• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Niye kimse beni sevmiyor ben değersiz bir insan mıyım?

mutluolmak

Aktif Üye
Kayıtlı Üye
8 Mart 2011
477
2
96
Konya
Niye kimse beni sevmiyor?Ben değerszi bir insan mıyım?Annem sevmiyor kardeşim sevmiyor kimse sevmiyor o kadar zamandır ağlıyorum duyuyorlar hiç mi merak etmiyolar?
 
Bu sonuca varman için belli olaylar yaşamış olman gerekiyor...
Çok özel olmazsa, seni anlamamız için paylaşabilir misin?
 
Biraz meşgul bir insan olduğum için acele etmiş olabilirim, afedersin..
Meltem hanımla da durumunuzu paylaştığınızı gördüm.. Açıkçası en iyi ve en uzman tavsiye elbette ondan gelir.. Benim haddim değil şu an buraya bir şey karalamak ama, içinde bulunduğun açmaz için belki bir iki şey yazabilirim...
Yazdıklarınız içinde en iyi çözümü sizin bulduğunuzu keşfettim.. Aslında siz, çözümün ne olduğunu çok iyi biliyorsunuz... Yüzeysel arkadaşlıklarınız yaşadığınız hayatta size yeterli gelmez... İnsanın en az, bir - iki tane dostum diyebileceği insanı olması gerekir çevresinde..
Açıkçası üzüntünüz yüzünden bir şey yazmaya çekiniyorum.. Yazdıklarım yanlış da anlaşılabilir, ben yetersiz yazıp yanlış da anlatabilirim.. Ve sonra çok yanlış yerlere çıkar bunlar...
Psikolog ve Psikiyatr çözümleri sizi bir kapıya çıkarmadıysa bile doktor seçiminin yanlışlığından olabilir.. Bir de sorun sadece sizde değil.. Anneniz sizde bir saplantı olmuş durumda.. Haklı olarak... Ancak onu hatalarıyla sevmeyi deneyin..
Bakış açınızı daha pozitif bir şeye çevirme imkanınız var mı? dikkatinizi ve tüm uğraşınızı o yöne kaydırabileceğiniz? Ben konunun farklı şekilde ilerleyebileceğine inandığım için soru sormakta fayda gören biriyim... Ancak yazdıklarım sıkıntı verirse eğer, beni uyarmanız yeterlidir.

Bu arada, yazdıklarınızı okuduktan sonra benim düşüncem, çok esprili bir karakteriniz olduğu.. Gizli gizli satır aralarında çok eğlenceli ve naif bir insan olduğunuzu ben farkedebiliyorum...
 
Biraz meşgul bir insan olduğum için acele etmiş olabilirim, afedersin..
Meltem hanımla da durumunuzu paylaştığınızı gördüm.. Açıkçası en iyi ve en uzman tavsiye elbette ondan gelir.. Benim haddim değil şu an buraya bir şey karalamak ama, içinde bulunduğun açmaz için belki bir iki şey yazabilirim...
Yazdıklarınız içinde en iyi çözümü sizin bulduğunuzu keşfettim.. Aslında siz, çözümün ne olduğunu çok iyi biliyorsunuz... Yüzeysel arkadaşlıklarınız yaşadığınız hayatta size yeterli gelmez... İnsanın en az, bir - iki tane dostum diyebileceği insanı olması gerekir çevresinde..
Açıkçası üzüntünüz yüzünden bir şey yazmaya çekiniyorum.. Yazdıklarım yanlış da anlaşılabilir, ben yetersiz yazıp yanlış da anlatabilirim.. Ve sonra çok yanlış yerlere çıkar bunlar...
Psikolog ve Psikiyatr çözümleri sizi bir kapıya çıkarmadıysa bile doktor seçiminin yanlışlığından olabilir.. Bir de sorun sadece sizde değil.. Anneniz sizde bir saplantı olmuş durumda.. Haklı olarak... Ancak onu hatalarıyla sevmeyi deneyin..
Bakış açınızı daha pozitif bir şeye çevirme imkanınız var mı? nemve tüm uğraşınızı o yöne kaydırabileceğiniz? Ben konunun farklı şekilde ilerleyebileceğine inandığım için soru sormakta fayda gören biriyim... Ancak yazdıklarım sıkıntı verirse eğer, beni uyarmanız yeterlidir.

Bu arada, yazdıklarınızı okuduktan sonra benibaşkm düşüncem, çok esprili bir karakteriniz olduğu.. Gizli gizli satır aralarında çok eğlenceli ve naif bir insan olduğunuzu ben farkedebiliyorum...
evet ben normal halimde komik bir insanımdır kendimi komik bulurum,neşeli bir insanım.Esprili ve mükteli espri de yapabildiğimi düşünen bir insanım.İnsanları eğlendirmeyi gülmeyi çok severim ama annem beni sevmiyor bunu kendisi de yüzüme karşı söyledi öyle düşünsen bile niye söylüyorsun ben komik,esprili bi insanım ama duygusalım da.Bu hayatta kimsenin bana söyledği lafa bakmadım ama bu kişi annem olunca elimde değil kendimi üzüyorum.Arkadaş bulmaya çalışmadım mı zannediyorsunuz o kadar çok uğraştım ki insanlar beni sevmiyorlar aslında kimseye kötülük de yapmadım iyilik yaptım,kim dara düşse yardıma muhtaç birini görsem koşarım onlardan bişey de beklemem insanlar benim hakkımda hep iyi konuşurlar şöyle dürüst kız,böyle iyi kız,bilgili kız,mütevazı diye (bana söylemiyorlar başkalarından duyuyorum)ama ben de sevilmek istiyorum.Annem insanlar bein de sevsin istiyorum.Sürekli siz verince bi zmandan sonra sömürülüyormuş gibi hissediyorsunuz.ne düşünüyorsanız söyleyin bazı düşüncelerinizi yazmakta çekindiğinizi gördüm yazın lütfen onları da belki bi ışık tutabilir bana.
 
Ah bu anneler...
Öncelikle annenize hürmet duyduğumu bilmenizi isterim.. Tüm annelere ve anne adaylarına da öyle...
Önce onların tarafından bakarak başlayalım...
Aileni çok sert yargılama.. kimse elinde diploma ile doğmadı, üzerinde "anne" ya da "baba" yazan... inan insan bir bebeği olduğunda tekerleği bulmuş kadar şaşırıyor... benim hiç olmadı.. ama kız kardeşim ile birlikte birebir yaşadım yeğenimi... ve hala çocuk yetiştirmeyi öğreniyoruz onunla... her yaşı ayrı bir okul.. ve o sırada yeğenime çaktırmasak da, bizler acemiyiz.. ama ona göre, ohoooo biz herşeyi biliyoruz da yapıyoruz... Her an bize bu yüzden dönüp sorabilir "Sekoya ağacı nerede yetişir?" Çünkü biz herşeyi biliyoruz ona göre.. tıpkı senin de aileni gördüğün gibi.. aslında herkes acemi.. ve yetiştirilen çocuklar bu yüzden birbirlerinden çok ayrı... Sen de onlara yardımcı ol... Eğer onlardan istediklerin varsa... Sen de onların istediğine en azından yakın olmalısın.. Seni her şartta menfaatsiz sevecek bir çatı altındasın.. Annen, yetiştirildiği kültür nedeniyle veya gençliğinde bir takım sorunlar yaşamış olabilir.. İnan bana hiç istemeden bunları sana yansıtıyor da olabilir... Onu kültür ve olgunluk anlamında yakaladığın bu dönemde, yine olgunluk anlamında geçmeye çalış ki, kolu kanadı olasın... Hatice'nin yaptığı bir şey ona çok hitap ediyor.. Bu ne olabilir? Karakterinizde bir farklılık var... Karakterini annene göre değiştirecek değilsin ancak bu noktada bir parça düşünmelisin... Sevgili Hatice ailenin yanında biraz daha suskun ve sessiz kalıyorsa, biraz daha onlara ayak uyduruyorsa, bulunduğu yeri kendisi hazırlamıştır zaten... E peki sen karakterini mi değiştireceksin? Hayır.. Sen kendini çok seveceksin... Önce sen... Elbette bunu agresifçe yapmayacaksın... Nedir kendini sevmek? Bir konuda başarılı olmak... Bir şeyi en iyi yapmak... Mesela okul ortalamasını çok yükseltmek... Bir hedefi olmak... Okurken birden çok yere üyeliği olması.. Çok sosyalleşmesi... Önce bu adımları kendine göre bir sıralama oluşturup gerçekleştirmelisin...
Şimdi senin tarafından bakalım...
Annene çok ihtiyaç duyuyorsun.. Hepimiz gibi.. Ben de bizim ailenin kara koyunuydum.. Hep benzer hayatlarımız var zaten... Hala da hiç olmadığım kişilikler, ergen dönemlerimden üzerime yapışmıştır... Ben rahatsız mıyım? Hayır... Radikal bir kadın olacağımı hep bildim.. E madem bunu ben istedim, negatif yanlarına da açıktım... Bazen ailelerimiz görmedikleri ve bilmedikleri şeyleri, ilk kez evladlarında yaşayınca korkuyor.. Tavırda alabiliyor.. ama seneler sonra bir kalabalıkta "Vay be X'e bak.. O hep çok cesurdu.. aslandı, kaplandı.. şunları yaptı" Ama kimse bilmez ki.. hep tekti.. Sadece başarıyı yaşarken ailenle birlikte yaşıyorsun... Anneni şu an değiştiremezsin.. Onun değişmesi için senin değişmen gerekiyor ne yazık ki... Ama iyi haber! Sen bunu yapabilirsin... Çünkü hırslı, gururlu bir yapın var... Sadece yaptıklarının arkasında ol yeter...
Lütfen kendini çok sev...
Karakterini de...
Şimdi bir de arkadaş edinme kısmından bakalım;
Kişiliğinde agresif yanların olabilir.. Sert bir duruşu bazen hepimiz farklı anlıyoruz...
bana bu konuda yardımcı olman gerekiyor... Kendini objektif olarak yargılar mısın, sosyal ortamlarda Melek nasıldır?
 
Ah bu anneler...
Öncelikle annenize hürmet duyduğumu bilmenizi isterim.. Tüm annelere ve anne adaylarına da öyle...
Önce onların tarafından bakarak başlayalım...
Aileni çok sert yargılama.. kimse elinde diploma ile doğmadı, üzerinde "anne" ya da "baba" yazan... inan insan bir bebeği olduğunda tekerleği bulmuş kadar şaşırıyor... benim hiç olmadı.. ama kız kardeşim ile birlikte birebir yaşadım yeğenimi... ve hala çocuk yetiştirmeyi öğreniyoruz onunla... her yaşı ayrı bir okul.. ve o sırada yeğenime çaktırmasak da, bizler acemiyiz.. ama ona göre, ohoooo biz herşeyi biliyoruz da yapıyoruz... Her an bize bu yüzden dönüp sorabilir "Sekoya ağacı nerede yetişir?" Çünkü biz herşeyi biliyoruz ona göre.. tıpkı senin de aileni gördüğün gibi.. aslında herkes acemi.. ve yetiştirilen çocuklar bu yüzden birbirlerinden çok ayrı... Sen de onlara yardımcı ol... Eğer onlardan istediklerin varsa... Sen de onların istediğine en azından yakın olmalısın.. Seni her şartta menfaatsiz sevecek bir çatı altındasın.. Annen, yetiştirildiği kültür nedeniyle veya gençliğinde bir takım sorunlar yaşamış olabilir.. İnan bana hiç istemeden bunları sana yansıtıyor da olabilir... Onu kültür ve olgunluk anlamında yakaladığın bu dönemde, yine olgunluk anlamında geçmeye çalış ki, kolu kanadı olasın... Hatice'nin yaptığı bir şey ona çok hitap ediyor.. Bu ne olabilir? Karakterinizde bir farklılık var... Karakterini annene göre değiştirecek değilsin ancak bu noktada bir parça düşünmelisin... Sevgili Hatice ailenin yanında biraz daha suskun ve sessiz kalıyorsa, biraz daha onlara ayak uyduruyorsa, bulunduğu yeri kendisi hazırlamıştır zaten... E peki sen karakterini mi değiştireceksin? Hayır.. Sen kendini çok seveceksin... Önce sen... Elbette bunu agresifçe yapmayacaksın... Nedir kendini sevmek? Bir konuda başarılı olmak... Bir şeyi en iyi yapmak... Mesela okul ortalamasını çok yükseltmek... Bir hedefi olmak... Okurken birden çok yere üyeliği olması.. Çok sosyalleşmesi... Önce bu adımları kendine göre bir sıralama oluşturup gerçekleştirmelisin...
Şimdi senin tarafından bakalım...
Annene çok ihtiyaç duyuyorsun.. Hepimiz gibi.. Ben de bizim ailenin kara koyunuydum.. Hep benzer hayatlarımız var zaten... Hala da hiç olmadığım kişilikler, ergen dönemlerimden üzerime yapışmıştır... Ben rahatsız mıyım? Hayır... Radikal bir kadın olacağımı hep bildim.. E madem bunu ben istedim, negatif yanlarına da açıktım... Bazen ailelerimiz görmedikleri ve bilmedikleri şeyleri, ilk kez evladlarında yaşayınca korkuyor.. Tavırda alabiliyor.. ama seneler sonra bir kalabalıkta "Vay be X'e bak.. O hep çok cesurdu.. aslandı, kaplandı.. şunları yaptı" Ama kimse bilmez ki.. hep tekti.. Sadece başarıyı yaşarken ailenle birlikte yaşıyorsun... Anneni şu an değiştiremezsin.. Onun değişmesi için senin değişmen gerekiyor ne yazık ki... Ama iyi haber! Sen bunu yapabilirsin... Çünkü hırslı, gururlu bir yapın var... Sadece yaptıklarının arkasında ol yeter...
Lütfen kendini çok sev...
Karakterini de...
Şimdi bir de arkadaş edinme kısmından bakalım;
Kişiliğinde agresif yanların olabilir.. Sert bir duruşu bazen hepimiz farklı anlıyoruz...
bana bu konuda yardımcı olman gerekiyor... Kendini objektif olarak yargılar mısın, sosyal ortamlarda Melek nasıldır?
Serotonin yazın gerçekten çok doğru noktalara parmk basıyor sen bu işin ilmin okumuş gibi konuşuyorsun?Psikolog,psikatr,kişisel gelişim uzmanı falan mısın?Kişisel gelişim kitapları aldım 34 tane kadar bir hafta önce çok seviyorum kişisel gelişimle,psikolojiyle ilgili kitapları.Biraz da bu ilgim bu sorunlarımlarımı çözmek için.kendimi nasıl seveceğim ben kendimi seviyorum.Sadece böyle üzüldüğüm zamanlarda sevmiyorum.
Arkadaş edinme kısmında;sosyal ortamlarda Melek kendi halinde biri ortama uyar uyumsuz olmamaya çalışır ama sıkılırım çekingenliğimden değil sohbet beni açmaz benim yaşımdakilerin bahsettikleri konular bana o kadar boş geliyor ki.ben sürekli öğrenmek,kendini yenileme,geliştirme çabasında olan bi insanım.onlar ondan bundan bahsediyorlar,saçın şöyle güzel,bilmem ne böyle yapmış,dedikodu yapıyorlar.Dedikodu yapılan ortamları hiç sevmiyorum geriliyorum osuça ben de alet oluyormuşum gibi geliyor(özellikle yurtta) o yüzden laptopumu alır bilgiayar odasının olduğu yere giderim.internette takılırım ders çalışırım.Dışarıdan pek de çekici gelmiyorumdur insanların gözüne.
 
Sen benim çok takdir ettiğim, ender karşılaştığım ve bayıldığım genç bayanlardan birisin demek ki...
Bulunduğun sosyal ortam, erken olgunlaştığın için, sana hitap etmiyor.. Yaşından öte davranışlar gösterdiğin için de doğru iletişimi yaşıtlarınla yakalayamıyorsun haklı olarak.. Senin arkadaş sorunun yok, bu verilere bakıldığında.. Sadece doğru sosyal alanda değilsin... Bu şuna benziyor çünkü, beşinci sınıftan bir talebeyi alıp da, anaokuluna bırakamazsın, arkadaş edinmesi için.. Bu üçüncü sınıf çocukları için de geçerlidir... Doğru sosyal alanı bulduğunda, çevrendekiler seni tanıdığı için şanslı insanlar olacaklar.. Çünkü yalnız geçirdiğin bu sürede, kendine çok fazla şey kattığına inanıyorum...
Yalnız bakış açında iki tane açmaz var.. Sevgili Annen ve yine Sevgili Hatice... Bu iki çok sevgili insanı ilerleyen bir döneme kadar ertele... Onlarla ilgili sorunlarını da bir rafa kaldır.. Bunu yapmak söz ile çok kolay geliyor ancak benim kastettiğim, bunları düşünmeye vaktinin olmayacağı bir geniş alan yaratmaya çalış hayatında... Hatice"ye sanal ortamda gelen arkadaşlıklar seni yanıltmasın... Tıpkı bilgisayarını alıp kaçtığın o ortam gibidir sanal alem... Sana vereceği bir şey yoktur..
Üniversitenin adını verme, ancak kestiremediğim için sana sormakta fayda görüyorum, üniversitenizin klüpleri var mı? Mesela yürüyüş klübü, bisiklet klübü vs. gibi...
Eğer yoksa.. Üniversitenin bulunduğu il büyük bir ilse eğer, üniversiteden boş kalan zamanlarında üye olabileceğin herhangi bir kuruluş var mı?
Doğru bir sosyal ortam bulmamız gerek senin için... Bazen bulunduğumuz ortam yanlıştır sadece ve biz yine de tüm hatayı üstümüze alırız...
Sen zor yetişen bir çiçek ve özel bir insansın... Aradan en fazla beş sene geçtiğinde bu yazdıklarımı hatırla lütfen...
Özel insanlar, farklı oldukları için sorunlarla büyürler... Etraf, tıpkı vücudun bir mikroba karşı antikor üretmesi gibi, sana karşı savaş açar.. çünkü seni bilmezler...
Oysa vücut, bebek ilk rahme düştüğünde ona da savaş açar ve antikor üretir... Ama o bebek savaşı kazanır ve bizler dünyaya geliriz...
Üzerine yönelen antikorları da sev... Çünkü onların seninle işi bittiğinde, seni çok başarılı bir kadın yapacaklar...
Sakın vazgeçme...
Öğrendiğin şeyde en iyisi ol.. Hobiler edin... Okuduğun bölüm ile ilgili daha fazla kaynak edin...
Yaptığın şeyin en iyisi ol...
ve mutlaka sosyalleşecek bir alan bulalım sana...
 
Sen benim çok takdir ettiğim, ender karşılaştığım ve bayıldığım genç bayanlardan birisin demek ki...
Bulunduğun sosyal ortam, erken olgunlaştığın için, sana hitap etmiyor.. Yaşından öte davranışlar gösterdiğin için de doğru iletişimi yaşıtlarınla yakalayamıyorsun haklı olarak.. Senin arkadaş sorunun yok, bu verilere bakıldığında.. Sadece doğru sosyal alanda değilsin... Bu şuna benziyor çünkü, beşinci sınıftan bir talebeyi alıp da, anaokuluna bırakamazsın, arkadaş edinmesi için.. Bu üçüncü sınıf çocukları için de geçerlidir... Doğru sosyal alanı bulduğunda, çevrendekiler seni tanıdığı için şanslı insanlar olacaklar.. Çünkü yalnız geçirdiğin bu sürede, kendine çok fazla şey kattığına inanıyorum...
Yalnız bakış açında iki tane açmaz var.. Sevgili Annen ve yine Sevgili Hatice... Bu iki çok sevgili insanı ilerleyen bir döneme kadar ertele... Onlarla ilgili sorunlarını da bir rafa kaldır.. Bunu yapmak söz ile çok kolay geliyor ancak benim kastettiğim, bunları düşünmeye vaktinin olmayacağı bir geniş alan yaratmaya çalış hayatında... Hatice"ye sanal ortamda gelen arkadaşlıklar seni yanıltmasın... Tıpkı bilgisayarını alıp kaçtığın o ortam gibidir sanal alem... Sana vereceği bir şey yoktur..
Üniversitenin adını verme, ancak kestiremediğim için sana sormakta fayda görüyorum, üniversitenizin klüpleri var mı? Mesela yürüyüş klübü, bisiklet klübü vs. gibi...
Eğer yoksa.. Üniversitenin bulunduğu il büyük bir ilse eğer, üniversiteden boş kalan zamanlarında üye olabileceğin herhangi bir kuruluş var mı?
Doğru bir sosyal ortam bulmamız gerek senin için... Bazen bulunduğumuz ortam yanlıştır sadece ve biz yine de tüm hatayı üstümüze alırız...
Sen zor yetişen bir çiçek ve özel bir insansın... Aradan en fazla beş sene geçtiğinde bu yazdıklarımı hatırla lütfen...
Özel insanlar, farklı oldukları için sorunlarla büyürler... Etraf, tıpkı vücudun bir mikroba karşı antikor üretmesi gibi, sana karşı savaş açar.. çünkü seni bilmezler...
Oysa vücut, bebek ilk rahme düştüğünde ona da savaş açar ve antikor üretir... Ama o bebek savaşı kazanır ve bizler dünyaya geliriz...
Üzerine yönelen antikorları da sev... Çünkü onların seninle işi bittiğinde, seni çok başarılı bir kadın yapacaklar...
Sakın vazgeçme...gitmeyi düşünüyorum.
Öğrendiğin şeyde en iyisi ol.. Hobiler edin... Okuduğun bölüm ile ilgili daha fazla kaynak edin...
Yaptığın şeyin en iyisi ol...
ve mutlaka sosyalleşecek bir alan bulalım sana...
sosyalleşecek bir alan bulalım ben dans ederim müzik dinlerim dans kursuna,halk oyunları,şan,solfej(hocayla teke tek çalışıyormuşsun) gitmeyi düşünüyorum ama hiçbirine gitmek istemiyorum sadece laf olsun diye giderim sosyalleşmek için çünkü Ankara'ya gittiğimde hiçbir yere çıkasım gelmiyor karşıki bakkala bile depresyona giriyorum.Yalnızlık hissi bırakmıyor beni.Yalnızım ama yalnız birşey yapamıyorum.Niye?Yazını çok beğendim serotonin haylatımda ilk defa dışarıdan beni anlayan bi insan çıktı o da sensin.psiklog falan mısın profiline girdim tasarımcı diyor.Nasıl böyle iyi analiz edebildin yazdıklarımdan nasıl bildin bu kadar şeyi.Sen de nadide bir çiçeksin.hem de iyi bir çiçek ve anlatımın o kadar akıcı,üslubun o kadar güzel ki.Doğru ben yaşıtlarımal anlaşamıyorum.Lisedeyken hep hocalarımla gidip sohbet ederdim onlarla sohbet etmek ççok hoşuma giderdi yine kendi yaşıtım arkadaşlarımın sohbetleri boş gelirdi kendimi yalnız hissederdim.En iyi anlaştığım beni en iyi anlayan,fikri sohbet yapabildiğim,düşüncelerimi fikirlerimi rahatça paylaşabildiğim kişi babam ama annem ona da ket vurdu.Ben babamla bir olup beraber babamla ikimiz annemi çekiştiriyormuşum.Babam bi kaç defa annemin kendine yaptığı hareketleri ben ortaokula gidiyordum o zamanlar anlattı.Ben iyi kötü yorum yapmadım.Hatta babam haksız olduğunda babama söylüyordum baba bak bu yaptığın yanlış şöyle şöyle yapsan şöyle şöyle davransan diyordum.Annemi haksız gördüğümde pek bişey demiyordum çünkü annemin böyle bişey yapabileceğini o zman sezinlemiştim herhalde ve de yaptı.Canım o kadar sıkılıyordu ki artık derdimi,sıkıntımı,sevincim paylaşabileceğim insanı da elimden almıştı annem.Babamın yanına gitmeye korkuyordum yine beni çekiştiriyorsunuz der diye birkaç defa dayanamayıpbabamla konuştum o zaman da annem geldi yine aynısını dedi beni çekiştiriyorsunuz di mi diye.ben anlam veremiyordum niye böyle yaptığına.Ondan sonra babama yakın davranmadım hep uzak tutum kendimden.Annem bişey der diye.Aslında evdeki ayrıştırmayı kendisi yaptı ama bunun farkında değil.
 
Güzel görüşün için teşekkür ederim öncelikle..
Ben Psikolog ya da Psikiyatr değilim... Çok farklı bir kariyer hikayem var.. Çok fazla insanla çalıştım, çok fazla birim yönettim.. Şimdi ikinci bir kariyer yapıyorum tasarımcı olarak..
Anladığım kadarıyla Ankara'da okuyorsun.. O halde gayet başarılı bir insanla yazışıyorum şu an.. Üniversite kazanmanın ne kadar zor olduğunu biliyorum şu dönemde.. Özellikle Ankara.. gerçekten tebrik ederim..

Şimdi bir kaç varyasyon sıralayalım.. Buna sesli düşünmek de diyebiliriz (yazılı düşünmek de=) sen beni anlarsın)
- Yeteneklerin arasında sesinin güzelliği var.. Neden bunu bir müzik aletiyle süslemeyi düşünmüyorsun? Gitar kursları bunu altı ayda verebiliyor.. Güzel bir kız, sesi güzel.. bir de gitar çalıyor.. Ben seni üniversitenin kantininde veya yurtta ki odanda düşleyebiliyorum.. Aklıma çok sevdiğim bir kız arkadaşım geldi.. sürekli ya kantinde ya bahçede şarkı söylerdik, o gitar çalarken.. Bizi hep bir araya getirirdi.. Yeteneği başka bir yetenekle süsleyebilirsen, yaptığın şeyde benzer sayısını düşürürsün... Bu bir seçenek..
- Üniversitenizde bir Organizasyon klübü yoksa bunu oluşturmayı deneyebilirsin.. Tabi tüzükte buna izin veriliyorsa.. Gezi Organizasyonlarını düzenler, planlar ve hatta yönetebilirsin.. Yalnız bu seçenek çok fazla kişi ile iletişime geçmeni gerektirecek bir durum..
- Ankara'da part time bir işe girebilirsin. Bu sana para kazandıracağı gibi, daha olgun insanlarla bir arada bulunmanı da sağlayacaktır. Bu seçeneğin en güzel kısmı, geleceğini de garantileyeceğin ve kendine güven kazanabileceğin bir seçenek olması..
- Hafta sonlarında farklı bir mesleğin kursuna gidebilirsin.. Ankara'da bunun için pek çok kurs var.. Ve çok farklı yaş gruplarında insanlar katılıyor. Reklamcılık, Web Tasarımı vs. gibi ücretsiz pek çok kurs var.. Bunlardan birini de alıp, part time işini buna göre de seçebilirsin.. Bunlar renkli ve heyecanlı mesleklerdir.. Yaratıcılığını geliştireceği gibi, çalışırken keyif de verirler..

Tüm bunların dışında kendi istediğin, aklına gelen meşguliyetler olacaktır.. Çağırışım yapan.. Çok meşgul et kendini bence bir süre.. Dilersen bir kaçını birlikte, dilersen hepsini birlikte veya dilersen birini yap.. Bir konuda bana güvenmeni isterim, sen ne kadar emek harcarsan kendine, o kadar başarılı olacaksın.. Ve sen ne kadar başarılı olursan, çevrendeki insan sayısı o kadar artacaktır...

Burada yazmak istemediğim için kendi hayat hikayemi anlatamıyorum.. Belki bir gün özelden paylaşırım..
Umarım hayatın hakkında haddimi aşmamışımdır.. Ama ne kadar özel olduğunu gördüğüm halde, sessiz kalamazdım..

Dediğim gibi.. olmuş olanların hepsini şimdilik unutacağın kadar meşgul ol.. hazır olduğun gün geriye baktığında herşeyin değişmiş olduğunu göreceksin.. Ve tüm bunları annenle de konuşabileceksin.. Sadece şu an... tüm bunları unutup, kendin için birşeyler planlamaya başla..

Selam ve sevgilerimle..

Ps. Bu arada kaldığın yurdu değiştirme imkanın var mı? Varsa bu sene değiştir ve tüm bunları girdiğin farklı ortamda gerçekleştir eğer mümkünse.. Tedbil-i mekanda ferahlık vardır.. Bu çok elzem..
 
Son düzenleme:
Güzel görüşün için teşekkür ederim öncelikle..
Ben Psikolog ya da Psikiyatr değilim... Çok farklı bir kariyer hikayem var.. Çok fazla insanla çalıştım, çok fazla birim yönettim.. Şimdi ikinci bir kariyer yapıyorum tasarımcı olarak..
Anladığım kadarıyla Ankara'da okuyorsun.. O halde gayet başarılı bir insanla yazışıyorum şu an.. Üniversite kazanmanın ne kadar zor olduğunu biliyorum şu dönemde.. Özellikle Ankara.. gerçekten tebrik ederim..

Şimdi bir kaç varyasyon sıralayalım.. Buna sesli düşünmek de diyebiliriz (yazılı düşünmek de=) sen beni anlarsın)
- Yeteneklerin arasında sesinin güzelliği var.. Neden bunu bir müzik aletiyle süslemeyi düşünmüyorsun? Gitar kursları bunu altı ayda verebiliyor.. Güzel bir kız, sesi güzel.. bir de gitar çalıyor.. Ben seni üniversitenin kantininde veya yurtta ki odanda düşleyebiliyorum.. Aklıma çok sevdiğim bir kız arkadaşım geldi.. sürekli ya kantinde ya bahçede şarkı söylerdik, o gitar çalarken.. Bizi hep bir araya getirirdi.. Yeteneği başka bir yetenekle süsleyebilirsen, yaptığın şeyde benzer sayısını düşürürsün... Bu bir seçenek..
- Üniversitenizde bir Organizasyon klübü yoksa bunu oluşturmayı deneyebilirsin.. Tabi tüzükte buna izin veriliyorsa.. Gezi Organizasyonlarını düzenler, planlar ve hatta yönetebilirsin.. Yalnız bu seçenek çok fazla kişi ile iletişime geçmeni gerektirecek bir durum..
- Ankara'da part time bir işe girebilirsin. Bu sana para kazandıracağı gibi, daha olgun insanlarla bir arada bulunmanı da sağlayacaktır. Bu seçeneğin en güzel kısmı, geleceğini de garantileyeceğin ve kendine güven kazanabileceğin bir seçenek olması..
- Hafta sonlarında farklı bir mesleğin kursuna gidebilirsin.. Ankara'da bunun için pek çok kurs var.. Ve çok farklı yaş gruplarında insanlar katılıyor. Reklamcılık, Web Tasarımı vs. gibi ücretsiz pek çok kurs var.. Bunlardan birini de alıp, part time işini buna göre de seçebilirsin.. Bunlar renkli ve heyecanlı mesleklerdir.. Yaratıcılığını geliştireceği gibi, çalışırken keyif de verirler..

Tüm bunların dışında kendi istediğin, aklına gelen meşguliyetler olacaktır.. Çağırışım yapan.. Çok meşgul et kendini bence bir süre.. Dilersen bir kaçını birlikte, dilersen hepsini birlikte veya dilersen birini yap.. Bir konuda bana güvenmeni isterim, sen ne kadar emek harcarsan kendine, o kadar başarılı olacaksın.. Ve sen ne kadar başarılı olursan, çevrendeki insan sayısı o kadar artacaktır...

Burada yazmak istemediğim için kendi hayat hikayemi anlatamıyorum.. Belki bir gün özelden paylaşırım..
Umarım hayatın hakkında haddimi aşmamışımdır.. Ama ne kadar özel olduğunu gördüğüm halde, sessiz kalamazdım..

Dediğim gibi.. olmuş olanların hepsini şimdilik unutacağın kadar meşgul ol.. hazır olduğun gün geriye baktığında herşeyin değişmiş olduğunu göreceksin.. Ve tüm bunları annenle de konuşabileceksin.. Sadece şu an... tüm bunları unutup, kendin için birşeyler planlamaya başla..

Selam ve sevgilerimle..

Ps. Bu arada kaldığın yurdu değiştirme imkanın var mı? Varsa bu sene değiştir ve tüm bunları girdiğin farklı ortamda gerçekleştir eğer mümkünse.. Tedbil-i mekanda ferahlık vardır.. Bu çok elzem..
bu dedikelrin kulağa çok hoş geliyor Serotoninciğim ama ben Ankara'ya gidince hiçbir yere çıkmak istemiyorum karşıki bakkala bile gitmek istemiyorum o derece.Yalnız olmama rağmen tek başıma iş yapamıyorum.beni de en çok bu gıcık ediyor.Bu dediğin aktiviteleri çok istediğim için değil kendimi açmak için yapacağım çünkü istediğim amaçladığım hiçbir şey yok.Şunu da çok istiyorum diyemem.sence niye böyle olabilir serotonin.Meşgul edeceğim kendimi.Serotoninciğim sana özel mesaj attım bakar mısın?:1::1:
 
Mesaj sayım yeterli gelmediği için ne yazık ki mesaja yanıt veremiyorum..
Ama sana söz veriyorum, yeterli sayıya ulaştığım vakit, sordukların konusunda seni aydınlatacağım..

Şu an bulunduğun durumda bir depresyon söz konusu olabilir.. Bu nedenle hiçbir yere çıkmak ve hiçbir şey yapmak istemiyor olabilirsin.. Bu bir kısır döngüdür.. Bunu yıkabilmek de biraz zor.. İlk denemende başarısız da olabilirsin.. Ama bir tanesini başarabilirsen, gerisi çorap söküğü gibi gelecektir..
Ankara'da kaldığın yurdu değiştirmen gerekli.. Anladığım kadarıyla, kaldığın süre içerisinde memnun olmamışsın, haklı olarak.. Bu açıdan döndüğün yerin biraz daha farklı olması, yeni bir heyecan vermesi gerekiyor.. Bunu yapabilirsen, bu önemli bir aşama olacaktır.. Her yeni şey, yeni bir hikaye demek değil mi?
Sana en eğlenceli gelebilecek ve en yakınında bulunan (güzergah olarak) bir seçenekle işe başlayabilirsin..
İlk adımın çok zorlayacak..
Ama o süre içerisinde biz zaten yazışıyor olacağız..
Orta yaşlı bir bayanı arkadaştan sayabilir misin bilmiyorum ama.. Beni listeye ekle..
Şu andan itibaren bir arkadaşın var, eğer kabul edersen..

Sevgilerimle
 
Mesaj sayım yeterli gelmediği için ne yazık ki mesaja yanıt veremiyorum..
Ama sana söz veriyorum, yeterli sayıya ulaştığım vakit, sordukların konusunda seni aydınlatacağım..

Şu an bulunduğun durumda bir depresyon söz konusu olabilir.. Bu nedenle hiçbir yere çıkmak ve hiçbir şey yapmak istemiyor olabilirsin.. Bu bir kısır döngüdür.. Bunu yıkabilmek de biraz zor.. İlk denemende başarısız da olabilirsin.. Ama bir tanesini başarabilirsen, gerisi çorap söküğü gibi gelecektir..
Ankara'da kaldığın yurdu değiştirmen gerekli.. Anladığım kadarıyla, kaldığın süre içerisinde memnun olmamışsın, haklı olarak.. Bu açıdan döndüğün yerin biraz daha farklı olması, yeni bir heyecan vermesi gerekiyor.. Bunu yapabilirsen, bu önemli bir aşama olacaktır.. Her yeni şey, yeni bir hikaye demek değil mi?
Sana en eğlenceli gelebilecek ve en yakınında bulunan (güzergah olarak) bir seçenekle işe başlayabilirsin..
İlk adımın çok zorlayacak..
Ama o süre içerisinde biz zaten yazışıyor olacağız..
Orta yaşlı bir bayanı arkadaştan sayabilir misin bilmiyorum ama.. Beni listeye ekle..
Şu andan itibaren bir arkadaşın var, eğer kabul edersen..

Sevgilerimle
eklerim eklemez miyim yurdumu değiştirmeyi ben de çok düşündüm düşünüyorum da devlet yurdunda kalıyorum Ankara'yı bilir misin bilmem ''Beştepe Yurdu''nda kalıyorum.''Seyran Yurdu'' var yüksek ücretli kısmına geçmek istiyorum.Birinci sınıfın ikinci döneminden beri o yurt için uğraşıyorum o yurt için yurtkur genel müdürü Hasan Albayrak'ın onayı olmadan olmuyormuş ben de bir türlü görüşemedim zaten öğrenciyle görüştürmüyorlar yüksek ücretli yurtlar çok güzel odalar 1-2-3 kişilik tuvaleti banyosu içinde,televizyon var.Başka bir adam var Yurt işletem müdür onunla görüştüm beni geçirmesi için sene sonunda o da sürekli atlattı beni.Yurt değiştirmeyiç ok isitiyorum.Şimdiki kaldığım devlet yurdu 6 kişik 90 lira ama o dediğim yuda geçsem şu anda en çok istediğim bu 150 tl aylık ve devlet yurdunun tüm haklarından faydalanabiliyorsun.Gidince tekrar görüşmeyi deneyeceğm inşallah olur.inşallah genel müdürle görüşebilirim ve boş yer vardır.
 
Son düzenleme:
Senin için dua edeceğim.. İnşallah olur..
Bu arada dilersen kişisel özeline girdiği için mesaj düzeltme kısmından yurdunun adı dahil özel isimleri noktalama işaretleriyle göster..

Söylemeden edemeyeceğim;
Üniversiten ve bölümün... Tek kelime ile "Müthiş"

Tam tahmin ettiğim gibi.. Gayet başarılı bir genç bayansın.. Seni içten tebrik ediyorum..
 
Senin için dua edeceğim.. İnşallah olur..
Bu arada dilersen kişisel özeline girdiği için mesaj düzeltme kısmından yurdunun adı dahil özel isimleri noktalama işaretleriyle göster..

Söylemeden edemeyeceğim;
Üniversiten ve bölümün... Tek kelime ile "Müthiş"

Tam tahmin ettiğim gibi.. Gayet başarılı bir genç bayansın.. Seni içten tebrik ediyorum..
Sağol Serotonin beni bu kadar övme.Övülmeye alışkın bir insan değilim.Bölümüm dışarıdan çok afilli görünür.Duaların eksik etme üstümden.Senin temiz kalpli bir insan olduğuna inanıyorum.Ben de sana dua edeceğim işlerin rast gitsin Allah bolluk,bereket,afiyet,sağlık,sıhhat versin.Sen şu anda yaptığın işten memnun musun?Ben de seni içten tebrik ediyorum duyuglarını açıkça ifade edebilme gücün,kabiliyetin olduğu için.Seninle tanıştığıms çok mamnun oldum.Sana buradan sevgilerimi gönderiyorum.
 
Son düzenleme:
Ben, sanırım orta yaş krizi de denebilir.. tam ortadayken sıfırdan başlamayı seçtim..
Bu yüzden çok mutluyum.. Yaptığım işten ve kendimi zorladığım her şeyden...
Hiçbir zaman geç değildir çünkü..

Artık arkadaş olduğumuza göre, yatmadan evvel arkadaşımla ilgili bir tavsiye vermeden edemeyeceğim..
Bilgisayarını kapattıktan sonra, bulunduğun yerde kendini memnuniyetsiz hissedersen ve aklına, seni rahatsız edecek sıkıntılar gelirse, hepsini savuştur aklından..
Mümkünse uyuyana kadar, yeniden başlamak üzerine düşündüğümüz planlar hakkında hayaller kur..
Kendini en çok nerede görmek istediğini düşün.. Nereden başlayabileceğini düşün..

Ve sabah kalktığında.. yine aynı ortama uyanacağını bilerek yat.. Şu an için hiçbir şeyi değiştiremeyeceğini kabul et.. Yarın gün içerisinde yapmak istediklerinin bir listesini çıkar hatta yatmadan.. Bu, bir kek dahi olabilir.. Bir pasta olabilir.. Kendini ödüllendirebileceğin bir meşgale olabilir..

Ve kendine söz ver lütfen... "Annem yarın beni oklavayla dövse bile.. ağlamayacağım.. Çünkü ben değerliyim"

Çünkü sen değerlisin.. o kadar başkalarına dönük yaşamışsın ki.. Bunu gösterecek zamanın olmamış..
Ben seni övmüyorum.. Bölüm ve üniversiteni yazsaydın, tahmin ediyorum bunu burada ki diğer arkadaşlar da yapacaklardı..
Sen yine de kişisel özelin açısından bunu yapma..

Şimdilik iyi geceler diliyorum,
Dualarım seninle,
ve sevgilerimle,
 
Ben, sanırım orta yaş krizi de denebilir.. tam ortadayken sıfırdan başlamayı seçtim..
Bu yüzden çok mutluyum.. Yaptığım işten ve kendimi zorladığım her şeyden...
Hiçbir zaman geç değildir çünkü..

Artık arkadaş olduğumuza göre, yatmadan evvel arkadaşımla ilgili bir tavsiye vermeden edemeyeceğim..
Bilgisayarını kapattıktan sonra, bulunduğun yerde kendini memnuniyetsiz hissedersen ve aklına, seni rahatsız edecek sıkıntılar gelirse, hepsini savuştur aklından..
Mümkünse uyuyana kadar, yeniden başlamak üzerine düşündüğümüz planlar hakkında hayaller kur..
Kendini en çok nerede görmek istediğini düşün.. Nereden başlayabileceğini düşün..

Ve sabah kalktığında.. yine aynı ortama uyanacağını bilerek yat.. Şu an için hiçbir şeyi değiştiremeyeceğini kabul et.. Yarın gün içerisinde yapmak istediklerinin bir listesini çıkar hatta yatmadan.. Bu, bir kek dahi olabilir.. Bir pasta olabilir.. Kendini ödüllendirebileceğin bir meşgale olabilir..

Ve kendine söz ver lütfen... "Annem yarın beni oklavayla dövse bile.. ağlamayacağım.. Çünkü ben değerliyim"

Çünkü sen değerlisin.. o kadar başkalarına dönük yaşamışsın ki.. Bunu gösterecek zamanın olmamış..
Ben seni övmüyorum.. Bölüm ve üniversiteni yazsaydın, tahmin ediyorum bunu burada ki diğer arkadaşlar da yapacaklardı..
Sen yine de kişisel özelin açısından bunu yapma..

Şimdilik iyi geceler diliyorum,
Dualarım seninle,
ve sevgilerimle,
Serotonin çok motive edeici bir mesaj oldu bu benim için dediklerini uyguluyorum hemen çok mutlu ve motive ettin beni sen daha önceden neredeydin:) iyi uykular vakit de geç oldu.
iyi geceler,benim de dualarım ve sevgilerim seninle.
 
Back