Canım benim, hamilelik başlı başına hormonların alt üst olduğu bir dönem zaten. Psikolojik rahatsızlığı olmayan insanlar bile değişiyor. Dakikası dakikasına uymuyor insanın. Bu dönemde eşlere de idare etmek düşüyor mecburen. Sonuçta ikinizin bebeği ve isteyerek huysuzlanmıyoruz. Bizim için kolay mı sanki.. Bedenimizin işleyişi tamamiyle değişiyor.
. benim eşimde sürekli neşeli ve aktif olmamı istiyor. Azcık suratım düşse hemen opfayıp poflamaya başlıyor. Ama bende insanım sonuçta, bazen tahammülümün yetmediği zamanlar oluyor, yoruluyorum. Atak geçirdiğimde ya da anksiyetemin tavan yaptığı zamanlarda kendi kendime cebelleşmek zorunda kalıyorum çünkü ne zaman onunla paylaşmak istesem " çok takıyosun " diyerek suratını buruşturur. O yüzden paylaşmayı bıraktım. Olabildiğince çocuklarıma evime kendime ve eşime yetmeye çalışıyorum. Bazı şeyleri umursamamaya, görmemeye çalışıyorum. Olumsuz anlarda bile kendimi rahatlatacak iyi bir yan bulmaya çabalıyorum. Hastalığı kabullendiğimiz sürece daha kolay başediyoruz. Eğer ben panikliyim, böyle yaparsam şöyle olur vs gibi şartlandırmalar yaparsan hastalığın ekmeğine yağ sürmüş olursun. Sadece kendine güven, yaşayacaklarının normal bir süreç olduğunu, yalnız olmadığını bil. Ben panikliyim ama bu benim hayatıma, duygularıma yön veremez de. Allahın lütfettiği mucizenşn tadına varmak istiyorum, ataklarla uğraşacak zamanım yok ama atak gelicem diye ısrar ederse bi ara ağırlarım de dalga geç :) gerçekten bak..
Uzun oldu umarım sıkmamışımdır. Sadece bu güzelliği yaşamanı çok isterim doya doya Allahın izniyle inşallah..