Size mucizevi krem veya formül vereceğimi düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Bedavadan selülitlerden kurtulacağını düşünenler bence hemen bu sayfayı kapatmalılar.
Kremlere, lahana suyuna, zayıflamaya, abuk subuk reçetelere boşuna para yatırmayın. Alacağınız sonuç sıfır olacaktır. Ben burada bu tip reçetelerle selülitlerimden kurtuldum diyenlere inanmıyorum ve samimi bulmuyorum. Kimse kusura bakmasın.
Selülit bir ödem ve dolaşım bozukluğundan kaynaklanır arkadaşlar. Hemen suçu kolaya, kahveye veya sigaraya atmayacağım. Aslında hiç düşünmediğimiz sebepleri var selülitin. Öncelikle selülitin kilo ile direkt ilişkisi yoktur. Ha diyebilirsiniz ki "ben zayıfladığımda selülitlerim de azalıyor". Bu yanlış. Kilolu olmak sadece selülitli bölgenin daha belirgin olmasına yol açar, kilo verdiğinizde de bu belirginlik kaybolur; fakat elimizle sıktığımızda yine selülitimizin olduğunu görürüz.
Aldığımız kremler, uyguladığımız formüller sadece bir süreliğine selülitin belirginliğini azaltır, değişen bir şey olmaz. Bunları açıkçası tamamen saçmalık olarak görüyorum. Selülitten kurtulmak için lahana suyu içmeye veya değişik çaylar demlemeyip içmeye gerek yok.
Selülitlerden kurtulmak ve selülitsiz yaşamak istiyorsak hayatımızda değişikliklere gitmeliyiz arkadaşlar. Biliyorum buradan söylemesi çok kolay. Değişiklik yaratmak da zor. Açıkçası ben de hemen değişikliğe gidemiyorum. Çünkü alışmış olduğumuz bir beslenme düzenimiz var. Bir hayat tarzımız var. Şehir yaşantısı bizi mecburen kötü beslenmeye itiyor.
Nereden başlayalım değişikliğe? Ödem atmadan selülitlerimizi gideremeyiz.
1) Öncelikle kullandığımız tuzu değiştirelim.Rafine tuz yerine, taneleri büyük olan deniz tuzu kullanalım. Tuz en çok ödem yapan şeylerden biri. Ve deniz tuzu gerçekten çok sağlıklı. Ödem atmamızı kolaylaştıracak ve ödem tutmamamızda çok büyük yardımcı rol oynayacak. Ben bir zamanlar Rusya'da bulunduğumda kızların bu kadar çok yağlı beslenmesine rağmen nasıl pürüzsüz bacaklarının olduğunu merak ettim. Selülitleri neredeyse hiç yok. Göz alıcılar. Ve evet onlar da deniz tuzu kullanıyor yemeklerinde. Deniz tuzu lezzetsiz değil, yemeklerinize rafine tuz kadar ve hatta ondan daha çok lezzet katar. Deniz tuzunu büyük marketlerde veya aktarlarda bulmak mümkün. Ama sofralık diye belirtin.
2) Rafine gıdalardan yavaşça uzaklaşın: şeker ve beyaz undan yapılmış gıdalarla yavaş yavaş vedalaşın, onları azaltın. Tamamen kesmek en iyisidir ama hiç kolay değil biliyorum. Daha sonra, beyaz ekmek yerine tam buğdaydan yapılan ekmekleri tüketin. Sanayi işi gıdaları bırakın, hazır çorba, hazır aroma katıcılar (et suyu, sebze çeşnisi vs.).
3) Bol su tüketin: Evet klişe bir öneri ama gerçek. Mümkün olduğunca çok su tüketin.
4) En azından selülitlerinizle vedalaşana kadar kardiyo ağırlıklı sıkı bir egzersiz uygulayın. Daha sonra egzersizleri daha az yapmaya başlarsınız. Örneğin haftada 2 kere.
5) Çok dar kıyafetler giymeyin.
6) Banyoda masaj yapmayı unutmayın.
7) Kolay gelsin.
Kremlere, lahana suyuna, zayıflamaya, abuk subuk reçetelere boşuna para yatırmayın. Alacağınız sonuç sıfır olacaktır. Ben burada bu tip reçetelerle selülitlerimden kurtuldum diyenlere inanmıyorum ve samimi bulmuyorum. Kimse kusura bakmasın.
Selülit bir ödem ve dolaşım bozukluğundan kaynaklanır arkadaşlar. Hemen suçu kolaya, kahveye veya sigaraya atmayacağım. Aslında hiç düşünmediğimiz sebepleri var selülitin. Öncelikle selülitin kilo ile direkt ilişkisi yoktur. Ha diyebilirsiniz ki "ben zayıfladığımda selülitlerim de azalıyor". Bu yanlış. Kilolu olmak sadece selülitli bölgenin daha belirgin olmasına yol açar, kilo verdiğinizde de bu belirginlik kaybolur; fakat elimizle sıktığımızda yine selülitimizin olduğunu görürüz.
Aldığımız kremler, uyguladığımız formüller sadece bir süreliğine selülitin belirginliğini azaltır, değişen bir şey olmaz. Bunları açıkçası tamamen saçmalık olarak görüyorum. Selülitten kurtulmak için lahana suyu içmeye veya değişik çaylar demlemeyip içmeye gerek yok.
Selülitlerden kurtulmak ve selülitsiz yaşamak istiyorsak hayatımızda değişikliklere gitmeliyiz arkadaşlar. Biliyorum buradan söylemesi çok kolay. Değişiklik yaratmak da zor. Açıkçası ben de hemen değişikliğe gidemiyorum. Çünkü alışmış olduğumuz bir beslenme düzenimiz var. Bir hayat tarzımız var. Şehir yaşantısı bizi mecburen kötü beslenmeye itiyor.
Nereden başlayalım değişikliğe? Ödem atmadan selülitlerimizi gideremeyiz.
1) Öncelikle kullandığımız tuzu değiştirelim.Rafine tuz yerine, taneleri büyük olan deniz tuzu kullanalım. Tuz en çok ödem yapan şeylerden biri. Ve deniz tuzu gerçekten çok sağlıklı. Ödem atmamızı kolaylaştıracak ve ödem tutmamamızda çok büyük yardımcı rol oynayacak. Ben bir zamanlar Rusya'da bulunduğumda kızların bu kadar çok yağlı beslenmesine rağmen nasıl pürüzsüz bacaklarının olduğunu merak ettim. Selülitleri neredeyse hiç yok. Göz alıcılar. Ve evet onlar da deniz tuzu kullanıyor yemeklerinde. Deniz tuzu lezzetsiz değil, yemeklerinize rafine tuz kadar ve hatta ondan daha çok lezzet katar. Deniz tuzunu büyük marketlerde veya aktarlarda bulmak mümkün. Ama sofralık diye belirtin.
2) Rafine gıdalardan yavaşça uzaklaşın: şeker ve beyaz undan yapılmış gıdalarla yavaş yavaş vedalaşın, onları azaltın. Tamamen kesmek en iyisidir ama hiç kolay değil biliyorum. Daha sonra, beyaz ekmek yerine tam buğdaydan yapılan ekmekleri tüketin. Sanayi işi gıdaları bırakın, hazır çorba, hazır aroma katıcılar (et suyu, sebze çeşnisi vs.).
3) Bol su tüketin: Evet klişe bir öneri ama gerçek. Mümkün olduğunca çok su tüketin.
4) En azından selülitlerinizle vedalaşana kadar kardiyo ağırlıklı sıkı bir egzersiz uygulayın. Daha sonra egzersizleri daha az yapmaya başlarsınız. Örneğin haftada 2 kere.
5) Çok dar kıyafetler giymeyin.
6) Banyoda masaj yapmayı unutmayın.
7) Kolay gelsin.