Öncelikle saç dökülmesinin binlerce nedeni var.
İlk olarak vitamin mineral eksiklikleri burada dikkat edilmesi gereken nokta değerleriniin normal aralıkta olmasından ziyade alt sınıra yakın değerlerinizin alt sınıra yakın olmamasıylada ilgili . Tamamen düşük olmasını ayrı tutuyorum o her halükarda vücudunuz için tedavi ettirmeniz gereken bir durum. Örneğin b12 seviyeniz 295 ise alt sınır 200 üst sınır 800 ise sizin bu seviyenizi 700 800 civarlarınızda tutmanız gerekir saç için.Bu b12 için 500 üzeri d vitamini için 80-100 aralığı ferritin değeri için 70 üstü olması gereklidir. Saç için bir diğer önemli vitaminler ise çinko,folik asit,magnezyumdur. Fakat burada çinko ve magnezyum hücre içi bakılması gerektiğinden kan serum düzeyinde çok doğru sonuçlar vermediğinden dolayı baktırabilirseniz hücre içi baktırmanızı öneririm ama araştırmalarım sonucu bu minerallerin çoğu insanda eksik olduğu için güvenli doz aralıklarında kullanılabilir özellikle magnezyum.
Bazı iç hastalıkları ve ilaç kullanımı: Bazı iç hastalıkları; tiroit bezi hastalıkları ya da bu hastalıklar için kullanılan ilaçlar, romatizmal hastalıklar, kullanılan hormonlar, zayıflama hapları, böbrek üstü bezi hastalıkları, insülin direnci, diyabet, doğum kontrol hapları ve bazen de bu kontrol haplarının kesilmesi saç döken diğer nedenlerdir. Bu durumun mutlaka uzman doktorlar tarafından yapılacak muayene ve tetkiklerle kapsamlı bir şekilde araştırılması gerekir. Ani bir saç kaybı başlamışsa son üç ay önce geçirilen ameliyatlar, ateşli hastalıklar, ilaç toksisiteleri, kan kaybı, şiddetli travma düşünülmesi gereken nedenler arasında olabilir.
Stres: stres başlı başına bir dökülme sebebi değil sadece var olan veya olacak olan dökülmenizin seyrini arttırabilir ve işlerinizi çok daha zor bir hale getirebilir.Bu nedenle tüm bu basamakları elimine ederken bu basamağada odaklanmanızı istiyorum RUH VE BEDEN SAĞLIĞI BİR BÜTÜNDÜR. Stres sadece saçınızı dökmekle kalmaktan ziyade genel vücut sağlığınızı bozar.Ve bu durumda vücudunuzun alarm mekanizması saçlarınız ilk olarak alarma geçecektir.
Gelelim erkek tipi saç dökülmesi ve benim hikayeme:
Bu yazıyı okuyorsanız bil ki çözümsüz bir dertle uğraşmıyorsunuz belki de bu blog yazısı sizin bu hafta içinde saçla ilgili okuduğunuz 38.blog yazısı.Ama şunu bilin ki çaresiz bir dert değil evet belki tamamen kurtulmak mümkün değil ama oldukça ileri bir tarihe erteleyip en az hasarla anlatabilirsiniz.Gerekli olan şeyler ciddi anlamda bir sabır ve doğru tedavi .Gelelim benim hikayeme, saç dökülmem ergenliğime girdiğimden beri vardı ve saçlarım çok yağlanırdı zamanla hacimce azaldığını farkediyordum fakat diplerde belirgin bir açılma farketmemiştim.Ne zaman ki 20 yaşına geldiğimde, mevsimsel saç dökülmelerinin yoğun olduğu zamanlarda bir saç dökülmesi yaşadım ve neredeyse tepemin üst kısmı kel olacak bir seviyeye geldim o zaman bir sorun olduğunu anladım.Ciddi anlamda psikolojim çökmüştü ve devlet hastahaneleriyle uğraşmayıp alanında iyi bir doktor araştırıp hemen bir dermatoloji uzmanına başvurdum.Aynı zamanda saç dökülmemle eş zamanlı olarak ilerleyen pkos rahatsızlığım vardı.Ve doktora başvurduğumda doktorum saç dökülmemin bu rahatsızlığımdan olduğunu ek olarak bazı vitamin eksiklilklerim olduğunu söyledi.Fakat her pkosluda bu durumun görülmediğini saç köklerinin duyarlılığıyla alakalı olan bir saç dökülmesi olduğunu belirtti .Saçlarım inceliyor seyreliyor ve yerine yerişi gelmiyordu geldiği noktalardada inceydi.Bu nedenden dolayı topikal tedaviyede başlamamız gerektiğini söyledi ve ben topikal ilaçlar kullanmaya başladım ek olarak ağızdan destek tedavi başladık. Daha sonra içten gelen sorunuda halletmek için bir kadın doğum uzmanına başvurdum ve bu rahatsızlığı yaşayanlar bilir modern tıpta bu hastalığa yaklaşım doğum kontrol hapı verip kilo verilmesini söylerek geçiştiriliyor.Fakat işin garip tarafı benim fazla kilomda yoktu 168 boyunda 54 kiloydum.Daha sonra kendim araştırmalar yapmaya başladım doğum kontrolü kullanırken herşey normal sivilcelerim saçlarımın dökülmesi adet düzenim fakat bıraktığım an herşey tersine dönüyordu.Araştırmalarım üzerine pkosun metabolik bir sorun olduğunu beslenme düzeni ve hayat tarzı değişiklikleriyle büyük ölçüde yönetebileceğimi öğrendim.Ayrıca pkosa neden olan vücuttaki inflamasyonun ne yazık ki saç dökülmelerininde başlıca nedenlerinden biri olduğunu öğrendim.İnsülin direncide bu tabloda büyük bir rol oynuyor fakat her pkoslu kadında insülin direnci yok.Bu nedenle erkek tipi saç dökülmeniz var ise ve pkosunuz mutlaka şeker testlerinide yaptırmanızı öneririm.Kadınlarda saçta yıkıcı etkisi olan DHT hormonu adrenal bezler tarafından üretilen bir hormon.Ve bu nedenle bu hastalığımızın tedavsinide karaciğer başta olmak üzere adrenal sistemede odaklanmamız gerekiyor ve bu noktada en önemli nokta adrenal sistem için stres yönetimidir.
Gelelim yapılması gereken noktalara ,
Hayatımızda değiştirmemiz gereken ilk nokta uyku düzeni 23.00 -03.00 arası mutlaka uykuda olmalıyız.
İkinci nokta stres yönetimi.Bu herkesin bildiği genel stresten ziyade kişinin kendi benlik stresidir.Stresi engelleyemeyiz fakat yönetebiliriz ve vücudumuzun strese verdiği yanıtı azlatabiliriz.Bunu yönetebilmek için nefes egzersizleri,yoga,dua etmek,bitki beslemek,sevdiğin bir işle meşgul olmak,bağ kurmak, hiçbirşey yapamıyorsanız gün içinde sadece bir 10 dakika hiçbirşey yapmadan durun düşüncelerinizin akışını seyredin rahatladığınızı göreceksiniz.
Bu iki noktayı hallettikten sonra kilit nokta olarak antienflamatuar bir beslenme uygulamamız gerekiyor.Bu demek oluyor ki vücutta inflamasyona neden olan , kan şekerimizi aniden yükselten,bağırsaklarımıza zarar veren,ıntoleransımız olan gıdaları diyetimizden çıkarıp kendimize temiz bir beslenme düzeni oluşturmak. Özellikle pkoslu kadınlarda unu,şekeri,fast food ürünleri saymıyorum bile glütenin , SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİNİN diyetten çıkarılması büyük ölçüde fayda sağlamış.Beslenmemizdeki en önemli kaynaklar sebzeler ve meyveler olmalı özellikle koyu yapraklı sebzeler ve mor kırmızı renkli meyveler olmalıdır.Daha sonrasında protein kaynakları,yağlar,kuruyemişler olmalıdır.Ve vücudun detoks mekanizmalarını destekleyebilmek için günde 2-2.5 litre su içilmeli ve düzenli egzersiz bu programa yavaş yavaş ilave edilmelidir. İlk okuduğunuzda dehşete düştüğünüzü biliyorum fakat ne yazık ki bu hastalığı yönetebilmek için bu şartları sağlamalıyız onun oluşmasına ortam oluşturan şu an ki hayat düzenimizi değiştirmeliyiz.
Ve gelelim süpriz kısıma vücudunuz için bu olanakları oluşturduğunuzda erkek tipi dökülmenizde gerilemeye başlıyor çünkü etki mekanizması burada doğuyor.Siz doğal olarak hormonal dengeyi içeriden kurmuş oluyorsunuz.Androjen seviyeleriniz azalıyor.SHGB dediğimiz hormonlarınız artıyor.Biliyoruz ki androjen hormonları erkek tipi dökülmede yıkıcı etkisi olan asıl hormon.Fakat bir nokta var duyarlılıktan bahsetmiştim ve en önemli noktada burası şu ana kadar saç dökülmemizi hızlandıran daha kötü hale getiren asıl nedenleri tedavi ettik fakat bu saç köklerinizin duyarlılığına etki etmeyecektir.Saç köklerinize doğrudan ürünn kullanarak bu süreci daha yönetebilir yeni saçlarınızın çıkışına destek olabilirsiniz.Burada önemli olan nokta ürün kullanırken DHT hormonu baskılayıcı ürünler kullanmalısınız.Saçınıza kullandığınız ev tipi ürünler yumurta maskesi sığır iliği maskesi hepsi safsatadır bu madelerin saç derinizden emilmesi ve köklerinize ulaşması çok zordur.Saç köklerine nüfus edebilen gerekirse fda tarafından onaylı veya nanoteknolojik ürünler kullanmalısınız.Ayrıca saç bakımında kullanılan yağların dökülmelere olan etkisi çok sınırlıdır genel olarak saç uçlarına bakım yapar.Aksi halde saç deriisnde birikerek kepeklenmeye dhaa büyük sorunlara yol açabilir. Unutulmamalıdır ki sağlıklı saç derisi saç için ilk düzeltilmesi gereken alan.
Oral yolla destek tedavi olarak saw palmetto,gıngko bloba,ısırgan otu çayı,nane yaprağı çayı,kabak çekirdeği yağı kullanılabilir.Fakat bu tarz takviyeleri kullanırken mutlaka doktorunuza danışın.Erkek tipi dökülmesi olan kişilerde dht hormonunun yıkıcı etkisiyle kan damarları daraldığından ötürü kafa derisindeki kan akışı yavaşlayacak saçlarınıza daha az besin ve oksijen gidecek buda dökülmenizi arttıracaktır bu nedenle saçınızı çok sıkı toplamakdan kaçınmanızı ve günlük 15 20 dk saç masajı yapmanızı öneririm.Bunun için şuan taraklarda var cüzi miktara satılıyor onları deneyebilirsiniz. Ben aynı zamanda dökülmemin çok ciddi derecede olmasından mütevellit profesyonel tedaviler de gördüm saç prp,mezoterapisi gibi bunlarında ciddi derecede yarar sağladığını söyleyebilirim . 6 ay aralıklarla tedavime devam etmekteyim. Gerek pkos gerek genetik saç dökülmelerinde devamlılık en önemli noktalardan biri diyetinize sadık kalmadığınızda veya saç tedavilerinizi 2 ay yapıp 3 ay ara verdiğinizde başa dönme ihtimalinizin yüksek olduğunu ne yazık ki belirtmek isterim.Ama inanın tüm bu çabaya sonuca değiyor.Kendiniz için denemeye değer.Nereden başlayacağınızı bilmiyorsanız kendizi severek , değer vererek, kendiniz için adım atarak başlayın derim.Şans sizinle olsun.
İlk olarak vitamin mineral eksiklikleri burada dikkat edilmesi gereken nokta değerleriniin normal aralıkta olmasından ziyade alt sınıra yakın değerlerinizin alt sınıra yakın olmamasıylada ilgili . Tamamen düşük olmasını ayrı tutuyorum o her halükarda vücudunuz için tedavi ettirmeniz gereken bir durum. Örneğin b12 seviyeniz 295 ise alt sınır 200 üst sınır 800 ise sizin bu seviyenizi 700 800 civarlarınızda tutmanız gerekir saç için.Bu b12 için 500 üzeri d vitamini için 80-100 aralığı ferritin değeri için 70 üstü olması gereklidir. Saç için bir diğer önemli vitaminler ise çinko,folik asit,magnezyumdur. Fakat burada çinko ve magnezyum hücre içi bakılması gerektiğinden kan serum düzeyinde çok doğru sonuçlar vermediğinden dolayı baktırabilirseniz hücre içi baktırmanızı öneririm ama araştırmalarım sonucu bu minerallerin çoğu insanda eksik olduğu için güvenli doz aralıklarında kullanılabilir özellikle magnezyum.
Bazı iç hastalıkları ve ilaç kullanımı: Bazı iç hastalıkları; tiroit bezi hastalıkları ya da bu hastalıklar için kullanılan ilaçlar, romatizmal hastalıklar, kullanılan hormonlar, zayıflama hapları, böbrek üstü bezi hastalıkları, insülin direnci, diyabet, doğum kontrol hapları ve bazen de bu kontrol haplarının kesilmesi saç döken diğer nedenlerdir. Bu durumun mutlaka uzman doktorlar tarafından yapılacak muayene ve tetkiklerle kapsamlı bir şekilde araştırılması gerekir. Ani bir saç kaybı başlamışsa son üç ay önce geçirilen ameliyatlar, ateşli hastalıklar, ilaç toksisiteleri, kan kaybı, şiddetli travma düşünülmesi gereken nedenler arasında olabilir.
Stres: stres başlı başına bir dökülme sebebi değil sadece var olan veya olacak olan dökülmenizin seyrini arttırabilir ve işlerinizi çok daha zor bir hale getirebilir.Bu nedenle tüm bu basamakları elimine ederken bu basamağada odaklanmanızı istiyorum RUH VE BEDEN SAĞLIĞI BİR BÜTÜNDÜR. Stres sadece saçınızı dökmekle kalmaktan ziyade genel vücut sağlığınızı bozar.Ve bu durumda vücudunuzun alarm mekanizması saçlarınız ilk olarak alarma geçecektir.
Gelelim erkek tipi saç dökülmesi ve benim hikayeme:
Bu yazıyı okuyorsanız bil ki çözümsüz bir dertle uğraşmıyorsunuz belki de bu blog yazısı sizin bu hafta içinde saçla ilgili okuduğunuz 38.blog yazısı.Ama şunu bilin ki çaresiz bir dert değil evet belki tamamen kurtulmak mümkün değil ama oldukça ileri bir tarihe erteleyip en az hasarla anlatabilirsiniz.Gerekli olan şeyler ciddi anlamda bir sabır ve doğru tedavi .Gelelim benim hikayeme, saç dökülmem ergenliğime girdiğimden beri vardı ve saçlarım çok yağlanırdı zamanla hacimce azaldığını farkediyordum fakat diplerde belirgin bir açılma farketmemiştim.Ne zaman ki 20 yaşına geldiğimde, mevsimsel saç dökülmelerinin yoğun olduğu zamanlarda bir saç dökülmesi yaşadım ve neredeyse tepemin üst kısmı kel olacak bir seviyeye geldim o zaman bir sorun olduğunu anladım.Ciddi anlamda psikolojim çökmüştü ve devlet hastahaneleriyle uğraşmayıp alanında iyi bir doktor araştırıp hemen bir dermatoloji uzmanına başvurdum.Aynı zamanda saç dökülmemle eş zamanlı olarak ilerleyen pkos rahatsızlığım vardı.Ve doktora başvurduğumda doktorum saç dökülmemin bu rahatsızlığımdan olduğunu ek olarak bazı vitamin eksiklilklerim olduğunu söyledi.Fakat her pkosluda bu durumun görülmediğini saç köklerinin duyarlılığıyla alakalı olan bir saç dökülmesi olduğunu belirtti .Saçlarım inceliyor seyreliyor ve yerine yerişi gelmiyordu geldiği noktalardada inceydi.Bu nedenden dolayı topikal tedaviyede başlamamız gerektiğini söyledi ve ben topikal ilaçlar kullanmaya başladım ek olarak ağızdan destek tedavi başladık. Daha sonra içten gelen sorunuda halletmek için bir kadın doğum uzmanına başvurdum ve bu rahatsızlığı yaşayanlar bilir modern tıpta bu hastalığa yaklaşım doğum kontrol hapı verip kilo verilmesini söylerek geçiştiriliyor.Fakat işin garip tarafı benim fazla kilomda yoktu 168 boyunda 54 kiloydum.Daha sonra kendim araştırmalar yapmaya başladım doğum kontrolü kullanırken herşey normal sivilcelerim saçlarımın dökülmesi adet düzenim fakat bıraktığım an herşey tersine dönüyordu.Araştırmalarım üzerine pkosun metabolik bir sorun olduğunu beslenme düzeni ve hayat tarzı değişiklikleriyle büyük ölçüde yönetebileceğimi öğrendim.Ayrıca pkosa neden olan vücuttaki inflamasyonun ne yazık ki saç dökülmelerininde başlıca nedenlerinden biri olduğunu öğrendim.İnsülin direncide bu tabloda büyük bir rol oynuyor fakat her pkoslu kadında insülin direnci yok.Bu nedenle erkek tipi saç dökülmeniz var ise ve pkosunuz mutlaka şeker testlerinide yaptırmanızı öneririm.Kadınlarda saçta yıkıcı etkisi olan DHT hormonu adrenal bezler tarafından üretilen bir hormon.Ve bu nedenle bu hastalığımızın tedavsinide karaciğer başta olmak üzere adrenal sistemede odaklanmamız gerekiyor ve bu noktada en önemli nokta adrenal sistem için stres yönetimidir.
Gelelim yapılması gereken noktalara ,
Hayatımızda değiştirmemiz gereken ilk nokta uyku düzeni 23.00 -03.00 arası mutlaka uykuda olmalıyız.
İkinci nokta stres yönetimi.Bu herkesin bildiği genel stresten ziyade kişinin kendi benlik stresidir.Stresi engelleyemeyiz fakat yönetebiliriz ve vücudumuzun strese verdiği yanıtı azlatabiliriz.Bunu yönetebilmek için nefes egzersizleri,yoga,dua etmek,bitki beslemek,sevdiğin bir işle meşgul olmak,bağ kurmak, hiçbirşey yapamıyorsanız gün içinde sadece bir 10 dakika hiçbirşey yapmadan durun düşüncelerinizin akışını seyredin rahatladığınızı göreceksiniz.
Bu iki noktayı hallettikten sonra kilit nokta olarak antienflamatuar bir beslenme uygulamamız gerekiyor.Bu demek oluyor ki vücutta inflamasyona neden olan , kan şekerimizi aniden yükselten,bağırsaklarımıza zarar veren,ıntoleransımız olan gıdaları diyetimizden çıkarıp kendimize temiz bir beslenme düzeni oluşturmak. Özellikle pkoslu kadınlarda unu,şekeri,fast food ürünleri saymıyorum bile glütenin , SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİNİN diyetten çıkarılması büyük ölçüde fayda sağlamış.Beslenmemizdeki en önemli kaynaklar sebzeler ve meyveler olmalı özellikle koyu yapraklı sebzeler ve mor kırmızı renkli meyveler olmalıdır.Daha sonrasında protein kaynakları,yağlar,kuruyemişler olmalıdır.Ve vücudun detoks mekanizmalarını destekleyebilmek için günde 2-2.5 litre su içilmeli ve düzenli egzersiz bu programa yavaş yavaş ilave edilmelidir. İlk okuduğunuzda dehşete düştüğünüzü biliyorum fakat ne yazık ki bu hastalığı yönetebilmek için bu şartları sağlamalıyız onun oluşmasına ortam oluşturan şu an ki hayat düzenimizi değiştirmeliyiz.
Ve gelelim süpriz kısıma vücudunuz için bu olanakları oluşturduğunuzda erkek tipi dökülmenizde gerilemeye başlıyor çünkü etki mekanizması burada doğuyor.Siz doğal olarak hormonal dengeyi içeriden kurmuş oluyorsunuz.Androjen seviyeleriniz azalıyor.SHGB dediğimiz hormonlarınız artıyor.Biliyoruz ki androjen hormonları erkek tipi dökülmede yıkıcı etkisi olan asıl hormon.Fakat bir nokta var duyarlılıktan bahsetmiştim ve en önemli noktada burası şu ana kadar saç dökülmemizi hızlandıran daha kötü hale getiren asıl nedenleri tedavi ettik fakat bu saç köklerinizin duyarlılığına etki etmeyecektir.Saç köklerinize doğrudan ürünn kullanarak bu süreci daha yönetebilir yeni saçlarınızın çıkışına destek olabilirsiniz.Burada önemli olan nokta ürün kullanırken DHT hormonu baskılayıcı ürünler kullanmalısınız.Saçınıza kullandığınız ev tipi ürünler yumurta maskesi sığır iliği maskesi hepsi safsatadır bu madelerin saç derinizden emilmesi ve köklerinize ulaşması çok zordur.Saç köklerine nüfus edebilen gerekirse fda tarafından onaylı veya nanoteknolojik ürünler kullanmalısınız.Ayrıca saç bakımında kullanılan yağların dökülmelere olan etkisi çok sınırlıdır genel olarak saç uçlarına bakım yapar.Aksi halde saç deriisnde birikerek kepeklenmeye dhaa büyük sorunlara yol açabilir. Unutulmamalıdır ki sağlıklı saç derisi saç için ilk düzeltilmesi gereken alan.
Oral yolla destek tedavi olarak saw palmetto,gıngko bloba,ısırgan otu çayı,nane yaprağı çayı,kabak çekirdeği yağı kullanılabilir.Fakat bu tarz takviyeleri kullanırken mutlaka doktorunuza danışın.Erkek tipi dökülmesi olan kişilerde dht hormonunun yıkıcı etkisiyle kan damarları daraldığından ötürü kafa derisindeki kan akışı yavaşlayacak saçlarınıza daha az besin ve oksijen gidecek buda dökülmenizi arttıracaktır bu nedenle saçınızı çok sıkı toplamakdan kaçınmanızı ve günlük 15 20 dk saç masajı yapmanızı öneririm.Bunun için şuan taraklarda var cüzi miktara satılıyor onları deneyebilirsiniz. Ben aynı zamanda dökülmemin çok ciddi derecede olmasından mütevellit profesyonel tedaviler de gördüm saç prp,mezoterapisi gibi bunlarında ciddi derecede yarar sağladığını söyleyebilirim . 6 ay aralıklarla tedavime devam etmekteyim. Gerek pkos gerek genetik saç dökülmelerinde devamlılık en önemli noktalardan biri diyetinize sadık kalmadığınızda veya saç tedavilerinizi 2 ay yapıp 3 ay ara verdiğinizde başa dönme ihtimalinizin yüksek olduğunu ne yazık ki belirtmek isterim.Ama inanın tüm bu çabaya sonuca değiyor.Kendiniz için denemeye değer.Nereden başlayacağınızı bilmiyorsanız kendizi severek , değer vererek, kendiniz için adım atarak başlayın derim.Şans sizinle olsun.