Aşağıdaki videoyu izleyerek sitemizi ana ekranınıza web uygulaması olarak nasıl kuracağınızı öğrenebilirsiniz.
Not: Bu özellik bazı tarayıcılarda mevcut olmayabilir.
Canım milyonlarca yıl önceden bulunan fosillerle evrim diye birşey olmadığı ve o zamanlardan bu zamana bir çok varlığı birebire aynı şeklini ve yapısını koruduğu yine bilimle kanıtlanmıştır.
Ayrıca buna gerek yok sence bu kadar şeyin tesadüfen olma ihtimali var mı?
Bu evrim teorisi tamamen çürütülmüştür,Zamanla oluşan evrimleşen yeni canlılar birden meydana gelmiyor geçiş evresi oluyor haliyle dolayısıyla evrimini tamamlamamış canlıların fosillerinin bulunması gerek ama böyle ara bir canlının fosili bulunmamış şimdiye kadar,o kadar çalışma yapılmış...Allah ın varlığı aşikar arkadaşlar...[/QUOTE
çok doğru canım.evrim teorisine inanan arkadaşlar..üst üste tuğlalar görseniz bunun bir insan tarafından konulduğunu söylersiniz sonuçta kendi kendine konulmadığını düşüneceksiniz mükemmel bir mekanizmaya sahip insan için bir yaratıcının olduğunu düşünmemek ne garip.
arkadaşlar ben biyoloğum..evrim teorisinde 'maymundan gelme' diye bişey yoktur.bilmeden konuşuyosunuz. eğer maymundan evrimleşseydik şuan maymun olmazdı yeryüzünde,bazı maymunlar insana dönüştüde bazıları neden maymun kaldı.saçma dimi ama.bence kimse evrim teorisini araştırmadan eleştriyor direk.
El parmaklarımızın her birinin uzunlukları değişiktir ve bu uzunluklar belirli bir sıra izlemezler. Genellikle üçüncü parmak en uzunu iken yüzük parmağımız işaret parmağımızdan daha uzundur. Ayaklarda ise başparmaktan başlayıp gittikçe kısalan bir dizi vardır. Bunların nedenleri, parmaklarımızın görevleri ve geçirdikleri evrim ile açıklanabilir.
Aslında bütün memeli hayvanların parmakları vardır. Evrim sürecinde bunların çoğunun sayılan ve şekilleri değişmiştir. Örneğin, atın sadece bir parmağı ve tırnağı kalmıştır.
Bir portakalı veya tenis topunu elimizde avcumuzun içine alacak şekilde tutarsak bütün parmakların uçlarının aynı hizada durduğunu görürüz. Aynı şekilde parmaklar yumruk yapacak şekilde katlanırsa hepsinin avuç içine bir hizada değdiği görülür.
Buradan da görülüyor ki parmaklarımız bir şeyi tutabilmek için ideal boyutlara sahiptirler. Evrim teorisyenleri, atalarımızın ağaç dallarına tutunabilmeleri ve dalların üzerlerindeki meyveleri rahatlıkla koparıp alabilmeleri için parmaklarımızın bu şekiller ve boyutlarda geliştiklerini söylüyorlar. Bir de işin pratik bir yönü var. Serçe parmağınızın en uzun parmak olduğunu düşünebiliyor musunuz? Her gün sağa sola çarpıp takılırlardı herhalde. Belki de bir kaç milyon yıl sonra gittikçe küçülecekler ve sonunda dört parmaklı kalacağız.
evrim diye bişey yoktur bu beynini az kulanaları kandırmak için ortayaatılmış bir palavradır
ALLAHA inamayan toplumlarım uydurp inanan toplumları dejenere etmek için atıgı bir yalandır