• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Öğrencinin akran istismarı ve rahatsız edilmeye maruz kaldığı nasıl anlaşılır?

Allah bağışlarsa benimde üç ay sonra 3 yaşına girecek olan bir oğlum var.
aklıma getirmemeye çalışıyorum ama bu konu benimde en büyük korkum.
oğlumu şimdilik yanımdan hiç ayırmıyorum.yani nereye gidersek gidelim gözüm hep üstünde.
eşime bile benim kadar iyi kollayamayacağını düşünüp güvenemiyorum.tabi ki önce Allah'a emanet.sadece ben olmassam yeterince güvende değilmiş gibi hissediyorum.
kimsenin yanında yalnız bırakmıyorum.(çekirdek aile hariç tabi).öyle komşuymuş bilmem neymiş bensiz bir yere götüremez oğlumu.
okul çağına gelince ne yapacağımı bilemiyorum.
sanırım ilk etap için daha kolay kontrol edebileceğimi düşündüğüm özel kolej kreşlerini tercih edeceğim.
bu arada elimden geldiğince bilinçlendirmeye çalışacağım.(Allah'ta yardım edecek inşallah)
bu konuyla ilgili eklediğiniz dökümanlar çok yararlı.tekrar teşekkür ederim hepimiz adına.
çok korkuyorum bazen ve tek çareyi Allah'a sığınmakta buluyorum.:çok üzgünüm:
Allah tüm çocukları korusun:Saruboceq:
 
Gerçektende benımde en büyük korkularımdan bir her anne gibi İzmirde bu tarz olayları duyunca korkum daha çok katlanıyor okumamaya seyretmemeye çalışıyorum.Benımde oğlum 4 yaşında şu zamana kadar hiç kımseyle yanlız bırakmadım sadece babannesi ve dedesi saolsun kayınvalıdem bu konuda çok duyarlıdır öyle çocuğu komşuya emanet edeyim iş yapayım gibi bir derdide yoktur Benım korkum şimdi okul başlarına ne geleceğini bilemıyoruz.
Ben birde bu tarz haberlerin yapılmasına karşıyım şu son 2 yıldır çocuk istismarı ayyuka çıkmış durumda haberlerde boy boy gösterip duruyor fakat sadece gösteriyor biliçlendirmek adına ben bir şeyler yapıldığını görmüyorum duymuyorum sırf haber nitelii taşıyor,ayrıca bu tarz şeyler birer hastalık bastırılmış duyguların dışa vurumu bu haberi izleyen sapık zihniyetteki yaratıklar yıllarca bastırılmış duygularının dışa vuruyor tek olmadığını görüyor çünkü ve kafasındakı hastalıklı düşünce şu demekki benden başka insanlarda varmış tek değilmişim normal bunlar diyor.Bu tarz insanların iyileşmeleri imkansız
 
Gerçektende benımde en büyük korkularımdan bir her anne gibi İzmirde bu tarz olayları duyunca korkum daha çok katlanıyor okumamaya seyretmemeye çalışıyorum.Benımde oğlum 4 yaşında şu zamana kadar hiç kımseyle yanlız bırakmadım sadece babannesi ve dedesi saolsun kayınvalıdem bu konuda çok duyarlıdır öyle çocuğu komşuya emanet edeyim iş yapayım gibi bir derdide yoktur Benım korkum şimdi okul başlarına ne geleceğini bilemıyoruz.
Ben birde bu tarz haberlerin yapılmasına karşıyım şu son 2 yıldır çocuk istismarı ayyuka çıkmış durumda haberlerde boy boy gösterip duruyor fakat sadece gösteriyor biliçlendirmek adına ben bir şeyler yapıldığını görmüyorum duymuyorum sırf haber nitelii taşıyor,ayrıca bu tarz şeyler birer hastalık bastırılmış duyguların dışa vurumu bu haberi izleyen sapık zihniyetteki yaratıklar yıllarca bastırılmış duygularının dışa vuruyor tek olmadığını görüyor çünkü ve kafasındakı hastalıklı düşünce şu demekki benden başka insanlarda varmış tek değilmişim normal bunlar diyor.Bu tarz insanların iyileşmeleri imkansız

katılıyorum arkadaşım, ülkemiz basını magazin haberlerine olanca ağırlıklarını vermiş durumdayken arka planda olanları sadece anahaber bültenlerinde 3-5 dakika için ve yazılı basında 3. sayfa haberi olarak veriyorlar...

fakat bizler devlet cezaları ağırlaştırmıyor, basın görevini yapmıyor diye oturup beklememeliyiz....

elimizden geldiğince çocuklarımızın nasıl korunacaklarını araştırmalı dilimiz döndüğünce evlatlarımıza çevremize anlatmalıyız...

diğer arkadaşların katılımı ile de oldukça yararlı bilgilere ulaştık...

bizler tedbirimizi alıp Allah'a emanet edeceğiz...
 
Canım çok güzel bi konuya el atmişın ellerine sağlık
evet hergün tv neler goryoruz gazetelerde neler okuyoruz
küçük çoçuklarımızı ne kadar korumalıyız o cız bu cız şu kaka dedik ama işte olanlar yine olyor okumakla herşey bitmiyor güzel ahlak güzel aile ortamı belki biraz olsun sen kendi adına rahatlarsın.
Burda annemin bir sozu var sütü bozuk . Aa işte sütü bozuklar karşına cıkarsaaaaaa oooof kızgınım ya bu konulara dayanamıyorum
 
Adalet Bakanı Çiçek açıkladı: 2002-2005 arasında 21 bin 111 çocuk tecavüz ve taciz mağduru oldu.
00218244.jpg

Adalet Bakanlığı verilerine göre, 2002-2005 arasında TCK'nın, "ırza geçme, küçükleri baştan çıkarma ve iffete saldırı" suçları kapsamında 18 bin 788 dava açıldı. 21 bin 111 çocuk mağdur oldu. Bu davalarda 15 bin 411 kişi mahkûm edildi. Ayrıca, 12- 18 yaş arasındaki 4 bin 167 çocuk da 'sanık' olarak yargılandı.

Adalet Bakanı Çiçek cinsel taciz rakamlarını açıkladı: 2002-2005 arasında 21 bin 111 çocuk tecavüz ve tacize uğradı. Irza tasaddi suçundan 18 bin 375 dava açıldı. Bu olaylarda 4 bin çocuk 'sanık' olarak yargılandı.

Adalet Bakanlığı, 2002-2005 döneminde çocuklara tecavüz ve taciz olaylarının istatiklerini açıkladı. Rakamlar, cinsel saldırı suçlarındaki vahim tabloyu ortaya koydu. Buna göre, TCK'nın, 'ırza geçme', 'küçükleri baştan çıkarma' ve 'iffete saldırı' suçlarını düzenleyen 414 ve 415. maddeleri kapsamında 18 bin 788 dava açıldı. 21 bin 111 çocuk mağdur oldu. Adalet Bakanı Çiçek, AKP Balıkesir Milletvekili Turhan Çömez'in, 2002-2006 yılları arasında çocuk istismarı nedeniyle açılan dava sayısına ilişkin soru önergesini yanıtladı. Bakan Çiçek'in verdiği rakamlar, bu tür olayların geniş bir yelpazeye yayıldığını ortaya koyuyor. Bakanlık kayıtlarına göre, çocuklara yönelik cinsel saldırı suçlarının failleri arasında çocuklar da bulunuyor.

ACI GERÇEK
Bakan Çiçek, Çömez'in soru önergesine herhangi bir yorum yapmaksızın adli sicil kayıtları ile yanıt verdi. Adalet Bakanlığı Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğü kayıtlarına göre, 2002-2005 yılları arasında, o dönemde yürürlükte olan Türk Ceza Kanunu'nun 15 yaşını bitirmemiş çocuklara yönelik 'ırza geçme, küçükleri baştan çıkarma ve iffete saldırı' suçlarına ilişkin 414 ve 415. maddeleri çerçevesinde 18 bin 788 dava açıldı. 21 bin 111 çocuğun mağdur olduğu bu davalar sonucu 15 bin 411 kişi mahkum oldu. Bakanlık kayıtlarına göre, bu davalarda 12-18 yaş arasındaki 4 bin 167 çocuk 'sanık' olarak yargılandı.

YILLARA GÖRE RAKAMLAR
* 15 yaşını bitirmemiş küçüğün ırzına geçme suçunu düzenleyen eski TCK'nın 414. maddesi kapsamında 2002 yılında 4 bin 70, 2003 yılında 3 bin 499, 2004 yılında 3 bin 536, 2005 yılında ise 5 bin 175 dava açıldı.

* Bu madde kapsamında açılmış davalardan 2002 yılında 3 bin 529'u, 2003 yılında 3 bin 691'i, 2004 yılında 3 bin 522'si, 2005 yılında ise 4 bin 585'i 'mahkumiyetle 'sonuçlandı.

* 414. madde kapsamında işlenen suçlardan mağdur olan çocuk sayısı ise 2002'de 4 bin 533, 2003 yılında 4 bin 290, 2004 yılında 4 bin 260, 2005 yılında ise 5 bin 440 oldu.

Meslek lisesi öğrencileri suça daha eğilimli

Başbakanlık Aile ve Sosyal Araştırmalar Genel Müdürlüğünün ''Aile ve Toplum'' dergisinin son sayısında, Anadolu Üniversitesi Eğitim Fakültesi Eğitim Bilimleri öğretim üyesi Doç. Dr. Esra Ceyhan ile öğretim görevlisi Ayşe Balkaya'nın lise öğrencilerinin suç davranışı düzeylerini kişisel ve ailesel nitelikler bakımından incelediği araştırmaya yer verildi. Eskişehir'de 3 genel, 2 Anadolu, 1 fen ve 5 meslek lisesinden toplam bin 454 öğrenci arasında yapılan araştırmadan çıkan sonuçlar şöyle:

Erkek öğrencilerde suç davranışı düzeyleri kızlara göre daha yüksek. Bunun ergenlik döneminde erkeklerin üzerinde aile baskısının azalması, kızların üzerinde ise baskının artmasından kaynaklanıyor olabilir.

Serbest zaman etkinliklerine izleyici olarak katılan öğrencilerin suç davranışı düzeyleri, bu etkinliklere aktif olarak katılan öğrencilerden daha düşük.Serbest zaman etkinliklerinin denetimsiz olarak sürdürülmesinin suç davranışlarını artırabilme eğilimi var.

Meslek lisesi öğrencilerinin suç davranışları hem genel lise hem de Anadolu ve fen lisesi öğrencilerinden yüksek. Bu durum devam edilen okulun özelliklerinin öğrencilerin kendine güvenini, motivasyonunu ailenin ergene verdiği değeri azaltmasından kaynaklanabilir.
Lise öğrencilerinin anne ve babalarının öğrenim durumu yükseldikçe suç davranışları artma eğiliminde, bunun anne ve babanın eğitim durumunun yükselmesiyle kendilerine daha çok yönelmelerinden, çocuk üzerindeki destek ve kontrollerinin azalmasından kaynaklanıyor olabilir.

Ergenlerin suç davranışına yönlenmelerinde anne ve babanın birlikte veya ayrı yaşamalarından çok ergene yönelik davranışlarının önemli. Anne ve babalarının tutumunu demokratik olarak algılayan öğrencilerin suç davranışları, annelerinin tutumunu otoriter ve ilgisiz olarak algılayan öğrencilerden önemli derecede düşük .


Sabah 12:47

01 Nisan 2007
 
valla benmi abartıyorum saçmalıyorum bilmiyorum ama biraz daha büyüyüp kendi başına birşeyler yapacak hale geldiğinde oğlum sanırım peşine adam takacağım.yani maaşlı olarak gerekirsedelikafadulden
ne biliyim en azından bi tehlike anında yanında biter:delphin:
ya çokmu paranoyağımsenağlama
 
malesef bingölde böyle bir olaya bizde sahit olduk bir ögretmen hanımın kızı
cocuk atesli hastalık gecirmis bebekken ve biraz anormal bir cocuk bakıcıyla anlasamıyor eve zarar verdiginden dolayı annesiyle okula gidiyor asagı yukarı 11 yaslarında filan
cocuk malesef iki üc defa tecavüze ugramıs en sonunda ise biz yakaladık okulda ve okadar acık bir yerde yapıyorlardı ki bunu utanma yok yakalanırım korkusu yok cocugu nasıl annesi koruya bilir bunun akıl saglıgı yerinde degil iyiyi kötüyü ayır edemiyor sonucta.
ve bunu yapan cocuk böyle baslayacak belki sonra saglıklı cocuklara baslayacak sarkmaya
en güzel egitimi yine biz verecegiz cocugumuza ve bu korkutularak veya cinsellik öcü gibi gösterilerek degil onlara özgüvenli iyiyi kötüyü ayırt edebilecekleri sekilde yetistirmek zor ama imkansız degil bence
ve tabi sürekli gözleyerek ben bunun yapılması taraflıyım cocugumuz ne kadar iyi yetismis olsun arkadas cevresi cok etkiliyor cünki
 
malesef bingölde böyle bir olaya bizde sahit olduk bir ögretmen hanımın kızı
cocuk atesli hastalık gecirmis bebekken ve biraz anormal bir cocuk bakıcıyla anlasamıyor eve zarar verdiginden dolayı annesiyle okula gidiyor asagı yukarı 11 yaslarında filan
cocuk malesef iki üc defa tecavüze ugramıs en sonunda ise biz yakaladık okulda ve okadar acık bir yerde yapıyorlardı ki bunu utanma yok yakalanırım korkusu yok cocugu nasıl annesi koruya bilir bunun akıl saglıgı yerinde degil iyiyi kötüyü ayır edemiyor sonucta.
ve bunu yapan cocuk böyle baslayacak belki sonra saglıklı cocuklara baslayacak sarkmaya
en güzel egitimi yine biz verecegiz cocugumuza ve bu korkutularak veya cinsellik öcü gibi gösterilerek degil onlara özgüvenli iyiyi kötüyü ayırt edebilecekleri sekilde yetistirmek zor ama imkansız degil bence
ve tabi sürekli gözleyerek ben bunun yapılması taraflıyım cocugumuz ne kadar iyi yetismis olsun arkadas cevresi cok etkiliyor cünki


bu konu çok çok çok kelimelerle ifade edemeyeceğim kadar geriyor üzüyor sarsıyor allak bullak oluorum

evet canım çok haklısın yapılan araştırmalara göre, istismara tecavüze uğrayan çocuk eğer korunamayıp kurban olmaya devam ederse ilerde kendisi de tacizci tecavüzcü oluyormuş

idam cezasını geri getirmeyeceklerini bildiğim için ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmeli bunlara
 
yeni yılda çocuklarımız için daha çok gayret sarf etmemiz ve onları mutlu etmemiz dileği ile

dilerim 2009 da aile içe şiddete ve çocuk istismari ve ihmaline karşı kalıcı ve çocuklarımıza iyi bir gelecek verecek önlemler alırız, onların gülen yüzlerini soldurmaz geleceklerini karartmayız...

Şeniza.s.


YeniYil011.jpg
 
istismara uğradığını anlamak için annelere ve öğretmenlere çok görev düşüyor, hatta tamamen onların gözlemlerine bağlı demek oluyor...konudan anladığım bu...

o halde anneler lütfen evlatlarınızı iyi gözlemleyin ve öğretmeleri ile işbirliği halinde olun sürekli olarak..
 
Türk Ceza Kanununda Çocukların Cinsel İstismarı İle İlgili Maddeler

Madde 103
  • (1) Çocuğu cinsel yönden istismar eden kişi, üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

    Cinsel istismar deyiminden;
    a) Onbeş yaşını tamamlamamış veya tamamlamış olmakla birlikte fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği gelişmemiş olan çocuklara karşı gerçekleştirilen her türlü cinsel davranış,
    b) Diğer çocuklara karşı sadece cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir nedene dayalı olarak gerçekleştirilen cinsel davranışlar, anlaşılır.
  • (2) Cinsel istismarın vücuda organ veya sair bir cisim sokulması suretiyle gerçekleştirilmesi durumunda, sekiz yıldan onbeş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
  • (3) Cinsel istismarın üstsoy, ikinci veya üçüncü derecede kan hısmı, üvey baba, evlat edinen, vasi, eğitici, öğretici, bakıcı, sağlık hizmeti veren veya koruma ve gözetim yükümlülüğü bulunan diğer kişiler tarafından ya da hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle veya birden fazla kişi tarafından birlikte gerçekleştirilmesi hâlinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek ceza yarı oranında artırılır.
  • (4) Cinsel istismarın, birinci fıkranın (a) bendindeki çocuklara karşı cebir veya tehdit kullanmak suretiyle gerçekleştirilmesi hâlinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek ceza yarı oranında artırılır.
  • (5) Cinsel istismar için başvurulan cebir ve şiddetin kasten yaralama suçunun ağır neticelerine neden olması hâlinde, ayrıca kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır.
  • (6) Suçun sonucunda mağdurun beden veya ruh sağlığının bozulması hâlinde, onbeş yıldan az olmamak üzere hapis cezasına hükmolunur.
  • (7) Suçun mağdurun bitkisel hayata girmesine veya ölümüne neden olması durumunda, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına hükmolunur.
Reşit olmayanla cinsel ilişki

Madde 104
(1) Cebir, tehdit ve hile olmaksızın, onbeş yaşını bitirmiş olan çocukla (15 - 18 yaş arasında) cinsel ilişkide bulunan kişi, şikâyet üzerine, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.


Kaynak
 
insanın içi kıyılıyo böyle okuyunca bile ya.bunu yapan yaratıklar nası bu kadar acımasız vicdansız oluyor insanın aklı almıyo.gerçekten herşeyin başı eğitim ve sevgi.iletişim kuabilmek ilgili olabilmek en önemliside vicdanlı olabilmek.Rabbim ıslah etsin bölelerini ve hiçbi çocuğumuz maruz kalmasın inşallah böle şeylere.nasıl bi zamanda yaşıyoruz eskiden yoktu bu kadar böylesine sapıklıklar canilikler.nasıl bu hale gelindi gerçekten anlamıyorum.[/B]
 
Back