Yine rüyalarımdan biri ve ben karşındayım güllüğüm.
Düğünüm vardı rüyamda ama gelinliğim simsiyahtı. Ama öyle mutluydum ki kavuşmuştum sanki.. Sonra duvağımı getirdiler içeriden, bahardı sanki dışarılardaydı herkes.
Duvağımı örttüm başıma ama duvağım da simsiyahtı. Sadece yüzüme kalan ön tarafı beyazdı. Evlenmişiz sanırım, bu sadece kızkıza bir kutlamaymış..
Bir süre sonra beni terk etti güllük, yapayalnız O'na öylesine güvenirken beni bırakıp gitti rüyamda. Ağladım ağladım.. Sonra baktım ki günler geçmiş..
Başka biri çıktı karşıma. O'na hiç benzemiyordu. Pişman oldum bazı bazı acaba O'nu aldatıyor muyum acaba diye rüyamda ama bırakıp gitti seni neden aldatıyor olasın dediler bana sürekli.
Sonra deniz kenarında yürürken uyandım birden.
Acaba diyorum güllüğüm, bu bi işaret mi, uyarı mı bana? İçim içimi yiyor kalktığımdan beri.
İçimden bir ses sevgime ihanet ettiğimden bu rüyayı gördüğümü söylüyor. Çok kafam bozuk. Ne kadar düzeltmeye çalışsam da moralimi olmuyor işte. Ben bir şey yapmadım güllük, kimseye bir şey de yapmak istemedim yemin ederim ki..
Tüm olanlar bana oldu ama kendini suçlu hisseden yine benim. Hayattan belki de en fazla zevk alabileceğim yaşımdayım ama oturup düşünüyor, ağlıyor, pişman oluyorum.
Dün farkına vardım ki ben ilk eğitimimi mahvetmişim günlük. Çok fazla şey yapabilme imkanım varken ortalamamı da çalışma şevkimi de her şeyimi götürmüşler benden.. Çok üzgünüm her şey için, okulda ilk yılıma dönme şansım olsaydı eğer içimdekiyse suçlu olan ona sahip olmak istemezdim belki de...