Sevdiğim erkeği nasıl geri kazanabilirim kendimi nasıl toparlarım?

Hangi kalp kırıklığında ikinci kadın olmayı kabul edebilir insan? Kalbin kırılsa yoluna bakarsın senin yaptıkların aşk acısı falan değil sallama.
Sen kendine saygı duymuyorsun. Bağımlılık değil diyorsun adam a dese koşup koynuna atlıyorsun. Bu ağır bir psikolojik rahatsızlık canısı üzgünüm
Asla ikinci kadın olmayı kabul edecek biri değildim.Beni aldattığını hissettiğim anda ondan uzaklaşacak biriydim.Ki yaptığim kiskancliklarda haklıydım.Ama bu insan beni öyle derin bir şekilde kendine bağladı ki, ondan vazgeçmek benim için imkânsız hale geldi. Onunla geçirdiğim küçücük bir an bile beni mutlu etmeye yetiyor.Evet, belki diğer kadını daha mutlu edecek, ona hediyeler alacak ve bu beni üzüyor. Ama bana da çok şefkatli yaklaşıyor, yanımda olduğunda gerçekten mutlu oluyorum.Onun yanındayken her şeyi unutuyorum, asıl problem o yanımda değilken başlıyor.Evet, çapkın biri ve onu böyle kabul ettim. Çevresinde her zaman kadınlar var, sadece ben değilim. Üstelik çok yakışıklı da değil ama benim için dünyada ondan başkası yokmuş gibi hissediyorum. Onun iletişimi çok kuvvetli, bir kadına nasıl konuşması gerektiğini çok iyi biliyor ve belki de beni asıl etkileyen şey bu.
 
Cinayetle ne alakası var? Ben onun bir damla gözyaşına bile kıyamam. Tek isteğim, onun mutlu olması. Onunla mutluydum ve kıskanç biri olmama rağmen bunu bile aştım. Hatta başkasıyla mutlu olabilmesi için hayatına giren kadını bile kabul ettim. Ama şu an yanında olan kadın, lüks yerlerde sürekli ondan para harcamasını isteyen, şımarık biri… Böyle kadınlar daha değerli görülüyor. Oysa ben, onun çocukları var diye ona bir kuruş bile harcatmazdım.
Boşanmış ve çocuklarından ayrı bir şehirde yaşıyor, çocukları babasız büyümüş. Tüm bayramlarımı yalnız geçireceğimi bilerek sevdim onu. Her tatilde, her izin gününde çocuklarının yanına gideceğini bile bile… Belki hayatım boyunca bir kez bile tatile çıkamayacağımı, belki anne olma hayalimden bile vazgeçeceğimi bilerek… Ama yine de tek istediğim, benim değerimi bir gün anlaması. Ondan vazgeçmek istemiyorum. Onu sevmeye devam etmek istiyorum, eski aşklar gibi…
Tıpkı Âşık Veysel’in, eşi başka bir adamla kaçarken bile onun mutlu olması için ayakkabısının içine tüm parasını koyması gibi… Ben de aynı şekilde düşünüyorum. Yeter ki o mutlu olsun. O da bana hep şunu söyledi: 'Sen çok güzel seviyorsun. Bir gün işler yolunda gitmezse döneceğim ilk kişi sensin.'
Evet, belki kendime haksızlık ediyorum. Belki başka biriyle mutlu olabilirdim ama kimseye o gözle bakamıyorum. Kimseden hoşlanamıyorum. Ondan daha yakışıklı, daha iyi insanlar karşıma çıksa bile, onun yanında hissettiğim huzuru hiçbirinde bulamıyorum. Onda bir şey var… Şeytan tüyü derler ya, işte tam da öyle
Psikolojik sorunların var, yazdığın şeyler normal değil. Psikolog değil psikiyatriste gittin mi? Gerçekten normal değil, sana şuan normal geliylr bu düşünceler. Kendine gelince çok pişman olursun. Bir an önce çaresine bak. Yıllar çok hızlı geçiyor, birgün bakmışsın 40 yaşında, hala o adam için ağlıyor, dönmesini bekliyorsun. Tedavi olmalısın kendin için.
 
Lütfen evlen onunla.
İnşallah evlenirsiniz.
Evlen ki hayatın gerçeklerine merhaba ben geldim diyebil.
Sana anyayı Konya'yı göstersin hele bi.
Belki de evlensem onun gerçek yüzünü
daha net görebilirdim, bilmiyorum. Aslında
yanlış kişiyi sevdiğimin farkındayım. ilk
eşinden neden ayrıldığını tam olarak
bilmiyorum, belki aldatma sebebiyleydi...
Eğer benimle evlense, beni de aldatır miydı?
Bunu asla bilemem. Ama bildiğim bir şey
var: Onun yanında uyuduğumda kalbinin
atışını dinlemek, yüzünü gülerken görmek
beni mutlu ediyor. Bazen mantığım ve
duygularım farklı şeyler söylüyor ama şu an
hislerime karşı koyamıyorum.
 
Psikolojik sorunların var, yazdığın şeyler normal değil. Psikolog değil psikiyatriste gittin mi? Gerçekten normal değil, sana şuan normal geliylr bu düşünceler. Kendine gelince çok pişman olursun. Bir an önce çaresine bak. Yıllar çok hızlı geçiyor, birgün bakmışsın 40 yaşında, hala o adam için ağlıyor, dönmesini bekliyorsun. Tedavi olmalısın kendin için.
Evet, psikiyatriye de gittim ama duygularımı tam olarak anlatamadım. Kendi hâlime ben de üzülüyorum. Keşke başka birini sevebilsem, keşke yoluma devam edebilsem ama sanki ona karşı bir büyü yapılmış gibi, ondan başkasını düşünemiyorum. Beni tamamen bırakmıyor, ara sıra umut veriyor… İşte bu yüzden vazgeçemiyorum.
 
Yaa bir kadın niye kendi değerini bilmez ki… Bir erkek için her şeyden vazgeçmek, onun için değerlerinden vazgeçmek… Ne kadar acı bir durum. Kendi değerinizi bilin ve kendinize gelin. Siz de bu adam saplantı haline gelmiş ve o bu durumu çok güzel kullanıyor. Vazgeçin, anne ve babanız sizi bir erkeğe kul köle olmanız için yetiştirmedi.
 
Cinayetle ne alakası var? Ben onun bir damla gözyaşına bile kıyamam. Tek isteğim, onun mutlu olması. Onunla mutluydum ve kıskanç biri olmama rağmen bunu bile aştım. Hatta başkasıyla mutlu olabilmesi için hayatına giren kadını bile kabul ettim. Ama şu an yanında olan kadın, lüks yerlerde sürekli ondan para harcamasını isteyen, şımarık biri… Böyle kadınlar daha değerli görülüyor. Oysa ben, onun çocukları var diye ona bir kuruş bile harcatmazdım.
Boşanmış ve çocuklarından ayrı bir şehirde yaşıyor, çocukları babasız büyümüş. Tüm bayramlarımı yalnız geçireceğimi bilerek sevdim onu. Her tatilde, her izin gününde çocuklarının yanına gideceğini bile bile… Belki hayatım boyunca bir kez bile tatile çıkamayacağımı, belki anne olma hayalimden bile vazgeçeceğimi bilerek… Ama yine de tek istediğim, benim değerimi bir gün anlaması. Ondan vazgeçmek istemiyorum. Onu sevmeye devam etmek istiyorum, eski aşklar gibi…
Tıpkı Âşık Veysel’in, eşi başka bir adamla kaçarken bile onun mutlu olması için ayakkabısının içine tüm parasını koyması gibi… Ben de aynı şekilde düşünüyorum. Yeter ki o mutlu olsun. O da bana hep şunu söyledi: 'Sen çok güzel seviyorsun. Bir gün işler yolunda gitmezse döneceğim ilk kişi sensin.'
Evet, belki kendime haksızlık ediyorum. Belki başka biriyle mutlu olabilirdim ama kimseye o gözle bakamıyorum. Kimseden hoşlanamıyorum. Ondan daha yakışıklı, daha iyi insanlar karşıma çıksa bile, onun yanında hissettiğim huzuru hiçbirinde bulamıyorum. Onda bir şey var… Şeytan tüyü derler ya, işte tam da öyle
Şu yazdiklarini bir oku normal mi niye bu kadar abartiyorsun var işte sorun ne olacak sonun kendine veya bir başkasına zarar vermeden bence biran önce hastaneye felan yatın doktorlara açık acik anlatın yazıktir annenize babanıza sizi bu yasa getirmisler olan onlara olur siz kendinizden gecmissiniz zaten.Duygulari Cok uçlarda yasamak normal değil insan yerine koyulmadiginiz yerde bu kadar asagilanmaltan haz almak vallahi normal değil
 
Back