- 27 Mayıs 2013
- 4.845
- 8.803
- 248
- Konu Sahibi bogurtlenkusu
- #1
Gerçekten, ama gerçekten lezzetli değilsin.
Tamam, anlıyorum, yüzümün çok yakınında seni son derece cezbeden koca bir led ekran ışığı var, ona doğru uçmaktan alamıyorsun kendini. Anlıyorum.
Fakat sen zaten bu itin götünü donduran havalarda bile hayatta kalarak "Son Kanat Çırpıcı" ünvanını çoktan hak ederek oskarlık hayat mücadelenle evime girip beni yeterince etkilemişken, o yırtık dondan fırlama hareketler niye? Bak hayvan gibi beş tane ampul var yukarda, onlara uç, ben seni affedicem zaten. İnsaf gösterip sırf onlarca açık pencere ve kapıdan benimkini seçtin diye canını alma nezaketsizliğini göstermicem, zaten ilk girdiğin anda söylemiştim sana bunu. Sen de, ampullerin etrafında uçarak bana teşekkür etmiştin. Senin öyle bir sinek olmadığın ve benim de öyle bir insan olmadığım konusunda anlaşmıştık o anda. Ama sen..
O sözleşmeyi bozdun, gavur gözü gibi yanan o ampullerin etrafında uçmak yerine geldin, ekranımın önünde kanat çırptın, ama ben naaptım? Ona da eyvallah dedim. Neden? Gerizekalısın çünkü. Sıçtığın bok kadar beynin var, tamam dedim, olabilir. Sürekli yazı yazdığımdan arka planı beyaz olduğu için ekranımın, bi gelmişsindir bakmaya, onu da anlarım.
İşte o iki dakika içinde, dışardan bakanların hiç tereddüt etmeden bana "deli" ibaresi konduracağı el kol hareketleri yapmaktan gocunmadım, seni kovaladım. Bu bir uyarı çanıydı. Bak dedim, olm bak git dedim, sırf sen zarar görmeyesin diye iki parmağımı kıstırarak havada kapmadım seni.
Ama işte... Nereden bilebilirdim ben sana tam "olm bak g.." derken can havliyle alıp verdiğim nefesler esnasında ağzımın önünde dolandığını!
Allah seni kahretmesin. Tam nefesimi içime çekerken "löps" diye içeri girivereceğini nerden bileydim!
Hiç göremedim ki o an seni. Gözlerim bozuk, napiyim.
Ya o, seni içerde hissettiğim saniyede tükürüp daha da fazla iğrenmeyi göze alamayarak yanımda duran bardaktan üstüne lıkır lıkır içtiğim suya ne demeli?
Sayende bugün de doydum sinek kardeş, Allah senden razı olsun.
Bu akşam benim herif lokmalarını ağzına tıkıştırırken ben muhtemelen hiçbir şey yiyemiyor olacağım.
Bu da sana son taziye mesajımdı, daha da ağzımı açarsam n'olayım.
Tamam, anlıyorum, yüzümün çok yakınında seni son derece cezbeden koca bir led ekran ışığı var, ona doğru uçmaktan alamıyorsun kendini. Anlıyorum.
Fakat sen zaten bu itin götünü donduran havalarda bile hayatta kalarak "Son Kanat Çırpıcı" ünvanını çoktan hak ederek oskarlık hayat mücadelenle evime girip beni yeterince etkilemişken, o yırtık dondan fırlama hareketler niye? Bak hayvan gibi beş tane ampul var yukarda, onlara uç, ben seni affedicem zaten. İnsaf gösterip sırf onlarca açık pencere ve kapıdan benimkini seçtin diye canını alma nezaketsizliğini göstermicem, zaten ilk girdiğin anda söylemiştim sana bunu. Sen de, ampullerin etrafında uçarak bana teşekkür etmiştin. Senin öyle bir sinek olmadığın ve benim de öyle bir insan olmadığım konusunda anlaşmıştık o anda. Ama sen..
O sözleşmeyi bozdun, gavur gözü gibi yanan o ampullerin etrafında uçmak yerine geldin, ekranımın önünde kanat çırptın, ama ben naaptım? Ona da eyvallah dedim. Neden? Gerizekalısın çünkü. Sıçtığın bok kadar beynin var, tamam dedim, olabilir. Sürekli yazı yazdığımdan arka planı beyaz olduğu için ekranımın, bi gelmişsindir bakmaya, onu da anlarım.
İşte o iki dakika içinde, dışardan bakanların hiç tereddüt etmeden bana "deli" ibaresi konduracağı el kol hareketleri yapmaktan gocunmadım, seni kovaladım. Bu bir uyarı çanıydı. Bak dedim, olm bak git dedim, sırf sen zarar görmeyesin diye iki parmağımı kıstırarak havada kapmadım seni.
Ama işte... Nereden bilebilirdim ben sana tam "olm bak g.." derken can havliyle alıp verdiğim nefesler esnasında ağzımın önünde dolandığını!
Allah seni kahretmesin. Tam nefesimi içime çekerken "löps" diye içeri girivereceğini nerden bileydim!
Hiç göremedim ki o an seni. Gözlerim bozuk, napiyim.
Ya o, seni içerde hissettiğim saniyede tükürüp daha da fazla iğrenmeyi göze alamayarak yanımda duran bardaktan üstüne lıkır lıkır içtiğim suya ne demeli?
Sayende bugün de doydum sinek kardeş, Allah senden razı olsun.
Bu akşam benim herif lokmalarını ağzına tıkıştırırken ben muhtemelen hiçbir şey yiyemiyor olacağım.
Bu da sana son taziye mesajımdı, daha da ağzımı açarsam n'olayım.
Son düzenleme: