paylaşmadan edemedim :)

Dream_on

Guru
Kayıtlı Üye
14 Aralık 2010
1.312
806
323
Ne güzel cahildik; Televizyon yoktu. Gazete de her zaman olmazdı.
Öyle güzel cahildik ki, keyfimiz bozulmazdı hiç!
Dışarıda kar…
Ama kuzine içten içe öyle yanıyor ki.
Kuzinenin üzerinde demir maşa…
Maşanın üzerinde de ekmek dilimleri.
Aydınlık bir kış sabahı ve kızarmış ekmek kokusu…
Sucuk lükstü. Yumurta lezzetli.
Ekmek her zaman ekmek gibi…
Bir kez olsun kümesten yumurta almamış,
bir kez olsun o kızarmış ekmeğin kokusunu duymamış ve fakat alışveriş
merkezlerinin restoran katlarında boğucu bir gürültü ve havasızlık
içinde hamburger keyfine fit olmuş çocuklar ve gençler için ben ne kadar yaşlıyım…
Dışarıda kar…
İçeride kanaat…
İçeride huzur…
Televizyon yoktu. Gazete de her zaman olmazdı.
Öyle güzel cahildik ki, keyfimiz bozulmazdı hiç!
Portakal kabuklarını sobanın üzerine dizer, kokusuna râm olurduk.
Kestane közlemek büsbütün bir gecenin akıllara seza mutluluğuydu.
Sonra illa ki, büyüklerin anlattığı hikâyeler, hatıralar…
Birçoğu arızalı ve tedaviye muhtaç beyinlerden çıkma
dizilerin ve filmlerin açtığı hasarlar yerine, geniş ve besleyici bir masal dünyası…
Lezzet bir tarafa, kokuya da hasret kalacağımız kimin aklına gelirdi?
Ekmeklerimiz el değerek üretilirdi, sağlıklıydı, lezzetliydi ve mis gibi kokardı.
Çay da kokardı… Domates de…
Bütün bu nefasete, küçücük bir bakkal dükkânının zenginliği yetiyordu.
Dışarıda kar…
İçeride huzur…
Zam endişesi, doğal gazın kesilme korkusu, yolda kalma telaşı, rejim tehlikesi…
Kimin umurunda…
Ne güzel cahildik.
Mutluluğun resmini çiziyorduk…
 
hep derim ne varsa eskilerde var eskide var diye ben çok büyük değilim ama birkaç şeyi tattım bende çok güzeldi yüreğine sağlık
 
Siz mi yazdınız ?
Ben bunları yaşayamamış biriyim malesef ama her zaman özenmişimdir
 
Cok güzel...bizimle paylastigin icin cok tesekkür ederim.
 
yok canım ben yazmadım yazarın ismini de hatırlayamıyorum malesef yalnızca çok beğendim ve paylaşmak istedim sizinle :)
 
"bu zamana kadar sanırım gerçekler ve sahteler birbirine hiç bu kadar benzememişti. yediğimiz içtiğimiz , gerçek sandığımız her şey aslında yapay, suni. görüntü gerçeklerden daha cezbedici. insanın aklını başından alacak kadar harikulade. heps şahane birer sunumluklar. peki ya tatları . artık onunda ayırmak çok zor çünkü hepsine gerçeklerinden alınmış üstüne bi kat daha tatlandırılmış aromalar katılıyo. bal isteyene, biraz mırın biraz kırın birazda bal aroması. çilekli pasta isteyene biraz ıvır birazda zıvır birzda çilek aroması. hımm yemede yanında yat. hatta hiç kalkama yani. o derece. bu çılgınlık öyle sardıki bizi her şeye katnaya , her şey üzerinde denemeye başladık bu aroma işini. güzellik; biraz makyaj, biraz estetik biraz aroma hop alsana şahane bir vücut. ne ye ne iç sadece seyret, seyret ve aşka gel.
aşk demişken, bu aroma onada katıldı. aşk aroması. biraz sohebti iki gülücük bir öpücük ve aşk aroması ile muhteşem bir aşk sizi bekliyor. süresi mi? artık aroma kaç gün idare ederse. üzülmeyin . bu iş bizi çok sardı yeni paketler raflarda yerini çoktan aldı."

bende sabah bunu yazmıştım örtüştü birbiri ile.
 

gerçekten örtüşmüş canım. aah ah her şey yapay dediğin gibi artık her şey aromalı
 
Nostalji eşittir mutluluk yada huzur demek değil katılmıyorum
o zamanın teknolojisi ilerleyişi o kadar dı
20 yıl sonrada şu an yaptıklarımız aynı şekilde dillendirilecek

Fakat biraz cahil olmak sanırım daha mutlu yapardı insanoğlunu ona katılıyorum
İnsanların sahte yüzünü görüp anlamaz herkesi iyi sanar mutlu olurduk belkide..
Beklentilerimiz küçük olsaydı mutluluklarımız daha büyük olabilirdi bu doğru....
 
en azından aynı duyguları paylaşabilmek çok güzel :) ben teşekkür ederim.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…