• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

ocukken Neyi Ne Sanardk?

isolde

sadece kızım....
Kayıtlı Üye
3 Mart 2009
11.815
11
206
Diğer
hayatımızın en saf o en temiz dönemlerinde bazı şeyleri yanlış anladığımz okadar çok şey varki...aklınıza gelince güldükleriniz meselaaa...haydi bakalım hanımlarr küçükken neyi ne sanardınız mesela ben televizyondaki canlı yayınları bi türlü anlayamazdim.. canlı yayın diyince o insanlar şimdi yaşiyor canlı yayın olmadıgında ölmüş oluyor herhalde diye düşünürdüm.. :roflol::roflol:
 
bulutların üstüne oturulabilceğini sanırdımkaydirigubbakcemile3
 
benim arkadaşda izzet altınmeşeyle belkıs akkalenin evli oldugunu sanarmış:roflol::roflol::roflol:
 
benim koılumda bir yara izi var büyük bıçak yarası, küçükken herkeste aynısından var sanırdım pek safmışım=)
 
kardeşim annemin kolundaki benleri sorardı bunlar ne die annemde ben derdi şadiyemi derdi benleri tek tek anne sanardı kaydirigubbakcemile3
 
izin almanın,elle tutulur,gözle görülür bişey olduğunu sanırdımm.

annen izin versinde gezmeye götüreyim denildiğinde,
anneme gelip
izin istediğimi
izin vermesine rağmen
hadisene izin versene diye ısrarla izin istediği kaydirigubbakcemile3:roflol:
hayal mayel hatırlarımm.
 
bu konuyu görünce aklıma daha önce okuduğum bir yazı geldi aynen kopyalıyorum

CEM YILMAZ ve ÇOCUKLUĞU (Kendi Ağzından)

Ben çocukken çok salaktım. Edip Akbayramın ismini Edi zannederdim.
Yani o, benim için Edi Pakbayramdı. Ablama, Nasıl olup da koca
bir günü canın sıkılmadan evde oturarak geçiriyorsun? demiştim.
Büyüyünce insanın canı sokakta oynamak istemez ki cevabını
vermişti. Uzunca bir süre büyüyüp büyümediğimi anlamak için
kendime, Canın sokakta oynamayı istiyor mu? diye sormuştum. Annem
erkeğin cinsel organını pipi kadınınkini kutu olarak
tanımlamıştı. O zamanlar TRTde Cenk Korayın sunduğu Tele Kutu
diye bir yarışma vardı. Yarışmacılar, Hayır Cenk Bey, ben kutumu
açmak istiyorum deyince koşarak odadan kaçardım.

Sabahları kalktığımda aklımın hala yerinde olup olmadığını anlamak
için 2+2, 3+4 gibi toplama işlemleri yapardım. Sonuçlar doğru
olunca da çok sevinirdim. Dedemle parka gittiğimiz bir gün
TRTciler çekim için oradaydı. Beni oynarken çektiler. Yayın günü
bizim aile jeneriğinde gözüktüğüm çocuk programını izlemek için
televizyon başına geçti. Kendimi ekranda görünce, Beni niye parkta
unuttunuz? diye gözyaşlarına boğulmuştum.

Geri vites kavramım yoktu. Şoför, kolunu koltuğa atıp arkaya
doğru bakınca araba otomatikman geri geri gidiyor zannederdim.
Benden büyük kuzenlerim dondurmacıların dondurma külahlarının sivri
kısmıyla kulaklarını karıştırdığını söylemişti. ınanmıştım. Hala da
külahların sivri kısımlarını yemem. Çöpe atarım.

Abimle Karaoğlancılık oynardık. O Karaoğlan olurdu, beni de Bizans
askeri yapardı. Sonra evire çevire döverdi. Çok mühim bir şey
yaptığımı sandığım için canım yansa bile hiç sesimi çıkarmazdım.
Yeşil ve siyah zeytinin ayrı ağaçlarda yetiştiğini sanırdım.
Bulmacalardaki, Annenin erkek kardeşi kısmına dayımın beş harfli
ismini sığdırmaya çalışırdım.

Anaokulunda patates baskısı yapmayı öğrenmiştik. O kadar hoşuma
gitmişti ki, evde duvarlara, masa örtülerine filan basmıştım. Ancak
sanat merakım annemin yeni aldığı beyaz eteğe patatesi
yapıştırmamla son bulmuştu. Hem gönlünü almak hem de el koyduğu
patateslerime kavuşmak için dahiyane bir fikirle öğretmenimin
yanına gittim. Annem yazısını patatese oydurttum. Sevinçle eve
gelerek soyundum. Renkli boyalara batırdığım patatesi vücudumun her
tarafına bastım. Sonra da annemin karşısına geçtim. Beni o halde
görünce ağlamaya başlamıştı.

Madonna ile Maradonayı kardeş zannederdim. Kendi kendime,
Bunların babası ne şanslı be. Bir çocuğu futbolun kralı, biri
müziğin kraliçesi derdim. Birinden özür dilediğim zaman Allahın
bana bir özür vereceğini sanırdım. Sakat olacağımı düşünüp hemen
dilediğim özrü geri alırdım.

Kurban Bayramında toplanan derilerden uçak yapıldığını sanırdım.
Uçakların dış yüzeyi bu derilerle kaplandığı için Türk Hava
Kurumunun topladığını düşünüyordum. Uçak kaçırma filmlerinde
silahla ateş edildiğinde ya da a patladığında, Ayyy! Deri
delindi! derdim.

Gil diye konuşanları fakir zannederdim. Annem banyodan çıktıktan
sonra babamın söylediği, Sıhhatler olsun lafını Saatler oldu
diye anlardım. Bunun da, Banyoda amma çok kaldın gibi bir şey
demek olduğunu sanıp babamın anneme kızdığını düşünürdüm. Annemin
buna karşın niye sadece, Sağol dediğini merak ederdim. Ne kibar
kadın, derdim.
 
bende tup bebek olayını sey gulmeyın ama kan alınan tupler varya onda sanırdım sonradan o anneye takılır coocuk olur dıyeee:(
 
ayyy utanacam ama söylemeye bukadarda saflık olurmuymuş hiç :utangac:
ben çok çok küçükken hani uzayacağımızı hep düşündükçe uzayıp uzayıp göklere kavuşacağımızı sanırdım :roflol:
sonra sisin içinde boğulacağımızı sanırdım kaydirigubbakcemile3
büyükler başım dönüyo dedikleri zaman kafalarına bakardım nasıl başı dönüyo ben neden göremiyorum bu dönmeyi :roflol: derdim
 
birde babamın güzel güzel yüzükleri vardı ah bir büyüsemde babamın yüzüklerini taksam derdim ki şu an bile öyle inceki parmaklarım:)
 
birde mutfak robotu dedikleri zaman şöyle gezen her işi yapan eli kolu ayağı olan makine olduğunu zannediyordum kaydirigubbakcemile3
 
ayyy kızlar ne güsel şeyler yazmışsınız valla sabah sabah ii güldüm haa...kaydirigubbakcemile3kaydirigubbakcemile3
bende bişi anlatım ozaman....ırakla amerikanın savaşı olucanı duydugum günlerde...amerikanın taaaaa kendi ülkelerinden ıraaka bomba atıcanı ve o bombaların türkiyenin üzerinden geçicegi için bizim üzerimize düşüceni düşünürdümm..hatta bunun için haritaya bilem bakmıştımm:roflol::roflol::roflol::roflol
:
 
Back