sahibi değiller....

senin demene göre şöyle olması gerekiyor....çocuklar okula gitmeden öğretmenleri onların nasıl öğrenciler olduklarını neler bildiklerini neler bilmediklerini herşeylerini biliyorlar...

çocukların okula gelmesi ise sadece bir prosedür...gene prodesür gereği sınava tabii tutuluyorlar...

senin yorumundan bunu anlıyorum....

yanlışım varsa lütfen düzeltmeni rica ediyorum...
 


demek istediğini anladım ama tüm yazını okurken yine kafam karıştı. müsadenle ben kendi fikrimi tekrar açıklayayım. yerimseniben

dediğin gibi bende en başından çok düşündüm tüm bunları. Allah ın canı sıkılıp bütün bunları bir oyun olarak mı kurguladı diye. eğer kaderden kaçış yoksa, iyi veya kötü insanlar olmamız allah tarafından seçildiyse, kötülerin, cehennemliklerin hiçbir günahı yoksa insanoğlu neden yaşar? neden cennet ve cehennem var ve neden tüm kötülüklere, savaşlara, zulümlere allah izin verir?

o zaman hayata küsesim geldi. düşünsenize, burada bir kız ben erkek arkadaşımla yattım diyince, birisi ben kocamı aldattım diyince nasılda hücum ediyoruz, rencide ediyoruz vs. ama onların bir suçu yok çünkü bunu allah istedi, öyle yazdı dememiz gerekmiyor mu? dağdaki teröristleri niye suçluyoruz ki, bu onların kaderi. kocanız sizi aldatırsada onu anlamaya çalışın çünkü yazısı böyleymiş...:1no2:

işte canım, bu benim mantığıma sığmıyor. araştırmalarda yaptım ve en sonunda kendmii tatmin ettim. benim çıkardığım sonuç; elbette bir alın yazısı var. ama yazılmış bu hayatta ayrılan yollarda var. allah ın zorlama yapmadığı ve tam irade verdiği heryerde yazar - ki bu nedenle kul hakkına karışmam sizler arasında diyor, birtek buna karışmıyor -. eğer isteseydi herkesin kendine ibadet etmesini bunu zorlada yaptırabilirdi dinin varoluşundan süregelen bu zaman içinde. ama dediğim gibi tercihlerden oluşan bir hayat yaşıyoruz ve yaptığımız hataların bedelini ödeyeceğiz. allah elbetteki sonsuz güç sahibidir ve bunları zaten önceden bilir kanısındayım. ama bu, kader olarak yazılı değidir bence.

mesela ben çok inançlı biri olmama karşı namaz kılmayan biriyim. doğduğumda sıfır bilgiliydim ve hayatım boyunca yaptığım tercihlerle bu bilgilere çok zor ulaştım diyebilirim. ama dine inanmama ve gerekliliklerini bilmeme rağmen namaz kılmıyor olmam kaderimin mi, benim suçum mu? senin öğretmen örneğine gelirsek aslında tam benim düşüncemle bağdştıramadım. kusura bakmazsan belki de tam olarak anlayamadım demek istediğini. çünkü sen tam kadercilikten söz etmişin bence. ama ben bilginin sonradan alınıp sınava tutulmaktan bahsetmiştim zaten. öğretmenlerin çalışmak için öğrencilere ancak nasihat verebilecekleri ama evlerinde yada diğer zamanlarında öğrencilerini zorlayamayacakları, sınıf içindeki durumdan kimlerin az çok iyi alacaklarını bilmeleri ve sınav zamanındada tam sonuçtan bahsettim. ama allah ve öğretmen benzetmesi tam olamaz çünkü öğretmen anca tahmin edebilir ama allah zaten herşeyi bilendir. olan ve olacak olanları.

canım beni affet. çok uzun yazdım ve belkide saçmaladım size göre. ama kader konusu çok karmaşık. benim kader anlayışım budur ve herkesinkine saygı duyarım. kendim araşrıtdm, kendim edindim bu bilgiyi. benden bu kadar canım.
 
Son düzenleme:


çok teşekkürler canım...böyle güzel güzel anlaşarak yapılan tartışmalara ne kadar uzun olursa olsun açığım ve taraftarım...

akıl akıldan üstündür...sağlam tez ile ikna edilmeye her zaman hazırım...gerisi bağnazlıktır yobazlıktır...

kendimi geliştirmeyi sevdiğim gibi bildiklerimi de aktarmayı son derece severim yeter ki aynen böyle seviyeli edepli bir tartışma ortamı olsun...

şimdi gelelim konumuza; benim bu topiğe ilk olarak yazdığım yorumum da sabitim....

şöyle ki; bizler ruh olarak yaratıldığımız zaman kaderlerimiz de iyi güzel olarak yazıldı ki bu mutlaka vardır insani içgüdülerimizi buna bağlıyorum...

mesela hiç bir dinin bilinmediği zamanlarda yerlerde bile ilkel insanlar olarak tapınma içgüdüsü hep olmuştur...

atalarımız eski Türklerin göktangrı ya tapınmaları gibi...her kavim her topluluk tapınma yapmştır..ota tapmıştır ateşe tapmıştır ineğe tapmıştır güneşe tapmıştır tahtaya tapmıştır ama hep tapınma içgüdüsü vardır...

buna sebep olarak ruhlarımız hep birden yaratıldı ve sırası ile dünyaya yollandık...ve hala doğmamış insanlar bile (garul bela idi galiba) orda sırasını beklemekte...

işte bizler orada ruhen yaratıldığımız zaman kaderlerimiz yazıldı hem de iyi olarak yazıldı...iyi kullar olarak yazıldık....Allah a inanan iyi evlat iyi anne iyi baba iyi insan olarak yazıldı...

fakat sınav gereği nefsimizle ve mantığımızla başbaşa olarak dünyaya geldik...

en kötü insanın bile insani değerleri var değil mi?

psikoloji ilgi alanım olduğu için seri katiller çok araştırdım...geçmişlerine bakın mutlaka bir travma yaşamışlardır...ya aileden kaynaklıdır bu ya da başka birşeyden ama ağır bir travma yaşatarak başka birisi ve ya birilerini o adamın kaderini etkilemiş kötü olmasına sebep olmuştur...

zincirleme reaksiyon gibi diyorum bu kaderin kırılması değişmesi kötüye dönüşmesi...bir yerden bozulma başlıyor ve diğer kişi ve kişileri etkileyerek kötülük devam ediyor....

işte sınavın önemi değeri neden var olduğu burda başlıyor....

Allah ın tek bir kulu için bile kötü kader yazacağına asla inanmam.

ve kul hakkı almak işte burda bu yüzden çok önemli...başkasının kaderi ile oynamaktır...

geçmişte ki yaşayan insanlar kaderimizi hep etkilediler bizler de bizimle birlikte yaşayan ve bizden sonra yaşayacak olan insanların kaderini etkiliyoruz etkilemeye de devam edeceğiz...

dilerim hepimiz hiç bir kimsenin güzel kaderini bozacak şekilde etkilemeyiz ve kendi günahımızla birlikte vebal yüklenmeyiz.

toparlamaya çalıştım umarım ifade edebilmişimdir...

öğretmen öğrenci sınav konusunu bilahare açıklamak istiyorum...senin de dediğin gibi konu çok karışık kafamı dağıtmadan yazmak istedimyerimseniben
 


canım ben senin sandığın anladığın gibi kaderci değilim...hem de hiç değilim...aksine tam tersini savunuyorum....

kaderimiz güzel yazılmıştır ve güzel kaderimize sahip çıkmak için mantığımızı kullanarak elimizden geleni yapmamız mücaadele etmemiz gerekiyor...

mesela ben çok inançlı biri olmama karşı namaz kılmayan biriyim. doğduğumda sıfır bilgiliydim ve hayatım boyunca yaptığım tercihlerle bu bilgilere çok zor ulaştım diyebilirim. ama dine inanmama ve gerekliliklerini bilmeme rağmen namaz kılmıyor olmam kaderimin mi, benim suçum mu?

işte dediğime geldik...

içgüdesel olarak yaşıyorsun iyi kaderini...ruhlar aleminde yaratıldığımızda güzel yazılan kaderimiz seni etkileyen...

namaz kılmamana gelince de birileri bir yerlerde senin kaderini etkilemiş...bunun içeriğine daha fazla girmem olanaksız...burda aklını mantığını kullanarak kaderini yaşaman gerekiyor diye düşünüyorum...ha ben yapıyormuyum tabiki de kaderime tam olarak sahip çıkamıyorum...

işte bunun için çok dikkatli yaşamak lazım başkalarının kaderini kötü olumsuz etkileyecek işler yapmamak günahını vebalini almamak için çok dikkat etmemiz lazım.

senin öğretmen örneğine gelirsek aslında tam benim düşüncemle bağdştıramadım. kusura bakmazsan belki de tam olarak anlayamadım demek istediğini. çünkü sen tam kadercilikten söz etmişin bence. ama ben bilginin sonradan alınıp sınava tutulmaktan bahsetmiştim zaten. öğretmenlerin çalışmak için öğrencilere ancak nasihat verebilecekleri ama evlerinde yada diğer zamanlarında öğrencilerini zorlayamayacakları, sınıf içindeki durumdan kimlerin az çok iyi alacaklarını bilmeleri ve sınav zamanındada tam sonuçtan bahsettim. ama allah ve öğretmen benzetmesi tam olamaz çünkü öğretmen anca tahmin edebilir ama allah zaten herşeyi bilendir. olan ve olacak olanları.

şimdi bu öğretmen örneği bana göre hiç uygun değil...daha önce verilmiş olduğu için ben de onun üzerine soru şeklinde girdim bu örneğe...

okul sınavı kader ile karşılaştırılamayacak kadar sığ bir örnek.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…