Malatyadan Esintiler

Konu: kayisi cekirdeginin mucizeleri
KAYISI CEKIRDEGI NIN BI MUCIZESI DAHA
Kayisi Cekirdegi Guzellestiriyor
Kayisinin hem cesitli hastaliklar icin hemde guzzelik icin ilac olarak kulanildigini biliyormusunuz
inonu universitesi ogretim uyesi yardimci docent doktor bayram murat asma kayisi cekirdeginin cesitli hastaliklar icin kulanildigini soyledi
yardimci docent doktor Asma verdigi bilgilerde kayisinin uzerinde tasidigi ozelikler nedeniyle foksiyonel gidalara ornek verilebilecegini soyleyerek foknsiyonel gidalar kendi ozel bilisenleri yoluyla hastaliklardan koruyucu ve tedavi edici etkiye sahiptir kayisi tohumu ve tohum yagi bilesimindeki % 95 doymamis ya asidi % 5 doumus yag asidi icerigi ve ideal oleik linoleik asit oraniyla serum kolestrol duzeyini dusurebilmesi lakstatif ekspektoran gibi ozeligi nedeniyle foksiyonel gidalara ornek olarak verilebilir dedi. gida sanayisinin foksiyonel gidalari uretmesi sonucu tip ve ilac sanayisi ile isbirligine girerek yeni bir alan ortaya cikacagini sozlerine ekledi. Turkiyede kayisinin halk arasinda karin agrisi ve seker hastaligina karsi kulanildigini belirten dr asma ulkemizde aci kayisi tohumunun yag ve amigdalin icermesi nedeniyle halk arasinda karin agrisi ve seker hastaligina karsi kulanilmaktadir cinde bronsit hastaliklarini hafifletmek icin siklikla kayisi tohumu kulanilir tohumlar hiriltili oksurukte,bronsit,astim ,amfizem ve kabizlita kulanilmaktadir.

Kayisi tohumlarinin yaygin onemli bir alani ise kozmetik sanayisi oldugunu ifade etti kayisi tohum yaginin diger mineral yaglarinin yerini alabilecek dogal bir secenek oldugu iseriginde yuksek e vitamini sebebiyle kozmetik sanayiinde sabun,krem,sampuan ve parfumeri yapiminda oldukca fazla kulanilmaktadir gunumuzde bilhasa ciltte kotu gorunume neden olan siyah noktalar ve mevcut kirisikligin giderilmesinde kayisi yaginin son derece etkili oldugu bilinmektedir kayisi tohumu yagi ile ilgili olarak yapilacak bilimsel calismalara paralel olarak bu urun kozmetik alaninda daha fazla kulanim alani bulacaktir.

KARA DUT

DUT SıLKELEME

DUT PESTıLı

nem .!.:

Genişletmek için tıkla...

cnm ya bu yeri ben bilmiyorum malatyadayım güya nsl kaçmış gözümden güzel biyere benziyooo..alabalık restorantımı acaba biliyomusun tam yerini..a.s.[/QUOTE]

merhaba bı yesılyurtlu olarak acıklama yapayım dedım.resımdekı yer yelkopru restorant.balık restorant degıl ama balıkta yapıyorlar.ınanılmaz guzel bır yer.nısan dugun sunnet falanda yapılıyordu onceden.ama sahıbı degıstı sımdı yapılıyormu bılmıyorum.hatta bayanlar gunlerını bıle orda yapıyorlardı.yesılyurtun gırısınde bırsuru yon bıldıren tabelası var.kışıntam olarak faal degı.muhakkak gormelisin.l

a.s.Darende-Somuncubabaa.s.



Somuncu Baba
(Hayatı - Biyografisi)

Asıl adı Hamid Hamidüddin’dir. Somuncu Baba olarak da bilinen Şeyh Hamid-i Veli Hazretleri, Osmanlı Padişahı Yıldırım Bayezid Han zamanında yaşamıştır.
Miladi 1331 tarihinde Kayseri’nin Akçakaya köyünde doğmuştur. Anadolu’yu manevi fetih için gelen Horasan erenlerinden Şemseddin Musa Kayseri’nin oğludur. Soyu Peygamber Efendimiz’e ulaşır, 24. kuşaktan torunudur, Seyyiddir. Şeyh Hamid-i Veli Hazretleri ilk tahsilini babası Şemseddin Musa Kayseri’den almıştır. Bilge kişiliği olan Şeyh Hamid-i Veli Hazretleri, ilim alanındaki çalışmalarını Şam, Tebriz ve Erdebil’de sürdürmüştür. Alaaddin Erdebili’den ve Bayezid-i Bistami’nin ruhaniyetinden manevi terbiye almıştır
Dini ve dünyevi ilimlerle ilgili icazet alarak, irşad vazifesi için Anadolu’ya dönmüş Bursa’ya yerleşmiştir. Bursa’da çilehanesinin yanında yaptırdığı ekmek fırınında somun pişirip çarşı pazar dolaşarak “Somunlar Müminler” nidasıyla insanlara ekmek dağıtmıştır. Bu sebeple Şeyh Hamid-i Veli Hazretleri, Somuncu Baba ve Ekmekçi Koca olarak da tanınmıştır. Zamanın Padişahı Yıldırım Beyazıd Han Niğbolu zaferini kazanınca Allah’a şükür nişanesi olarak Bursa Ulu Camiini yaptırmıştır.

cokacimcoookArapgir üzümücokacimcoook
(fotoğraf netten alıntı)

Gelincik Baba(Hüseyinbin Abdullah)türbesi


Gelincik Baba'nın asil ismi Hüseyinbin Abdullah'tır. ıslam orduları ile ordu komutanı olarak Malatyaya geliyor,Ehlibeyt soyundan gelen Hüseyinbin Abdullah,Ahalisi Türk olan Hilan o zaman dini inancı Şaman ve Gök Tanrı olan hallka Ehlibeyt sevgisini ve ıslami,Kuran-ı Kerimi benimsetmiştir.Hilan Halkının o günki inancı islama ve Kuran-ı Kerime cok yakın olduğu için halk islam dinini benimsemekten Zorluk cekmemiştir.Halk Hüseyinbin Abdullah'ı sevmiş ve saymışlardır,halka Ehlibeyt sevgisini aşılamıştır.

Bu durumlar malatyadaki Bizans ve Rum yönetimini hoşuna gitmiyordu.ıslami gelişmeleri önlemek için Bizans ve Rum yönetimi,Hüseyinbin Abdullahın askerleri ile savaşa girmişlerdir,Hilan halkının Hüseyinbin Abdullahın yanında yer alarak,büyük bir güç kazanıyor,savaşı Hüseyinbin Abdullahın askerleri ve yandaşları kazanmıştır,ama muharebede Hüseyinbin Abdullah Şehit Olmuştur.

O dönemki halkın kutsal saydığı,şaman törenlerin yapıldığı yere Hüseyinbin Abdullah defnedilmiştir,daha sonraları ise Hüseyinbin Abdullahın mezarı Türbe haline getirilmiştir,Tarihler boyu evlenen ciftlerin türbeyi ziyaret edip üç sefer etrafını döndüğü için zamanla gelincik baba ismini almıştır

Her yıl Mayıs ayının 5 de Halkın birlik ve beraberliğini sağlamak için Lokmalar dökülür.

:teytey:-:teytey:-:teytey:-:teytey:-:teytey:-:teytey:-:teytey:-:teytey:-:teytey:-:teytey:

PINARLARI
Yeşilyurt ve çevresinde mesire yeri olarak kullanılabilen pek çok pınar kaynağı vardır. Malatya şehir merkezinde oturanlar, yaz aylarında Yeşilyurt ve çavresindeki pınarbaşlarına gelir, dinlenir, günün hatta ayın yorgunluğunu üzerlerinden atar, yer, içer, eğlenirler. Yeşilin adeta halı gibi serildiği, buz gibi soğuk suların şırıl şırıl aktığı, kuşların cıvıltılarının müzik nameleri gibi dinlendiği, tertemiz havanın teneffüs edildiği mesire yerleridir.

Yeşilyurt ve çevresinde bulunan pınarlar
1-Pınarbaşı:
Yeşilyurt-Gündüzbey Kasabası'ba 6km. uzakta bir mesire yeridir. Karadağ'ın eteklerinde çıkan su, Pınarbaşı'ndaki kaynaktan dorularla tünellerden geçip Sırpıncaktaş'taki havuza dökülür. Hem içme suyu olarak kullanılır, hem de Sümerbank Holding burada elektrik üretir. Burada bulunan havuzların olduğu yere Kaptaj Tesisleri adını vermişlerdir. Belediye tarafından buraya bir misafirhane yaptırılmıştır. "Suyun olduğu yerde hayat vardır" sözü boşuna söylenmemiştir. Dağın derinliklerinden süzülüp gelen suyun oluşturduğu kaynak ve suyun caanlandırdığı yeşillikler... insanın ruhunu okşayan harika bir güzelliğin sergilendiği bir mekan... İşte Pınarbaşı!

2-Dutlıpınar:
Aliyakası civarında, Yeşilyurt-İkizce Köyü yolu üzerindedir. Dutlopınar mevkiinde yaz-kış suyu kurumayan bir pınardır. Soğuk suyu, çevresindeki yeşilliği sakin ortamı ile halkın büyük ilgisini çeken bu mesire yeri ile ilgili çeşitli efsanevi şeyler söylenmiştir. İşte Dutlupınar ismi ile ilgili bir rivayet: Önceleri pınarın olduğu yerde bir dut ağacı varmış. Yıldırım düşmesi sonucu dut ağacı ikiye bölünmüş ve yerden su kaynamaya başlamış. Bu suyun adı "Dutlupınar" olmuş.
Halk tarafından büyük ilgi gören mesire yerlerinden biridir. Mavi ile Yeşilin kucaklaştığı her yer ister-istemez insanın ilgisini çeker.

3-Davullupınar:
Yeşilyurt ile Yakınca Kasabası arasında bulunan Taftacık-Dörtyol karşısında mesire yeridir. Kayaların derinliğinden çıkan su, içine bırakılan karpuzu birkaç dakika sonra çatlatacak kadar soğuktur. Buna rağmen içmeye elverişli olmadığı söylenmektedir. Hemen her yerin bir efsanesi olduğu gibi buranında kendine özgü bir efsanesi vardır.
Bu mesire yerine "Davullupınar" denilmesinin sebebi; suyun, kayaların derinliğinden çıkarken davula benzer bir ses çıkartmasıymış adı ne olursa olsun buz gibi kaynak suyunun bulunduğu yerde yeşilin her rengi gözler önüne serilmiştir.

4-Şabandede Pınarı:
Atmalı mevkiinde merkeze 3km uzaklıkta bir bahçe içindedir. İnek pınarına giden yol üzerinde olan bir pınardır. Bahar ve yaz aylarında özellikle hafta sonları halkın rağbet gösterdiği bir piknik alanıdır.
Adını çevresinde sevilen ve saygı duyulan "Şaban" adında bir kişiden alındığı sanılmaktadır.

5-Güvercin Pınarı:
Kadiruşağı-Atalar köyleri arasında merkeze 8km mesafededir. Koruderesinin doğusunda yüksek bir yerde, meşeliklerin arasından çıkan bir su kaynağıdır. Pınarın çevresinde çok miktarda güvercin vardır. Güvercinler, su ihtiyaçlarını bu pınardan giderdikleri için bu ad verilmiştir. Çok güzel bir mesire yeridir.

6-İnek Pınarı:
Yeşilyurttun güneyinde Kadiruşağı Köyünün sınırları içerisinde çıkan, merkeze 6km uzaklıkta bulunan bir kaynak suyudur. Hacmi geniş olan su hem soğuk hemde tatlıdır. İçme suyu olarak ve çevre bahçelerin sulanmasında kullanılmaktadır. Stress atmak için muazzam bir yerdir. Çevre İl ve İlçelerden özellikle yaz aylarında rağbet gören yeşillikler arasında güzel bir mesire yeridir.

7-Buzağı Pınarı(Dana Pınarı):
Kadiruşağı Köyü yolu üzerinde küçük bir su kaynağıdır. İnek pınarından yaklaşık 50m yukarısında bulunmaktadır. Yaz aylarında suyu tamamen kuruyan bir mesire yeridir.

8-Diğer Pınarlar :
Fazlının Pınarı, Çatalkaya(Kamışlı) Pınarı, Hastanın Pınarı, Değırmen Pınarı, Söğütlü Pınar, Fatma Pınarı, Aşık Pınarı(Gani Pınarı), Koruderenin Göze Pınarı

Ev mantısı

malzemeler
500 gr paket un
1 yumurta
tuz ve su

iç malzemeler
250 gr kıyma
1 adet kuru soğan{rendelenmiş}
5 dal maydanoz
yarım çay kaşığı karabiber
üç yemek kaşığı su

Üzeri için,
3 su bardağı yoğurt
sarmısak ve tuz

Sosu için
tereyağ veya sıvı yağ
yarım yemek kaşığı salça
pulbiber
nane

Hazırlanışı
Bir kabın içerisine un ,yumurta ve tuz ekleyip su ile yoğurun
sert bir hamur olması gerekiyor { yufka hamuru gibi} Hamurdan
3 beze yapın un yardımı ile ince bir hamur açın hamuru bıçak
yardımı ile 2 cm eninde önce boydan sonra enini kesin içine iç
malzemesini yoğurup üzerine yerleştirin 4 parmak ile 4 tarafını tutup birleştirin
kapatma işlemi bittikten sonra bir tencereye su ve 1 yemek kaşığı
sıvı yağ koyup kaynatın kaynayan suya yapılan mantıları ekleyin
5 dakika kaynattıktan sonra ateşten alıp süzün soğumaya bırakın
bir kabın içerisine yoğurt sarmısak ve tuz ekleyip karıştırın
mantılar ılık iken servis tabağına alın üzerine yoğut dökün bir
tavada yağ salça nane ve pulbiber kızartın yoğurtlu mantının
üzerine dökün . servise hazır.

Afiyet olsun .
Emine özbek.

Lahana sarması

Malzemeler
1 küçük lahana
2 su bardağı pirinç
250 gr kıyma
yarım demet maydonoz
yarım demet dere otu
3 büyük soğan
2 yemek kaşığı salça
1 su bardağı sıvı yağ
1 çay kaşığı karabiber
1 çay kaşığı pul biber
1 çay kaşığı nane
1 diş sarmısak
tuz

Üzeri için
1 adet soğan
yarım yemek kaşığı salça
sıvı yağ

yapılışı
Lahanayı dal dal ayırıp suda haşlayın.
yaprakları kesin iç malzemeyi hazırlayın iyice karıştırıp lahana
yapraklarına sarın derin bir tencereye yerleştirin
üzerine sogan ve salçayı kızartıp dökün üzerini kaplıycak kadar
sıcak su ve tuz ekleyin llahana kaynamaya gelince kısık ateşte
30 dakika pişirin servise hazır .
Afiyet olsun .

Emine ÖZBEK
(fotoğraf netten alıntı)

yabangülüm .!.:

oyyy oy yemekler nefis gözüküyor canım çekti valla:)))

Genişletmek için tıkla...

kaydirigubbakcemile2 Burayı bir yemek sitesine dönderdim biliyorum ama bu resmide eklemeden geçemeyeceğim

cokacimcoookışte Malatya da bir köy sofrasıcokacimcoook

(fotoğraf netten alıntı)

Malatya Mutfağında köftenin özel bir yeri vardır. Dolma ‘türüne göre ıspanak, patates veya etle yapılmış), içli köfte, sıkma köfte, eşkili köfte bunlardan bazılarıdır.

dün ben patateslisini yaptım...:)))

Malatya Pazarı

(fotoğraf netten alıntı)

Malatyanin Orduzu Beldesinde bulunan Aslantepe Hoyugu kazi alaninda bulunan eserlerin tarihin karanlik sayfalarina isik tutacak nitelikte oldulari belirtiliyor

(fotoğraflar netten alıntı)