Ben nişanlılık sürecinde duygusal olarak nişanlıma daha çok bağlandım. Ancak nişanlanmadan önce bu dediğiniz duyguların benzerini yaşamıştım. Huyu suyu aşırı düzgün olmasına rağmen her hareketinden soğuyordum, yemek yemesine, yürümesine, giyinişine, her şeyine bir kulp buluyordum. Elimi tutsun bile istemiyordum. Bu süreç beni çok yıpratmıştı, sizi anlayabiliyorum. Ancak benim emin olduğum tek şey onun doğru kişi olduğu ve benim bu duygularımın -belki de şeytanca- daha iyisi olur muydu düşünceleriyle ortaya çıkıyor oluşuydu. Yani hata tamamen bendeydi, kendi içimde bir sevgi sınavı vermiştim.
Demem o ki sizdeki bu değişiklik tamamen sevginizin azalıyor olmasından. O ya da bu sebepten bilemem. Ancak ben bu kadar süre iyi anlaşan ve evlilik yoluna gitme kararı alan çiftlerin bu duygularının geçici olduğunu ama bunu aşmak için kesinlikle çaba sarf etmeleri gerektiğini düşünüyorum.
Evlilik stresinin de etkili olduğuna kesinlikle katılıyorum.