Seyit Burhanettin Akbaş Siirleri

Uçurtma, Kuş, Kırlangıç

Alnın bir uçurum
önce gözlerimin
sonra dudaklarımın düştüğü
ve her seferinde
saçlarına takılıp kaldığı bir uçurum

Serin bir su alnının kokusu
bu çok sıcak şehirde
birdenbire önüne çıkan
yenileyen dirilten
serin bir su

Gözlerin
yükü ağır iki kırlangıç
bana doğru kalbime doğru
uçan uçan iki kırlangıç
kimi zaman değip geçen
kimi zaman çarpıp kalan
karanlık şeylerden aydınlıklar taşıyan
sevinçle kederi
aşkla çileyi
bugünle yarını yansıtan
iki kırlangıç


Süreyya Berfe

AŞKIM ÇARESİZ
Sözler seni anlatamaz ki dilim çaresiz
Gözler bakmaya kıyamaz ki gözüm çaresiz
Eller sana dokunamaz ki elim çaresiz
Kollar seni nasıl sarar ki kolum çaresiz


Seni sevmeye bir ömür yeter mi ki
Ömür çaresiz
Bir sen daha bulamamam ki sevgilim
Sen canımın ta içindesin
Aşkım çaresiz

Bütün yollar sana çıkmaz ki, yollar çaresiz
Saatler hız kesince kollar çaresiz
Zaman damla damla durmadan akar
Gözlerim seni getiren yollara bakar
Yüreğin alevdir ruhumu yakar
Küllerim savrulur, ruhum çaresiz
Bir sen daha bulamamam ki sevgilim
Sen canımın ta içindesin
Aşkım çaresiz

SEYİT BURHANETTİN AKBAŞ

TARUMAR
Gül bahçemize dadandı ayılar
Gül bahçemiz oldu tarumar

Şefkatle, sevgiyle büyüttük
Laleleri, nergisleri, gülleri
Titredik, korktuk, çekindik
Yağmurdan, doludan, tipiden

Gözbebeğimizdi onlar nadide
Geleceğimizdi, ışığımız, ümidimiz
Hoyrat eller talan etti ne çare
Her yer virane, herkes biçare.

Gül bahçemize dadandı ayılar
Gül bahçemiz oldu tarumar

Bağbanın niçin elleri bağlı
Yüreği sıkıntılı, gözleri yaşlı
Bahçesinde boynu bükük çiçekler
Konacak yer bulamamış kelebekler

Ayılara karşı çiçekler neylesin
Bülbüller gelsin, susmasın, söylesin
Ey bülbül susma, figanı eksiltme
Sen söyle ki bir daha çiçekler ezilmesin

Gül bahçemize dadandı ayılar
Gül bahçemiz oldu tarumar

Seyit Burhanettin Akbaş

BİR AY BİR YILDIZ
Sabahtan bir dertli uğramış bu çimenlere
Gözyaşlarını saçmış da her yere
Gitmiş olmalı bir meçhule, kim bilir…
Bense sabahladığım bu akşamın seherinde,
Giden aya baktım geceler boyu.
Ne kadar küçüğüm, ne kadar aşağıdayım böyle…
Ben bu kadar küçük, göz yaşlarım daha da küçük.
Bir mendil bile sallayamadım sana.
Ay dede hicranla baktı bana.
Giden ay tutulur mu, giden ay tutulur mu?
Peşimden koştu geldi akrep ile yelkovan…
Giden ay benim olsa, giden ay benim olsa…
Benim de iki kardeşim olsa,
Biri ay, biri yıldız….

Seyit Burhanettin Akbaş

nesehabe .!.:

Bense sabahladığım bu akşamın seherinde,
Giden aya baktım geceler boyu.

Genişletmek için tıkla...

Ne Kadar Güzel Söz.. Yüreğine Sağlık a.s.

~~~~~~~~~~~~~~

Şiirimin Kanat Sesleri

Şiir ağacım büyür de büyür
Dal budak sarar ruhumun derinliklerinde
Tomurcuklanır mısra mısra
Çiçekler açar ruhumda
İlham yüklü kanatlar
Bana doğru uçarken
Konuverir şiir kuşları
Baharlar getirir dallarıma
Ötüşür de ötüşür
Ötüşür de ötüşür
Bir cıvıltıdır kalbime dolan
Bir fısıltıdır gönlümü alan
Dallarım hülyalı
Gecelerim rüyalı
Gönlüm sevdalı
Yeni bir sabahın ilk ışıkları
Şafaklar delinirken kıpkızıl
Şiir kuşları yine benimledir
Gecemdedir, gündüzümdedir
Nefesimdedir, sözümdedir
Ötüşür de ötüşür
Ötüşür de ötüşür
Şiir kuşları

Ben bu kanat sesini her yerde tanırım
Ben bütün ilhamımı ondan alırım
Hele bir kanatlarını çırpmaya görsün
Hele başımın üstünden uçmaya görsün
Hele dallarıma, yapraklarıma konmaya görsün
Yüreğim onunla birlikte
Ötüşür de ötüşür
Ötüşür de ötüşür
Bir çığlık kopar
Mısra mısra
Ummanları dolaşır ruhum cıvıl cıvıl
Şiir kuşlarının kanatlarında
Evrenlere sığmaz olur ruhum
Ötelerde çok ötelerde
Nerelerde bilinmez
Şiir ülkesinde yaşarım
Hasretim buhar olur
Bulutlarda gezerim
Bir yokluk dünyasında
Yağmur olur düşerim
Gönül nehrine
Akarım da akarım
Akarım da akarım
Büyün bozulmasın diye
Sana uzaktan bakarım
Sevdamı yüreğimde üşütürken
Buzulların ortasında alev alev yanarım
Çiçekler tutuştururum ayrılığın eline
Gökyüzünden geceler düşer gönlüme
Yalnızlıklarım doğar güneş yerine


Kuşların kanat sesleri sesimin yankısıdır
Bir ürperti gibi sarar beni
Bu isimsiz çığlıklar yüreğimin yangısıdır
Durmadan haykırırlar seni
Şiir kuşları bunlar
Gelince bir araya
Gecenin gözü olurlar
Kumrular gibi nefes nefese
Ozanın sözü olurlar
Şiir kuşları bunlar
Ötüşür de ötüşür
Ötülür de ötüşür

Seyit BURHANETTİN AKBAŞ

AŞKIN ADI SEN

Yıllar öncesinden bir haziran akşamıydı
Güller, misk ü amber gibiyken
İğdeler, fesleğenler, nergisler
İnsanın aklını başından alırdı
Aşka susayan yürekler
Durmadan sanki seni arardı
Sahiller eksikti sanki
Denizler dalgasız
Fırtınalar bile böyle kopmazdı
Yıldızlar bilmezdi ki kaymayı
Dağlar çekerdi bir ıpıssız yalnızlık
Bulutlar saçlarını çözmemişti daha
Senin için gözyaşını dökmemişti daha
Her şey böyle sessizken
Sensizken
Sen aşka merhaba dedin
Bulutlar, gölge oldu üstüne
Yıldızlar hasretinden karardı
Güller, o gün işvelendi bülbüle
Aşığın evrende seni arardı
Gökyüzü mavi maviydi o gün
Yeryüzünde bir gülün kırmızısı
Bir aşık geziyordu durmadan
Bilmiyordu ne der alınyazısı
Vuslat bir haziran akşamındaydı
Bir aşık Kerem gibi yüreğini yaktı
Sana kalp gözüyle baktı
Çünkü o seviyordu seni
Ta ezelden beri
Seni sabırla bekliyordu
Bugün geldi işte beklenen yaz gülü
Aşkın adını koydular o gün
Aşkın adı sen

SEYİT BURHANETTİN AKBAŞ

ellerine saglık tşk