- 9 Ocak 2015
- 19.192
- 79.711
1) Kürk Mantolu Madonna - Sabahattin Ali
Sabahattin Ali’nin Türk Edebiyatına kazandırdığı en önemli eserlerden biri olan Kürk Mantolu Madonna’da bir yandan Raif Efendi’nin yaşadığı aşk, içsel yolculuk tadında anlatılırken bir yandan da karakterler hakkında psikolojik tahliller ve betimlemeler okuyucuya sunulmaktadır.
2) Uçurtma Avcısı -Khaled Hosseini
Uçurtma Avcısı, Afganistan’da yaşanan savaş ve göç üzerine kurgulanmıştır. Annesini kaybeden, babası tarafından hiçbir şekilde sevilmeyen Emir’in hikayesi anlatılmaktadır. Ayrıca çocukluk arkadaşı olan Hasan’a olan ihaneti peşini bırakmamaktadır.
3)Suç ve Ceza - Fyodor Mihailoviç Dostoyevski
Fakir bir genç olan Raskolnikov, başarılı olmasına rağmen hukuk fakültesini maddi sebeplerden ötürü yarıda bırakmak zorunda kalmıştır. Paranın, parayla ne yapılacağını bilmeyen, insanlık ailesine parazit olan aşağılık insanların elinde iken, toplumun gelişmesine büyük katkılar sağlayabileceklerin para sıkıntısı çekmesinin yanlış bir düşünce olduğunu düşünmektedir. Bu yanlışlığı düzeltmek üzere yaşlı ve zengin olan bir tefeciyi,ve onun kız kardeşini görgü tanığı bırakmamak için öldürür. Kimsenin kendisini görmediğini ve geride çok büyük bir olasılıkla bir iz kalmadığını bildiği halde, bazı tesadüflerin sonucunda Raskolnikov müthiş bir tedirginlik içine düşer. İnsanlığını, masumiyetini yitirmiştir. Temiz kalpli Sonya'ya suçunu itiraf eden Raskolnikov, polise de teslim olur ve cezasını çekmek üzere Sibirya'ya gider.
4)Simyacı - Paulo Coelho
Simyacı, dünyaca ünlü Brezilyalı yazar Paulo Coelho’nun üçüncü romanı. 1996 yılından bu yana Türkiye’de de çok okundu, çok sevildi, çok övüldü bu kitap. Bir büyük Doğu klasiği olan Mevlâna’nın ünlü Mesnevî’sinde yer alan bir küçük öyküden yola çıkarak yazılan bu roman, yüreğinde çocukluğunun çırpınışlarını taşıyan okurlar için bir “klasik” yapıt haline geldi.
Simyacı, İspanya’dan kalkıp Mısır piramitlerinin eteklerinde hazinesini aramaya giden Endülüslü çoban Santiago’nun masalsı yaşamının öyküsü. Ama aynı zamanda bir “nasihatnâme”; “Yazgına nasıl egemen olacaksın? Mutluluğunu nasıl kuracaksın?” gibi sorulara yanıt arayan bir yaşam ve ahlak kılavuzu. Mistik bir peri masalına benzeyen bu romanın, dünyanın dört bir yanında bunca sevilmesinin gizi, kuşkusuz bu kılavuzluk niteliğinden kaynaklanıyor.
Simyacı’yı okumak, herkes daha uykudayken şafak vakti uyanıp, güneşin doğuşunu izlemeye benziyor.
5) Şeker Portakalı -Jose Mauro de Vasconcelos
Şeker Portakalı, fakirliği, açlığı ve çaresizliği küçük bir çocuğun bakış açısıyla anlatan, Jose Mauro de Vasconcelos'ın en bilinen romanıdır.
6) Fareler ve İnsanlar - John Steinbeck
John Steinbeck'in Fareler ve İnsanlar romanında aklı başında ve zeki bir adam olan George ile güçlü kuvvetli ama akli dengesi bozuk arkadaşı Lennie'nin para kazanmak için tarım işçiliği yapmak üzere mevsimlik olarak çalışmaya başladıkları çiftlikte geçen hikayeleri anlatılmaktadır
.
7)Tutunamayanlar -Oğuz Atay
Selim ve Turgut arkadaştır. Selim’in intiharından sonra kendi benliğini sorgulayan ve Selim’in neden intihar ettiğini araştırmaya başlayan Turgut araştırmalarının sonunda Tutunamayanlardan biri olduğunu anlar ve hayatındaki her şeyi, herkesi bırakıp iç sesi olan Olric ile yalnız kalmayı tercih eder.
8) Bin Muhteşem Güneş - Khaled Hosseini
Bin Muhteşem Güneş, Afganistan'ta yolları kesişen iki kadının dostluğu üzerinden Afganistanlı kadınların çektikleri zorlukları, savaşın getirdiği çaresizlikleri, ayrılıkları ve beraberinde getirdikleri acıları anlatmaktadır.
9)Dönüşüm - Franz Kafka
Franz Kafka'nın 1915'te yayımlanan Dönüşüm adlı öyküsü, yazarın, anlatım sanatının doruğuna ulaştığı bir eseridir. Küçük burjuva çevrelerindeki yozlaşmış aile ilişkilerini en ince ayrıntılarına kadar irdeleyen bu uzun öykü, aynı zamanda toplumun dayattığı, işlevini çoktan yitirmiş kalıplara bilinç düzeyinde başkaldıran bireyin tragedyasını çarpıcı bir biçimde dile getirir.
Kitabın Değişim olarak bilinen adının gerçekte Dönüşüm olduğu, ifadesini Ahmet Cemal'in açıklamasında bulur: "Gregor Samsa'nın bir sabah kendini yatağında bir böcek olarak bulması, salt bir değişim değil fakat 'başkalaşım'dır O, insanlığını koruyarak bazı değişiklikler geçirmemiştir; artık farklı bir canlı türü olmuştur."
Bu açıklama, Kafka'nın eserini tanımlarken kullandığı ifadeyle de örtüşür: "Herkes, beraberinde taşıdığı bir parmaklığın ardında yaşıyor. Şimdi hayvanlarla ilgili bunca şey yazılmasının nedeni de bu. Özgür ve doğal bir yaşama duyulan özlemin ifadesi. Oysa insanlar için doğal yaşam, insanca yaşamdır. Ama bunu anlamıyorlar. Anlamak istemiyorlar. İnsan gibi yaşamak çok güç, o nedenle hiç olmazsa kurgusal düzeyde bundan kurtulma isteği var... Hayvana geri dönülüyor. Böylesi, insanca yaşamaktan çok daha kolay."
10)Sefiller - Victor Hugo
Yeryüzünde yasalar, gelenekler aracılığıyla uygarlık içinde yapay cehennemler yaratan, ilahi yazgıyı uğursuz insanlar aracılığıyla karıştıran bir toplum lanetlemesi oldukça; çağımızın üç temel sorunu, erkeğin yoksulluk yüzünden alçalması, kadının açlık yüzünden düşkünleşmesi, çocuğun cehalet yüzünden yeteneklerini geliştirememesi sorunları çözümlenmedikçe; bazı bölgelerde toplumun insanları boğması mümkün oldukça; başka bir deyişle ve daha geniş bir açıdan yeryüzünde cehalet, sefalet bulundukça bu gibi kitaplar faydasız olmayacaktır.
Şu anda okuyucunun eli altında bulunan kitap, eksikleri, üstün veya zayıf tarafları ne olursa olsun, bir baştan bir başa bütünü de, teferruatlarında kötülükten iyiliğe, adaletsizlikten adalete, sahtelikten hakikate, geceden gündüze, ihtirastan vicdana, çürümüşlükten hayata, canavarlıktan vazifeye, cehennemden cennete, hiçlikten Allah'a doğru bir yürüyüştür. Çıkış noktası madde, vardığı nokta ruhtur. Başlangıçta canavar, neticede melektir.
Kaynak:neokur.com