En çok satan kitaplar listesinde haftalarca birinci sırada yer alan “Freakonomics” kitabının yazarı Steven Levitt, yaklaşık bir yıl önce New York Times'ta, Yale Üniversitesi’nde yapılan çok ilginç bir araştırma hakkında ses getiren bir yazı yazdı. Yazı ve araştırma, para ve maymunlarla ilgili.
Keith Chen, Yale Üniversitesi’nde ekonomi bölümünde görev yapan bir profesör. Keith Chen'in araştırması, maymunlara, para kullanmayı öğretmek ve bunun sayesinde topladığı bilgileri, bizlerin yani insanların para ile olan ilişkisiyle karşılaştırıp çeşitli sonuçlar çıkarmak üzerine. Araştırma, Yale Üniversitesi’nin maymun laboratuvarında başlıyor. Bu laboratuvarda 7 Capuchin maymunu, bir ana ve birçok küçük, deney kafesinde para kullanmayı öğreniyor. Para olarak, gümüş renkli somun kullanılıyor. Süreç, gayet basit. Ana kafesten bir maymun alınıp, deney kafesine koyuluyor. Bu maymuna, para adını verdikleri somun veriliyor. Maymun, öncellikle bu somunu kokluyor, ağzına götürüyor. Bu aşamada bir tepsi içinde çeşitli yiyecekler getiriliyor: elma, üzüm ve jelibon. Amaç, bu 7 maymunun her birinin sevdiği yiyecek türünü bulmak ve bu yiyeceği elde etmek için parayı kullanmalarını sağlamak.
Deney kafesindeki maymun elmayı seçiyor. Araştırmacılar, maymuna elmayı vermeden önce, elinden parayı alıp, maymuna yiyeceği veriyorlar. Bu süreç haftalarca sürüyor ve maymunlar, birkaç hafta sonra, ellerindeki somunun yani paranın gücünü anlamaya başlıyorlar. Maymunlar, paranın kullanımını; araştırmacılar, en çok tercih edilen yiyeceği öğrendikten sonra, yeni bir süreç başlıyor: fiyatlandırma. Bu yeni süreçteki amaç, maymunların, biz insanlar gibi rasyonel kararlar verip vermediğini bulabilmek. Böylece araştırmacılar, birçok maymunun tercihi olan jelibonun fiyatını iki somun, elmanın fiyatını yarım somun ve üzümün fiyatını ise bir somun yapıyorlar. Buldukları sonuç ise gerçekten ilginç. Maymunlar, deney sırasında, biz insanlar gibi para harcama konusunda çoğu zaman rasyonel davranıyorlar. Parayı, en çok yiyecek alabilecekleri şekilde harcamaya başlıyorlar. Maymunlar, 1 somun verip, 2 elma almayı, fiyatı 2 somun olan bir adet jelibona tercih etmeye başlıyorlar.
Buraya kadar her şey güzel! Günlerden bir gün, yine ana kafesten, deney kafesine alınan maymun, deney kafesindeki bir tepsi içinde bulunan 12 somunu görüp, aniden çılgına dönüyor. Paraların bulunduğu tepsiyi kapıp, kendisini ana kafese atıyor. Ana kafesteki bütün maymunlar bir anda gökten para yağdığını görüp, yere düşen paraları kapışmaya başlıyorlar. Levitt, bunu yazısında maymun tarihinde gerçekleşen ilk “banka soygunu” (maymunun tepsiyi çalması) ve “hapishane kaçışı” (maymunun deney kafesinden ana kafese kaçışı) olarak tanımlıyor. Bütün bu kaos içinde araştırmacılar, ana kafesteki maymunlardan parayı geri almaya çalışıyorlar. Olay biraz yatıştığı bir anda, Keith Chen, hiç görmemeyi tercih ettiğini söylediği bir olaya şahit oluyor: Erkek maymunlardan biri, dişi maymunlardan birine yaklaşıp, ona elinde bulunan somunlardan birini veriyor ve bunun karşılığında, dişi maymun, erkek maymunun seks teklifini kabul ediyor! İşin ilginç yanı, bu iki maymunun “işi” bittikten sonra, dişi maymun, “kazandığı” parayı araştırmacıya getirip, bununla üzüm almaya çalışıyor. Chen, bu olayı maymun tarihindeki ilk “fuhuş” olarak tanımlıyor.
Üniversitenin araştırma etik bölümü, maymunlar üzerinde yapılan para araştırmasının, maymunların yaşam koşullarını, değerlerini ve gündelik yaşamlarını tamamen değiştirdiği ve zedelediği gerekçesiyle, araştırmayı iptal edip, maymunlara para verilmesini yasaklıyor.